Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

ilk dönemde Ebu Bekir ve Ömer'in en üstün sahabe olduğu inancı varmıydı?

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    #76
    Ynt: ilk dönemde Ebu Bekir ve Ömer'in en üstün sahabe olduğu inancı varmıydı?

    [quote author=Elmeddin date=1392746515 link=topic=25344.msg172543#msg172543]
    Bundada yalancısın ;
    rivayetlerden bir varyantı Buhari de şöyle geçer:
    [justify]86-....... Bize Sufyân, el-A'meş'ten; o da Ebû Vâil'den; o da Abdullah ibn Mes'ûd(R)'dan tahdîs etti ki, Peygamber (S): "Sizden hiçbiriniz sakın benim Yûnus'tan hayırlı olduğumu söylemesin" bu­yurmuştur.[/justify]
    [justify]Râvî Müsedded: "Yûnus ibn Mettâ" şeklinde ziyâdeli söylemiş­tir [134][/justify]

    söylediğimi anlamadığın halde konuşman yetmiyor birde yalancılıkla mı itham ediyorsun? bu bizi ne ilgilendirir? yani bizimle bir ilgisi yok, biz buna inanmıyoruz. niye? çünkü bu ancak yahudi kökenli nasibilerin yani Buhari, şu, bu veya bir başkasının. bunlar Ebu Hureyre ve Kaab el-Ahbar gibi yahudi kökenlidirler.
    [/quote]
    canım kardeşim;
    ilim ehli olmak için çok yönlü düşünmeli ve aklını ihtimallerin her türlüsüne açık tutmalısın..Senin yaptığın ise kolaycılık , ve damgalamak..İnan ben bile Şii alimlerinin sözlerini bu kadar damgalayarak okumuyorum..Acaba diyerek başlarım her okuduğuma...Kendini alternatif bilgiye kapadığını görüyorum...Buhari yalancı olsaydı inancın olsun onu senden önce ben deşifre ederim..Veya Ebu Hüreyre'de bu vasıf olsaydı onu levmetme faziletini sana kaptırmazdım..

    Yorum


      #77
      Ynt: ilk dönemde Ebu Bekir ve Ömer'in en üstün sahabe olduğu inancı varmıydı?

      [quote author=ahmed.nazif date=1392746554 link=topic=25344.msg172544#msg172544]
      verdiğin hadisin senedi şöyledir: Hz. Peygember > Ümmü Seleme > Abdullah b. Vehb b. Zem’a > Hâşim b. Hâşim b. Utbe b. Ebî Vakkâs > Musa b. Ya’kûb ez-Zem’i > Hâlid b. Mahled el-Katavânî > Ahmed b. Hâzım el-Ğıfârî > Ebu’l-Hüseyn Ali b. Abdirrahman eş-Şeybânî > Hâkim

      Senedde geçen Musa b. Yakub bizzat Hz. Ali meyilli olan İmam Nesai tarafından zayıf kabul edilmiştir.[/quote]

      [quote author=ahmed.nazif date=1392746760 link=topic=25344.msg172545#msg172545]
      artı: Musa b. Ya’kûb hakkında söylenenler dikkati mûcip hususlar içermektedir. Dolayısıyla senedin bundan sonraki kısmında Musa’nın durumu her hâlükârda göz önünde bulundurulmalıdır. Bu ayrıntı unutulmamak kaydıyla Hâlid b. Mahled’in güvenilirlik durumuna bakıldığında onun; onun hakkında da tenkitçilerin ihtilaf ettikleri görülür. Bir kısım bilginler onu sika, sâlih bir kimse olarak görürken bazıları ise hadisinin yazılabileceğini fakat delil olarak kabul edilemeyeceğini, zayıf olduğunu, hatta aşırı Şiî olduğunu ve bu nedenle birçok münker rivâyet naklettiğini söylemiştir. Her hâlükârda Hâlid’in Şiî temâyülü olduğu hususu ağırlıklı bir kanaat olarak belirmektedir.[/quote]

      1. Nesai nerede bu adamı zayıf saymış ilk önce bunu belirtmen gerek.
      2. ister Musa b. Yakub olsun, ister Halid b. Mahled eğer bunların durumunda cerh ve tadil ictima etmişse bu durumda en azından hadis hasen derecesine iner.
      3. aynı hadisi Ahmed b. Hanbel tamamen değişik bir sened ile rivayet etmiştir:

      • [li]حدثنا عبد الله قال حدثني أبي قثنا وكيع قال حدثني عبد الله بن سعيد عن أبيه عن عائشة أو أم سلمة قال

        Ahmed b. Hanbel, “Fedail es-Sahabe”, 2/965, hadis 1357
        [/li]


      burada ne Musa var ne de Halid. kaldı ki, ez-Zehebi gibi bir muhaddisin sıhhat hükmüne karşılık Musa veya Halid hakkında söz söyleyip hadisi zayıflatmaya çalışmak alfabe bilmeyen birisinin doktor teşhisine itiraz etmesinden farksız olur.

      Yorum


        #78
        Ynt: ilk dönemde Ebu Bekir ve Ömer'in en üstün sahabe olduğu inancı varmıydı?

