Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Hz. Ömer'in Fazileti

Daraltma
Bu konu kapanmıştır.
X
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    Ynt: Hz. Ömer'in Fazileti

    Bu kadar uzun bir yorumla kendinizi yormuşsunuz. Zira anlattığınız çoğu şey benim takılmadığım, bahsetmediğim bir konu.
    Siz kalkmışsınız artı rep ve eksi rep neden verilir açıklamasını yapmışsınız.
    Artı neden verilir, eksi neden verilir diyen yok burada. Yapılan garip yorumlara yapılan destek bizim bahsettiğmiz.
    Anlatmak istediğimizi anlamadığınız anlaşılıyor.

    Aynı zamanda Hz.Ömer'in; sizler hattaboglunu överken biz nasil cileden cikmiyorsak gibi bir söz zaten olayın bittiği andır.
    Yani burada faziletten bahsetmek oldukça yersiz olacak. Çünkü kafasında olayı bitirmiş kişilere anlatacak birşey kalmamışki.
    Mufazzal kardeşim gördüğün gibi, site yönetim olarak bu fazileti kafasında noktalamış. Bu yüzden neden kaynak aktarmadığımı anlamışsındır.

    Neyse uzunca açıklama yapıp emek harcamışsınız.
    Teşekkür ederim!
    En son Qom_u_ask tarafından düzenlendi; 06.08.2020, 22:43.
    hayat akşamlıdır...

    Yorum


      Ynt: Hz. Ömer'in Fazileti

      kardesim yorum nasil sana göre garipse, bir baskasina görede mantiklidir...senin anlamak istemedigin mevzu budur..her defasinda da mod ve admin kavramlari ile gündeme geliyorsun...tartismaya istirak eden isimler bunlarsa, gelismelerde bunlar arasinda yasanacak...delillerini bana getirmiyorsun, tek muhatab ben degilim, bu siteye katilan herkes, bu yazilari okuyacak olan herkes muhatabtir...
      o yüzden kisilere, sahsi görüslere takilip kalmaya hacet yok...
      ortami bos yere geriyorsun...
      benimle muhatab olmak sana uygun dsmüyor, ama anladigim kadariyla mufazzal kardesimizle tartisabiliyorsun, tercih hakkin olan bir yerde hosuna gitmeyen sahislarla ugrasmayi kendine yakistirabiliyormusun...

      yönetim kendi kafasinda noktaladigi meseleden dolayi sizlerin yorum ve görüslerinizi, savundugunuz degerleride noktalamiyorki!!!

      sinirlarimi zorlayan sey iste budur, sürekli yönetimle muhatabsin!?

      buyur kardesim sohbetine devam et, ne zaman ki senin yaptigin yorum silinir, yasaklanir, vs. bu sözleri o zaman sarfedersin
      En son Qom_u_ask tarafından düzenlendi; 06.08.2020, 22:43.


      Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

      Yorum


        Ynt: Hz. Ömer'in Fazileti

        Hilalnur bacimiz gelmis, sanki bütün bunlar bir tarafgirligin sonucuymus gibi bir izlenim vermis…hemen altina „konunun özüne dönülmesini“ hatirlatan birseylerde yazmis…
        Yanlis algilamissin,ben taraftarlik yapiliyor demedim sadece puanlasma biraz tuhafima gitti onu dile getirmeye calistim.Konunun özüne dönmek degil fikirlerinizi ögrenmek istemistim.Ama simdi gercekdende konu özünden cikdi : )

        Birde gerginlige sebeb olan sudurki; sizin icin hz Ali ne derecede ise bazilari icin Hz Ömerde hz.Aliden farksiz ayni derecede,(bunu siz dogru bulmyuorsunuz ama onlar icin öyle) bundan dolayi insanlar yazdiklarinizdan daha cabuk aliniyor.Sen hz.Ömeri öyle görmedigin icin söyledigin kelimeler agir gelmiyordur sana.Ama ayni seyler hz Ali icin denilse sende tepkini koyarsin ortaya.Insanlar sevdiklerini savunurlar dogal olarak.

        Zaten hz.Ömere karsi olan bir sürü konunuz var.Neden izin vermedinizki sanki bir baslikda da hz ömerin faziletleri olsun( gerci caktirma ilk tepkide benden gelmisti bu konuya: )
        Ama ben sadece bir alintinin hata oldugunu söledim aslinda konu devam edebilirdi yani, ama simdi iyice rayindan cikdi konu.Sebeb ise hz Ömerin faziletlerinin oldugunu kabullenemdigimiz...
        Allah Bize Yeter!
        O Ne Güzel Vekildir...

        Yorum


          Ynt: Hz. Ömer'in Fazileti

          ben senin o kasitta olmadigini yazimin icerisinde söyledim hilalnur bacim...
          evet söylediklerin dogru, biri över biri yerer, bunlar sözkonusu edilmemesi gerek, burasi forum, degisik fikirlerin savunuculari birlesiyor, ancak, neden o ona tesekkür etti, neden admin moda not verdi gibi yorumlara baslanilinca konu bu hale geliyor...

          degil hz.ali, resulullah hakkinda bile kücük düsürücü yorumlar oluyor, biz henüz bunlara koydugumuz tepkiden dolayi dahi yadirganiyoruz...

          neyse insaallah konuyu tekrardan toparlariz.


          Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

          Yorum


            Ynt: Hz. Ömer'in Fazileti
            Bismillahirrahmanirrahim


            Gülistan kardeşim demiş ki:

            Mufazzal kardesimizde kendi yorumunu yapmis…..yalniz mod ne yapmis admin ne yapmis degerli abim? Küfürmü var hakaretmi? Tesekkür, arti eksi bunlarin hepsi vasiflari ne olursa olsun herkesin kullanabilecegi seylerdir…“ayetleri carptiriyorsunuz“ denirken bize, biz nasil bunu üstü kapali bize kafir dedi demiyorsak, ceviz kirmak altindan da bu kadar kelime türetmeye gerek yok…degerli abim, zaten bu kirilan cevizler sayfalar dolusu burada, bunu yalnizca sen bilmiyorsun, bu konulara katilan herkes biliyor…bildikleri halde ceviz kirmak altindan anlasilabilecek en son ve en kötü yorumu anlamaya calisiyorlar…veya öyle anlasilmasini istiyorlar.



            Muhterem ablam! şöyle bir düşünün, bilgininefendisinde, bozkurtşamil nickli şahıs dese ki: ''Humeyninin kırdığı cevizler bini aştı...'' Allah aşkına siz ne hissedersiniz?

