Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

İhtilaflı Konulara Delil olan Kaynakların İncelenmesi (Tebuk Suikat planı örnk)

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    #46
    Ynt: İhtilaflı Konulara Delil olan Kaynakların İncelenmesi

    [quote author=composer link=topic=9598.msg62412#msg62412 date=1258936790]
    Senin şimdi neden astığım o şiiri beğenmediğini anladım. Çünkü sende akademideki o koltuğa oturup ona buna bilet kesenlerdensin demek Ve bu gerçekle yüzleşemediğin için şiirin rakı kısmına bir de müstehzi gibi görünen o kısma taktın kafayı....(!)
    Sizin gibiler bana şia diyeceğine herkes bana yahudi desin daha iyidir...[/quote]

    şiirdeki rakı ya da zina bölümü için o şiiri alıntılamadığınızı biliyorum dediğiniz gibi yazarken ben de buna deyineyim mi diye tereddüt ettim ancak eleştirmem gerekir bu bölümü dedim ve eleştirdim çünkü;

    Allah affetsin biz de gençliğimizde ahmet kayayı (toprağı bol olsun) çok dinledik. oysa onun da öncesinde müzik aletleri kullanıldı diye ilahi bile dinlemezdik pek ilahi kaseti de yoktu ülkede. sonraları çıktı. ilahi dinlemeye başlayınca ordan giriş yaptık haram gördüğümüz müzik dinlemeye. sıradan sanatçı görüntüsündekiler dinlemezdik çünkü nefis ve hevadan başka işledikleri yoktu şarkılarında ve fuhuş kokuyordu eserleri...

    oysa Ahmet Kaya bir dava adamıydı bozuk da olsa davası, halkı için çalışan kutsal değer sahibi gibi geliyordu adalet ve eşitlik mücadelesi veriyor gibiydi. öyleyse başkaldırı ve haksızlığa isyan kokan şiirleri ve tavrı her genç gibi bizi de etkilemişti. dinledik uzun süre dediklerinizi de

    bizi eleştirenlere biz onların o yönünü ve kişisel dünya görüşünü beğenmiyoruz kişiliğini ve inancı bizi ilgilendirmez derdik. oysa öyle değilmiş. kişi sevdiğinden etkilenirmiş. kafirleri sevmemeliymiş. içkinin üretimi taşınması dağıtımı satımı her şeysi haram olduğu gibi şiirde kullanımı reklamı ve bu reklamı dinlemek yaymak da harammış...

    tıpkı zina ve fuhuş kokan cümleler gibi

    düşünün siz böylesine ehlibeyt a.s.'ın yolunun tanıtıldığı, Kur'an ve tertemiz Ehlibeyt hadislerinin delil olarak kullanıldıı bir yerde, sırf şahsi beğeniniz nedeniyle içinde sakıncalı öğelerin bulunduğu dünya görüşüyle bize taban tabana zıt birinin şiirini delil gibi sunuyorsunuz.

    doğrular onlardan gelmez. onlardan göstereceğiniz hiç bir doğruyu kabul etmem. bu tavrınızı da onaylamam. bizim neyimiz eksik ehlibeyt a.s.'ın hangi kaynağı hangi şiiri hangi hayat hikayesi eksik. eleştirdiğiniz yönümüzle ilgili hiç mi Ehlibeyt a.s. dan nakil ya da örneklik yok...

    akademide koltuta bilet kesmekmiş...

    hangi dünyadan konuşuyorsunuz hangi dünyadan bakıyorsunuz hayata, çek mustafa ırakı çek... size yakıştıramadım...

    burası akademi olmadıı gibi biz de kimseye gel geç diyecek konumda değiliz. samimi olarak alimlerden duyduklarımızı paylaşıyor tertemiz şia akidesini yaymaya öğrenmeye çalışıyoruz... onları örnek alıyoruz hatalarımızın düzeltileceği güveniyle...

    bizi eleştiren alimlermiz ve ya diğerleri de oluyor onlardan özür diliyorum hatamı gösterdiklerinde ve düzeltmeye çalışıyorum... ama sizinki öyle dostça bir eleştiri görünmüyor. kibir ve küçümseme dolu... o sizin bileceğiniz iş ama ehlibeyt yolcusu böyle olmamalı diye düşünüyorum..

    amme ne demek. hadisin söylendiği zaman amme ne anlama geliyordu. amme kelimesinin sünni anlamına geldiğini ben mi söyledim? o günkü durumda çoğunluk hangi mezhebi görüşteydi? genel uygulama hangi mezhebe göreydi?