        [quote author=ahmed.nazif date=1392747007 link=topic=25344.msg172546#msg172546]
        canım kardeşim;
        ilim ehli olmak için çok yönlü düşünmeli ve aklını ihtimallerin her türlüsüne açık tutmalısın..Senin yaptığın ise kolaycılık , ve damgalamak..İnan ben bile Şii alimlerinin sözlerini bu kadar damgalayarak okumuyorum..Acaba diyerek başlarım her okuduğuma...Kendini alternatif bilgiye kapadığını görüyorum...Buhari yalancı olsaydı inancın olsun onu senden önce ben deşifre ederim..Veya Ebu Hüreyre'de bu vasıf olsaydı onu levmetme faziletini sana kaptırmazdım..[/quote]

        Ebu Hureyre ve Buhari... bunların durumu benim katımda budur, sizin katınızda ise:

        http://nasibiler.wordpress.com/2013/...rketmistirler/
        http://nasibiler.wordpress.com/2013/...eyre-ed-devsi/

        Yorum


          #79
          Ynt: ilk dönemde Ebu Bekir ve Ömer'in en üstün sahabe olduğu inancı varmıydı?

          [quote author=Elmeddin date=1392747503 link=topic=25344.msg172548#msg172548]
          Ebu Hureyre ve Buhari... bunların durumu benim katımda budur, sizin katınızda ise:

          http://nasibiler.wordpress.com/2013/...rketmistirler/
          http://nasibiler.wordpress.com/2013/...eyre-ed-devsi/

          [/quote]
          yahu bırak şu komediyi..alimin biri cerhetmiş te bizim katımızda bu imiş
          Böyle yürümüyor ilim kervanı..İmam Azam hakkında pek çok hadisci cerh vermiş..Cerh sebebine bakarım..Ve imam Azama'a bakarım..Mesele ortadadır..O hadisçilerin gözüne toz kaçmışsa Allah onları bağışlasın..

          Yorum


            #80
            Ynt: ilk dönemde Ebu Bekir ve Ömer'in en üstün sahabe olduğu inancı varmıydı?

            Ebu Hureyre hakkında Şiilerin ve Mutezilenin iddiaları ve onlara verilen cevaplar artık çok yaygın bir şekilde bilinmektedir..O cevaplardan bizzat yazındaki iddialara denk gelenlerle sana o konuda da çok muntazam bir reddiye yazacağım ..Şüphen olmasın..Değerli kardeşim benim.

            Yorum


              #81
              Ynt: ilk dönemde Ebu Bekir ve Ömer'in en üstün sahabe olduğu inancı varmıydı?

              [quote author=ahmed.nazif date=1392747697 link=topic=25344.msg172549#msg172549]
              yahu bırak şu komediyi..alimin biri cerhetmiş te bizim katımızda bu imiş
              Böyle yürümüyor ilim kervanı..İmam Azam hakkında pek çok hadisci cerh vermiş..Cerh sebebine bakarım..Ve imam Azama'a bakarım..Mesele ortadadır..O hadisçilerin gözüne toz kaçmışsa Allah onları bağışlasın..[/quote]

              komedi ise gülünecek olan komedicilerdir ben değil. kaldı ki, orada söz söyleyen bizzat Buhari'nin üstadı ve çağdaşlarıdır. Ebu Hanife'ye gelince, pek çok değil çadaşı ve kendisinden sonra gelen tüm hadis ashabı, Malik, Evzai, Ahmed, Buhari, 2 Hammad, 2 Süfyan... hepsi onu lanetlemiş, yalancı, şerli birisi olduğunu söylemiştirler. bu kadar hadisçinin şehadeti karşısında sen "Ebu hanife'ye bakarım" diyorsun. işte komedi tam da budur.

              Buhari'nin bir başka özelliğini ise buradan incele: http://www.velayet.com/index.php?topic=10370.0

              kaldı ki, ben bunu "sizin nezdinizde mutlak olarak şöyledir" diye getirmiyorum, yani aynısını zaten sizinkiler de diyor anlamında getiriyorum. Şia'nın Buhari'yi veya bir başka muhalifini doğru bulmaması ise zaten doğaldır aynı nasibilerin şiileri doğru görmemesi gibi.

              Yorum


                #82
                Ynt: ilk dönemde Ebu Bekir ve Ömer'in en üstün sahabe olduğu inancı varmıydı?

                [quote author=ahmed.nazif date=1392747837 link=topic=25344.msg172550#msg172550]
                Ebu Hureyre hakkında Şiilerin ve Mutezilenin iddiaları ve onlara verilen cevaplar artık çok yaygın bir şekilde bilinmektedir..O cevaplardan bizzat yazındaki iddialara denk gelenlerle sana o konuda da çok muntazam bir reddiye yazacağım ..Şüphen olmasın..Değerli kardeşim benim.[/quote]

                burada yazdıklarından pek farklı bir şey olmayacağına şüphem yok.

                Yorum


                  #83
                  Ynt: ilk dönemde Ebu Bekir ve Ömer'in en üstün sahabe olduğu inancı varmıydı?