            Ben çok şey hissedersem inanıyorum sizde aynı şeyleri hissedersiniz. Bu cümle belki halife Ömere değil ama Halife Ömeri bu forumda sevenlere karşı, tabi BANA GÖRE kullanılmış, hoş olmayan bir sözdür.

            Ben sizin ilminize, bilginize ve araştırmalarınıza bizzat şahidim. Ama geriye doğru lütfen bir bakın, nerden, neden dolayı konu rayından saptı durdu.

            Lütfen, gelin sünni olsun şii olsun hepimiz burada bu gibi sözleri bırakıp Kaynak ve delillerimizle kısa ve öz olmak üzere Hakka ışık tutalım. İnandığımız hakkı açıklayalım.

            Artık bu başlıkta bu konular son bulsun ve asıl konuya devam edelim.
            En son Qom_u_ask tarafından düzenlendi; 06.08.2020, 22:43.

            Yorum


              Ynt: Hz. Ömer'in Fazileti

              [quote author=HiLaLNuR link=topic=3091.msg23728#msg23728 date=1241383238]
              Hilalnur bacimiz gelmis, sanki bütün bunlar bir tarafgirligin sonucuymus gibi bir izlenim vermis…hemen altina „konunun özüne dönülmesini“ hatirlatan birseylerde yazmis…
              Yanlis algilamissin,ben taraftarlik yapiliyor demedim sadece puanlasma biraz tuhafima gitti onu dile getirmeye calistim.Konunun özüne dönmek degil fikirlerinizi ögrenmek istemistim.Ama simdi gercekdende konu özünden cikdi : )

              Birde gerginlige sebeb olan sudurki; sizin icin hz Ali ne derecede ise bazilari icin Hz Ömerde hz.Aliden farksiz ayni derecede,(bunu siz dogru bulmyuorsunuz ama onlar icin öyle) bundan dolayi insanlar yazdiklarinizdan daha cabuk aliniyor.Sen hz.Ömeri öyle görmedigin icin söyledigin kelimeler agir gelmiyordur sana.Ama ayni seyler hz Ali icin denilse sende tepkini koyarsin ortaya.Insanlar sevdiklerini savunurlar dogal olarak.
              Zaten hz.Ömere karsi olan bir sürü konunuz var.Neden izin vermedinizki sanki bir baslikda da hz ömerin faziletleri olsun( gerci caktirma ilk tepkide benden gelmisti bu konuya: )
              Ama ben sadece bir alintinin hata oldugunu söledim aslinda konu devam edebilirdi yani, ama simdi iyice rayindan cikdi konu.Sebeb ise hz Ömerin faziletlerinin oldugunu kabullenemdigimiz...

              [/quote]

              Hilalnur bacım demişsin ki aynı şeyler hz Ali için denilse..Tamam kardeşim varsa hz Ali nin böyle dine soktuğu bidaatlar hz Resulullahın aksine yaptığı işler varsa hz Resulullaha karşı gelmesi saygıszlık yapması varsa hz Resulullahın emrinin haricinde bir iş yapması,varsa ümmete haksızlık yapması buyursunlar yazsınlar bizde hz Ali yi eleştirelim..bunların aksine ömer bin hattab da bunların hepsi var..ehlisünnetinde kabullenemediği şey şu bu yazılanların tamamı kendi kaynaklarında mevcut.ve bunları okduukları halde gördükleri halde okumamış görmemiş sayıyorlar..bunca yanlışı bile içtihat ve fazilet dairesine sokmaya çalışıyorlar.ben hiçbir yerde rastlamadım ki hz Ali nin herhangi bir konuda şahsi içtihadı olsun varsa bilen okuyan rica ediyorum buraya yazsın..bakın ezana ekleme yapıyor içtihat,sünnet namazı cemaatle kıldırıyor içtihat,namazda elleri bağlamayı emrediyor içtihat,hz Alinin evive baskın yapıyor biat almak için içtihat,hz Fatımayı kapı ile vuvar arasına sıkıştırıyor ve çocuğunun düşmesine sebep oluyor içtihat,hz Fatımanın kapısını ateşe veriyor içtihat,hz Resulullaha bu adam hezeyandadır yani sayıklıyor diyor içtihat,vasiyet yazılmasına engel olanların başını çekiyor içtihat,ama ebubekir hasta yatağında vasiyet yazmak istiyor onada engel olmuyor oda içtihat,ve o vasiyette ömer bin hattabın halife olması yazıyor buda birinci halifenin içtihadı..yani güzel kardeşim siz bunca yanlış ve günah dolu işleri kendi kaynaklarınızda göreceksiniz ve görmemezlikten geleceksiniz sonra bunları eleştirenleri iftiracı sahabe düşmanı konumuna sokacaksınız.ehlisünnet kaynaklarına baktığımızda sahabenin bir çoğunun ALLAH Resulüne ve evlatlarına asi olduklarını görüyoruz,siz değerli ehlisünnet kardeşlerim bunları görmüyormusunuz yada görüyorsunuda işinizemi gelmiyor bunları dile getirmek..
              ALLAH'ım Bütün Güzel Sözler Sana Söylemekle Güzeldir,Kırık Dökük de Olsa Kabul Eyle Sözlerimi.

              Yorum


                Ynt: Hz. Ömer'in Fazileti

                [quote author=adem_toprak link=topic=3091.msg23476#msg23476 date=1241302105]
                [quote author=Mufazzal link=topic=3091.msg23173#msg23173 date=1241241467]
                Bismillahirrahmanirrahim



                1- Halife Ömer bu dinin Olmazsa olmazlarından mıdır?
                2- Halife Ömeri sevmeyen, Hayatını didik, didik edenler, günah işlemiş olur mu?
                3- Halife Ömeri kabul etmeyen, takip etmeyen, dinden çıkar mı?
                4- Halife Ömer'in dine soktuğu bir çok bidatten bazılarına burada değindik, Acaba hangisi Yalan?
                5- Halife Öerin Peygamber Ehl-i Beytine reva gördüğü Baskı hakkında ne düşünüyorsunuz?
                6- Halife Ömerin bütün baskı ve bidatlerine İçtihat diyebilir miyiz?