    Yorum


      #47
      Ynt: İhtilaflı Konulara Delil olan Kaynakların İncelenmesi

      [font=Arial][b][size=13pt]Aşağıdaki rivayetleri arkadaşlardan tercüme etmesini rica ettim ama kimse yanaşmadı, büyük ihtimalle onlar da benim gibi müsait değiller. Yine de ben tercüme edeyim, hatam olursa bildirmelerini isterim.

      [font=Arial][b]Bizzat Ebu Hureyre’nin kendisinden nakledilen bazı rivayetlerde Ömer’in, hadis nakletme konusunda ona karşı sert davrandığı vurgulanmaktadır. Örneğin, bir rivayette Ömer’in kırbaçının korkusundan Resulullah’dan (s.a.a) hadis rivayet edemiyordum diyor:
      [color=green][size=13pt]

      Ömer Ve Ebu Hureyre:
      [b]
      عمر و ابو هريره :

      قال سمعت أبا هريرة يقول ما كنا نستطيع أن نقول قال[b] رسول الله صلى الله عليه وسلم حتى قبض عمر قال أبو سلمة فسألته بم قال كنا نخاف السياط وأوما بيده إلى ظهره

      تاريخ مدينة دمشق ج67 ص344 - سير أعلام النبلاء ج2 ص602 - البداية والنهاية ج8 ص107


      [font=Arial][b][size=13pt]Ebu Seleme diyor ki: Ebu Hureyre’den şöyle dediğini duydum: Ömer dünyadan göçene kadar biz “Allah Resulü şöyle buyurdu” diyemiyorduk.
      - Ebu Seleme: “Ne için öyle diyemiyordunuz?”
      - Ebu Hureyre: “Biz onun kırbaçından korkuyorduk” dedi ve eliyle sırtına işaret etti.
      (Tarih-i Medine, Dimaşk, c.67,s.344; Siyer-i A’lam’un- Nübela, c.2, s.602; el-Bidaye ve’n-Nihaye, c.8,s.107)

      [font=Arial][b][size=13pt]Yine Ebu Hureyre, eğer bu rivayetleri, Ömer’in zamanında söyleseydim kırbaçlanırdım diyor:
      [color=green][size=13pt][b]
      قال محمد بن يحيى الذهلى ثنا عبد الرزاق عن معمر عن الزهرى قال... يقول أبو هريرة أفكنت محدثكم بهذه الأحاديث وعمر حى أما والله إذا لأيقنت أن المحففة ستباشر ظهرى
      البداية والنهاية ج8 ص107


      إذا لألفيت المخفقة ستباشر ظهري

      مصنف عبد الرزاق ج11 ص262 ش 20496- الجامع ج11 ص262 ش20496



      [font=Arial][b][size=13pt]Zohri de şöyle diyor: Ebu Hureyre diyordu ki: “Ömer hayatta olduğu halde bu hadisleri size söyleyebilir miydim! Bilin Allah’a and olsun ki, bunları söylemiş olsaydım, sırtımın kırbaçlanacağına yakin ederdim.”
      (el-Bidaye ve’n-Nihaye, c.8s,107. Az bir farklılıkla: Musannef-i Abdurrazzak, c.11,262, H.20496. Aynı manaya yakın sözler şu kaynaklarda da geçer: Tezikiretul Huffaz, c.1,s.7; Tevcih’un-Nezar ila Usul’il-Eser,c.1,s.62)

      Ebu Hureyre yine başka bir rivayette şöyle itirafta bulunmaktadır:

      عن ابن عجلان : أن أبا هريرة كان يقول : إني لأحدث أحاديث ، لو تكلمت بها في زمن عمر ، لشج رأسي .

      سير أعلام النبلاء ج 2 ص 601 ، تاريخ مدينة دمشق ج67 ص343



      [font=Arial][b][size=13pt]“Ben şimdi bazı hadisleri anlatıyorum, eğer bunları Ömer’in zamanında nakletseydim, mutlaka başımı kırardı.”
      (Tarih-i Medine, Dimaşk, c.67,s.343; Siyer-i A’lam’un-Nübela, c.2,s.601)

      Ehl-i Sünnet’in meşhur âlimi Zehebi, Ebu Hureyre’nin biyografisinde şöyle yazıyor:

      عن السائب بن يزيد : سمع عمر يقول لأبي هريرة : لتتركن الحديث عن رسول الله صلى الله عليه وسلم ، أو لألحقنك بأرض دوس ! .