                  [quote author=Elmeddin date=1392748048 link=topic=25344.msg172551#msg172551]
                  komedi ise gülünecek olan komedicilerdir ben değil. kaldı ki, orada söz söyleyen bizzat Buhari'nin üstadı ve çağdaşlarıdır. Ebu Hanife'ye gelince, pek çok değil çadaşı ve kendisinden sonra gelen tüm hadis ashabı, Malik, Evzai, Ahmed, Buhari, 2 Hammad, 2 Süfyan... hepsi onu lanetlemiş, yalancı, şerli birisi olduğunu söylemiştirler. bu kadar hadisçinin şehadeti karşısında sen "Ebu hanife'ye bakarım" diyorsun. işte komedi tam da budur.

                  Buhari'nin bir başka özelliğini ise buradan incele: http://www.velayet.com/index.php?topic=10370.0

                  kaldı ki, ben bunu "sizin nezdinizde mutlak olarak şöyledir" diye getirmiyorum, yani aynısını zaten sizinkiler de diyor anlamında getiriyorum. Şia'nın Buhari'yi veya bir başka muhalifini doğru bulmaması ise zaten doğaldır aynı nasibilerin şiileri doğru görmemesi gibi.

                  [/quote]
                  eğer onu lanetlemmişse ortada kalan laneti bugün öğlede yaptığın gibi kendi üzerine almaya razımısın ?
                  bak cerh demiyoruz ha , lanet diyoruz..Sonra verdiğin hadisçilerden hem cerh hen tadil rivayet edilmiştir..Cerhi görüp te tadili görmemek varmı müslümanın sıdk ve doğruluk kitabında?
                  Bak şu sayfada bile kaç sayfadır yalan yanlış bilgiler veriyorsun ..İşine gelmeyenleri reddederim diyorsun..Şimdi senin cerh çıkardığın yerde karşına tadil koysam veya lanet çıkaramadığın yerde o laneti senin boynuna madalya diye assam razı olacak mısın?

                  Yorum


                    #84
                    Ynt: ilk dönemde Ebu Bekir ve Ömer'in en üstün sahabe olduğu inancı varmıydı?

                    [quote author=Elmeddin date=1392748048 link=topic=25344.msg172551#msg172551]
                    komedi ise gülünecek olan komedicilerdir ben değil. kaldı ki, orada söz söyleyen bizzat Buhari'nin üstadı ve çağdaşlarıdır. Ebu Hanife'ye gelince, pek çok değil çadaşı ve kendisinden sonra gelen tüm hadis ashabı, Malik, Evzai, Ahmed, Buhari, 2 Hammad, 2 Süfyan... hepsi onu lanetlemiş, yalancı, şerli birisi olduğunu söylemiştirler. bu kadar hadisçinin şehadeti karşısında sen "Ebu hanife'ye bakarım" diyorsun. işte komedi tam da budur.

                    Buhari'nin bir başka özelliğini ise buradan incele: http://www.velayet.com/index.php?topic=10370.0

                    kaldı ki, ben bunu "sizin nezdinizde mutlak olarak şöyledir" diye getirmiyorum, yani aynısını zaten sizinkiler de diyor anlamında getiriyorum. Şia'nın Buhari'yi veya bir başka muhalifini doğru bulmaması ise zaten doğaldır aynı nasibilerin şiileri doğru görmemesi gibi.

                    [/quote]
                    verdiğin yerdeki hadisler bilinen herkesin aşina olduğu hadislerdir..örneğin ilk hadisi ben blogumda açıklamışım(ki en zor kısmı o hadistir)allahın izniyle beyninde limit derecede kıvrım taşıyan herkese de onu ispat ederim..diğerlerinde zaten bir şey yok.

                    Yorum


                      #85
                      Ynt: ilk dönemde Ebu Bekir ve Ömer'in en üstün sahabe olduğu inancı varmıydı?

                      [quote author=Elmeddin date=1392747383 link=topic=25344.msg172547#msg172547]
                      1. Nesai nerede bu adamı zayıf saymış ilk önce bunu belirtmen gerek.
                      2. ister Musa b. Yakub olsun, ister Halid b. Mahled eğer bunların durumunda cerh ve tadil ictima etmişse bu durumda en azından hadis hasen derecesine iner.
                      3. aynı hadisi Ahmed b. Hanbel tamamen değişik bir sened ile rivayet etmiştir:

                      • [li]حدثنا عبد الله قال حدثني أبي قثنا وكيع قال حدثني عبد الله بن سعيد عن أبيه عن عائشة أو أم سلمة قال

                        Ahmed b. Hanbel, “Fedail es-Sahabe”, 2/965, hadis 1357
                        [/li]


                      burada ne Musa var ne de Halid. kaldı ki, ez-Zehebi gibi bir muhaddisin sıhhat hükmüne karşılık Musa veya Halid hakkında söz söyleyip hadisi zayıflatmaya çalışmak alfabe bilmeyen birisinin doktor teşhisine itiraz etmesinden farksız olur.