                [/quote]

                Değerli kardeşlerim Mufazzal,

                1-Hz.Ömer Peygamber efendimize dost olmuş,kendisinin islamla şereflenmesi için Efendimiz tarafından dua edilmiş ve bu dua ile birlikte islamla şereflenmiş ve haytının bundan sonraki bölümünde efendimizle birklikte olmuş,onun yanında yer almış,efendimizin vefatıdan sonra da onun yolunu devam ettirmiş İSLAMIN TEMEL TAŞLARIndandır.
                2. ve 5. maddelerde sorduğunuz sorulara cevap özelliklerini içinde barındırdığını ve sizin de itibar edeceğinizi düşündüğüm İslam dünyasının önde gelen alimlerinden Allame Muhammed Hüseyin Fadlullah'ın sözleri ile cevap vernmek istiyorum...Seyyid Fadlullah kenisi ile yapılan bir roportajda sizin sorduğunuz kadar özel olmasa da biraz daha genel fakat aynı yere vardığı düşünülebilecek sorulara şöyle cevap verir(özellikle Seyyid Fadlullah'ın sözlerini sayfaya iltifat eden diğer Şia arkadaşların da dikkatle okumasını istirham ederim..zira söyleşide ortaya konulan yaklaşım diğer sayfalardaki birçok konu ve konulara arkadaşların yaklaşım-yorumları ile de ilgili hususlarları da içinde barındırıyor):


                2-Sayın Fadlullah röportajının bu bölümüne Şiiler ve Sünniler arasındaki ayrılığın temelinde yatan bir konu ile başlamak istiyorum. Bu konu Hz. Peygamber’in sahabesine(r.s) lanet konusudur. Allah onların hepsinden razı olsun. Siz içlerinde Ebu Bekir, Ömer ve Aişe (r.a)’nın bulunduğu Sahabe-i Kiram’a lanet etmeyi, kötü söz söylemeyi nasıl görüyorsunuz?

                Ben kişisel olarak Sahabeye lanet etmenin haram olduğu kanısındayım. Çünkü Allah bu insanla hakkında şöyle buyuruyor;

                ‘’Muhammed, Allah'ın Resulüdür. Onunla beraber olanlar, inkârcılara karşı çetin, birbirlerine karşı da merhametlidirler. Onların, rükû ve secde halinde, Allah'tan lütuf ve hoşnutluk istediklerini görürsün. Onların secde eseri olan alametleri yüzlerindedir. İşte bu, onların Tevrat'ta ve İncil'de anlatılan durumlarıdır: Onlar filizini çıkarmış, onu kuvvetlendirmiş, kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş, ziraatçıların hoşuna giden bir ekin gibidirler. Allah kendileri sebebiyle inkârcıları öfkelendirmek için onları böyle sağlam ve dirençli kılar. Allah, içlerinden salih amel işleyenlere bir bağışlama ve büyük bir mükâfat vaat etmiştir.’’ (Fetih/29)

                Fakat eğer İmamet meselesini konuşacak olursak, bu konudaki görüşümüz bilindiği gibidir.

                Bu lanet etme konusunda benim dediğim bunun bütün Müslümanlar için haram olduğudur. Bana bu konuda ne zaman fetva sorulsa bunu teyit ediyorum. Hatta soranlara cevap verirken şu olayı naklediyorum.

                ‘’Hz. Ali Sıffin’e giderken Iraklılardan bazılarının Şamlılara lanet ettiklerini duydu. Bunun üzerine bunu yapan topluluğa; ben bu yaptığınızı doğru bulmuyorum. Bunu yapmak yerine onların ne yaptıklarını ve durumda olduklarını söylese idiniz daha doğru olurdu. Bu hem daha isabetli hem de daha sorumluca bir davranış olur. Ve onlara lanet etmek yerine; Allah’ım bizim ve onların kanlarını akıtma, bizim aramızı düzelt, onları cehaletlerinden kaynaklan sapkınlıklarından kurtar ve doğru yola ilet. Ve beni kin ve düşmanlıktan koru, şeklinde dua etmeniz daha erdemli bir davranış olur.’’

                Bu naklettiğim hadise Nehc ul Belega’da var. Yine bu düzlemde İmam Ali’den Şia inamcına göre onun hakkı olanın önüne geçmiş olan diğer halifeler ile ilgili şunları nakletmek istiyorum. İmam Ali Nehc ul Beleğa’nın Mısır halkı ile alakalı kısmında şöyle diyor;

                ‘’ Fakat bir de baktım, gördüm ki halk, Ebu Bekir’e biat etmekte; elimi çektim; sonunda insanların dinden döndüklerini, Allah'ın salâtı ona ve soyuna olsun, Muhammed'in dinini iptale kalkıştıklarını, halkı buna çağırdıklarını görünceye dek dayandım. Fakat bu işe giriştikleri zaman, İslâm'a yardım etmezsem onda bir gedik açılacağından, onun yıkılacağından korktum; çünkü bu musibet bana, az bir gün sürecek, sonra serap gibi yitip gidecek yahut bulut gibi dağılıp yitecek olan hilâfetten, size emir olmaktan mahrum kalmaktan da daha büyük olacaktı. Bu olaylar sırasında kalktım, işe giriştim; sonunda batıl yok olup gitti, din, olduğu gibi karar etti’’

                Bu nedenle biz halifeler konusuda Ali bin Ebi Talip’in davrandıgı gibi davranmayaı yerinde buluyoruz.Ali bin Ebi Talip onlarla diyalog halinde idi,onlarla istişare ediyordu,onlara yardım ediyordu.Yine İmam Cafer’den şu hadisi naklediyorum ‘’İnsanların sizden razı olmasının en kolay yolu ağzınızı onlar konusunda kapalı tutmanızdır’’ başka bir hadiste ‘’Müminlerin annesine lanet etmek ,onlar hakkında kötü söz söylemek haramdır.her ne kadar Cemel savaşında yanılmış olsa da.Onlara ikramda bulunmak Hz. Peygamber (a.s)’ye ikramda bulunmaktır.’’Yine bu konuda yüz sene önce yaşamış bir Şii alimden bir beyit naklediyorum.Onun adı Hüccetül İslam Muhammed Bakır idi.

                Ey Hümeyra sana kötü söz söylemek haramdır.

                Çünkü aşina olunacak göz, ikram edecek gözdür.

                Bu nedenle biz Müminlerin annesine ve sahabelere lanet etmeyi ve kötü söz söylemeyi haram bildik. Böyle fetva verdik ve bu fetvalarımız dünyanın her yerinde yayılmış vaziyette.


                5-Sayın Fadlullah sizin Şia Mezhebi’nin direklerinin bile muhalefet ettiği görüşleriniz var. Mesela Kaburga kemiğinin kırılması meselesinde belki Şia tarihinde söylenmemiş bir şey söylediniz. Şia tarihinde Emir el Müminin Ömer bin Hattab’ın Hz. Ali’nin evine zorla girerken Hz. Fatıma’nın kaburga kemiğini kapı ve duvar arasında bırakarak kırdığını idea eden rivayet kabul ediyor. Fakat siz bu rivayeti reddediyorsunuz. Bu konuyu nasıl delillendiriyorsunuz?