      سير أعلام النبلاء ج 2 ص 600 و كنز ج 10 ص 291 و البداية والنهاية ج8 ص106 و أخبار المدينة ج2 ص12 ش 1361 و تاريخ مدينة دمشق ج50 ص172 و ج67 ص343


      [font=Arial][b][size=13pt]Saib b. Yezid diyor ki: Ömer’in Ebu Hureyre’ye şöyle dediğini duydum: “Resulullah’dan (s.a.a) hadis nakletmeyi mutlaka terk edeceksin veya seni Devs’e sürerim.”
      (Siyer-i A’lam’un-Nübela, c.2,s.600; Kenz’ul-Ummal, c.10,291; el-Bidaye ve’n-Nihaye, c.8,s.106; Ahbar’ul-Mediyne, c.2,s.12, R.1361; Tarih-i Dimaşk, c.50,s.172 ve c.67,s.343)

      Eğer Ebu Hureyre, gerçekten Resulullah’dan (s.a.a) duyduğu hadisleri naklediyorduysa, Neden Ömer buna mani oluyordu, hatta onu Devs’e sürmekle tehdit ediyordu? Acaba Ömer’in, Resulullah’ın sahabesinin hiçbir suçu olmadan onu tembih etmesi mümkün mü?!

      İbn-i Kuteybe de bu konuda şöyle bir söz nakleder:

      : ابن قتيبه
      وذكر أبا هريرة فقال أكذبه عمر وعثمان وعلي وعائشة رضوان الله عليهم

      تأويل مختلف الحديث ج1 ص22


      [font=Arial][b][size=13pt]“Ebu Hureyre’yi andı (kendisi veya İnb-i Mesud) ve şöyle dedi: Ömer, Osman, Ali ve Aişe onu tekzip etmişler.”

      Ebu Hureyre'nin gerçek yüzünü tanımak isteyenler şu linke bakabilirler:
      http://www.valiasr-aj.com/fa/page.ph...&id=106#13

      "Haksızlık edenler, hangi dönüşe (hangi akibete) döndürüleceklerini yakında bileceklerdir." (Şuara 227)

      Yorum


        #48
        Ynt: İhtilaflı Konulara Delil olan Kaynakların İncelenmesi

        SELAM OLSUN ALLAH'IN HABİBİNE VE TEMİZ PAK KILDIĞI EHLİ-BEYTE

        Sayın F.Altan bu konu hakkında size bir kaç soru sormak istiyorum.

        1) Vermiş olduğunuz kaynakları bizzat kendiniz araştırıp ana kaynaklarından okudunuz mu?
        2) Şayet okudu iseniz eserin sahibleri bu konular hakkında başka sözler söylüyorlar mı? ( Mesela bu olayı şerh eden veya İkinci halife Ömerin bin Hattabın neden bu şekilde davrandığı konusunda)
        3) İkinci halife Ömer bin Hattab'ın hilafeti döneminde hadis nakletme konusunda sadece Ebu Hureyre yemi böyle davranıyordu yoksa hadis nakleden sahabelerin hepsine mi? (Hadis titizliğininden dolayı.)
        4) Ebu Hureyre'yi tekzib etme konusundaki vermiş olduğunuz rivayetin sıhahlığını yazarmısınız?

        Siz sorularıma cevap veriniz bende bu konu hakkında bir kaç kelam ederim inş.
        EY AZİZAN, BİZ KAR-ZARAR HESABI YAPMAKSIZIN SEVGİ'YE TESLİM OLUR SELAMA ERERİZ. KİM NE DERSE SÖYLESİN, SEVDİM ALİ'Yİ. KAR-ZARAR http://www.nuvezan.com/

        Yorum


          #49
          Ynt: İhtilaflı Konulara Delil olan Kaynakların İncelenmesi

          SELAM OLSUN ALLAH'IN HABİBİNE VE TEMİZ PAK KILDIĞI EHLİ-BEYTE

          Sayın Hudeyfe, sana link vermişim, bir sözün varsa git sor, fazla konuşmaya gerek yok sanırım.
          O zaman ehli-sünnet falanca ve filanca sitelerden getirdikleri şiaya atılan iftiralar konusunda neden bu başlıkları asan kişilere karşı geliyordunuz. Onlardan deliller isteyip ana kaynakları okumalarını istiyor neden istiyordunuz siz de gidip o belgeleri asanların verdikleri linklere bakıp sözünüz var ise oraya yazsaydınız.

          Sanırım ilim bu olsa gerek Rahman neden Kur-an'ı Kerimde bir çok yerde AKLETMEZMİSİNİZ diye buyurduğunu anlamak gerek.

          Bu gidişle ecrinizi Ebubekir ve Ömer'in elinden alırsınız.
          Ben ecrimi Rahmandan bekliyorum ilminize yakışan bir uslub ne diyeyim.