                      [/quote]
                      Nesai'nin zayıf saydığını ilgili kaynaklardansen araştırırsın..Verdiğim linkte öyle yazıyor..Ayrıca aynı hadisi İmam Ahmed'de rivayet etti demişsin bu bilgi de atmasyon gibi duruyor..Eğer değilse türkçe lafızlarıyla yazarsın biz de okuruz.

                      Yorum


                        #86
                        Ynt: ilk dönemde Ebu Bekir ve Ömer'in en üstün sahabe olduğu inancı varmıydı?

                        [quote author=Elmeddin date=1392747383 link=topic=25344.msg172547#msg172547]
                        1. Nesai nerede bu adamı zayıf saymış ilk önce bunu belirtmen gerek.
                        2. ister Musa b. Yakub olsun, ister Halid b. Mahled eğer bunların durumunda cerh ve tadil ictima etmişse bu durumda en azından hadis hasen derecesine iner.
                        3. aynı hadisi Ahmed b. Hanbel tamamen değişik bir sened ile rivayet etmiştir:

                        • [li]حدثنا عبد الله قال حدثني أبي قثنا وكيع قال حدثني عبد الله بن سعيد عن أبيه عن عائشة أو أم سلمة قال

                          Ahmed b. Hanbel, “Fedail es-Sahabe”, 2/965, hadis 1357
                          [/li]


                        burada ne Musa var ne de Halid. kaldı ki, ez-Zehebi gibi bir muhaddisin sıhhat hükmüne karşılık Musa veya Halid hakkında söz söyleyip hadisi zayıflatmaya çalışmak alfabe bilmeyen birisinin doktor teşhisine itiraz etmesinden farksız olur.
                        [/quote]
                        ne o var ne bu var demişsin ama bahsettiğin hadis te zayıftır: el-Elbânî, Sa’îd ile Ümmü
                        Seleme’nin vefat tarihleri arasında elli dört yıl gibi oldukça uzun bir zaman
                        bulunmasını gerekçe göstererek Sa’îd’in, naklettiği bu hadisi Ümmü Seleme’den
                        direk duymamış olması ihtimaline dikkat çekmiştir. Ancak Sa’îd’in hayat
                        hikâyesine bakıldığında onun Ebû Musa el-Eş’arî, Ebû Hureyre gibi kimselerden
                        de nakilde bulunduğu görülür. Dolayısıyla el-Elbânî’nin bu yaklaşımını aşırı
                        şüphecilik olarak değerlendirmek mümkündür. Bu tarîk Abd b. Humeyd’in ve
                        Ahmed b. Hanbel’in Müsnedlerinde yer almaktadır. Ancak Ahmed b. Hanbel’in
                        el-Müsned’inde bulunan versiyonun metni, diğer tarîklere göre oldukça farklıdır.
                        Bu tarîkte aynı zamanda olayın Ümmü Seleme’nin mi yoksa Âişe’nin mi evinde
                        geçtiğine dair râvinin şüphesi vardır. Bu nedenle Ahmed b. Hanbel’in eserinde
                        yer alan rivâyeti metin açısından zayıf olarak değerlendirmek daha isabetli
                        görünmektedir.

                        Yorum


                          #87
                          Ynt: ilk dönemde Ebu Bekir ve Ömer'in en üstün sahabe olduğu inancı varmıydı?

                          [quote author=ahmed.nazif date=1392748589 link=topic=25344.msg172553#msg172553]
                          eğer onu lanetlemmişse ortada kalan laneti bugün öğlede yaptığın gibi kendi üzerine almaya razımısın ?
                          bak cerh demiyoruz ha , lanet diyoruz..[/quote]

                          peki eğer lanet etmişlerse sen bu laneti üzerine almaya razı mısın?

                          Sonra verdiğin hadisçilerden hem cerh hen tadil rivayet edilmiştir..Cerhi görüp te tadili görmemek varmı müslümanın sıdk ve doğruluk kitabında?
                          mesela benim saydıklarımın hangisinden tadil rivayet edilmiştir?

                          Bak şu sayfada bile kaç sayfadır yalan yanlış bilgiler veriyorsun ..
                          foruma geldin, benim senin üyeliğini kaldırdığımı söyledin, arkasında duramadın; benim seni bir başkası aracılığı ile yasakladığımı idda ettin ve arkasında duramadın; Nebi s.a.a'in imam Hüseyin a.s'ın şehadetini haber vermesi için zayıf dedin, tam tersini ve mütevatirliğini gösterdim ve s. ve s. şimdi kalkıp bir de beni mi yalan bilgi vermekte itham ediyorsun? insanda azacık haya olması gerekir.

