Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

İHH YARDIM GEMİLERİNE SİYONİSTLERİN SALDIRISI

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    #91
    Ynt: İHH YARDIM GEMİLERİNE SİYONİSTLERİN SALDIRISI

    İran parlamentosundan özgürlük konvoyuna katılım kararı



    02-06-2010

    İntifadaya destek konferansı sekreterliği üyesi Mahmut Ahmedi, İran İslam cumhuriyeti İslami Şura meclisi milletvekillerinden bir heyetin özgürlük konvoyuna katılmak niyetinde olduklarını bildirdi.



    Mahmut Ahmedi, konuyla ilgili yaptığı açıklamada şöyle dedi: Dünyanın birçok ülkesinin özgürlük konvoyuna katılım sağlamalarının yanı sıra, İran islami Şura meclisi milletvekilerinden bir heyet de söz konusu konvoya katılmak niyetindedir.

    Mahmut Ahmedi'nin belirttiği üzere, Gazze'ye İnsani yardım konvoyuna katılacak 4 kişiden oluşan İranlı heyet, konuyla ilgili meclis başkanı Ali Laricani İle görüştü.

    Yorum


      #92
      Ynt: İHH YARDIM GEMİLERİNE SİYONİSTLERİN SALDIRISI


      Saldırının tanığından şok açıklama
      Tanık: "Yaralı bir Türk'ü başına ateş açıp öldüren bir İsrail askeri gördüm"
      Güncelleme:02 Haziran 2010 16:06
      Yorum Yaz
      Yazdır
      Eksenim'e Ekle
      Arkadaşına gönder
      RSS
      SMS Servisi


      KUVEYT (A.A) - İsrail'in Gazze'ye yardım taşıyan gemilere saldırısının ardından özel bir uçakla ülkelerine dönen 18 Kuveytliden biri, Ali Buhamd, "Yaralı bir Türk'ü başına ateş açıp öldüren bir İsrail askeri gördüm" dedi.

      İsrail tarafından gözaltına alındıktan sonra Kuveyt Emiri'ne ait bir uçakla Ürdün üzerinden ülkelerine dönen ve Başbakan Nasır Muhammed El Ahmed El Sabah ile üst düzey yetkililer tarafından karşılanan 6'sı kadın 18 Kuveytliden biri olan Buhamd, ayrıca, "Askerler yardım çağrılarına rağmen bir başka yaralı Türk'ü kan kaybından ölüme terk etti" açıklamasında bulundu.

      Aralarında milletvekili Velid El Tabtabai'nin de bulunduğu gönüllüleri karşılayanlar arasında, Türkiye ve Kuveyt bayrakları taşıyan yakınlarının da bulunduğu belirtildi.

      Mavi Marmara gemisinde bulunanlardan avukat Mübarek El Mutava, "İsrailli komandolar uyarmadan ateş açtı. Daha gemiye çıkmadan birçok gönüllüyü öldürdüler. Sizi temin ederim ki, hiçbir gönüllüde ateşli silah yoktu. Mutfak gereçlerinden başka silahımız yoktu ve gönüllüler hiçbir direniş göstermedi" dedi.

      Aynı gemideki Velid Tabtabai de, en az iki gönüllünün İsrail gemilerinden ve bir helikopterden açılan ateşle öldüğünü belirtti ve "İsrail askerleri, bazı kişileri öldürdükten sonra gemiye çıktı. İnsanlar ondan sonra çıplak elle kendilerini savunmak için direndi. Bu açık denizde korsanlarca işlenen bir suçtur" ifadesini kullandı.

      Yorum


        #93
        Ynt: İHH YARDIM GEMİLERİNE SİYONİSTLERİN SALDIRISI


        Saldırının tanığından şok açıklama
        Tanık: "Yaralı bir Türk'ü başına ateş açıp öldüren bir İsrail askeri gördüm"
        Güncelleme:02 Haziran 2010 16:06

        KUVEYT (A.A) - İsrail'in Gazze'ye yardım taşıyan gemilere saldırısının ardından özel bir uçakla ülkelerine dönen 18 Kuveytliden biri, Ali Buhamd, "Yaralı bir Türk'ü başına ateş açıp öldüren bir İsrail askeri gördüm" dedi.

        İsrail tarafından gözaltına alındıktan sonra Kuveyt Emiri'ne ait bir uçakla Ürdün üzerinden ülkelerine dönen ve Başbakan Nasır Muhammed El Ahmed El Sabah ile üst düzey yetkililer tarafından karşılanan 6'sı kadın 18 Kuveytliden biri olan Buhamd, ayrıca, "Askerler yardım çağrılarına rağmen bir başka yaralı Türk'ü kan kaybından ölüme terk etti" açıklamasında bulundu.

        Aralarında milletvekili Velid El Tabtabai'nin de bulunduğu gönüllüleri karşılayanlar arasında, Türkiye ve Kuveyt bayrakları taşıyan yakınlarının da bulunduğu belirtildi.

        Mavi Marmara gemisinde bulunanlardan avukat Mübarek El Mutava, "İsrailli komandolar uyarmadan ateş açtı. Daha gemiye çıkmadan birçok gönüllüyü öldürdüler. Sizi temin ederim ki, hiçbir gönüllüde ateşli silah yoktu. Mutfak gereçlerinden başka silahımız yoktu ve gönüllüler hiçbir direniş göstermedi" dedi.

        Aynı gemideki Velid Tabtabai de, en az iki gönüllünün İsrail gemilerinden ve bir helikopterden açılan ateşle öldüğünü belirtti ve "İsrail askerleri, bazı kişileri öldürdükten sonra gemiye çıktı. İnsanlar ondan sonra çıplak elle kendilerini savunmak için direndi. Bu açık denizde korsanlarca işlenen bir suçtur" ifadesini kullandı.