          Herkese bunu okumuş musun okumamış mısın soruyorsunuz, sana ne benim okuyup okumadığımdan, söz sahibi belli, derdiniz varsa gidin söz sahibinden sorun.
          Söz sahibi eğer gelip burda bunları asmış olsa idi söz sahibine sorardım. Ama siz söz sahibinin görüşlerine güvenerek getirip buraya astınız doğal olarak sizden soracam söz sahibinden değil. O zaman ben size şunu mu demem gerekir? Söz sahibi varken siz niye gelip buraya bu yazıyı asıyorsunuz madem cevap vemiyorsanız?

          Bu konuyla ilgili diğer bir sitedeki yazınızı okumuşum, ne yazacağınızı da eğer yazarsanız tabi biliyorum. Bizim daha önemli işlerimiz var boş şeylerle vaktimizi çalmayın lütfen.
          Benim bir yıl öncesine kadar hangi sitede ne yazdı isem çoğuna artık muhalefet ediyorum yazdıklarımın yanlış olduğuna kanaat getirdim. O dönemdeki cehaletim Rabbim affetsin inş.

          Şimdilerde ne yazacağımı bilmenizin imkanı yok sadece tahmin yürütebilirsiniz ha Eğer Rahman size gaybı bildirmediyse.

          Madem işiniz gücünüz var işinizle uğraşın ne diye gelip söz sahibinin uğramadığı siteye söz sahibinin yazısını ekliyorsunuz. Bırakın eğer münasip görürse söz sahibi yazsın ve gelecek sorulara cevap versin.

          Bu arada diğer sitelerde ne yazdı isem isterseniz getirip buraya asarsınız eğer hala o yazıyı onaylıyorsam arkasında dururum yok eğer onaylamıyorsam gider o sitede o yazımı siler ve özür dilerim. Ama sizin işiniz gücünüz vardı demi şimdi gidib site site yazılarımı araştırmasınız.
          EY AZİZAN, BİZ KAR-ZARAR HESABI YAPMAKSIZIN SEVGİ'YE TESLİM OLUR SELAMA ERERİZ. KİM NE DERSE SÖYLESİN, SEVDİM ALİ'Yİ. KAR-ZARAR http://www.nuvezan.com/

          Yorum


            #50
            Ynt: İhtilaflı Konulara Delil olan Kaynakların İncelenmesi

            analitisizm dil sorununu ele alır ve bilgiye bizim dille ulaşacağımızı savunur. iletişimin dille sağlandığını kelimeler incelenirse bilgiye ulaşacağını kelime kadar bilgimizin olduğunu söyler. bir yerde der sorun varsa orda dile dayalı iletişimsizlik vardır der...

            Çok değerli alimimiz kendisinden istifademizin sınırı olmayan, Ehlibeyt a.s.'ın tertemiz ahlakı ile ilmini bize aktardığı için üzerimizde babamızdan daha çok hak sahibi olan sn F. Altan üstadımızın yukardaki sözleri biraz izaha muhtaç görünmektedir. ki saf zihinler bunları yanlış anlayıp incinmesin, tertemiz niyetleriyle Ehlibeyt ahlakını görsün ve iyi niyetlerinin karşılığında hüsranla karşılaşmasınlar...

            üstadıma benim yazdığım yazılardaki gösterdiği yanlışlıklar ve açıklamalardan dolayı bu konuda ben de ona hizmet etmeyi hem bir vicdan hem de ilmi görev sayıyorum...

            Kendisinin tertemiz Ehlibeyt a.s. ahlakından nasiplendiği, bu ahlakı gereği yanlışı asla tasvip etmediği, bizim sezemediğimiz ince tehlikeleri önceden sezip bizi uyardığı ve bize göre erken tepki görüldüğü için tepki toplayan müdahaleleri olduğuna şahitlik ederiz.

            hemen hemen tüm form izleyicilerinin kendisinden istifade ile sevgi beslediği alimlerimizdendir kendisi... Allah ilminin nurunu üzerimizden eksik etmesin. nice alimler başka yoğun işleri nedeniyle burda yazma vakitleri olamamakta oysa F. Altan ağamız kendisini bizden mahrum bırakmamaktadır..

            öyleyse...