                Ben bu olayı tarih okumalarım ve tahlillerim sırasında irdeledim. Ve gördüğüm kadarıyla bu konuda aktarılan rivayetlerin çoğu zayıf olmakla birlikte güvenilir değiller. Herhangi bir tarihi olayı ele alırken onu meydana getiren arka planı iyi araştırmamız gerekiyor ki olayın doğruluğu ya da yanlışlığı konusunda yargıda bulunabilelim.

                Hz. Zehra’ya vurmak ya da şiddet uyguluma meselesi ise o dönemde pek tutarlı değil. Çünkü Hz. Zehra pek öyle kendisi üzerinden muhalefete baskı yapılabilecek bir konumda değil. Aksine o Hz. Peygamber’in kızı olması hasebiyle dönemde bütün Müslümanların saygı duyduğu birisi

                İkinci olarak. Bu olayın olduğu sırada Hz. Ali de evde. İslam kahramanı Hz. Ali’nin karısını ve aynı zamanda bu kişi Hz. Peygamber(a.s)’nin kızı, öldürmeye çalışmalarına sessiz kalması pek doğal olmaz.

                Üçüncü olarak Hz. Ali evde yalnız değil. Yanında Beni Haşim’den birçok kişide vardı. Bazı rivayetlerde Zübeyir’in de evde olduğu kılıcı ile dışarıda olduğu dışarıda kılıcını kırdıkları aktarılmakta.

                Başka bir noktada Mecmaül Beyan yazarı Tabersi’nin El İhticac isimli eserinde bir rivayet var. Bu rivayette Ömer’e soruyorlar neden Ali’nin evini yakmakla tehdit ettin. Ömer bunun üzerine yaptığımı gördünüz mü diyor. Yani bu konuyu iyi bir şekilde tahlil ettiğimiz de pek de tutarlı olmadığını görüyoruz.

                Ayrıca biz Hz. Zehra’nın bu konuda pek konuşmadığını görüyoruz. Bazı rivayetlerde Hz. Zehra’nın hilafetin Ali’nin hakkı olduğunu anlatmak için Muhacir ve Ensar’ı gezdiğini okumaktayız. Fakat hem bu sırada hem de mescitteki hutbesi sırasında bu konudan bahsetmediğini görüyoruz. Ama bu konudan bahsetse idi daha duygusal bir hava oluşturabilirdi. Aynı şekilde Ali’nin de bu konudan bahsetmediğini görüyoruz. Bu mesele sadece Ali’nin değil sahabenin de bir yönden meselesi idi.

                Ve dillendirilmesi halinde büyük bir infiale neden olabilirdi. Fakat bu mesel dillendirilmedi. Bu mesele hem rivayetler acısından incelendiğinde hem de tarih usulü açısından incelendiğinde pek kabul edilebilir görünmüyor. Ben bu meselenin doğru olduğunu kabul eden birçok kişiye sordum. Herhangi biri eşini öldürmek amacıyla ona saldırsa ne yapardın? Onu Korur muydun, korumaz mıydın? Elbette eşini korur. Şimdi nasıl oluyor da İslam’ın Aslanı Ali eşini korumak için harekete geçmiyor. Bu nedenle bu mesele bana göre kabul görecek bir mesele değildir.

                3.soruyu niçin sorduğunuzu anlamış değilim..zira benim böyle bir iddiam olmadı..ve böyle düşünmüş olsa idim şimdi burada olmazdım...çünkü Hz.Ömer'i takip etme noktasındaki duruşunuzu bilmeyen mi var..biliyorsunuz sizi tenkit ettiğimiz hususlar Hz.Ömer'i takip etmemenizden öte şeylerdir..

                4.ve 6.sorulara gelince:
                Bu konuların cevapları daha çok fıkıhla ilgili olduğu için ya da iyi bir araştırma gerektirdiği için ve ben de böyle bir ilimden aciz olduğum için cevap veremiyorum..
                selam ve dua ile kalınız...

                [/quote]
                En son Qom_u_ask tarafından düzenlendi; 06.08.2020, 22:44.
                hayat akşamlıdır...

                Yorum


                  Ynt: Hz. Ömer'in Fazileti

                  mufazzal abim;
                  senin sözlerin, tavsiyelerin benim icin emirdir!!!

                  ancak aciklamami yapmak zorundayim,
                  sende biliyorsun ki, ömer b. hattaba hazret demeyisimiz bile, ehli sünnet kardeslerimiz nezdinde hakarettir, bu durumunda ne yapacagiz? hazretmi diyecegiz?

                  sunu demek istiyorum, o sözleri hattaboglunun hatalarinin coklugunu vurgulamak amaciyla söyledim, bu ne hakarettir, nede kizilacak bir sözdür...
                  kaldiki imam humeyni hakkinda ne uyduruk fetvalar yayinlandi, imam humeyni grup mutasina izin verdi gibi!!!
                  biz ne yaptik?
                  Allah razi olsun bütün emegi gecen kardeslerimden
                  tercümesiyle, aciklamasiyla, yayineviyle, akla gelebilecek bütün yöntemlerle, o iftirayi siteye asana yedirdik, kendi rezilligine gark oldu!

                  var ise kirilmayan bir ceviz, bende ona kirildi demissem, göstersinler bana o kirilmamis fakat benim kirilmis dedigim cevizi, bende kendi rezilligime gark olayim...

                  ne ilim sahibiyim, nede yeterlidir arastirmalarim
                  ancak vicdanim susmadi ve muhakemeye küsmedim

                  yine bilenler bilir!
                  hattaboglunun sözlerinin isabetli oldugunu anlatmak icin malum sitede bir konu acilmisti
                  öyle övmüs öyle övmüslerdi ki, resulullahi düsürdükleri duruma ben burada aglamistim
                  o yazida hattaboglunun hatalari aklima bile gelmemisti, ancak resulullahin durumu canimi yakmisti
                  mesaji ihbar edip yalvarircasina ALLAH RIZASI ICIN BU MESAJ HAKKINDA BIRSEYLER YAPIN demistim
                  ilgilenilmeyince dayanamamis ve iki kelime ile resulullahn itibarini hatirlatmak istemistim
                  tabi ki tepkiler malum SEN ZATEN SAHABE DÜSMANISIN vs.
                  daha sonra bir baskasi gelmis, o da hattaboglunu bir önceki yazidan beter övmüs, resulde kimmis ki pehhh
                  ama bir fark daha var, o yazidakilerin ne kaynagi var ne de asli var, tamamen uydurma faziletler!!!
                  ben acaba bir Allah kulu cikipta bu duruma itiraz edecekmi diye beklerken
                  bir itiraz cikti, nasil bir itiraz biliyormusun, ömrüm boyunca unutamam
                  IYIDE BIRADER EBUBEKIR ÖMERDEN DAHA ÜSTÜNDÜ :'(

                  Resul nerde resul???

                  simdi abicim, bu tür konulara sen ziyadesiyle vakifsin
                  resulullah hakkinda gösterilmeye bu duyarlilik, hattaboglu hakkinda gösteriliyor ve söylenen her söz hakaret olarak algilaniyorsa, bu asiri duyarliligin denetimcisi ben olamam!

                  lanet degil, küfür degil, hakaret degil, yalnizca hatalarinin cok oldugunu beyan eden bir ifade!