                          İşine gelmeyenleri reddederim diyorsun..
                          "işime gelmeyeni" demiyorum, burada bile bana yalan isnad ediyorsun. ben nerede "işime gelmeyeni redd ederim" demişim? benim dediğim şu:

                          [quote author=Elmeddin date=1392739518 link=topic=25344.msg172524#msg172524]
                          yav tabi ki, yalanlayacağım, seçmeci olduğum için değil senin kaynaklarının benim nezdimde mevcut olmadığı için. bu her kesin hatta sıradan bir avamın bile bildiği bir şeydir. çünkü 2 kişi bir birine muhalif ise, her birisinin kendi kaynakları varsa elbette bir birilerine itimad etmemeleri doğaldır. madem sen senin mantığınla seçmeci değilsin o zaman buyur bunları kabul et: http://velayet.wordpress.com/2013/12...omerin-durumu/

                          seni alçaltmak veya bu gibi bir niyetle değil ama sözlerimi anlata bilmek için bu örnekleri veriyorum. senin alıp kitaplarını "bunları kabul edeceksin" dermişcesine diretmen bir yahudinin gelip bana "al işte Musa'ya inen Tevrat budur, kabul etmen gerek" demesine benzer. ben senin kaynaklarında olanlarda bile sadece benim nezdimde sabit olanlara inanıyorum. eğer bir şey bizim tarafımızda mevcut değilse o sizin nezdinizde varsa ve senin deyiminle benim işime geliyorsa bile onu aktarmam.
                          [/quote]

                          Şimdi senin cerh çıkardığın yerde karşına tadil koysam veya lanet çıkaramadığın yerde o laneti senin boynuna madalya diye assam razı olacak mısın?
                          madalya mı? yav vaktinde Ebu Hanife'ye takıldı o madalya, buyur: www.velayet.com/index.php?topic=11489.msg149961#msg149961

                          şimdilik bununla idare et, inşaAllah yakında kapsamlı bir Ebu Hanife dosyası olacak. Ahmed b. Hanbel'in "İlel" kitabı, Bağdadi'nin "Tarihi Bağdad"ı ve daha pek çok kaynak.

                          Yorum


                            #88
                            Ynt: ilk dönemde Ebu Bekir ve Ömer'in en üstün sahabe olduğu inancı varmıydı?

                            [quote author=ahmed.nazif date=1392748737 link=topic=25344.msg172554#msg172554]
                            verdiğin yerdeki hadisler bilinen herkesin aşina olduğu hadislerdir..örneğin ilk hadisi ben blogumda açıklamışım(ki en zor kısmı o hadistir)allahın izniyle beyninde limit derecede kıvrım taşıyan herkese de onu ispat ederim..diğerlerinde zaten bir şey yok.[/quote]

                            yav elbette aşinasınızdır. sıradan, normal ahlak sahibi bir insanın bile bir başkasına haksız yere sövmeyeceği halde siz "Rasulullah s.a.a sebepsizce insanlara söverdi" diye hadis uyduran zihniyet "maymunlar zina etti" rivayetinde ne kusur görecek ki? fakat bu gerizekalı zihniyet hayvanlar içerisinde şeriat hükümlerinin geçerli olmadığı bilmiyor.

                            [quote author=ahmed.nazif date=1392749632 link=topic=25344.msg172555#msg172555]
                            Nesai'nin zayıf saydığını ilgili kaynaklardansen araştırırsın..Verdiğim linkte öyle yazıyor..[/quote]

                            ne güzel... sen delil getiriyorsun, adamın sözünün nerede geçtiğini ben araştıracağım. neye benziyor biliyor musun? "sünni kaynaklarda peygamberlere iftiralar var, git araştır."

                            yav benim işim gücüm yok kalkıp senin saçmalıklarını mı araştıracağım? delil getiren benim, delili redde çalışan ise sen. dolayısı ile söylediğin şey için delil getirmek sana düşer.


                            Ayrıca aynı hadisi İmam Ahmed'de rivayet etti demişsin bu bilgi de atmasyon gibi duruyor..Eğer değilse türkçe lafızlarıyla yazarsın biz de okuruz.
                            işine gelmeyen her şeye atmasyon mu diyorsun? ama benim değil, senin aceleci davranarak atmasyon yaptığını alıntı yaptığın akademik çalışma ortaya koymuş.

                            el-Elbânî, Sa’îd ile Ümmü Seleme’nin vefat tarihleri arasında elli dört yıl gibi oldukça uzun bir zaman bulunmasını gerekçe göstererek Sa’îd’in, naklettiği bu hadisi Ümmü Seleme’den direk duymamış olması ihtimaline dikkat çekmiştir. Ancak Sa’îd’in hayat hikâyesine bakıldığında onun Ebû Musa el-Eş’arî, Ebû Hureyre gibi kimselerden de nakilde bulunduğu görülür. Dolayısıyla el-Elbânî’nin bu yaklaşımını aşırı şüphecilik olarak değerlendirmek mümkündür.
                            ne güzel, kendi ortaya attığınız Said ile Ümmü Seleme r.a arasındaki inkita iddasına kendiniz yanıt vermiş oldunuz.

