Kenan Çamurcu, yalnız değilsin!
Allah’ın adıyla…
Bir televizyon kanalında İlahiyat profesörü Mehmet Çelik ile tartışan ve muhatabın sergilediği üslubu ve tutumu protesto ederek yayını terk eden Kenan Çamurcu’ya karşı bir linç kampanyası başlatılmış durumda. Yandaş basın, hiç çekinmeden, hiçbir muhasebe dahi yapmadan olayı “Çamurcu peygamber’e hakaret etti” iftirasını manşet yaparak duyurdu.
Ehlibeyt Haber Ajansı ABNA- Yayını canlı ya da internetten izleyen vicdan sahibi insanların şaşkınlığını tahmin edebiliyorum. Çünkü ortada hakaret diye bir şey yok. Ama asıl şaşkınlık yaratan şeyin, bu “İslamcı, muhafazakâr, mütedeyyin- artık ne derseniz deyin- kesimin pervasızca iftira atmış olması herhalde… İftira bu kadar kolay mı atılırmış? Bir insan bu kadar kolay mı linçe tabi tutulurmuş? Programın görüntüleri hala internette var. Dileyen tekrar tekrar izlesin. Acaba Kenan Çamurcu mu peygamber Efendimize hakaret ediyor, yoksa Hz. Resulullah’ı iftiralarına alet eden bu yandaş kesim mi?
Ama yandaş kesimin yüreği hala soğumamış, Çamurcu’yu yeterince linç edememiş olacak ki, hala köşe yazılarında “Kenan Çamurcu’ya yeterince niye tepki yok!” diye histerik çığlıklar atıyorlar. Bir yandan İran düşmanlığı, onun üzerinden Şia düşmanlığı ve bir yandan da Kenan Çamurcu’yu linç girişimleri… Bu yazılardan bir tanesi de, artık bu işlerin, özellikle de iftiralarla karalama işlerinin öncüsü durumunda olan Haber 7’de “Hasan Öztürk” imzası ile yayınlandı.
(http://www.haber7.com/hasan-ozturk/h...-iran-ilizyonu)
“İran ilizyonu” başlığı taşıyan yazı, Kenan Çamurcu’nun soyadına atıfla başlıyor. Tabi tahmin ettiğiniz gibi saldırarak. Şu soyadından hareketle mahkûm etme işini bu kesim çok abartmaya başladı. Eğer bu işlere kafa yormaya başlanırsa, artık herkesin ya adından, ya soyadından veya artık kaşından, gözünden, memleketinden, mahallesinden başlayarak “ti”ye alma furyası başlar ki, bunun ne kadar etik olduğu bir yana, oluşturacağı sosyal yaralar, tepkiler işi nereye vardırır, varın siz düşünün….
Sayın Öztürk yazısında Kenan Çamurcu’ya, “Resulullah’ın cenazesine katılım” konusundaki beyanı üzerinden saldırıyor ve “neden yeterince tepki verilmediğini” sorguluyor. Burada biraz duralım:
1- Kenan Çamurcu’nun dile getirdiği husus İslam tarihçileri tarafından yazılmış hususlar. Bu konuda birçok kaynak adı zikredilebilir. İsteyen şu linkten kaynakları görebilirler:
http://www.velayet.com/munazara/medi...-t24313.0.html
2- Neredeyse tüm medyanın kontrolünü elinde tutan yandaşlar, mezkur programın ardından Kenan Çamurcuyu hedef göstererek Hz. Peygamber’e hakaret ettiğini manşetten duyurmasına rağmen hala “yeterince tepki yok! Neden?” diye hayıflanılıyorsa, nasıl bir tepki bekleniyor? Diye sormak gerekmez mi?
3- Kenan Çamurcu, herhangi bir medya organında yazmıyor, program yapmıyor. Sadece, bazen çağrıldığı programlarda, o da izin verildiği ölçüde fikirlerini serdetme imkânı bulabiliyor ki bu çok çok az görülen bir olay. Bu durumda sadece twitter üzerinden görüş bildirebilen Çamurcu’dan bu korku neden? Neyi gizlemek istiyorlar da, alternatif, muhalif seslere tahammül edemiyorlar?
4- Hasan Öztürk’ün yazısı, İran ve mezhep düşmanlığı üzerine oturtulmuş. Zannedersiniz ki, Osmanlı devrindeyiz ve bir “Acem” fobisi var. Şu cümleye bakar mısınız:
“Amerika'nın boşalttığı tüm alanları hızla dolduran bir İran var..!