        Yorum


          #94
          Ynt: İHH YARDIM GEMİLERİNE SİYONİSTLERİN SALDIRISI

          El Cezire Muhabiri: İHH Görevlisi Cevdet Şehit Oldu
          02.06.2010, 12:43:40
          Yazdır | Yorum Yaz Yazı Boyutu: [ + ] [ - ]
          El Cezire Muhabiri: İHH Görevlisi Cevdet Şehit Oldu Mavi Marmara gemisinde bulunan el Cezire muhabiri az önce Ürdün'e ulaştı.

          el Cezire muhabiri Osman, şehid olanların hepsinin Türkiyeli olduğunu bildirdi. Osman, basın bölümünde çalışan Cevdet'i şehid olarak gördüğünü söyledi.

          İşte el Ceizre muhabirinin, Cevdet'in şehadet haberini duyurduğu o açıklama:



          el Cezire muhabiri Osman, şehid sayısının 4 olduğunu, 4 kişinin de Türkiye'den oluğunu, Cevdet'i de şehit olarak gördüğünü söyledi. 4 kişi dışında şehidlerin de olduğu hususundaki iddiaları doğrulamayan Osman, kaptan köşkünün kontrolünün el geçirilmesi için şiddetli çatışmaların yaşandığını bildirdi.

          Osman, "Biz, uluslararası sularda işlenen bir katliama şahit olduk. İsrail askerlerinin gemiye girmeye çalıştıkları sırada herkes sivil direniş gösterdi. Hiçkimse de silah yoktu" dedi.

          Osman, "İsrail askerleri, helikopterlerle gemiye indirme yapmaya başladıkları zaman direnişle karşılaştılar. Bunun üzerine İsrail askerleri ateş açmaya başladılar. Gaz bombaları attılar. Plastik mermilerle saldırdılar. Sonra da gerçek kurşun kullanmaya başladılar. Bazı gönüllüler bu sırada yaralandı, şehid oldu. Ben de bunlara şahit oldum. Kurtarmaya çalıştığımızda dahi üzerimize kurşun sıkıldı. Şehidleri alt kata indirdiğimizde, bir tanesinin başından vuruldu. Bir tanesi ise göğsünden vuruldu. Vücudunun her tarafında kurşunlar vardı. Yani kurşunları sıkanlar keskin nişancıdır" diye konuştu.

          İSRA HABER

          http://www.velfecr.com/el-cezire-muh...60-haberi.html

          Yorum


            #95
            Ynt: İHH YARDIM GEMİLERİNE SİYONİSTLERİN SALDIRISI

            3 Yiğit Kardeşimizin Daha Şehadet Haberi Geldi!
            02.06.2010 13:02

            İnna lillahi ve inna ileyhi raci'un... Özgür-Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya, Özgür-Der'i arama imkânı bularak yeni şehit haberleri verdi!

            Mavi Marmara gemisine Siyonist korsanların yaptığı saldırıya karşı nefsi müdafaa gayreti içinde direnen üç kardeşimizin daha, Siyonist alçaklar tarafından vurularak şehit edildiği haberini İsrail'de tutsak olan Özgür-Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya saat 11.00'de Özgür-Der'e telefon etme imkânı bularak bildirdi.

            Rıdvan Kaya'nın verdiği bilgiye göre gemiye saldıran Siyonist askerlerle çatışma anında fotoğraf çekmekte olan kardeşimiz Cevdet Kılıçlar alnından vurularak şehit edilmiştir. Ayrıca İzmir'den Cengiz Songür ve Ankara'dan Uğur Süleyman Söylemez kardeşlerimiz de Siyonistlerin saldırıları sırasında aldıkları kurşun yaralarına müteakip kan kaybından dolayı şehit olmuşlardır. Fiilî saldırı sırasında kardeşlerimizin durumlarını bizzat Rıdvan Kaya ve diğer kardeşlerimiz müşahede etmişler ve şehadetlerine de tanıklık yapmışlardır.

            Ayrıca Rıdvan Kaya, Diyarbakır'dan gelen Çelebi Bozan kardeşimizin kayıplar arasında olduğunu bildirmiştir.

            Kardeşlerimizin şehadetlerini kutluyor, Rabbimizden şefaatini murat ediyor, tüm yakınlarına ve tüm kardeşlerimize sabr-ı cemil niyaz ediyoruz.

            HAKSÖZ-HABER

            Şehit ve Esir Alınan Kardeşlerimiz Hakkında Bilgi Var!

            http://www.haksozhaber.net/news_detail.php?id=14852

            Yorum


              #96
              Ynt: İHH YARDIM GEMİLERİNE SİYONİSTLERİN SALDIRISI

              Diyarbakır Halkı Şehidini Selamladı!
              02.06.2010 15:10

              Diyarbakır Dağkapı meydanını dolduran binlerce Müslüman Gazze yardım konvoyunda İsrail'in şehit ettiği Ali Haydar Bengi ve bütün şehitleri selamladı.

              Diyarbakır, Siyonist İsrail'in terör saldırısı sonucu şehit olan, yaralanan ve esir alınan Gazze'ye özgürlük yolcuları ayaktaydı.

              "Diyarbakır Gazze Gönüllüleri" tarafından organize edilen Siyonist barbarlığı protesto eyleminde, binlerce Müslüman tek vücut olup, açtıkları pankartlar, taşıdıkları dövizler, attıkları sloganlar, yaptıkları basın açıklaması ve ettikleri dua ile Siyonist vahşete lanetler yağdırdılar.

              Dağkapı meydanında başlayan protesto, "Diyarbakır Gazze Gönüllüleri" adına Ay-Der yönetim kurulu üyesi Sabır Ceyhan'ın okuduğu basın açıklamasıyla başladı.