                            ne o var ne bu var demişsin ama bahsettiğin hadis te zayıftır:
                            Ahmed b. Hanbel'in kitabını tahkik eden Vasiyullah öyle demiyor ama, bak ne demiş:
                            • [li]إسناده صحيح
                              isnadı sahih

                              Ahmed b. Hanbel, "Fedail es-Sahabe", 2/965, hadis 1357
                              [/li]


                            Bu tarîk Abd b. Humeyd’in ve Ahmed b. Hanbel’in Müsnedlerinde yer almaktadır. Ancak Ahmed b. Hanbel’in el-Müsned’inde bulunan versiyonun metni, diğer tarîklere göre oldukça farklıdır. Bu tarîkte aynı zamanda olayın Ümmü Seleme’nin mi yoksa Âişe’nin mi evinde geçtiğine dair râvinin şüphesi vardır. Bu nedenle Ahmed b. Hanbel’in eserinde yer alan rivâyeti metin açısından zayıf olarak değerlendirmek daha isabetli görünmektedir.
                            işte, akademik çalışma ancak bu kadar olur. tüm raviler sika (güvenilir) ve isnad muttasıl ama hadis zayıf! öyle ise nasıl oluyorda sika (güvenilir) birisinin kesintisiz olarak tüm tabakada kendisi gibi birisinden rivayet ederek sahabeye, onun da Nebi s.a.a'e ulaştığı hadis zayıf oluyor?

                            ve ek olarak son bir bilgi daha. hatırlıyorsan Hakim ve ez-Zehebi'den hadis hakkında "Buhari ve Müslim şartına göre sahihtir" sözünü aktarmıştım. yani? yani, bu hadisin ravileri Buhari ve Müslim'in "Sahih"lerinde kendilerinden rivayet aldığı ravilerdir. şimdi itiraz etmiş olduğun her 2 ravi (Musa ve Halid)'in Sahih Buhari'den birer rivayetine örnek:
                            • [li]حدثني محمد بن عثمان بن كرامة حدثنا خالد بن مخلد حدثنا سليمان بن بلال حدثني شريك بن عبد الله بن أبي نمر عن عطاء عن أبي هريرة قال قال رسول الله صلى الله عليه وسلم

                              Buhari, "es-Sahih", Rikak, Tevazu, hadis 6137
                              [/li]


                            ek olarak, Ümmü Seleme r.a rivayeti için olan senedler sadece Hakim ve Ahmed'in kitaplarından verdiklerimizle de sınırlı değildir. ek olarak Taberani ve Beyhaki de bunu değişik senedlerle rivayet etmiştirler. sadece Ümmü seleme'den olan tarikler burada işlenmiş: http://shiaweb.org/shia/suunatuna/pa15.html

                            sadece Ümmü Seleme r.a'dan bu kadar çok senedin olması bu rivayetin Ümmü Seleme'den itibaren müstefiz olduğunun gstergesidir. sadece bir sahabeden bu kadar fazla sened.

                            Yorum


                              #89
                              Ynt: ilk dönemde Ebu Bekir ve Ömer'in en üstün sahabe olduğu inancı varmıydı?

                              [quote author=Elmeddin date=1392734035 link=topic=25344.msg172493#msg172493]

                              havadan bir anlatım ve bu anlatım üzerinden bir sonuç! sahih hadise "zanni" diyen birisi olmayan "tarihi kayıt"tan sonuç elde ediyor.
                              [/quote]
                              Hadisin ahad ,meşhur ve mütevatir gibi başlıklara ayrılması onun sahihlik veya zayıflık yönüyle değil rivayet edilme sıklığı, rivayet tabakarındaki ravi sayısıyla ilgilidir..İki meseleyi karıştırdın..Şu mesele hadis usulünde abc bile değildir .Bunun üzerinde benimle lüzumsuz tartışmaya gireceğine aç bir hadis usulü kitabı oku..
                              O kitabı okurken şu sorunun cevabını da araştırmış olursun.:
                              Şeyh Müfid ve Şeyh Saduk'a göre yani usuli ve ahbari ekoller açısından Zülyedeyn hadisini değerlendirme (ahadi ve zanni olması bağlamında) farklılığı var mıdır?
                              Olmadı Müfid'in Ademu Sehvun Nebi'sine (mukaddime) bakarsın ve Şeyh Saduk'la yolları nerede ayırdığını ve o kısımlarda bana değil esas sana cevap verdiğini anlamaya çalışırsın..

                              Yorum


                                #90
                                Ynt: ilk dönemde Ebu Bekir ve Ömer'in en üstün sahabe olduğu inancı varmıydı?