Ve İran ile Türkiye, nüfuz alanı açısından son dönemde “aracılar” vasıtasıyla kıyasıya bir mücadele içinde..!
Neden acaba?”
Türkiye’de “güçlü bir İran lobisi var” diyen Öztürk’e herhalde kargalar bile gülmüştür. Kontrollerindeki onca medya gücü ile, hem de hiçbir kural tanımadan, iftira mı, yalan mı bakmadan, mezhebi hassasiyetleri mi kaşıyor aldırmadan saldırdıkları bir İran var ve kendilerine ve hiçbir kural tanımayan haberlerine karşı görüş bildiren Rasthaber gibi birkaç sitenin haricinde bir de Kenan Çamurcu var işte… Bunlar mı “Güçlü İran lobisi?”
Neredeyse Başbakan’ın söylediği her sözü, allayıp pullayıp yorum diye, analiz diye okuyucularına sunmayı marifet addeden bu zevatın gözünü Kenan Çamurcu ne kadar da korkutmuş öyle?
Ve bütün bu saldırılara karşı Kenan Çamurcu kendini yapayalnız hissettiğini söylemiş.
Hayır, Kenan Bey…
Yalnız değilsiniz…
Sayımız çok az da olsa, senin yanındayız…
Bu iftira ve linç kampanyaları seni yıldırmasın…
33 yıldır İslam İnkılâbına atmadıkları iftira, yapmadıkları saldırı, etmedikleri hakaret kalmadı, ama İnkılâp dimdik ayakta…
Varsın aziz İslam’ın adını kullanarak saldırsınlar…
Varsın, Aziz Peygamberimizin mübarek adı üzerinden iftiralar atsınlar…
Tarih böylelerinin atıldığı çöplüklerle doludur…
İlahi mesaj, bizlere neler yaşayabileceğimizi haber vermiyor mu:
“Sizden öncekilerin başına gelen haller başınıza gelmeden Cennete gireceğinizi mi sandınız?”(bakara/214)
“Gevşemeyin, üzülmeyin, inanmışsanız mutlaka üstün sizsiniz.” (Al-i İmran 139)
MUHSİN KÜÇÜKER
Allah’ın adıyla…
Bir televizyon kanalında İlahiyat profesörü Mehmet Çelik ile tartışan ve muhatabın sergilediği üslubu ve tutumu protesto ederek yayını terk eden Kenan Çamurcu’ya karşı bir linç kampanyası başlatılmış durumda. Yandaş basın, hiç çekinmeden, hiçbir muhasebe dahi yapmadan olayı “Çamurcu peygamber’e hakaret etti” iftirasını manşet yaparak duyurdu.
Ehlibeyt Haber Ajansı ABNA- Yayını canlı ya da internetten izleyen vicdan sahibi insanların şaşkınlığını tahmin edebiliyorum. Çünkü ortada hakaret diye bir şey yok. Ama asıl şaşkınlık yaratan şeyin, bu “İslamcı, muhafazakâr, mütedeyyin- artık ne derseniz deyin- kesimin pervasızca iftira atmış olması herhalde… İftira bu kadar kolay mı atılırmış? Bir insan bu kadar kolay mı linçe tabi tutulurmuş? Programın görüntüleri hala internette var. Dileyen tekrar tekrar izlesin. Acaba Kenan Çamurcu mu peygamber Efendimize hakaret ediyor, yoksa Hz. Resulullah’ı iftiralarına alet eden bu yandaş kesim mi?
Ama yandaş kesimin yüreği hala soğumamış, Çamurcu’yu yeterince linç edememiş olacak ki, hala köşe yazılarında “Kenan Çamurcu’ya yeterince niye tepki yok!” diye histerik çığlıklar atıyorlar. Bir yandan İran düşmanlığı, onun üzerinden Şia düşmanlığı ve bir yandan da Kenan Çamurcu’yu linç girişimleri… Bu yazılardan bir tanesi de, artık bu işlerin, özellikle de iftiralarla karalama işlerinin öncüsü durumunda olan Haber 7’de “Hasan Öztürk” imzası ile yayınlandı.