            [quote author=f_altan link=topic=9598.msg62505#msg62505 date=1259026044]
            Sayın Hudeyfe, sana link vermişim, bir sözün varsa git sor, fazla konuşmaya gerek yok sanırım. Bu gidişle ecrinizi Ebubekir ve Ömer'in elinden alırsınız. Herkese bunu okumuş musun okumamış mısın soruyorsunuz, sana ne benim okuyup okumadığımdan, söz sahibi belli, derdiniz varsa gidin söz sahibinden sorun. Bu konuyla ilgili diğer bir sitedeki yazınızı okumuşum, ne yazacağınızı da eğer yazarsanız tabi biliyorum. Bizim daha önemli işlerimiz var boş şeylerle vaktimizi çalmayın lütfen.
            [/quote]

            üstadımızın bu zahiri sert üslubu zihinlerde tedirginlik yaratmakta, vicdanlarda acaba neden bu sertlik dedirtecek renkleri barındırmaktadır. belki de gerçekten kızmıştır kendisi.. kızdıysa bile şahsım adına bunu yadırgamam. kişi bir kere sevdi mi artık maşukunun her cefası kendine bir ödüldür...

            ya hiç ciddiye almasaydı, ya bizimle ilgilenmese yok saysaydı ya hiç sitemizde yazmasaydı?... bu açıdan baktığımızda biz bunu çok iyi değerlendirmeliyiz..

            ihl lise kısmına giderken yavaş yavaş akıllandığımız sıralardaydı. bir tefsir hocamız vardı gecesini gündüzüne katar bizi evine çağırır hizmet eder tefsir dersi yapar bize yön verir rehberlik eder kendi çocuu gibi bizimle ilgilenir hayata dair yanlış gidişatımıza doğru yön verirdi. biz de bu çabası ve sıcaklıından dolayı kendisini çok severdik. kendisini çok yüce görürdük haklı olarak. bu yücelik içinde onun bize attığı fırçalar tokatlar (pek dövmezdi) bize ödül gibi gelir kendisine karşı asla bir sevgi azalmasına neden olmazdı.. çünkü bilirdik ki bizim iyiliğimiz için yapardı kendi menfaati içn değil. bizim için onca fedakarlıklarına nankörlük edemezdik...

            ağamız F. Altan şahsen beni fırçalasa bunu bir lütuf bilirim... çünkü onun tercüme hey'etinde bulunduğu Peşaver Geceleri içimdeki nice sahte kutsalları devirip hakiki Ehlibeyt a.s. yolunu gösterdi... ben bunların hatırını nasıl unuturum unutursam nankörlük etmiş olmaz mıyım? Onun ve dier alimlerimizin kırk yıl değl kırk milyon yıl kölesi olmuşuz bu çok mu.. kölesi olmuşuz Allah günah mı yazar yoksa ilme vediğimiz değer sebebiyle bize yeni ilim kapıları mı açar...

            Ağamızın şahsıma karşı asla bir fırçasını fırça olarak görmem, Allah'ın izniyle. ama derim ki bazen biz genciz cahiliz, şeytana daha çok açığız. sizin sevme ve bizi doğruya yöneltmeye yönelik çabalarınızın ve niyetinizin ürünü zahiri sert sözler şeyana kapılmamıza neden olmasın, ne olur. biz cahiliz. Siz büyüksünüz. Resul s.a.a.'e inen: Allah'tan ki onlara yumuşak davrandın yoksa çevrenden dağılıp giderlerdi" hükmünün sizde tecellisini görmek daha çok arzumuzdur.. içinizdeki gayretinizi kelimelerinize de katmanız bizim doğruyu tercihimiz konusunda daha çok yardımınız anlamına gelecektir...

            bu arada Ağamıza akıl öğrettiğimi düşünenler de olacaktır. Haşa biz bundan Allah'a sığınırız. biz sadece alimlerimizin yaptıklarından istifade ederiz.. onları Sahibuz Zaman ağamızın vekilleri olarak görürüz. Onların ilminin yayıcısı fakihler olarak görürüz gaybeti döneminde... o nedenle bizim işimiz onlara uymaktır onları kendimize uydurmak değil..

            başta da yazdığım gibi bizimki sadece zahirle batın arasındaki farka işaret ederek zahire kapılmayalım ağamızın bizim için yaptığı fedakarlıkları görelim demektir... ağamızın, bizim zayıflığımızı gözetip şeytanın kucağına itilmememiz için daha çok şefkat göstermesidir. bir baba gibi... Bizi düşmanlarımıza gülünç duruma düşürmemesi içindir...

            Bu şeytanın iğvasına en çok açık olan tertemiz Ehlibeyt a.s. yolcularının olduğu, en çok fitne ve sınavla karşılaşacak olanların bu mazlum Ehlibieyt a.s. aşıklarının olduğu gerçeğinden dolayı bize acımasını istememizdir...

            Alimler bir şey kaybetmezler. onlar en engin denizlerde de yüzmesini bilenlerdir, denize düştüklerinde oysa bizler? biz cahilleri kim kurtarır onların getirdiği ilim olmasa, fakihler olmasa, bulutun ardından kim getirir bize sıcaklığını Sahibuz zamanın, nurunu???