              Ali Haydar Bengi Şehidimize Allah'tan Rahmet Diliyoruz

              Bengi, Siyonist baskın sonucu şehit olan Ali Haydar Bengi kardeşimiz için Allah'tan rahmet dileyerek şunları kaydet: "Bu vesileyle, İsrail'in düzenlediği kalleş saldırı sonucu şehit düşerek şehitler kervanına katılan, Diyarbakır Ay-Der'in başkanlığını yapan merhum Ali Haydar Bengi kardeşimize Allah'tan rahmet diliyoruz."

              Çelebi Bozan Kardeşimizden Haber Alınamıyor

              Bazı kardeşlerimizden haber alınamadığına dikkat çeken Bengi; "Bu kardeşlerimizden biri de Özgür-Der Diyarbakır şubesinden Çelebi Bozan. Kendisinden hayır haberler bekliyoruz inşallah."dedi.

              Sık sık sloganlarla kesilen basın açıklamasının ardından dua edildi. Dua sırasında bazı Müslümanların gözyaşlarına hakim olamadıkları görüldü.

              Ey Şehid! Yolun Yolumuzdur… Davanı Sürdüreceğiz!

              Duanın ardından "İsrail Sivilleri Katlediyor İnsanlık Susuyor! Korsan İsrail Katliamların Hesabını Vermelidir! Siyonist Vahşete Lanet Olsun! Ey Şehit Ali Haydar Bengi, Onurlu Direnişçimiz, Yolun Yolumuzdur, Yolunu Sürdüreceğiz!" şeklinde açılan pankartlarla Ulu Cami önüne kurulan taziye çadırına doğru yürüyüşe geçildi.

              "Şehide Selam Direnişe Devam! Aksa Uğruna Bin Şehit Feda! Ali Haydar Yolun Yolumuzdur! Hamas'a Selam Direnişe Devam! Şehit Namirin! Amed'den Gazze'ye Bin Selam!" şeklinde sloganlar atarak yürüyen Müslümanlar İsrail ve destekçisi ABD sert sözlerle telin edildi.

              Polisin sıkı güvenlik önlemleri altında gerçekleştirilen yürüyüş Ulu Cami önünde kurulan taziye çadırında son buldu.

              Bir süre Cami önünde de Siyonist barbarlığı protesto eden Müslümanlar şehitlerinin karşılanması programında buluşmak üzere sessiz bir şekilde dağıldılar.

              Yorum


                #97
                Ynt: İHH YARDIM GEMİLERİNE SİYONİSTLERİN SALDIRISI

                Meclis'ten Zor da Olsa Kınama Kararı Çıktı
                02.06.2010 16:38

                TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısını kınadı. Parti temsilcileri ortak deklarasyon çıkan imza krizine rağmen imzalandı.

                Komisyon Başkanı Zafer Üskül, toplantıdan sonra yaptığı açıklamada, saldırıyı kınama kararı aldıklarını ifade ederek, bu konuda hazırlanacak bir mektubun değişik ülkelerdeki benzeri komisyona göndereceklerini söyledi. Toplantıda, Zafer Üskül başkanlığında bir alt komisyon oluşturulması ve uygun bir zamanda İsrail'e gitme kararı alındığı da belirtildi.

                TBMM'DE GRUBU BULUNAN PARTİLER ORTAK DEKLARASYON YAYINLAYACAK

                TBMM'de grubu bulunan partiler, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere yönelik saldırısının kınanmasına yönelik deklarasyon yayınlanması için uzlaştı.

                Alınan bilgiye göre, dün akşam saatlerinden beri hazırlığı sürdürülen deklarasyon metni tamamlandı. Metin saat 13.00'de toplanacak Genel Kurulun bilgisine sunulacak.

                Deklarasyonun, bugünkü birleşimi yönetecek TBMM Başkanvekili Güldal Mumcu tarafından başkanlık kürsüsünden okunması bekleniyor.

                AK PARTİ İMZA ATMAK İSTEMEDİ

                Bugün ortak bir deklarasyon kararı alan Meclis'te imza krizi yaşandı. AK Parti "Bu deklarasyon AK Part'ye karşı bir deklarasyon" diyerek imza atmaya yanaşmadı.

                Tartışmanın kaynağı ise son paragraftaki "Hükümet, İsrail ile askeri ve ticari ilişkilerini gözden geçirmeli" ibaresinden kaynaklandı.

                Ancak kriz çok fazla uzamadan AK Partinin metne imza atması ile son buldu. Tartışmalı paragraf ise hala metinde.

                Yorum


                  #98
                  Ynt: İHH YARDIM GEMİLERİNE SİYONİSTLERİN SALDIRISI


                  Selahaddin E. Çakırgil
                  Haydutlukla kurulan Sionist İsrail rejimi, çılgınlıklardan meded umma çaresizliğinde…
                  01 Haziran 2010 Salı

                  secakirgil@yahoo.com

                  Önce, İskenderun’daki Deniz İkmal Üssü’nde 31 Mayıs’ın ilk saatlerinde roketle saldırılması ve (şu ana kadarki rakam itibariyle) 6 askerin can vermiş olmasına değinelim..

                  Öcalan, (TSK’nın, generallerin sıkı kontrolü altında bulunduğu İmralı adasından, başka mahkûmlara tanınmayan bir ayrıcaklıkla ve avukatları aracılığıyla) geçen hafta, dışarıya ulaştırdığı mesajında; ‘31 Mayıs’a kadar muhatab bulamazsam, gerisi, benim yapabileceğim bir şey yoktur..’ diyordu.. Bu sözlerin, 31 Mayıs’ın ilk saatlerinde İskenderun’daki saldırının işaret fişeği olduğu ortadadır.. (Ama, asıl sorgulanması gereken husus, bu gibi açıklamaların TSK generallerinin kesin kontrolünde olan bir terör örgütü lideri eliyle dışarıya ve avukatdları aracılığıyla verebilmesi ve bu hususa gözyumulması, konunun üzerine gidilememesidir..)

