IMAM CAVAD ASNIN DILINDEN EBU BEKIR VE OMER
[quote author=zeydiyye link=topic=14752.msg111345#msg111345 date=1291146943] Subhanallah…Allahım sen aklımı koru..ben sizin hadislere dayanarak kurana yorum getirmenize itiraz ediyorum öyle mi? Bu kadar yazılan çizilenden sonra açıklamalardan sonra hala daha bunu iddia edebiliyosanız vallahi pes.. siz sürekli benim söylediklerimi anladığınızı ve hakkınızda zanda bulunduğumu iddia ediyosunuz ama maalesef hiçbişi anlamamışsınız. Hala daha kafanızdaki önyargılarla, sabitleşmiş şablonlarla söylemediğim şeyleri söylemişim gibi aksetiriyosunuz. Yineliyeyimmi bilemiyorum ne kadar da ifade etsem kafanızda oluşan bi sabit düşünceden vazgeçmeyeceğinize benziyosunuz. Bakın Allah için sözlerimi iyi anlayın .. eğer bu tavrınızda kasıtlı değilseniz sözlerimi bi kez daha iyi okuyun..benim söylemediğim şeyleri ben söylemişim yada iddia etmişim gibi lanse ederek konuyu farklı mecralara çekmeyin. Konu hiçbir zaman kuran hadis meselesi olmadı. Konu hiçbir zaman benim kuranın hadisler aracılığı ile anlaşılıp anlaşılmamasına itiraz etmem olmadı. Konu neydi biliyomusunuz? bizim iddia ettiğimiz gibi zahiren kurana aykırı görünen hadisler görüldüğü anda redmi edilir yoksa sizin iddia ettiğiniz gibi aklımızla ve yorumlama gücümüzle kuran ile kurana muhalefet eden hadislerin orta yolumu bulunur!
kurana muhalefet eden sizin hadislerinizden örnek verdiğimde muradımı anlamakta güçlük çekiyosunuz belki, daha net anlaşılması için ehlisünnetin kurana muhalefet eden hadisinden bi örnek vericem bakalım bu sefer hangi yolu izleyeceksiniz.
Ehlisünnet hadislerinden birisinde derki “recm ayeti vardı ve onu keçi yedi”
Şimdi biz bu hadisi duyduğumuzda kuranın Allahın koruması altında olduğuna iman ederek bu hadis hakkında ne akıl yürütme ne makul yorum hiçbirisine başvurmaksızın diyoruzki; Bu hadis UYDURMADIR !
Peki ehlisünnet ne yapıyor? Sizin izlediğiniz yöntemi uygulayarak hadisi kurtarmak ve uydurma olmadığını ispatlamak amacıyla yorum getiriyor ve diyorki; evet keçi ayetin metnini yemiştir; ama hükmü kıyamete kadar korunmuştur bakidir.. işte Allahın koruması altında olanda budur.
Gördünüzmü sizin yönteminiz olan hadisle kuran arasında orta yol bulma ile nasılda kurana muhalefet eden bir söz aklanıverdi..
İşte sizinde yaptığınız tam olarak budur. Ehlisünnet nasılki acaba bu söz gerçekten hadismi diyerek kuranın tahrif edilmesini bile göze alıp “makul yorum “ adı altında sonuçlar üretiyo ise siz de aynısını yapıyor ve kurana muhalefet eden hadisleri “makul yorum” adı altında aklayarak kurana uyarlamaya çalışıyosunuz.
Bizim tam olarak inkar ettiğimiz ve Allaha sığındığımız yöntem budur. Biz kuranın açıklayıcı hükmündeki hiçbir hadisi reddetmiyor onları resulün mirası olarak kabul ediyoruz ancak kurana aykırı hiçbir hadis üzerinde düşünmeye bile yeltenmiyor gördüğümüz anda reddediyoruz. [/quote]
Farkeden birşey yok. Siz hadisin misyonunu sadece detayları ortaya koymak olarak gördüğünüz için doğal olarak varacağınız sonuç budur. Oysa hadisin misyonu bununla birlikte birçok ayetin asıl muradını da ortaya koymaktır. Yoksa önceki bölümlerde verdiğim ayetlerde
“… Ve Zikr’i (Kur’an’ı) sana indirdik ki onlara indirileni sen beyan edesin-açıklayasın. Belki düşünürler.” (Nahl, 44)
“Biz, sana bu kitabı, yalnızca onlara ihtilaf ettikleri şeyi açıklayasın ve iman edeceklere bir hidayet ve rahmet olsun diye indirdik.” (Nahl, 64) buyrulmasının bir anlamı olmazdı.