            Yorum


              #51
              Ynt: İhtilaflı Konulara Delil olan Kaynakların İncelenmesi

              Hudeyfe , Sizin Başka işiniz yok mu Ebu Bekir ve Ömer i savunuyorsunuz , onlara hakaret dururken Şia ya yakışır mı sizin bu yaptığınız ayıp ediyorsunuz. Ebu Bekir ve Ömer’i savunmak size mi kaldı ? Bakın Ehl-i sünnet yada Vahabi olacaksınız bu gidişle.

              Bunlar şaka tabi ama kafamı bir şey takıldı neden böyle bir durumda hemen birini inancından çıkarıyorsunuz anlamış değilim Şia araştırmaz sormaz direk kabul mu eder ? Yada Ebu Bekir ve Ömer , Osman a küfür ( Lanet vs ) etmezse Şia lıktan mı çıkıyor . Eğer bunları sormazsa Ecri Hz Ali den Sorar ise de Ecri Ebu Bekir ,Ömer ve Osman’a mı geçiyor anlamış değilim gerçekten .

              Yorum


                #52
                Ynt: İhtilaflı Konulara Delil olan Kaynakların İncelenmesi

                [quote author=Muvahhid link=topic=9598.msg62616#msg62616 date=1259160461]
                Hudeyfe , Sizin Başka işiniz yok mu Ebu Bekir ve Ömer i savunuyorsunuz , onlara hakaret dururken Şia ya yakışır mı sizin bu yaptığınız ayıp ediyorsunuz. Ebu Bekir ve Ömer’i savunmak size mi kaldı ? Bakın Ehl-i sünnet yada Vahabi olacaksınız bu gidişle.

                Bunlar şaka tabi ama kafamı bir şey takıldı neden böyle bir durumda hemen birini inancından çıkarıyorsunuz anlamış değilim Şia araştırmaz sormaz direk kabul mu eder ? Yada Ebu Bekir ve Ömer , Osman a küfür ( Lanet vs ) etmezse Şia lıktan mı çıkıyor . Eğer bunları sormazsa Ecri Hz Ali den Sorar ise de Ecri Ebu Bekir ,Ömer ve Osman’a mı geçiyor anlamış değilim gerçekten .

                [/quote]

                elinizden gelse şia ile sünniliğin tarih anlayışı aynıdır diyeceksiniz. Yani şimdi İmam Ali a.s.'ın hilafetini gasbettikleri, dine bidat ve hurafeler soktukları, dinin imamat gibi en önemli inancını dinden çıkarttıkları, halkın böldükleri, firavna yakışan dünya saltanatlarına islam maskesi takıp müslümanların zihinlerini darmadağın ettikleri için Ebubekir Ömer ve diğeri hakkında şianın nasıl tarafsız sessiz durmasını savunursunuz bunu anlamış değilim. hedefiniz nedir bunu gerçekten merak ediyorum.. sünniliği çok seviyorsanız onları sünni büyükleri olduğu için sünniler kadar seviyorsanız buyrun sünni olun.

                Ebubekir Ömer ve diğerine sempatik bakan şiileri de ben yeni görmeye başladım bu ne amaçtır? gidin istediğiniz gibi sünni olun size kimse bir şey mi der? öyle olanlar yok mu

                ama taraftarlık anlamına gelen şiayı bozmaya net duvarlarını aşındırmaya berrak ölçülerini bulanıklaşmaya sizin hakkınız olmadığı gibi buna gücünüz de yetmeyecektir...

                takiyye ya da başka bir amaçla bunları yaptığınızı sanmıyorum öyle olsa bunu kelimeleri seçerkenki samimiyetiniz ve hassasiyetinizden sezerdik. ama siz burda resmen şiileri aşağılıyor dalga geçiyorsunuz. illa biz de aliekberbabacan gibi radikal gulat mı olalım yani bu mudur istediğiniz...

                yani Ebubekir ve Ömeri savunan biri vahhabi ya da sünni olmaz mı hala şii midir yani?.. burdaki şii kardeşler tarihin doğrularını gündeme getirdikleri için siz hiç bir belge koymadan yerine onların tezlerini çürütecek gücü göstermeden diyorsunuz ki biz Ebubekiri savunduğumuz için şiilerden eleştiri alıyoruz...

                almayacak mısınız. tamam onlar da haksız değillerdi deyip o büyük bozukluğu görmezlikten mi gelelim. güce boyun mu eğelim popüler zulüm kültürüne teslim mi olalım

                hayır biz bunu yapmayız. biz şiiyiz. bağrımız yanar hem de Ali a.s. gibi. zalim sultan Ebubekir Ömer zihniyetinin oluştuduğu saltanat düzeni olduğu sürece adı müslüman olanların zihinlerinde biz asla susmayacağız ve hem onları hem de onları koruyanları eleştireceğiz. çünkü