                  Türkiye’nin PKK problem ve terörünün ardında, kemalist-laik-türkçü ideolojinin iç düzenleme ve toplum mühendisliği çabalarının geri tepmesi kadar; en başta Amerikan emperyalizmi olmak üzere, birçok yabancı güçlerin de olduğunu bilmeyen kalmamış olmalıdır.. Bunu, hele de Irak’ın işgalinden sonra, Irak’da yerleşen PKK güçlerinin işbu işgalci güç tarafından nasıl korunduğu hususunda görmek mümkündür.. Ama, aynı USA emperyalizmi, zaman zaman da, Kuzey Irak’daki PKK faaliyetleriyle ilgili birkaç istihbarat bilgisi verip, Türkiye’nin ağzına bir parmak bal sürerek, bu ilişkileri kamufle etmeyi başarmıştır..

                  Ve Amerikan emperyalizminin bulunduğu her yerde ve hele de Ortadoğu’da, sionist İsrail rejimi de vardır ve bu ikisi gerçekte ‘yapışık ikizler’ durumundadır..

                  Bir diğer deyişle, İsrail rejimi, Amerikan emperyalizminin Ortadoğu’daki veya, Birleşik Amerika, İsrail rejiminin Atlantik ötesindeki uzantısı durumundadır.

                  Bu açıdan bakıldığında, İskenderun’da gerçekleşen sıradışı saldırı ile, bölgedeki her oluşumu kendi maslahat ve menfaatleri için yakından takib ve manipule eden bu ‘yapışık kardeş’ler arasında bir ilgi olmadığını düşünmemek gerekir.. İskenderun Saldırısı’nın direkt olarak PKK veya siyonist İsrail rejimi ile ilgisi henüz kesinlikle belirlenememişse de, bu hususta gözönünde bulundurulması gereken ilginç noktalar olduğu açıktır..

                  *Ve gelelim, bu saldırıdan 2-3 saat sonra, siyonist İsrail rejimince sergilenen son barbarlığa, son haydutluğa..

                  *

                  Ortadoğu’daki her şirretliğin altında, siyonist parmağı mutlaka vardır..

                  (Hareket-ul’Mukavemet-il’İslamiyye/ İslamî Mukavemet Hareketi) HAMAS’ın merkez üssü durumunda olan ve yıllardır İsrail rejimi tarafından kuşatma altında tutulan ve bir Ortaçağ hayatı yaşamaya mahkûm edilerek, İslamî direniş şuûru silinmeye çalışılan Gazze’ye ulaştırılmak istenen yardımların 3 -4 ay kadar önce ne büyük engellerle karşılaştığı hâfızâlardan silinmemişti..

                  Ama, 50-60 km.kare kadar küçücük bir alana sıkıştırılmış bulunan 1,5 milyon Gazze’li müslümanın direnişi, bütün engellemelere rağmen, sürüyordu.. İnsanlık izzet ve haysiyetini korumak için, en elverişsiz şartlara rağmen, en barbarca saldırılara direnen Gazze halkı, elbette ki en azından insanî yardımlarla desteklenmeliydi..

                  Çünkü, iki sene önceki İsrail hava saldırısında büyük çapta harabeye dönen Gazze’de en güç şartlar altında yaşamak için direniyor, ama eğilmiyor. Ekmek, su, ilaç, elektrik yok, yol yok, akaryakıt, çimento ve inşaat demiri vs. gibi günlük hayatın temel ihtiyaç maddeleri yok.. Bütün bunları karşılamak için kısmen de olsa karşılamak için, merkezi İstanbul’da bulunan ‘İnsanî Yardım Teşkilatı’ İHH başta olmak üzere, bir çok sivil toplum kuruluşları öncülüğünde, uluslararası bir kampanyayla, 10 bin ton ağırlığında yükü olan bir yardım konvoyu oluşturuldu, 6 adet gemiden oluşan.. Ve 700 kadar da Gazze’ye desteklerini sergilemek isteyen ve 300 kadarı Türkiye’den olmak üzere, çeşitli ülkelerin halklarından 700 kadar sivil, silahsız ve savunmasız insanın bindiği Marmara isimli gemi, 31 Mayıs sabahının ilk ışıklarıyla birlikte, üstelik de henüz İsrail rejiminin karasularından 60-70 mil kadar uzakta, uluslararası sulardayken, savaş helikopterlerinden bu geminin güvertesine indirilen komandoların saldırısına uğradı..

                  Yapılan, uluslararası sularda olduğu için, benzerine ancak, Ortaçağ’da ve de son yıllarda Somali açıklarında sıkça rastlanan örnekleri hatırlatacak şekilde, tam bir derya haydutluğudur. Çünkü, bandırası ve kalkış limanı belli olan gemilerin uluslararası sularda tam bir seyrusefer hakkı vardır ve bu gibi gemilere yapılan saldırılar, uluslararası hukuk normlarına göre de tam mânâsıyla bir derya korsanlığı / haydutluğudur..

                  Siyonist İsrail rejimi, haberleşme imkan ve yollarını kestiğinden, nelerin olup bittiği, tam olarak hâlâ da bilinmiyor.. Ama, İsrail rejimi 10 kadar, İsrail medyası ise, 18-20 kadar insanın öldüğünden haber veriyor..