Ayrıca yaptığınız anlamsız kıyaslamada bizim yaptığımızın Sünnilerin yaptığı gibi olup olmadığını baştan beri yazılanları takip eden okuyucuların feraset ve basiretlerine bırakıp geçiyorum.
[quote author=mursel_aydin link=topic=14752.msg106186#msg106186 date=1285862914] Biz de diyoruz ki Ehlibeyt’in hadisleri deyip geçmeyin. Onların sözlerini herhangi birisinin sözleri gibi algılamayın. Onların sözlerine baş vurarak yanılgılardan, sapmalardan korunmayı ümmete topyekun öğütleyen, ümmetin müştereken kabul ettiği Sekaleyn hadisiyle bizzat Allah’ın Resulü’dür. Dolayısıyla eğer Kur’an’ın zahiriyle (bakın zahiri diyorum) yada daha isabetli bir tabirle sizin Kur’an’ın zahirinden anladığınız bir manayla çeliştiğini gördüğünüzde, bir çırpıda atın gitsin, uydurmadır gibi söz ve tavrınızı en basit tabiriyle ihtiyatsızlık olarak görüyoruz. Önce bir düşün, ikisini birleştirecek bir yorum mümkünse, onu yapmaya çalış. Hiçbir şekilde yapamadın bunu, o zaman ayetin zahirini al, hadisi bırak bir kenara. Bunda yanlış olan, ihtiyata aykırı olan nedir ki? En kötü ihtimal sizin bu buluşturma çabanızın gerçekle örtüşmediğinin daha sonra anlaşılması değil mi? Sizin salt aklınızla ayetten çıkardığınız yorumda bu risk daha yüksektir. Çünkü siz, biz ve bizim gibiler, normal bir beşeriz. Hata yapma, yanlış anlama ihtimalimiz daha fazladır. Ama onlar Allah Resulü’nün hatadan beri olduklarını garanti ettiği kimselerdir. Yoksa “Onlara sarıldığınız müddetçe asla dalalete düşmezsiniz” demesinin bir anlamı olur muydu? Dolayısıyla öncekinde bir kereyse, burada en az iki defa düşünmeniz gerekmez mi? Hadi siz yapmıyorsanız, buna kendi tabirinizle gerek görmüyorsanız, bari sırf bu kaygıyla bunu yapan kimseyi de kalkıp Kur’an’a muhalefetle suçlamayın.[/quote]
[quote author=zeydiyye link=topic=14752.msg111345#msg111345 date=1291146943] Subhanallah…Allahım sen aklımı koru..ben sizin hadislere dayanarak kurana yorum getirmenize itiraz ediyorum öyle mi? Bu kadar yazılan çizilenden sonra açıklamalardan sonra hala daha bunu iddia edebiliyosanız vallahi pes.. siz sürekli benim söylediklerimi anladığınızı ve hakkınızda zanda bulunduğumu iddia ediyosunuz ama maalesef hiçbişi anlamamışsınız. Hala daha kafanızdaki önyargılarla, sabitleşmiş şablonlarla söylemediğim şeyleri söylemişim gibi aksetiriyosunuz. Yineliyeyimmi bilemiyorum ne kadar da ifade etsem kafanızda oluşan bi sabit düşünceden vazgeçmeyeceğinize benziyosunuz. Bakın Allah için sözlerimi iyi anlayın .. eğer bu tavrınızda kasıtlı değilseniz sözlerimi bi kez daha iyi okuyun..benim söylemediğim şeyleri ben söylemişim yada iddia etmişim gibi lanse ederek konuyu farklı mecralara çekmeyin. Konu hiçbir zaman kuran hadis meselesi olmadı. Konu hiçbir zaman benim kuranın hadisler aracılığı ile anlaşılıp anlaşılmamasına itiraz etmem olmadı. Konu neydi biliyomusunuz? bizim iddia ettiğimiz gibi zahiren kurana aykırı görünen hadisler görüldüğü anda redmi edilir yoksa sizin iddia ettiğiniz gibi aklımızla ve yorumlama gücümüzle kuran ile kurana muhalefet eden hadislerin orta yolumu bulunur!
kurana muhalefet eden sizin hadislerinizden örnek verdiğimde muradımı anlamakta güçlük çekiyosunuz belki, daha net anlaşılması için ehlisünnetin kurana muhalefet eden hadisinden bi örnek vericem bakalım bu sefer hangi yolu izleyeceksiniz.
Ehlisünnet hadislerinden birisinde derki “recm ayeti vardı ve onu keçi yedi”
Şimdi biz bu hadisi duyduğumuzda kuranın Allahın koruması altında olduğuna iman ederek bu hadis hakkında ne akıl yürütme ne makul yorum hiçbirisine başvurmaksızın diyoruzki; Bu hadis UYDURMADIR !
