Bu ayet çocuklarla evlenmeyemi onay veriyor? Yoksa insanlar mı yanlış anlıyor?

: Bu ayet çocuklarla evlenmeyemi onay veriyor? Yoksa insanlar mı yanlış anlıyor?

Bu konuda meseleyi biraz daha aydınlatıcı olacacağını umut ederek,bir hocamızın kendi ağzından dinlediğim bir hadiseyi aktarmakta fayda görüyorum.
birkaç yıl evvel afrika kıtasında bir ülkeye yapılan davet üzerine gittiklerinde,bulundukları şehrin merkezinde gezerken bir olaya şahit oluyorlar.yaklaşık sekiz dokuz yaşlarında bir kız çocuğunun kucağında çocuğunu taşıdıklarını görürler.ilk tepkileri acaba kardeşi veya bir yakını olabilirmi yönünde oluyor.fakat tercümanları bu durum karşısında açıklama yapar.bu ülkede yaşayan insanların ortalama ömrünün 30-35 olduğunu söyler.insanların neslini zürriyyetini devam ettirebilmeleri için ömürlerinin çok kısa,zamanlarının çok az olduğunu,bu yüzden kız çocuklarının baliğ çağına girer girmez evlendirildiklerini ve bu şekilde neslini zürriyyetini devam ettirebildiklerini söyler.Tabiki Allah c.c bir hükmü insanlar üzerine karar kılarken en alt sınırı,en zayıf olanların durumunu esas alarak karar kılmıştır.eğer afrikada yaşam şartları ve insan ömrünün kısa oluşu bunu gerektiriyorsa demekki oradaki insanların durumu bu hükme daha müstehaptır.şüphesiz Allah c.c daha iyisini bilir...

[Musavi]

: Bu ayet çocuklarla evlenmeyemi onay veriyor? Yoksa insanlar mı yanlış anlıyor?

EĞER SAHİH BİR ŞİA HADİSİ ÇOCUKLARLA EVLENILIR DIYORSA HİÇ REDDETMEM HEMEN KABUL EDERİM...AMA BİZDE SAHIH OLACAK YOKSA ALLAH AY GİBİ GORULECEK SAHIH HADIS DIYENLERIN KAYNAKLARINDAN DEĞİL

[Ammar bin Yasir]

Ynt: Bu ayet çocuklarla evlenmeyemi onay veriyor? Yoksa insanlar mı yanlış anlıyor?

aradan tam olarak 7 ay geçmiş, ama malesef bir sonuca varılamamış.. Elmeddin kardeşim sen bu konularda iyisin çok şükür, güzel araştırmaların var, bu konuya bir aydınlık getirirmisin? İmam Humeyninin fıkıh kitabında, verdiyi fetvalarda böyle bir şey varmıdır: yeni doğulmuş bir kız çoçuğuna bile (ve ya buna benzer başka bir ifade de ola bilir) şehvetle sarıla bilir, cinsel bir duyqusunu gidere bilir. Lütfen bunu iyice bir araştırın, eger mektebimize atılan bir iftira varsa bunun yalnış olduğuna emin olalım, eger böyle bir şey varsada (ki inşaallah yoktur) neyle izah edildiyini bilmek isterim.

[Qom_u_ask]

Ynt: Bu ayet çocuklarla evlenmeyemi onay veriyor? Yoksa insanlar mı yanlış anlıyor?

burada sorun yok,

sorun varsa bile fıkhi fetvayı ve ayeti anlamamaktan kaynaklanmakta..

sanırım ergen olmamış kızla evlenip onunla zifaf olacak ve onun da üzerine yakınlaşma ve eğlenme olacak diye anlaşılıyor İmam Humeyni r.a.'in fetvasından

hayır öyle değil.

insan fıtraten düşündüğünde küçük kızla evlenmeyi neden caiz görmez? ergen olmadığı için.

ergen olmayan kızla evlenmeyi, vücudu gelişmediği için doğru görmez insan fıtratı.

e zaten bu fetvada var, ergen olmadan ilişki caiz değildir diye. sonrasındaki yakınlaşmada sakınca ne var? hiç?

öyleyse burada bir gariplik göremiyorum..

[Melis]

Ynt: Bu ayet çocuklarla evlenmeyemi onay veriyor? Yoksa insanlar mı yanlış anlıyor?

Sorun yok çünkü 18 yaşından küçüklerin evlenmesi zaten yasak!

[Ammar bin Yasir]

Ynt: Bu ayet çocuklarla evlenmeyemi onay veriyor? Yoksa insanlar mı yanlış anlıyor?