                                Görebileceğim en saçma iddialardan biri olduğu için (sadece şia değil ehl-i sünnet kaynaklarında da böyledir dediğin için) iddiaya kısa cevap verdim..:
                                Cevap:
                                1."Ebu Bekir ve Ömer’i fazileti inancı da ilk dönemin müslümanları arasında mevcut olmamış, hatta Ebu Bekir ve Ömer’in bile haberdar olmadığı sonralar ortaya çıkmış olan bir bidattir"
                                Cevap:Çok basitçe tevazuya yorulması gereken bu rivayet muhakemeden yoksunrobotbakış ile; kelimelerin seçiliş amacı göz ardı edilerek, ince espri kaba taassuba feda edilerek (bu yazıların sahibi Rafizi arkadaş normalde zeki, donanımlı bir kişidir..Ancak mezhebi gerçeğe değil de gerçekleri mezhebe uydurma emeli onu bu kadar absürt çıkarımlar yapmaya itmektedir) yapılan bu akla zarar okumada ilginç sonuçlara varılmaya çalışılmıştır..Oysa Taberi tarihinde ve herhangi bir hadis veya islam Tarihi kaynağında Hz. Ebu Bekir'in (r.a.) Ashabın en efdali olduğu yazılmaktadır..Açık ifadeler ve ittifakla kabul görmüş fikirler varken rivayetlerden ilgisiz deliller toplayarak bu hakikati yok saymaya kalkmakRafizi mezhebinin ne kadar dolambaçlı olduğunun ve ne derece zor yokuşa tırmandığının delili olsa gerek..Bir kaç örnekle meselemizi delillendirelim:
                                a-Elimdeki Taberi baskısının yukarıda alıntılanan rivayetin üzerindeki rivayette şöyle denmektedir:
                                Hz. Ömer hutbe okuyup :
                                -Ey Halk ! Dedi. Hak Teala Hazretlerine şükredin ki sizi ulunuz katına getirdi..O, Ebu Bekiri's Sıddıktır. O ki Hz. Resul Aleyhissalatu vesselamın mağaradaki yari ve arkadaşıydı..(1)
                                b-Siret-i İbni Hişam, Ravza Yayınları , Syf 403:
                                Sonra şöyle dedi:
                                -Mescide açılan bu kapıları kapatınız.Ancak Ebu Bekir'in evi müstesna.
                                Aynı sayfada İbni İshak'tan şu nakil var:
                                -Ben kullardan birini dost edinseydim elbette Ebu Bekir'i dost edinirdim..
                                Sfy 408: İbni İshak'tan nakille :
                                Resulullah, Ömer'in namazdaki tekbirini işittiği zaman :
                                'Buna Allah Razı olmaz ve Müslümanlar da razı olmaz' dedi.Şayet vefatı esnasında Hz. Ömer'in sözü olmasaydı müslümanlar Ebu Bekir'i yerine geçirdiği hususunda şek etmezlerdi.
                                c-Hubab b. Münzir: [476] "Bir emir bizden, bir emir de sizden olsun! [477]
                                Ensarın dinî hizmeti yanında Muhacirlerin hizmeti az bir şey kalır!" dedi.
                                Hz. Ömer: "Asıl Muhacirlerin dinî hizmeti yanında Ensarın hizmeti az bir şey kalır!" dedi.
                                Hubab b. Münzir, Hz. Ömer'in sözünü reddetti. [478]
                                Hz. Ömer: "Ey Ensar cemaati! Resulullah Aleyhisselamın halka namaz kıldırmaya Ebu Bekir'i memur ettiğini bilmiyor musunuz?" diye sordu. Ensar "Evet! Biliyoruz!" dediler. Hz. Ömer: "Bundan sonra, Ebu Bekir'in önüne geçmeye hanginizin gönlü razı olur?" dedi.Ensar: "Ebu Bekir'in önüne geçmekten Allah'a sığınırız!" dediler. [479]
                                [476] İbn Sa'd, Tabakâtü'l -kübra, c. 3, s. 182, Belâzuri, c. 1, s. 581 -582.
                                [477] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 4, s. 310, İbn Sa'd, c. 3, s. 182, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 1, s. 56, İbn Abdi Rabbih, c. 4, s. 257.
                                [478] İbn Abdi Rabbih, c. 4, s. 257, Belâzuri, c. 1, s. 581-582.
                                [479] Ahmed, c. 1, s. 21, Belâzuri, c. 1, s. 580.
                                O sırada, Ensardan Numan b. Beşir, Übeyy b. Ka'b'a giderek kapısını çaldı. Übeyy b. Ka'b elbise­sine bürünmüş olarak dışarı çıktı.Numan b. Beşir "Ben seni ne diye evinin kapısını üzerine kapatıp evinde oturmuş görüyorum!? Halbuki şu senin kavmin Beni Saidelerin içinde bulunuyor ve Muhacirlerle çekişip duruyorlar?! Haydi, hemen kavminin yanına git!" dedi.
                                Übeyy b. Ka'b hemen çıkıp Beni Saidelerin suffasında toplanmış bulunan Ensarın yanına vardı.Onlara: "Vallahi siz bu yönetim işinden hiçbir şeye müstahak değilsiniz! Bu iş, sizin dışınızda, (Hz. Ebu Bekir'le Hz. Ömer'e eğilerek) şu iki zata aittir! Sonra üçüncüsü öldürülecek, yönetim çekilip alınarak orada olacak!" dedi ve "orada" derken de eliyle Şam tarafına işaret etti. [515]
                                [515] İbn Abdi Rabbih. Ikdu'l-ferid. c. 4. s. 259.
                                M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Köksal Yayıncılık: 8/292-303.
                                Ebu Ubeyde b. Cerrah:"Hayır! Vallahi hayır! Bu işte biz sana bey'at edeceğiz!
                                Çünkü sen Muhacirlerin üstünü ve mağarada ikinin ikincisisidir
                                ! [524] Resulullah Aleyhisselamınnamaz kıldırmaya yetkili kıldığı halifesisindir!
                                Namaz ise, dininde en üstün ibadettir! [525]Senin önüne geçmeye veya sana karşı bu işi üzerine almaya daha lâyık kim vardır?[526]Vallahi, biz bu hususta senin önüne geçici değiliz!Sen, Resulullahın arkadaşı ve ikinin ikincisisin!" dedi. [527]Hz. Ömer de, aynı şekilde konuşup, Hz. Ebu Bekir'e: [528]"Sen bizim ulumuzsun! Sen bizim hayırlımızsın!Sen bizim Peygamberimiz Aleyhisselama sevgili olanımızsın! [529]Resulullah Aleyhisselamın koymuş olduğu makamından seni sağ iken geri çekecek bir kimse bulunamaz!" [530]Ensara da:"Peygamber Aleyhisselamın ileri sürdüğü onun iki ayağını geri çekmeye hanginizin gönlü razı olur?" dedi.Abdurrahman b. Avf, kalkıp:
                                "Ey Ensar cemaati! Siz, fazilet ve üstünlük davasındasınız ama, içinizde Ebu Bekir, Ömer ve Ali gibi bir kimse yoktur!" dedi.Münzir b. Erkam kalkıp:
                                "Andığın zatların fazilet ve üstünlüğünü inkâr etmiyoruz.Onların içinden bu işi o, yani Ali b. Ebu Talib istemiş olsaydı, ona hiç kimse itiraz etmezdi" dedi. [531]
                                [524] Taberî, c. 3, s. 209
                                [525] Taberî, c. 3, s. 209, İbn Esir, Kâmil, c. 2, s. 330.
                                [526] Taberî, c. 3, s. 209.
                                [527] Yâkubî, c. 2, s. 123.
                                [528] İbn Kuteybe, el-İmâme ve's-siyâse, c. 1, s. 16.
                                [529] İbn Sa'd, Tabakât, c. 2, s. 269, Buhâri, c. 4, s. 194.
                                [530] Belâzurî, Ensâb, c. 1, s. 582.
                                [531] Yâkubî, Tarih, c. 2, s. 123.