(http://www.haber7.com/hasan-ozturk/h...-iran-ilizyonu)
“İran ilizyonu” başlığı taşıyan yazı, Kenan Çamurcu’nun soyadına atıfla başlıyor. Tabi tahmin ettiğiniz gibi saldırarak. Şu soyadından hareketle mahkûm etme işini bu kesim çok abartmaya başladı. Eğer bu işlere kafa yormaya başlanırsa, artık herkesin ya adından, ya soyadından veya artık kaşından, gözünden, memleketinden, mahallesinden başlayarak “ti”ye alma furyası başlar ki, bunun ne kadar etik olduğu bir yana, oluşturacağı sosyal yaralar, tepkiler işi nereye vardırır, varın siz düşünün….
Sayın Öztürk yazısında Kenan Çamurcu’ya, “Resulullah’ın cenazesine katılım” konusundaki beyanı üzerinden saldırıyor ve “neden yeterince tepki verilmediğini” sorguluyor. Burada biraz duralım:
1- Kenan Çamurcu’nun dile getirdiği husus İslam tarihçileri tarafından yazılmış hususlar. Bu konuda birçok kaynak adı zikredilebilir. İsteyen şu linkten kaynakları görebilirler:
http://www.velayet.com/munazara/medi...-t24313.0.html
2- Neredeyse tüm medyanın kontrolünü elinde tutan yandaşlar, mezkur programın ardından Kenan Çamurcuyu hedef göstererek Hz. Peygamber’e hakaret ettiğini manşetten duyurmasına rağmen hala “yeterince tepki yok! Neden?” diye hayıflanılıyorsa, nasıl bir tepki bekleniyor? Diye sormak gerekmez mi?
3- Kenan Çamurcu, herhangi bir medya organında yazmıyor, program yapmıyor. Sadece, bazen çağrıldığı programlarda, o da izin verildiği ölçüde fikirlerini serdetme imkânı bulabiliyor ki bu çok çok az görülen bir olay. Bu durumda sadece twitter üzerinden görüş bildirebilen Çamurcu’dan bu korku neden? Neyi gizlemek istiyorlar da, alternatif, muhalif seslere tahammül edemiyorlar?
4- Hasan Öztürk’ün yazısı, İran ve mezhep düşmanlığı üzerine oturtulmuş. Zannedersiniz ki, Osmanlı devrindeyiz ve bir “Acem” fobisi var. Şu cümleye bakar mısınız:
“Amerika'nın boşalttığı tüm alanları hızla dolduran bir İran var..!
Ve İran ile Türkiye, nüfuz alanı açısından son dönemde “aracılar” vasıtasıyla kıyasıya bir mücadele içinde..!
Neden acaba?”
Türkiye’de “güçlü bir İran lobisi var” diyen Öztürk’e herhalde kargalar bile gülmüştür. Kontrollerindeki onca medya gücü ile, hem de hiçbir kural tanımadan, iftira mı, yalan mı bakmadan, mezhebi hassasiyetleri mi kaşıyor aldırmadan saldırdıkları bir İran var ve kendilerine ve hiçbir kural tanımayan haberlerine karşı görüş bildiren Rasthaber gibi birkaç sitenin haricinde bir de Kenan Çamurcu var işte… Bunlar mı “Güçlü İran lobisi?”
Neredeyse Başbakan’ın söylediği her sözü, allayıp pullayıp yorum diye, analiz diye okuyucularına sunmayı marifet addeden bu zevatın gözünü Kenan Çamurcu ne kadar da korkutmuş öyle?
Ve bütün bu saldırılara karşı Kenan Çamurcu kendini yapayalnız hissettiğini söylemiş.
Hayır, Kenan Bey…
Yalnız değilsiniz…
Sayımız çok az da olsa, senin yanındayız…
Bu iftira ve linç kampanyaları seni yıldırmasın…
33 yıldır İslam İnkılâbına atmadıkları iftira, yapmadıkları saldırı, etmedikleri hakaret kalmadı, ama İnkılâp dimdik ayakta…
Varsın aziz İslam’ın adını kullanarak saldırsınlar…
Varsın, Aziz Peygamberimizin mübarek adı üzerinden iftiralar atsınlar…
Tarih böylelerinin atıldığı çöplüklerle doludur…
İlahi mesaj, bizlere neler yaşayabileceğimizi haber vermiyor mu:
“Sizden öncekilerin başına gelen haller başınıza gelmeden Cennete gireceğinizi mi sandınız?”(bakara/214)
“Gevşemeyin, üzülmeyin, inanmışsanız mutlaka üstün sizsiniz.” (Al-i İmran 139)
MUHSİN KÜÇÜKER
Yorum