[quote author=Qom_u_aşk link=topic=19836.msg132304#msg132304 date=1316815929]
burada sorun yok,

sorun varsa bile fıkhi fetvayı ve ayeti anlamamaktan kaynaklanmakta..

sanırım ergen olmamış kızla evlenip onunla zifaf olacak ve onun da üzerine yakınlaşma ve eğlenme olacak diye anlaşılıyor İmam Humeyni r.a.'in fetvasından

hayır öyle değil.

insan fıtraten düşündüğünde küçük kızla evlenmeyi neden caiz görmez? ergen olmadığı için.

ergen olmayan kızla evlenmeyi, vücudu gelişmediği için doğru görmez insan fıtratı.

e zaten bu fetvada var, ergen olmadan ilişki caiz değildir diye. sonrasındaki yakınlaşmada sakınca ne var? hiç?

öyleyse burada bir gariplik göremiyorum..
[/quote] muhterem kardeşim, söylediklerine katılıyorum, bencede böyledir, ama benim öyrenmek istediyim bu mevzuda İmam Humeyninin fetvasının ne şekilde olmasıdır, bizzat fetvadav çıkarışı okumak isterim.
bencede ergenlik yaşına ermemiş bir kızla evlenme ola bilir, bir nevi razılaşma gibi, ama cinsellik ergenlikden sonra başlar, bunun aksi insanlığa bile yakışmaz..
İmam Humeyniye isnat edilense çoçuk yaşta olan birisine, hatta sütemer yaştaysa bile, cinsel ihtiyacı gidermek için sarılıp okşamak olur diye geçiyor.. bu ne kadar doğru, varmı böyle bir fetva?
biliyorum hocam, belkide çok uzatdım, nolursunuz kusuruma bakmayın, ama tatmin olmadığım için bu kadar uzatdım, İmamın kitabından fetvasını kopyalarsanız (bu konuyla ilgili) ve ya link verirseniz çok makbule keçer.. Allahın selamı hepinizin üzerine olsun..

[Qom_u_ask]

Ynt: Bu ayet çocuklarla evlenmeyemi onay veriyor? Yoksa insanlar mı yanlış anlıyor?

"Humeyni'nin Tahrirul Vesile adlı kitabında 12. meselede ise dokuz yaşından küçük eşiyle süt emme çağında olsa bile ona şehvetle dokunup sarılabileceğini söylüyor!"

evet aynen bu şekilde geçiyormuş. Dğerli alimime sordum cevabı bu oldu.

ancak burada temel kilit nokta şu ki bunun mutlaka açıklanması gerekir dedi kendisi, öyle her önüne gelen ve isteyen ergenliğe ulaşmamış çocuğu nikahlayamaz, ergenliğe gelmemiş çocuğu nikahlayabilmek için ortada çok makul, acil bir sebep olması gerekir.

Ne olabilir mesela atıyorum çocuğun anne babası ölmüş olabilir ortada kalmış olabilir, velisi bulunmayabilir, v.s.

ancak burada tekrar edelim cinsel ilişki ergenlikten önce şiddetle haramdır...

[Ammar bin Yasir]

Ynt: Bu ayet çocuklarla evlenmeyemi onay veriyor? Yoksa insanlar mı yanlış anlıyor?

Allah razı olsun hocam, araştırdınız, beni aydinlatdınız.. Daha öncede sizinde belirtmiş olduğunuz gibi masum olanlar yalnızca Allahın Resulu (s.a.s) ve mübarek Ehli Beytidir (a.s), diger deyer verdiyimiz, mektebimizin önde giden alimleri bile hata yapa bilirler.. bu şahsen benim düşüncem, yanılıyorda ola bilirim, ama süt emme yaşındakı bir çoçuka şehvetle sarılmak bana hiç insancıl bir iş gibi gelmiyor, insan olan birisi öyle durumlarda nefsini kontrol ede bilmeli her halde, en azından mute yapar ya.. Neyse hocam daha fazla uzatmayayım, Allah razı olsun senden, çok yardımcı oldun..

[Qom_u_ask]

Ynt: Bu ayet çocuklarla evlenmeyemi onay veriyor? Yoksa insanlar mı yanlış anlıyor?

ayeti nasıl anlıyorsun?

[Ammar bin Yasir]

Ynt: Bu ayet çocuklarla evlenmeyemi onay veriyor? Yoksa insanlar mı yanlış anlıyor?

Hocam henüz adet görmeyenler derken ben şahsen hic bir zaman süt emme çağındakı bir çoçuktur diye bir netice çıkarmam, bunu açık olarak henuz ergenlik çağına ermemiş genc kız diye anlarım, ki bence akla yakın olanıda budur..

Ynt: Bu ayet çocuklarla evlenmeyemi onay veriyor? Yoksa insanlar mı yanlış anlıyor?