                  Böyle bir saldırı, en azından bu yardım konvoyunu düzenleyenlerce beklenmiyordu.. Halbuki, şahsen bu satırların sahibi, bu saldırıyı bekliyor ve o gibi karşı iddiaları bir temenni olarak bile olsa, dile getirmemeleri gerektiğini düşünüyordu.. Hele de Güney Lübnan ve Gazze saldırılarında yüzlerce-binlerce silahsız, sivil insanı canavarca katleden ve kendisinden olmayan herkesi, kendisine karşı bir hayatî tehdid olarak algılamak gibi bir paranoia ve kaatil ruhluluğu içinde 60 küsur yıldır işlemediği barbarlıkları bulunmayan bu sionist rejim mi, bu konvoya saldırmayacaktı?

                  Çünkü, siyonist İsrail rejiminin, kendisi için tehlike olarak gördüğü her durumda, dünyaya aldırmaksızın, en mâsûm, silahsız ve savunmasız insanları bile defalarca, nasıl öldürdüğünün örneklerini saymaya kalksak, listesi bu yazıya sığmaz..

                  Savaşlarda işledikleri korkunç cinayetler bir tarafa; Deyr Yasin’den, Tel-Zaatar’a; Sabra ve Şetila’dan Cana’ya kadar her yerde, sivil topluluklara ve de Şeyh Ahmed Yâsin’den Fethî Şikakî, Seyyid Abbas Musevî ve Doktor Rantisi ve emsali Filistin’li liderlerin en alçakça usûllerle katledilmesine ve Yâsir Arafat’ın karargahında hapsedilip dünyanın gözleri önünde haftalarca topa tutulmasına ve hele, ‘Ben bir Amerikalıyım. 'Amerikalıyım' demek bana utanç veriyor, ama bana bu utancı yaşatanların ülkesinde utananların da olduğunu göstermek istiyorum sizlere. Ben de utandığım için utanç duyduğum için burdayım bugün. Belki bana şüpheyle yaklaşıyorsunuz, belki benim bir maceracı olduğumu düşünüyorsunuz. Ve bunda da haklısınız. Çünkü sizin acılarınızı yaşamadım sizin gibi aç kalmadım çadırlarda elektriksiz susuz kalmadım, ailemden hiç kimse ya bir bombayla ya da tank ateşiyle öldürülmedi..’ diyen Amerikalı Rachel Corrie’nin 2003’de üzerine buldozer sürülerek, göz göre göre, ezilerek öldürülmesine şahid olanlar için, bu sionist haydutlar çetesininin, devlet adını almış olan bu kanlı cinayet şebekesinin işlemiyeceği cinayetin, sergilemiyeceği barbarlığın, alçaklığın, devlet terörünün olmadığı biliniyordu..

                  USA emperyalizmi ve İsrail’in, ’yapışık ikiz kardeşler’ olarak, tek cebhe olduğu gerçeği unutulmamalıdır..

                  Ve bütün bu cinayetler için, emperyalist dünyanın yine nasıl, binbir ma’zeret üreterek, bu‚ ’silahlı haydutlar çetesi’ni mâzur göstereceğini bundan sonra da göreceğiz.. Amerikan emperyalizmi, nasıl, Irak ve Afganistan’a, tamamen yalan iddialarla saldırdıysa, onun Ortadoğu’daki uzantısı olan İsrail rejiminin cinayetleri için de kılıflar yine hazırlanacaktır...

                  Ne uluslararası hukuk, ne diplomasi, ne insan hakları kuralları gibi anlayışlar.. Bunların hepsi de esasen, emperyalist zorbaların, haydutların yorumlarına göre şekillenecek şekilde hazırlanmıştır esasen.. Bunun böyle olduğu, siyonist İsrail rejiminin silah zorbalığıyla ve silahsız müslüman Filistinlileri, yüzbinler -milyonlar halinde yerlerinden yurtlarından koğarak, kitleler halinde öldürerek kurulduğu 1948’lerden beri biliniyordu..

                  Bir cinayet şebekesi halinde çalışan bu rejimin arkasında onun yapışık ikiz kardeşi durumundaki Amerikan emperyalizmi varolduğu müddetçe, bu çağdaş barbarlık sürecektir de.. Nitekim, bu son saldırıda da, tamamiyle silahsız , savunmasız, insanî yardım ekiplerinin üzerine ölüm kusulmasına rağmen, Amerikan emperyalizmi, yaptığı ilk açıklamada, ’ölümlerden üzüntü duyduğunu ve meydana gelen durumu anlamaya çalışacaklarını’ belirtmek gibi tuhaf bir yok takib etmiş bulunuyor.. Yani, bu kez de, modern dünya, onun her yaptığını yanına kâr olarak bırakacaktır.. Yaptırımı olmayan uluslararası kararlarla, belki zevahir kurtarılmaya çalışılacaktır, ama, bu siyonist haydutlar çetesinin müslüman coğrafyasında gasb ve zorbalık yoluyla oluşturduğu sözde devlet, bu kararlara yine burun kıvıracak ve iki bin yıl vatansız kalmanın acılarını kendisine dayanak yaparak; başkalarının kendilerine yaptığı zulmün zulmün, o zulümlerle hiç bir ilgisi olmayan başkalarından, müslümanlardan almayı sürdürecektir..

                  Evet, temel dayanakları da, binlerce yıl vatansız kaldıkları ve asırlarca nice zulümleri taddıkları şeklindeki ma’zerettir.. Onların, rejim olarak hayatta kalmak uğruna her cinayeti işleme hakklarının varlığı kabul edilmektedir; kuvvet’i, zorbalığı hakkın ölçüsü kabul eden ’çağdaş’ dünyada..