                                *
                                [color][size][font]
                                2-Aynı zahiri ve kelime odaklı, kısmi/tüm rivayetlerden çıkan genel sonucu değil tek rivayeti öne çıkaran, tevatürü yok sayan bakışa göre Hz. Ali'nin sıradan bir müslümanolduğu sonucuna varmak gerekirdi..Oysa Hz. Ali (r.a.) selefi Hz. Ebu Bekir (r.anhum) gibi tevazu yapmaktadır: Hz. Ali’nin oğlu Muhammed bin Hanefiyye Hazretleri anlatıyor:
                                Ben, babam Hz. Ali’ye:
                                “–Babacığım, Resulullah (s.a.v) Efendimiz’den sonra insanların en hayırlısı kimdir?” diye sordum.
                                “–Hz. Ebu Bekir!” dedi.
                                “–Sonra kimdir?” dedim.
                                “–Hz. Ömer!” dedi.
                                Bir daha sorduğumda “Hz. Osman!” demesinden korktum da:
                                “–Sonra sen!” deyiverdim. Lakin babam:
                                “–Ben mi? Ben sıradan bir müslümanım” dedi. (Buharî, Ashâbu’n-Nebî, 5; Ebu Dâvûd, Sünnet, 7/4629)
                                3-Ma
                                dem ki bu şahıs Ehl-i Sünnet kaynaklarından bize delil getirmektedir..
                                Ehl-i Sünnet hadis kitaplarında Şeyheynin efdal olduğu noktasında hiç şüphe yoktur ki böyle bir taktik başarıya ulaşsın..(2)
                                4-Şeyheynin üstünlüğü Hz. Ali'den gelen Mütevatir haberlerle de sabittir.(3)
                                [/font][/size][/color]
                                *
                                [color][size][font]
                                Sonuç:Bize bizim kaynaklardan delil getirmeye çalışan arkadaşın Biharül Envar'ın hikayelerine dönmekten başka çaresi yoktur..
                                [/font][/size][/color]
                                *
                                [color][size][font]
                                (1) Tarih-i Taberi , Sağlam Yayınevi, 3. Cilt , Syf. 335 ;bu rivayetin bir benzeri İbni Hişam'da da vardır..
                                Sayfa 323 :Peygamber Hz. Ebu Bekir'e :Ya Eba Bekir ! dedi. O ahiret cihanında benimle olursun. Eğer ben Hak Tealadan başka bir kimseyi dost edinseydim , Ebu Bekir'i dost edinirdim ki onun kadar hiç kimse benimle dostluk etmedi. Ve kimsenin malı, bana onun malı kadar yaramadı.
                                Syf 321 : Vefat ettiği hastalığında Hz. Ebu Bekir'e emir yollayıp namazı kıldırmasını istemesi ,
                                (2)http://www.hadis.resulullah.org/index.php?s=oku&id=2601

                                (3)http://ahmednazif.blogspot.com.tr/[/font][/size][/color]

                                Yorum

                                YUKARI ÇIK
                                Çalışıyor...
                                X