                  En son Qom_u_ask tarafından düzenlendi; 06.08.2020, 22:45.


                  Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                  Yorum


                    Ynt: Hz. Ömer'in Fazileti

                    [quote author=gulistan_2 link=topic=3091.msg23880#msg23880 date=1241441210]
                    mufazzal abim;
                    senin sözlerin, tavsiyelerin benim icin emirdir!!!

                    ancak aciklamami yapmak zorundayim,
                    sende biliyorsun ki, ömer b. hattaba hazret demeyisimiz bile, ehli sünnet kardeslerimiz nezdinde hakarettir, bu durumunda ne yapacagiz? hazretmi diyecegiz?

                    sunu demek istiyorum, o sözleri hattaboglunun hatalarinin coklugunu vurgulamak amaciyla söyledim, bu ne hakarettir, nede kizilacak bir sözdür...
                    kaldiki imam humeyni hakkinda ne uyduruk fetvalar yayinlandi, imam humeyni grup mutasina izin verdi gibi!!!
                    biz ne yaptik?
                    Allah razi olsun bütün emegi gecen kardeslerimden
                    tercümesiyle, aciklamasiyla, yayineviyle, akla gelebilecek bütün yöntemlerle, o iftirayi siteye asana yedirdik, kendi rezilligine gark oldu!

                    var ise kirilmayan bir ceviz, bende ona kirildi demissem, göstersinler bana o kirilmamis fakat benim kirilmis dedigim cevizi, bende kendi rezilligime gark olayim...

                    ne ilim sahibiyim, nede yeterlidir arastirmalarim
                    ancak vicdanim susmadi ve muhakemeye küsmedim

                    yine bilenler bilir!
                    hattaboglunun sözlerinin isabetli oldugunu anlatmak icin malum sitede bir konu acilmisti
                    öyle övmüs öyle övmüslerdi ki, resulullahi düsürdükleri duruma ben burada aglamistim
                    o yazida hattaboglunun hatalari aklima bile gelmemisti, ancak resulullahin durumu canimi yakmisti
                    mesaji ihbar edip yalvarircasina ALLAH RIZASI ICIN BU MESAJ HAKKINDA BIRSEYLER YAPIN demistim
                    ilgilenilmeyince dayanamamis ve iki kelime ile resulullahn itibarini hatirlatmak istemistim
                    tabi ki tepkiler malum SEN ZATEN SAHABE DÜSMANISIN vs.
                    daha sonra bir baskasi gelmis, o da hattaboglunu bir önceki yazidan beter övmüs, resulde kimmis ki pehhh
                    ama bir fark daha var, o yazidakilerin ne kaynagi var ne de asli var, tamamen uydurma faziletler!!!
                    ben acaba bir Allah kulu cikipta bu duruma itiraz edecekmi diye beklerken
                    bir itiraz cikti, nasil bir itiraz biliyormusun, ömrüm boyunca unutamam
                    IYIDE BIRADER EBUBEKIR ÖMERDEN DAHA ÜSTÜNDÜ :'(

                    Resul nerde resul???

                    simdi abicim, bu tür konulara sen ziyadesiyle vakifsin
                    resulullah hakkinda gösterilmeye bu duyarlilik, hattaboglu hakkinda gösteriliyor ve söylenen her söz hakaret olarak algilaniyorsa, bu asiri duyarliligin denetimcisi ben olamam!

                    lanet degil, küfür degil, hakaret degil, yalnizca hatalarinin cok oldugunu beyan eden bir ifade!



                    [/quote]

                    Her satırına bir imza...
                    En son Qom_u_ask tarafından düzenlendi; 06.08.2020, 22:45.
                    ALLAH'ım Bütün Güzel Sözler Sana Söylemekle Güzeldir,Kırık Dökük de Olsa Kabul Eyle Sözlerimi.

                    Yorum


                      Ynt: Hz. Ömer'in Fazileti
                      Bismillahirrahmanirrahim


                      [quote author=gulistan_2 link=topic=3091.msg23880#msg23880 date=1241441210]
                      [b][i]Mufazzal abim;
                      senin sözlerin, tavsiyelerin benim icin emirdir!!![/quote]

                      Estafirullah Abla!

                      [quote author=gulistan_2 link=topic=3091.msg23880#msg23880 date=1241441210]
                      ancak aciklamami yapmak zorundayim,
                      sende biliyorsun ki, ömer b. hattaba hazret demeyisimiz bile, ehli sünnet kardeslerimiz nezdinde hakarettir, bu durumunda ne yapacagiz? hazretmi diyecegiz?[/quote]

                      Halife Ömere, HAZRET demediğin veya demediğimiz için şu an bu forumdaki sünni arkadaşlarımız tarafından her hangi bir sözle karşılaşmadık! Neden HAZRET kullanmıyorsunuz diyen var mı? Şahsen ben HAZRET kullanmıyorum ama sadece Sünni Arkadaşlarımın inancına Saygı bakımından HALİFE diyorum ve diğerleride öyle yapıyor diye biliyorum. HAZRET kelimesini kullanmamamız ve HALİFE kelimesini kullanmamızın ise Sünni arkadaşlarımızın nezdinde HAKARET olabileceğini düşünmüyorum! Yanılmıyorumdur değil mi Sünni kardeşlerim!

                      [quote author=gulistan_2 link=topic=3091.msg23880#msg23880 date=1241441210]
                      sunu demek istiyorum, o sözleri hattaboglunun hatalarinin coklugunu vurgulamak amaciyla söyledim, bu ne hakarettir, nede kizilacak bir sözdür...[/quote]

                      Ablacım! Bu size göre öyledir ama Halife Ömeri sevenlere ve takip edenlere göre öyledir diyebilir miyiz? Bunu daha yumuşak bir şekilde de belirtebiliriz. Halife Ömerin kırdığı cevizler değil de, Halife ömer, Dinde yaptığı bazı değişiklikler fazladır veya bini aştı gibisinden de söyleyebilirdiniz. Ama önemli değil. Olan olmuş artık. Bundan sonra daha dikkat edelim inş. Benim demek istediğim şudur, biz kaçıran, ürküten taraf olmamalıyız, biz delillerin kölesiyiz, delillerle, kaynaklarla daha yumuşak tarzda beyanımızı yapmalıyız.