şuan elimde İmam Humeyni'nin r.a. 1997 evrensel yayıncılıktan çıkmış tevzihü'l mesail'i var.oradaki nikah ve evlenme hükümlerinin tümüne baktım bu meseleyi veya maddeyi göremedim.

fakat burada bir nokta gözden kaçıyor gibi. imamın kitabında bu hükümlerden bahsederken olabilecek olandan bahsediyor. teşvik etmiyor. ayrıca mesela "livata" yapanın nikah hükümlerini de sayıyor. bu durumda imam haşa "livata"yı caiz gördüğünden dolayı onunla ilgili hüküm bildiriyor diyemeyiz.

bu tür fıkıh kitaplarında genellikle olabilecek en uç ihtimallere dair bilgilerin yer alması normaldir. ama kitabı bütünüyle ele almak gerekir. mesela kadın ve erkeğin nikaha razı olması gerektiğini bildiriyor. veya bir hür annenin kızını 7 yaşından önce babasının ondan ayıramayacağını bildiriyor. bu hükümleri bir arada okuduğunuzda zaten bu tür bir nikahı kıymak muhal oluyor.

kaldı ki imam eğer yukarıdaki hükmü vermişse (bendeki kitapta bulamadım) benim anladığım böyle bir olayın vuku bulabileceğinden bahsetmesidir yoksa onaylaması değildir. (tabi bu benim şahsi fikrim)

[Ammar bin Yasir]

Ynt: Bu ayet çocuklarla evlenmeyemi onay veriyor? Yoksa insanlar mı yanlış anlıyor?

katılıyorum kardeş, doğru belirtiyorsun..

[Qom_u_ask]

Ynt: Bu ayet çocuklarla evlenmeyemi onay veriyor? Yoksa insanlar mı yanlış anlıyor?

İslamın hükümleri müslümanlar içindir, kafirler ve bunu kötüye kullanmak isteyenler için değil

İslam'ın bir Mekke iman eğitim boyutu vardır bir de Medine hükümleri uygulama boyutu. Mekkesi olmayanların Medinede müslüman olabilmesi çok zor bir yaşamdır. diye söylenir.

Peygamberimiz s.a.a.'in bir hicretten önce yaşadığı bir Mekke hayatı vardı, orada inen ayetler vardı bir de Hicretten sonra Medine hayatı ve inen ayetleri..

Mekkede inen ayetler ahkam ve bu dinin pratiğini düzenleyen muamelat, ibadet ayetleri hakkında değildi. İman konusu, şirki tanım ve tavsif, onu temizlemenin yolları, tevhid, putpereslik gibi konuları ele alıyordu. Cahiliye yani İslam adet ve geleneği dışındaki her tür insan uydurması olan yaşama dair temel değer yargıları üzerinde duruyordu. Müslümanlara namazdan oruçtan had cezalarından hatta nikah ve boşanma hükümlerinden söz etmedi Mekkede Peygambere s.a.a. inen ayetler. Çünkü daha bu İslam'ın pratik boyutunu uygulayacak arınmış vicdanlar ve bu temiz vicdanların oluşturuduğu toplum ve hatta bunların olutşurduğu siyasi bir otorite olan İslam devleti yoktu ortada.

bu yüzden İslamın Mekki ayetleri imanın kalbe kök salmasını oradan şirki putperestliği cahiliyeye ait her tür değer yargısını, örf ve gelenekleri, hatta zevk ve beklentileri silip temizleyip attı. Yerine İslam'ı tevhidi, Allah için yaşamayı fedakarlığı ve samimiyeti koydu.

İşte Allah, Mekke Müslümanlarının yaptığı her şeyi Allah için yaptıklarını görünceye, onlardan şirk ve putperestliğe dair izlerin silindiğini görünceye kadar hicrete izin vermedi. Onları her tür işkence ile denedi. sabırla kalplerini eğitti. İman onların kalplerine kök saldı. yaptıklarını Allah için samimi olarak yapacak duruma, Allah'ın ve Resulü (s.a.a.)in emirlerine tam teslim olacak olgunluğa kadar eğitti. ve sonrasında hicrete izin verdi.

Artık iman ve temiz inançlarla, samimiyet ve ihlasla dolmuş olan mü'minlerin kalpleri Allah'ın helal ve haramlarını, ibadet ve taatlarını uygulayacakları bir alan haline geldi. Onu kabul ettiler. Bu kalpler öyle oldu ki değil Allah'ın emirlerinin açıklarını (haşa) arayıp hilei şeriyyete kaçmak, değil onları savsaklamak; savaş alanında anında uygulayacak asker şekliyle karşılar haldeydiler. Alırlar baş üstüne derler en iyi şekilde ne zarara uğrayacak ne de zarara uğratacak şekilde hayata geçirirlerdi artık. Allah onlara bu dinin pratik hükümlerini indirdi Medinede. Tek tek sınırlarını çizdi hayatın..

bu dinin özelliği budur. soyut okumalar, hayattan kopuk yaşamlar ve ilmi incelemelerle bu ortaya çıkmaz bu dinin parlaklığı. ne zaman bir toplum tarafından yaşanırsa işte o zaman sorunların çözücü vicdan ve fıtratları rahatlatan hayatın tüm yönlerine ve ihtiyaçlarına cevap veren bir yapıya sahip olduğu görülür.