                  Ve böylece, siyonist yahudilerin unuttuğu bir şey var ki, müslümanlar sistematik bir anti-semitizm / yahudi düşmanlığı düşünce ve cereyanına asırlarca asla itibar etmeyip, tam tersine, yahudilere kol-kanaat gererken; onları ’lanetli kavim’ diye suçlayan, aşağılayan, ’getto’larda yaşamaya mahkûm eden, her sosyal buhrandan çıkışın yolu olarak yahudilerin yokedilmesini ilk çıkar yol olarak hatırlayan hristiyan toplumların işledikleri ve hele de Hitler Almanyası’nda sembolleşen anti-semitizmi kendilerine mağduriyetin, mazlûmiyetin sembolü olarak sergileyen siyonist yahudiler, bugün, Hitler’in yüzünü bile ağartan bir noktaya vardırmışlardır, barbarlıklarını.. Bunun içindir ki, devamlı öldürüyorlar, öldürmekten hayat umuyorlar ve amma, öldürdükçe korkuyorlar ve korktukça daha çok öldürüyor ve bunu çözüm sanıyorlar..

                  Ancak, siyonist İsrail rejiminin karşısına aldığı yeni düşman, Türkiye’dir.. -Türkiye’nin kemalist-laik bir rejimle yönetilmesine rağmen-, Başbakan Tayyîb Erdoğan’ın hele de iki sene önce, Davos’ta, Shimon Peres’e hitaben yaptığı müthiş konuşmadan sonra, ilişkiler iyice gerilmişti.. Bu bakımdan, bugün, Türkiye’li insanî yardım kuruluşlarının öncülüğündeki bir uluslararası yardım organizasyonuna ve Türkiye’ye aid bir gemideki sivil savunmasız insanlara yönelik saldırı, gerçekte, Davos’un rövanşı gibi bir intikam alma havası yansıtmaktadır..

                  Bu gelişmenin bunca olumsuzluklarına rağmen, bir de faydası olmuştur..

                  Bizim şerr zannettiğimiz nice gelişmelerin içinden nice hayırlar yeşerir..

                  Yakın geçmişe kadar, Filistin konusunda, hâlâ, temelleri M. Kemal döneminde atılan ve müslüman arab halklarını aşağılatan türkçü söylemlerin esiri olmuş olan halkımız, bundan sonra, bizzat kendisi de canı yanmış ve aşağılanmak istenmiş olduğunun idrakiyle, sorumluluklarını ve neler yapabileceğinin hesabını yapmayı düşünecektir.. Türkiye’nin müslüman halkı, en elverişsiz şartlara rağmen 60 yıldır direnen müslüman arab halklarını aşağılamayı bırakıp, kendisinin de fazla bir şey yapamıyacağını; İsrail’le askerî açıdan karşı karşıya gelmenin Amerikan emperyalizmiyle karşı karşıya gelmek olduğunu anlamanın vereceği hınç ile ve de kendi ülkelerinin ordusunun, NATO aracılığıyla, zâten Amerikan emperyalizminin emrinde ve onun izni olmaksızın, ordusunu içerde darbe yapmak için bile harekete geçirmesinin imkansızlığını ve NATO’nun bütün askerî sırlarının da siyonist İsrail rejiminin elinde bulunduğunu daha bir hatırlayacaktır.. Buna rağmen, bundan sonra siyonist İsrail rejiminin işi daha bir zordur.. Çünkü, doğrudan doğruya Türkiye’nin müslüman halkı aşağılanmak istenmiştir, bu saldırı ile..

                  Ve Türkiye halkı, artık, Filistin Mes’elesi’nin ve İsrail isimli bu siyonist haydutlar çetesinin işlediği cinayetlerin daha bir farkında olacak, kendisine tahakküm eden kemalist-laik rejimin, müslüman coğrafyasının kalbine bir emperyalist hançeri olarak saplanan bu siyonist rejimin bütün cinayetlerine TC tarafından 60 yıldır destek verilmiş olmasının utancını daha bir derinden hissedecek ve Ortadoğu’daki buhranlara bu zamana kadar hep emperyalizmin gözlüğüyle baktırılmaya alıştırılmış bir halk, acı da olsa nice gerçeklerle karşılaşacak; Allah, tarih ve gelecek nesiller karşısındaki sorumluluğunu daha bir yakından hissedecektir; inşaallah..

                  Tabiatiyle, anti-semitik duygu, eğilim ve cereyanlara ve bu cereyanları tahrik etmek isteyen provokasyonlara kapılmadan; ve en insanî ve en haklı olduğumuz bir noktada, düşüncesizce tepkilerle haksız duruma düşmeden.. (Birkaç sene önce, Almanya’nın Essen şehrinin en merkezî meydanında , 5 bin kadar müslümanın yaptığı bir miting, gaayet vakur bir şekilde tamamlanmak üzereyken ve alman halkı bile, parçalanmış çocuk fotoğrafları gösteren pankartlara yazılan, ’Hitler de böyle mi yapmıştı?’ gibi düşündürücü suallerle gözle görülür şekilde etkilenmişken; birkaç kişinin yakınlardaki bir sinagogun pencerelerini taşlamasıyla, bütün o olumlu hava, bir anda müslümanlar aleyhine dönüşüvermişti.. Benzer hatalardan dikkatlice sakınmak gerektiğini hatırlatmak için aktardım, bu anekdotu..)

                  Yorum


                    #99
                    Ynt: İHH YARDIM GEMİLERİNE SİYONİSTLERİN SALDIRISI

                    İran dolar ve altın almak için 45 milyar avro satacak

                    14:09 | 02 Haziran 2010

                    İran Merkez Bankasının dolar ve altın almak için 45 milyar avro satacağı bildirildi.
                    Çin resmi haber ajansı Şinhua’nın İran medyasına dayanarak verdiği haberde, İran Merkez Bankasının dolar ve altın almak için döviz rezervlerinden 45 milyar avro satacağını açıkladığı, üç aşamalı olacak satışın ilk aşamasının başladığı belirtildi.
                    Haberde ayrıca diğer Körfez ülkelerinin döviz rezervlerindeki avro miktarını azaltmaya başladığı da kaydedildi.