                "Ve zulmedenlere meyletmeyin, sonra ateşle azâba uğrarsınız ve Allah'tan başka bir dostunuz yoktur, sonra yardım da görmezsiniz." Hud 113

                Yorum


                  #53
                  Ynt: İhtilaflı Konulara Delil olan Kaynakların İncelenmesi

                  [quote author=ehlibeytin_izinde link=topic=9598.msg62633#msg62633 date=1259175721]
                  elinizden gelse şia ile sünniliğin tarih anlayışı aynıdır diyeceksiniz. Yani şimdi İmam Ali a.s.'ın hilafetini gasbettikleri, dine bidat ve hurafeler soktukları, dinin imamat gibi en önemli inancını dinden çıkarttıkları, halkın böldükleri, firavna yakışan dünya saltanatlarına islam maskesi takıp müslümanların zihinlerini darmadağın ettikleri için Ebubekir Ömer ve diğeri hakkında şianın nasıl tarafsız sessiz durmasını savunursunuz bunu anlamış değilim. hedefiniz nedir bunu gerçekten merak ediyorum.. sünniliği çok seviyorsanız onları sünni büyükleri olduğu için sünniler kadar seviyorsanız buyrun sünni olun. [/quote]

                  1 Ben ne Şia nede Ehl-i Sünnet aynıdır diye bir şey söylemedim.
                  2 Kimsenin tarafsız kalmasını istemedim.
                  3 Neden birileri size göre yanlış olan bir şeyi söyleyince hemen size saldırdığını düşünüyorsunuz neden bu kadar saldırgan oluyorsunuz ? Sizin her söylediğinize eyvallah yada haklısınız demek zorundayım ?
                  4 Yazdığım o ufak yazıda belirtmeme rağmen burada hemen yine aynı şey tekrarlanmış buyurun suni olun nasıl bir mantık nasıl bir yaklaşım halen çözemedim bunu.


                  [quote author=ehlibeytin_izinde link=topic=9598.msg62633#msg62633 date=1259175721]
                  Ebubekir Ömer ve diğerine sempatik bakan şiileri de ben yeni görmeye başladım bu ne amaçtır? gidin istediğiniz gibi sünni olun size kimse bir şey mi der? öyle olanlar yok mu
                  [/quote]

                  Sizin ki ne amaçsa benimki de o amaç size göre doğru olan şey bana göre yanlış sizinle aynı şeyleri düşünceyim diye bir şey yok .

                  [quote author=ehlibeytin_izinde link=topic=9598.msg62633#msg62633 date=1259175721]
                  ama taraftarlık anlamına gelen şiayı bozmaya net duvarlarını aşındırmaya berrak ölçülerini bulanıklaşmaya sizin hakkınız olmadığı gibi buna gücünüz de yetmeyecektir...
                  [/quote]

                  Kim senin ne Şia ya bir şey de söylediği yok ama bakıyorum siz öyle saldırgansınız ki yazılan çizilen her şeyden bir şeyler çıkarıyorsunuz kendinize. Benim yazdığım bu şeyden dolayı Şia nın ölçülerimi bulanıklaştı?

                  [quote author=ehlibeytin_izinde link=topic=9598.msg62633#msg62633 date=1259175721]
                  takiyye ya da başka bir amaçla bunları yaptığınızı sanmıyorum öyle olsa bunu kelimeleri seçerkenki samimiyetiniz ve hassasiyetinizden sezerdik. ama siz burda resmen şiileri aşağılıyor dalga geçiyorsunuz. illa biz de aliekberbabacan gibi radikal gulat mı olalım yani bu mudur istediğiniz...
                  [/quote]

                  Kelimelerimde ne var söylermisin küfür mü var ? Şialarla dalga geçmedim Bazı Şiaların söylenen her şey ama her şey kabul etmesi ve araştıran kişiyede hemen ithamlarda bulunması aynı şu anda sizin yaptığınızı yapmalarını kınıyorum ben sadece.

                  [quote author=ehlibeytin_izinde link=topic=9598.msg62633#msg62633 date=1259175721]
                  yani Ebubekir ve Ömeri savunan biri vahhabi ya da sünni olmaz mı hala şii midir yani?.. burdaki şii kardeşler tarihin doğrularını gündeme getirdikleri için siz hiç bir belge koymadan yerine onların tezlerini çürütecek gücü göstermeden diyorsunuz ki biz Ebubekiri savunduğumuz için şiilerden eleştiri alıyoruz...
                  [/quote]

                  Güzel kardeşim ya sen yazılanları okumadın yada istediğin gibi anladın ne ben Şiayı savundum neden Suniyi nede bir başkasını. Dikkatini çekerse eğer yazımda söylenen bir lafı eleştirdim sende olayı nerden nereye getirdin bravo .