                      [quote author=gulistan_2 link=topic=3091.msg23880#msg23880 date=1241441210]
                      simdi abicim, bu tür konulara sen ziyadesiyle vakifsin
                      resulullah hakkinda gösterilmeye bu duyarlilik, hattaboglu hakkinda gösteriliyor ve söylenen her söz hakaret olarak algilaniyorsa, bu asiri duyarliligin denetimcisi ben olamam![/quote]

                      Ablacım! Zaten kendi çapımızda belli bir takım mücadeleler veriyoruz. Bunu daha yumuşakda verebiliriz.Duygusal olmamak lazım. Ben sizin daha iyisini yaptığınıza bizzat şahidim ve defalarca şahit oldum.

                      Allah'a emanet olunuz.
                      En son Qom_u_ask tarafından düzenlendi; 06.08.2020, 22:44.

                      Yorum


                        Ynt: Hz. Ömer'in Fazileti

                        biz delillerin kölesiyiz, delillerle, kaynaklarla daha yumuşak tarzda beyanımızı yapmalıyız.

                        Allah razi olsun...

                        insaAllah sözün asil manasi dururken, cikarilabilinecek en son manalar cikarilmaz da, bizde her zaman zan altinda kalmayiz.


                        Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                        Yorum


                          Ynt: Hz. Ömer'in Fazileti

                          [quote author=Seyyah link=topic=3091.msg23686#msg23686 date=1241378296]
                          Bu kadar uzun bir yorumla kendinizi yormuşsunuz. Zira anlattığınız çoğu şey benim takılmadığım, bahsetmediğim bir konu.
                          Siz kalkmışsınız artı rep ve eksi rep neden verilir açıklamasını yapmışsınız.
                          Artı neden verilir, eksi neden verilir diyen yok burada. Yapılan garip yorumlara yapılan destek bizim bahsettiğmiz.
                          Anlatmak istediğimizi anlamadığınız anlaşılıyor.

                          Aynı zamanda Hz.Ömer'in; sizler hattaboglunu överken biz nasil cileden cikmiyorsak gibi bir söz zaten olayın bittiği andır.
                          Yani burada faziletten bahsetmek oldukça yersiz olacak. Çünkü kafasında olayı bitirmiş kişilere anlatacak birşey kalmamışki.
                          Mufazzal kardeşim gördüğün gibi, site yönetim olarak bu fazileti kafasında noktalamış. Bu yüzden neden kaynak aktarmadığımı anlamışsındır.

                          Neyse uzunca açıklama yapıp emek harcamışsınız.
                          Teşekkür ederim!

                          [/quote]

                          kimsenin birşeyleri kafasında noktaladığı falan yok.Delil ile kaynak ile sunulan,akıl ve mantık bağlamında herşeyi kabul etmeye hazırız,ben şahsen buna hazırım polemik yapmak yerine delil sunsanız hiç fena olmaz.
                          En son Qom_u_ask tarafından düzenlendi; 06.08.2020, 22:44.

                          Yorum


                            Ynt: Hz. Ömer'in Fazileti

                            Gelenek ve inadın bağladığı ellerini çözene kadar beş yıl geçti. Beş yıl yüzlerce defa doğup battı güneş. Yüzlerce defa uyudu uyandı. Ama elleri hep bağlı. Elini kolunu rahatça hareket ettirmesi onu yanılttı. Kılıcı çekmesi, testiyi başına dikmesi, mızrağı savurması bağlarını görmesine izin vermedi. Mekke'de neler oluyordu? Muhammed (sav) peygamberliğini ilan edeli beş yıl geçmişti. Bir avuç insan vardı etrafında. Gizli gizli evlerde buluşuyordular. Neyin peşindelerdi? Ömer, uzun boylu, beyaz tenli, heybetli adam, kız kardeşinin de Müslüman olduğunu öğrenince deliye dönmüştü. Hamile olduğuna bakmayıp dövmüştü onu. Sonra bir hışımla Kâbe'de almıştı soluğu. Geceydi. Muhammed (sav) Kâbe'nin içine girmiş namaz kılıyordu. Ömer Kâbe'nin örtüleri altına gizlenmiş merakla O'nu dinliyordu. İbadetini bitirip dışarı çıkınca peşine takıldı. "Kim o?" diye seslendi Hz. Peygamber fark ederek izlendiğini. Karanlığın içinden bir ses: "Ömer!"dedi. "Ey Ömer!" dedi Hz.Muhammed (sav), "Artık gece gündüz beni terk etmeyeceksin!" İşte o anda beş yıldır göremediği bağlarını fark etti Ömer. ALLAH'tan başka ilâh olmadığını ve Muhammed (sav)'in O'nun peygamberi olduğunu söyleyerek özgürlüğü seçti.

                            Hiç kimsenin Müslümanlığı onun kadar coşkuyla karşılanmamıştı. Tekbir sesleri Mekke sokaklarını çınlatmış, kendisinden önce Müslüman olan otuz dokuz kişinin ruhuna kırk rakamı sıcak bir mühür gibi basılmıştı. Ömer Müslümanlığını gizlemeye yanaşmamış, "Müşrikliğimi duyurduğum gibi Müslümanlığımı da duyuracağım!"diyerek müminleri yürüyüşe çağırmış, Kâbeye vakarla akan nehrin iki kolundan birinin başında Hz. Hamza, diğerinin başında o yer almıştı. "Ey Rasûlüm! Sana ve sana tâbi olan müminlere ALLAH yeter" (Enfal,64) âyeti inmişti Ömer'in Hazreti Ömer olduğu gün. Açık tebliğ dönemi onunla başlamıştı.