                    Sizce burdaki amaç nedir? Olası savaşa karşı hazırlık mı?
                    Akıllının cahile şaşırmasından daha çok cahil akıllıya şaşırır (ve onun davranışlarına hayret eder).‏

                    Yorum


                      Ynt: İHH YARDIM GEMİLERİNE SİYONİSTLERİN SALDIRISI

                      yok şahsım adına ben savaş falan olacağını sanmıyorum..

                      savaş iki normal ülke arasında bile kolay değildir. belki aylar süregelen bir anlaşmazlığın hatta yıllara dayalı sürtüşmenin, bir sonucunda artık var veya yok olma mücadelesidir.

                      savaş dengelerin belli olmadığı ortamlarda güçlüyü belirleme aracıdır. ama taraflar dengeyi bilirlerse çok savaş çıkmaz. tek taraflı abd işgali gibi durumlar olabilirse de bunlara tam bir savaş demek zordur.. çünkü abd nin saldırdığı ülkelerde köklü bir karşı duruş bir zıt ideoloji mevcut değildi. zaten daha önce var olan anlaşmalı hükumetlerin ya da kadroların, abd tarafından verilen görevleri bitince onlara gidin emri geldi onlar da dikbaşlılık yaptılar ve bu yüzden abd onları zorla kovup yerine yeni işbirlikçilerini yerleştirmeye çalıştı. durum bundan ibaret yoksa ne afganistanda ne ırakta böyle halkıyla bir olmuş bir devlet olup da abd savaşa tutuşmuş değil.. yoksa abdnin bir ülkleyi işgali öyle kolay değildir.. hele hele bir din ve ideoloji farklılığı olursa..

                      bu yüzden iran da abd de güçlerini bilirler kendilerini ölçerler. bunlar sadece uzaktan atışarak puan toplamaya çalışırlar. ne kadar taraftar bulabiliriz diye..

                      sanki bir şii değilmişim gibi çok robotça duygusuz ve tam bir pozitivist bir değerlendirme yaptığımın farkındayım ama durum bundan ibaret diye düşünüyorum...

                      ha haber doğruysa bu alınacak dolar ve altınla iran belki biraz teknoloji ve silah alacaktır. gizli devletin arkasındaki gayri resmi yollardan.. belki de abd'den..

                      ama bunlar tamamen teori..

                      gerçeği Allah bilir...

                      Yorum


                        Ynt: İHH YARDIM GEMİLERİNE SİYONİSTLERİN SALDIRISI

                        bu yüzden iran da abd de güçlerini bilirler kendilerini
                        ölçerler. bunlar sadece uzaktan atışarak puan toplamaya çalışırlar.
                        ne kadar taraftar bulabiliriz diye..


                        İran İslam İnkılabını bu şekilde yazmanız çok garip
                        İran İslam İnkılabı nın puan toplamaya ihtiyacımı var?
                        İslam devleti olan İran yaptığı devrimi Allahın dinini hakim kılmak için yapmıştır,ve bu yolda eylemlerini sürdürmektedir
                        mazlum halkların kurtuluşuna çalışan Allahın dinini tüm dünyaya hakim kılmak isteyen bir ülke için böyle söylemenizi kınıyorum
                        Onlar puan için değil Allah rızası için çalıştılar ve çalışıyorlar.
                        İSLAMIN İNSANLARA İHTİYACI YOKTUR,İNSANLARIN İSLAMA İHTİYACI VARDIR.

                        Yorum


                          Ynt: İHH YARDIM GEMİLERİNE SİYONİSTLERİN SALDIRISI

                          [quote author=bintülhüda link=topic=14166.msg86435#msg86435 date=1275494355]
                          bu yüzden iran da abd de güçlerini bilirler kendilerini
                          ölçerler. bunlar sadece uzaktan atışarak puan toplamaya çalışırlar.
                          ne kadar taraftar bulabiliriz diye..


                          İran İslam İnkılabını bu şekilde yazmanız çok garip
                          İran İslam İnkılabı nın puan toplamaya ihtiyacımı var?
                          İslam devleti olan İran yaptığı devrimi Allahın dinini hakim kılmak için yapmıştır,ve bu yolda eylemlerini sürdürmektedir
                          mazlum halkların kurtuluşuna çalışan Allahın dinini tüm dünyaya hakim kılmak isteyen bir ülke için böyle söylemenizi kınıyorum
                          Onlar puan için değil Allah rızası için çalıştılar ve çalışıyorlar.
                          İSLAMIN İNSANLARA İHTİYACI YOKTUR,İNSANLARIN İSLAMA İHTİYACI VARDIR.
                          [/quote]

                          sizden önce ben kınadım kendimi:

                          "sanki bir şii değilmişim gibi çok robotça duygusuz ve tam bir pozitivist bir değerlendirme yaptığımın farkındayım ama durum bundan ibaret diye düşünüyorum..."

                          böyle dedim.