Bu dinin bu özelliğinden habersiz olanlar, hayattan kopuk soyut incelemelerle bu dinin hükümlerini anlayabileceğini sanırlar. Oysa heyhaaat bu mümkün değildir.

Bu din, Kur'an ve onun hükümleri evlerde hayattan kopuk soyut tartışma ve incelemelerle kendine yaklaşanlara açmaz sırlarını ve güzelliklerini. Sadece uygulamaya dönük çözümlerde görülür güzellikleri.

Bu gün tam bir cahiliye toplumu içinde yaşıyoruz. her tür isimlendirme İslami olmasına, İslam toplumu İslam ülkesi İslami eğitim İslami bilinç gibi nitelemelere rağmen bu böyledir. bu yaşadığımız toplum her alanında cahiliye rengine bürünmüş bir haldedir. Her ne kadar adı İslam da olsa..

Ve bu toplumun insan tipi, İslam'ın yetiştirdiği tip değildir. Bu toplumun sorunlarının kaynağı İslam değildir. İslam'ın hakim olmadığı bir toplumdaki sorunların sorumluluğu İslam'a verilemez. Bu bir haksızlıktır. Bu toplumdaki sorunlar cahiliye kaynaklı ise İslam('ın pratik Medeni hükümleri) ile çözülemez.

Daha açık bir ifadeyle, bu toplumun sorunlarına İslam'ın Medinesinde, kendi eğitilmiş imanlı fıtratlara ilettiği hükümleri sunmakla bu sorunlar çözülemez. Çünkü ortada bir İslam devleti, eğitilmiş fıtratlar yoktur.

İslamın hükümlerini bu günkü topluma uyar mı uymaz mı... bu günün sorunlu cahil ve İslama karşı asi olup nefsine tapmaya alışmış tiplerine uymayacağı açıktır. Hayır İslam buradan başlamaz insanları muhatap almaya. O önce iman eğitiminden geçirir insanları ve sonra temiz fıtratlarına yöneltir hükümlerini..

Yukarıdaki yazdıklarımız büyük İslam Alimi Seyyid Kutub'un yoldaki işaretler adlı kitabından aklımızda kalanlardır. Bu müthiş eseri her şii kardeşimin büyük bir titizlikle okumasını öneriyorum. Özellikle bu konularda düşünce sorunu yaşayanlara..

İranda da durum böyle oldu. Tıpkı Mekke İman eğitimi almışçasına.. İslam'ın Mekkedeki iman eğitiminden geçmiş olan fertler, İslam devletini kurdular ve Medine'deki hükümleri yaşamya hazır hale geldiler. Artık onlar İslamın güya açıklarını değil, hayatta ender olan sorunlarını bile düşünüp en az zararla çözümü için konmuş ayrıntı hükümlerinin bile muhatabı oldular. İmam Humeyni r.a. de onlara bu İslami hükümleri açıkladı.

Artık İslami İranın fertlerinde bu hükümleri kötüye kullanacak değil, hayatın, başka türlü çözümü olmayan sorunlarının halli için kullanacak fertlerine ulaştı bu hükümler.

Oysa bizim gibi her köşesine cahiliye izleri rengi sinmiş olan toplumun bunları anlayabilmesi de, kötüye kullanmadan yaşayabilmesi de mümkün görülmemektedir

bunları hesaba katmak gerekir diye düşünmekteyim..

[Ammar bin Yasir]

Ynt: Bu ayet çocuklarla evlenmeyemi onay veriyor? Yoksa insanlar mı yanlış anlıyor?

Çok haklısın muhterem kardeşim, söylediklerine tamamen katılıyorum.. sadece acaba böyle şeyler paylaşılmasa dahamı iyi olurdu diye düşünmeden de edemiyorum, çünki her kesin tüm islami konulara vakıf olub sadece bu kadar, belkide en uc noktadaki meseleri öyrenmesi lazım geldiyi bir seviyyesinin olduğunu kimse düşünmez..

[Qom_u_ask]

Ynt: Bu ayet çocuklarla evlenmeyemi onay veriyor? Yoksa insanlar mı yanlış anlıyor?

bunu sağlamak imkansız. artık yazılan her cümle dünyanın en ücra köşesinden bile izlenebiliyor.. kötülüklerin yayıldığı gibi iyiliklerin de yayıldığı bir dünyada yaşıyoruz.

burada ilkeleri iyi tespit edip onların da yayılmalarını sağlamaktan başka bir yol yoktur..

çok da dert etmeyin.. insanlar layık oldukları şekilde anlarlar..