                            Müslüman olanların dövülüp kendisine dokunulmaması ağırına gitti Hz. Ömer'in. Kur'ân'a göre onur müminlerindi. Bu yüzden dayısının himayesini iade etmekte gecikmedi. Yaşasın! Artık o da diğer müminler gibiydi. Sık sık yolu kesiliyor, dövülüyor, dövüyor fakat başı dik yürüyordu. Hz. Peygamber'in ifadesiyle, yüce ALLAH, doğruyu Ömer'in diline ve kalbine koymuştu. Aklı ve ruhu ilâhi iradeyle tamamen örtüşüyordu. Öyle ki bir görüş ileri sürdüğünde, o görüşü destekleyen âyetler nazil oluyordu. Bedir esirlerinin fidye karşılığı serbest bırakılmasına ve münafıklardan İbn Übey b. Selul'ün cenaze namazının kılınmasına itirazı sert mizacına yorularak yerinde bulunmamış ancak daha sonra inen âyetler Hz.Ömer'i doğrulamıştı. Sert mizaçlıydı evet. Fakat bu mizaç dini duyarlılıklar konusunda tavizsiz olmasını sağlamıştı. Şeytan onunla karşılaşmaktan korkardı. Hz. Peygamber, "Gökte bir melek bulunmasın ki, Ömer'e saygı duymasın, yeryüzünde bir şeytan bulunmasın ki Ömer'den kaçmasın" buyurmuştu.

                            Ciddi ve cesurdu. Sözlerinden istikrar, güven ve kararlılık yansırdı. ALLAH'ın elçisine olan imanı ve bağlılığı her şeyin önüne geçer, O ağladı diye ağlar, O tebessüm etti diye tebessüm ederdi. Hacerü'l-Esved için şöyle demişti: "Senin, zarar ve yararı dokunmayan bir taş olduğunu biliyorum; vALLAHi ALLAH'ın Elçisi'nin seni öptüğünü görmeseydim, ben de seni öpmezdim." Şerefi İslam'a bağlılıkta görür, onuru başka yerde arayanları alçalışın beklediğini vurgular, "Asıl yağma edilmiş olan, dini yağma edilendir,"derdi. Ona göre bir insanın oruç tutmasına, namaz kılmasına değil; konuştuğunda sözünün doğruluğuna, emanet edildiğinde ona riayetine, eliyle ve diliyle kimseye zarar vermeyişine bakmak lazımdı.

                            Madem kısa bir süre sonra veda edilecekti dünyaya, diri kalabilmek için kendini ölüler arasında saymalıydı. Saydı da. Dünyaya hak ettiği değerden fazlasını vermedi. Bir çöplüğün yanında bir müddet durduktan sonra arkadaşlarının yanına gitmiş, üzerine sinmiş kokudan rahatsızlık duyulunca, "İşte hırs gösterdiğiniz ve üzerinde devamlı konuştuğunuz dünyanın hali budur,"demişti. Dünyayı arzuladığında âhiretine zarar verdiğini, âhireti arzuladığında dünyasına zarar verdiğini görmüş, sonunda fani olan dünyasına zarar vermeyi tercih etmişti. Elbette bu dünyevi görevlerini yerine getirmesini engelleyen bir husus değildi. Çocuklarına okuma yazmayı, yüzücülüğü, atıcılığı, biniciliği ve şiiri öğretmeliydi babaları. Beden ve ruh dengesi sağlanmalıydı. Sorumluluk bilincinde olanlardan dostlar edinmeli, ahmaklarla yakınlıktan kaçınmalıydı. İnsanlar seviyelerine göre değerlendirilmeli, güçlerine göre iş verilmeliydi. Hür olmak isteyen adam borçlu olmamalıydı. ALLAH'ın dinini ancak dalkavukluk etmeyen, kuruntularının peşine düşmeyen, gayreti eksiltmeyen, yandaşlarını desteklemek için doğruyu saklamayan kişiler yaşatabilirdi.

                            Ve bir gün ALLAH'ın dinini yaşatma görevi Hz. Ömer'e verildi. Hz.Ebu Bekir'in vefat ettiği günün sabahı güneşin ışıkları Hz. Ömer'in kaleminin ve kılıcının üzerine düştü.

                            ****

                            Kâğıtta onun ismi yazılıydı. Hz. Ebu Bekir istemişti o ismi. Bu ismi görenler "Bilirsin ki Ömer sert mizaçlıdır. Rabbin Ömer'i halife tayin ettiğin için seni sorgularsa ne cevap vereceksin?"diyecek olmuşlardı da, "ALLAH'ın kullarının en iyisini onlara halife yaptım, derim,"diye cevaplamıştı Ebu Bekir (r.a.) bu soruyu. Ve sonunda emri hakk vaki olmuş, minberde yükselme sırası Ömer'e (r.a.) gelmişti. İşte ilk sözleri: "ALLAH'ım! Ben sert, şiddetli biriyim, beni yumuşat. Zayıf biriyim, beni güçlü kıl! Cimriyim, beni cömert eyle!"

                            Yüce ALLAH Ömer (r.a.)'i yumuşatmadı. Daha doğrusu onun kalbini zayıflara karşı yumuşattı güçlülere değil. Emri altındaki yöneticilere karşı sertliği hiç gitmedi. "Yöneticilerimden biri haksızlık eder de düzeltmezsem bu haksızlığı yapan ben olmuş olurum!" diyerek bilgi sahibi olmaya çalıştı hep yapılan işlerden. Zira ona göre ALLAH'ın en sevmediği bilgisizlik devlet başkanının bilgisizliğiydi. Bu yüzdendi Fırat kenarındaki koyunun öte dünyada bir soru işaretine dönüşeceğinden korkması. Bu yüzdendi Mısır Valisi Amr b. As'ın oğlunun, kaybettiği yarış yüzünden bir Kıbtîye "Al sana bir soylu tokadı!" diyerek vurması üzerine verdiği cevap: "Annelerinden hür doğan insanları ne zaman köleleştirdiniz!"

                            Amr b. As'ın Mısır Fatihi oluşu Hz. Ömer'in öfkesini engellemedi. Zira fetih, fethedilen topraklardaki insanların üstüne adaletin gölgesini düşürmek içindi, adalete gölge düşürmek için değil. Zamanın iki büyük gücü Bizans ve İran'ın Müslümanlar karşısındaki başarısızlıklarının arkasında kendi halklarına yaptıkları zulüm vardı. Art arda düşüyordu şehirler. Önce Suriye Bizans hakimiyetinden çıktı, sonra Mısır. Öte yandan İran Kadisiye zaferiyle sarsıldı ve Horasan'a kadar bütün İran topraklarında Mecusilerin ateşi söndü. Suriye'nin fethi tamamlandıktan sonra Müslümanlar harekatı batıya kaydırarak efendilerinin mirac basamaklarından olan Kudüs'e yöneldiler. Kuşatma sonuç verdi ancak Hristiyanlar teslim olmak için bir istekte bulundular: Şehri bizzat Hz. Ömer teslim alacaktı. Bir mektupla durum Ömer'e bildirilmiş, yamalı elbiselerle ordunun başında Kudüs'e giren Hz. Ömer, kendi önderlerinin debdebeli yaşantısına aşina halkı şaşkına çevirmişti. Tıpkı Şam'a devesiyle girdiği gün, "Ey müminlerin halifesi! Şayet asil bir ata binmiş olsaydın, seni halkın ileri gelenleri karşılardı!"diyenlerin şaşkınlığı gibi. Ne demişti Ömer onlara eliyle göğü işaret ederek: "Sizi orada göremiyorum! Bana emirler ancak oradan gelir. Devemin önünden çekilin!"