                          devletlerin bir nihai amaçları bir de siyasetleri vardır. tüm devletler İslamı baz almıyorlar dünyada ki dostlarını ve düşmanlarını buna göre seçsinler. İran'ın dediğiniz ve dha bizim diyemeyip yalnızca Allah'ın bildiği ne yüce amaçlar var ne projeler vardır. bunlarda sizinle baştan sona aynı fikirdeyim.. Ama bir de olayın somut dünyevi boyutu ve siyaseti var. Bu meşru siyasette yanına adam toplamak, abd karşıtı ülkelerin sorunlarına eğilip onlarla birlik olabilmek için çalışmak kötü müdür. Ama bu ülkelerin İslami hiç bir gayesi yok müslüman bile değiller. Bunlarla ortak insanlık alanında ortak dil kullanamaz mısınız. Allah bunu yasaklar mı? İran'ın zulme yalana dair siyaset oluşturup puan topladığını iddia etmedim. bundan Allah'a sığınırım. her ülkenin puana ihtiyacı vardır. yoksa dünyada dengede duramazsınız. Peygamberimiz Medineye göçtüğünde önce yahudilerle anlaşıp içeride huzur sağladı sonra müşriklerle savaştı onları hallettikten sonra yahudilere dersini verdi.. tüm düşmanlarla birlikte çarpışmaya hiç kimsenin gücü yetmez. onların cephesini parçalamak içinse müslümanın dolu fırsatı vardır.. bunu meşru yollardan neden yapmasın bir İslam ülkesi...

                          Yorum


                            Ynt: İHH YARDIM GEMİLERİNE SİYONİSTLERİN SALDIRISI

                            [quote author=ehlibeytin_izinde link=topic=14166.msg86436#msg86436 date=1275495812]
                            [quote author=bintülhüda link=topic=14166.msg86435#msg86435 date=1275494355]
                            bu yüzden iran da abd de güçlerini bilirler kendilerini
                            ölçerler. bunlar sadece uzaktan atışarak puan toplamaya çalışırlar.
                            ne kadar taraftar bulabiliriz diye..


                            İran İslam İnkılabını bu şekilde yazmanız çok garip
                            İran İslam İnkılabı nın puan toplamaya ihtiyacımı var?
                            İslam devleti olan İran yaptığı devrimi Allahın dinini hakim kılmak için yapmıştır,ve bu yolda eylemlerini sürdürmektedir
                            mazlum halkların kurtuluşuna çalışan Allahın dinini tüm dünyaya hakim kılmak isteyen bir ülke için böyle söylemenizi kınıyorum
                            Onlar puan için değil Allah rızası için çalıştılar ve çalışıyorlar.
                            İSLAMIN İNSANLARA İHTİYACI YOKTUR,İNSANLARIN İSLAMA İHTİYACI VARDIR.
                            [/quote]

                            sizden önce ben kınadım kendimi:

                            "sanki bir şii değilmişim gibi çok robotça duygusuz ve tam bir pozitivist bir değerlendirme yaptığımın farkındayım ama durum bundan ibaret diye düşünüyorum..."

                            böyle dedim.

                            devletlerin bir nihai amaçları bir de siyasetleri vardır. tüm devletler İslamı baz almıyorlar dünyada ki dostlarını ve düşmanlarını buna göre seçsinler. İran'ın dediğiniz ve dha bizim diyemeyip yalnızca Allah'ın bildiği ne yüce amaçlar var ne projeler vardır. bunlarda sizinle baştan sona aynı fikirdeyim.. Ama bir de olayın somut dünyevi boyutu ve siyaseti var. Bu meşru siyasette yanına adam toplamak, abd karşıtı ülkelerin sorunlarına eğilip onlarla birlik olabilmek için çalışmak kötü müdür. Ama bu ülkelerin İslami hiç bir gayesi yok müslüman bile değiller. Bunlarla ortak insanlık alanında ortak dil kullanamaz mısınız. Allah bunu yasaklar mı? İran'ın zulme yalana dair siyaset oluşturup puan topladığını iddia etmedim. bundan Allah'a sığınırım. her ülkenin puana ihtiyacı vardır. yoksa dünyada dengede duramazsınız. Peygamberimiz Medineye göçtüğünde önce yahudilerle anlaşıp içeride huzur sağladı sonra müşriklerle savaştı onları hallettikten sonra yahudilere dersini verdi.. tüm düşmanlarla birlikte çarpışmaya hiç kimsenin gücü yetmez. onların cephesini parçalamak içinse müslümanın dolu fırsatı vardır.. bunu meşru yollardan neden yapmasın bir İslam ülkesi...

                            [/quote]
                            Tabiiki kötü değildir. Ayrıca inkılabın siyasi yöntemlerini sorgulamaaktan Allaha sığınırım.İran İslam İnkılabı ne yaparsa benim için doğru odur.
                            Ben İnkılabı o şekilde tasvir etmenize itiraz ettim.
                            Niyetinizin iyi olduğundan da eminim.Yazdıklarınızın başka zihinlerde nasıl kalacağıda önemli.

                            Yorum


                              Ynt: İHH YARDIM GEMİLERİNE SİYONİSTLERİN SALDIRISI

                              Ayrıca inkılabın siyasi yöntemlerini sorgulamaaktan Allaha sığınırım.İran İslam İnkılabı ne yaparsa benim için doğru odur.

                              aynen..

                              Yorum


                                Ynt: İHH YARDIM GEMİLERİNE SİYONİSTLERİN SALDIRISI

                                Maalesef dünya değiştikçe politikalarda değişiyor. Tek gerçek var ki biz Müslümanları bitirme politikası dünya kurulduğundan itibaren yegane amaç. Amaç aynı da araçlar zamana göre değişiyor. Bu durumda kendimizi savunmamız için bizi de ister istemez değiştiriyorlar. Onlara karşı koymamız için gereken neyse yapmalı baştakiler. İran'ın ana amacı Müslümanları korumak olduğu müddetçe yaptıkları herşeye varım ve destekliyorum.
                                Akıllının cahile şaşırmasından daha çok cahil akıllıya şaşırır (ve onun davranışlarına hayret eder).‏

                                Yorum

                                YUKARI ÇIK
                                Çalışıyor...
                                X