Peki ehlisünnet ne yapıyor? Sizin izlediğiniz yöntemi uygulayarak hadisi kurtarmak ve uydurma olmadığını ispatlamak amacıyla yorum getiriyor ve diyorki; evet keçi ayetin metnini yemiştir; ama hükmü kıyamete kadar korunmuştur bakidir.. işte Allahın koruması altında olanda budur.
Gördünüzmü sizin yönteminiz olan hadisle kuran arasında orta yol bulma ile nasılda kurana muhalefet eden bir söz aklanıverdi..
İşte sizinde yaptığınız tam olarak budur. Ehlisünnet nasılki acaba bu söz gerçekten hadismi diyerek kuranın tahrif edilmesini bile göze alıp “makul yorum “ adı altında sonuçlar üretiyo ise siz de aynısını yapıyor ve kurana muhalefet eden hadisleri “makul yorum” adı altında aklayarak kurana uyarlamaya çalışıyosunuz.
Bizim tam olarak inkar ettiğimiz ve Allaha sığındığımız yöntem budur. Biz kuranın açıklayıcı hükmündeki hiçbir hadisi reddetmiyor onları resulün mirası olarak kabul ediyoruz ancak kurana aykırı hiçbir hadis üzerinde düşünmeye bile yeltenmiyor gördüğümüz anda reddediyoruz. [/quote]
Farkeden birşey yok. Siz hadisin misyonunu sadece detayları ortaya koymak olarak gördüğünüz için doğal olarak varacağınız sonuç budur. Oysa hadisin misyonu bununla birlikte birçok ayetin asıl muradını da ortaya koymaktır. Yoksa önceki bölümlerde verdiğim ayetlerde
“… Ve Zikr’i (Kur’an’ı) sana indirdik ki onlara indirileni sen beyan edesin-açıklayasın. Belki düşünürler.” (Nahl, 44)
“Biz, sana bu kitabı, yalnızca onlara ihtilaf ettikleri şeyi açıklayasın ve iman edeceklere bir hidayet ve rahmet olsun diye indirdik.” (Nahl, 64) buyrulmasının bir anlamı olmazdı.
Ayrıca yaptığınız anlamsız kıyaslamada bizim yaptığımızın Sünnilerin yaptığı gibi olup olmadığını baştan beri yazılanları takip eden okuyucuların feraset ve basiretlerine bırakıp geçiyorum.
[quote author=mursel_aydin link=topic=14752.msg106186#msg106186 date=1285862914] Biz de diyoruz ki Ehlibeyt’in hadisleri deyip geçmeyin. Onların sözlerini herhangi birisinin sözleri gibi algılamayın. Onların sözlerine baş vurarak yanılgılardan, sapmalardan korunmayı ümmete topyekun öğütleyen, ümmetin müştereken kabul ettiği Sekaleyn hadisiyle bizzat Allah’ın Resulü’dür. Dolayısıyla eğer Kur’an’ın zahiriyle (bakın zahiri diyorum) yada daha isabetli bir tabirle sizin Kur’an’ın zahirinden anladığınız bir manayla çeliştiğini gördüğünüzde, bir çırpıda atın gitsin, uydurmadır gibi söz ve tavrınızı en basit tabiriyle ihtiyatsızlık olarak görüyoruz. Önce bir düşün, ikisini birleştirecek bir yorum mümkünse, onu yapmaya çalış. Hiçbir şekilde yapamadın bunu, o zaman ayetin zahirini al, hadisi bırak bir kenara. Bunda yanlış olan, ihtiyata aykırı olan nedir ki? En kötü ihtimal sizin bu buluşturma çabanızın gerçekle örtüşmediğinin daha sonra anlaşılması değil mi? Sizin salt aklınızla ayetten çıkardığınız yorumda bu risk daha yüksektir. Çünkü siz, biz ve bizim gibiler, normal bir beşeriz. Hata yapma, yanlış anlama ihtimalimiz daha fazladır. Ama onlar Allah Resulü’nün hatadan beri olduklarını garanti ettiği kimselerdir. Yoksa “Onlara sarıldığınız müddetçe asla dalalete düşmezsiniz” demesinin bir anlamı olur muydu? Dolayısıyla öncekinde bir kereyse, burada en az iki defa düşünmeniz gerekmez mi? Hadi siz yapmıyorsanız, buna kendi tabirinizle gerek görmüyorsanız, bari sırf bu kaygıyla bunu yapan kimseyi de kalkıp Kur’an’a muhalefetle suçlamayın.[/quote]
Yorum