                            Hz. Ömer "İsteseydim, içinizde en güzel giyinen, en hoş şeyler yiyen ve en rahat yaşayan biri olurdum."diyordu. ‘ Bir kişi cehenneme girecek!' dense korkuyla ürperen, ‘Bir kişi cennete girecek!'dense ümitle titreyen bir insanın istekleri de kuşkusuz farklı olacaktı: Mesela ailesinden kurallara öncelikle kendilerinin uymasını istemiş, "İnsanlar sizi yırtıcı kuşun eti gözetlediği gibi gözetlerler. Emirleri çiğnerseniz, sizin cezanız daha ağır olur."diyerek uyarmıştı. Mesela bir deveyi yakalamaya çalışırken kendisini gören Ahnef b. Kays'tan kovalamaya katılmasını istemiş, "Gel birlikte yakalayalım. Devlete ait bir deve kaçtı. Bu malda kaç kişinin hakkı olduğunu biliyorsun!" diye yükseltmişti sesini. "Neden bu işi bir köleye yaptırmıyor da eziyet çekiyorsun!" diyenlere ise şu tarihi cevabı vermişti: "Benden iyi köle kimmiş!"

                            Hz. Ömer'in başka istekleri de vardı. Mesela Bizans ve Sasani toplumundan bulaşan şaşaalı hayata direnmelerini istedi valilerinden ve onlara saray yapmayı yasakladı. Ordunun halkla karışıp bozulmasını önlemek için özel ordugah şehirleri kurulmasını emretti. Yöneticilerin mal ve servetlerinin kayıt altına alınmasını istedi. Yabancı paraların İslam topraklarındaki hakimiyetine para bastırarak son verdi. Müslümanların bir takvime olan acil ihtiyaçlarını dikkate alarak hicrî takvimi başlattı. Hayırlı işlerde acele edilmesini isteyerek, "Her şeyin bir şerefi vardır; iyiliğin şerefi ise hemen yapılmasıdır," ilkesini koydu.

                            Ona göre kötülükle yenen aslında mağluptu, günahla zafer elde eden muzaffer değil. Hz. Ömer'i kötülük bir sabah namazı vurdu. "Beni bir köpek vurdu!"diye inledi Ömer. Kan kaybederken katilini öğrendi ve sevindi; zira katil Müslüman değildi. Katilini öğrendi ve üzüldü; zira katil iyilik yaptığı biriydi. Ve Ömer (r.a.) ölmeden önce son bir şey istedi: Hz. Peygamberin yanına defnedilmek...Hz. Aîşe'ye gidilip "Ömer arkadaşı Muhammed (sav)'in yanına gömülmek için iznini bekliyor!"denilmesini istedi. Hz. Aîşe hıçkırarak verdi izni. Ömer(r.a.) müjde ulaşana kadar ölmedi. Son sözü şuydu: "ALLAH'a hamdolsun! Benim için bundan daha mühim bir şey olamaz!"

                            Hz. Peygamber'in "Gözüm!" dediği heybetli adam, işte böyle ayrıldı dünyadan.



                            A.Ali Ural
                            hayat akşamlıdır...

                            Yorum


                              Ynt: Hz. Ömer'in Fazileti

                              Kaleme alınmış güzel bir yazı,güzel methiyeler düzülmüş elbette ömer bin hattabın islama katkısı olmuştur bunu inkar eden yok zaten..

                              bu yazının içinde eksik var bence oda şu mesela hudeybiye antlaşmasında hz Resulullahın peygarliğinden nasıl şüphe ettiği ve bunu birinci halife ebubekire söylediği sözler yok..

                              mesela uhud savaşında hz Resulullahı bırakıp dağlara kaçanların arasında olduğu yazılmamış yazının içinde yok..

                              mesela useme bin zeydin ordu kumandanı olduğu zaman hz Resulullah ömer bin hattab dahil herkesin o orduya katılmasını emrettiği halde o emre itaat etmediği yazının içinde yok.

                              mesela hz Resulullah vasiyet yazmak istediği zaman bu adam hezeyandadır(sayıklıyor) vasiyete gerek yok bize kuran yeter dediği yok.

                              ama birinci halifenin vasiyet yazmasına nedense engel olmuyor ve o vasiyet kağıdında ömer bin hattabın adı geçiyor yoksa halife olacağını biliyorduda ondanmı ses çıkartmadı.

                              mesela hz Resululalhın cenazesi yerde iken bir kaç kişi ile beraber halkı sakifede toplayıp hilafeti oldu bittiğe getirdiği yok..

                              mesela fedek meselesinden dolayı hz Fatımanın evinin kapısını kölesine emir vererek yaktırdığı yok.

                              mesela hz fatımayı kapı ile duvar arasına sıkıştırarak çocuğunun düşmesine sebep olduğu yok.

                              mesela hz Fatımaya hilafet senin babanın getirdiği şeyden daha önemli dediği yok..

                              mesela hz fatımaya attığı tokat yazının içinde yok..

                              mesela namazda el bağlama biddatını dine soktuğu yok..

                              mesela sünnet olan hatta ha resulullahın camide kılınmasın diye terk ettiği cemaatla kılmadığı teravih namazını tekrar cemaatla kılınmalarına emir verdiği yani hz Resululahın emrine uygulamasına karşı geldiği yok..

                              keşke o güzel yazının içine bunlarıda alsaydı o yazıyı kaleme alan arkadaşımız ne güzel olurdu..en azından yazısını süslerdi ömer bin hattabın en güzel bidaatları ve en güzel yaptığı işler diye..
                              ALLAH'ım Bütün Güzel Sözler Sana Söylemekle Güzeldir,Kırık Dökük de Olsa Kabul Eyle Sözlerimi.

                              Yorum


                                Ynt: Hz. Ömer'in Fazileti

                                Allah Hz ömer r.a razı olsun ve onun yolunda gidenler için ne mutlu...
                                Rabbim Hz ömer r.a saf ve temiz muüslüman kılar bizi inşallah.....

                                Yorum

                                YUKARI ÇIK
                                Çalışıyor...
                                X