                  [quote author=ehlibeytin_izinde link=topic=9598.msg62633#msg62633 date=1259175721]
                  almayacak mısınız. tamam onlar da haksız değillerdi deyip o büyük bozukluğu görmezlikten mi gelelim. güce boyun mu eğelim popüler zulüm kültürüne teslim mi olalım
                  [/quote]

                  Sana yada bir başkasına zulüme boyun eğin diyen olmadı.

                  [quote author=ehlibeytin_izinde link=topic=9598.msg62633#msg62633 date=1259175721]
                  hayır biz bunu yapmayız. biz şiiyiz. bağrımız yanar hem de Ali a.s. gibi. zalim sultan Ebubekir Ömer zihniyetinin oluştuduğu saltanat düzeni olduğu sürece adı müslüman olanların zihinlerinde biz asla susmayacağız ve hem onları hem de onları koruyanları eleştireceğiz. çünkü
                  [/quote]


                  Onları eleştireceğiz demişsin ama Maaşını onlardan alıyorsun ne gariptir bu demi. Ve o saydığın Ebu Bekir , ömer i anlatarak o parayı kazanıyorsun.


                  Tekrar söylüyorum ben yazdığım Hudeyfe , Sizin Başka işiniz yok mu Ebu Bekir ve Ömer i savunuyorsunuz , onlara hakaret dururken Şia ya yakışır mı sizin bu yaptığınız ayıp ediyorsunuz. Ebu Bekir ve Ömer’i savunmak size mi kaldı ? Bakın Ehl-i sünnet yada Vahabi olacaksınız bu gidişle.

                  Bunlar şaka tabi ama kafamı bir şey takıldı neden böyle bir durumda hemen birini inancından çıkarıyorsunuz anlamış değilim Şia araştırmaz sormaz direk kabul mu eder ? Yada Ebu Bekir ve Ömer , Osman a küfür ( Lanet vs ) etmezse Şia lıktan mı çıkıyor . Eğer bunları sormazsa Ecri Hz Ali den Sorar ise de Ecri Ebu Bekir ,Ömer ve Osman’a mı geçiyor anlamış değilim gerçekten .
                  Bu yazıyı ne Şialardan dalga geçmek adına yazdım nede sayın f_altan la alay etmek için yazdım ben bunu daha önce de yazdım http://www.velayet.com/index.php?topic=9598.25 ben sadece şunun için yazdım bunları yine dile getiriyorum aynı şeyleri KUR ANDA 750 AYET BİLİM VE ARAŞTIRMAYI EMREDİYOR ARAŞTIRMADAN KABUL EDİLEN BİRŞEY NEKADAR DOĞRUDUR .
                  SİZ BANA KUR AN AYETİ YAZMIŞSINIZ BENDE SİZE DİYORUM 750 AYET ARAŞTIRMAYI EMREDİYOR ARAŞTIRIN DİYOR. BİRİ BİRŞEY ARAŞTIRIYOR DİYE ONU HEMEN ŞİALIKTANMI ÇIKARMANIZ GEREKİYOR BEN BUNU ANLAMIŞ DEĞİLİM YAZIMDADA BUNU DİLE GETİRDİM AMA SİZ MAŞALLAH NEREYE GETİRİP ÇIKARDINIZ.

                  Ayrıca takrar söylüyorum burada ne Ebu bekiri ne ömeri ne osmanı nede bir başkasını savunan yok . olmayan ithamlarda bulunduğunuz için karşı geliyoruz. şia inancında tarihinde veya hadis külliyatın da olmayan bir şeyi şiaya itham ettiklerinde veya zayıf olan hadislerle sizi itham ettiklerinde nasıl karşı geliyorsanız düşmanınız olsa dahi onlara atılacak iftiralara karşı gelmeniz bir müslüman olarak Ali şiası olarak ilk vazifeniz olsa gerek.

                  Yorum


                    #54
                    Ynt: İhtilaflı Konulara Delil olan Kaynakların İncelenmesi

                    Kuran’ı Kerim'in İlk Ayeti

                    ALAK SURESİ

                    1- Oku Rabbinin adıyla ki bütün mahlûkatı yarattı

                    Yorum


                      #55
                      Ynt: İhtilaflı Konulara Delil olan Kaynakların İncelenmesi

                      ben burayı görmemiştim baya yazmışsınız..

                      açıkça söylemeliyim ki composer kardeşim siz paronayak olmuşsunuz. olmayan şeyler var sanacak kadar septik yani.. nedir bu haliniz. ben elmeddin kardeşimle msn de görüşüyorum kendisi azerbaycanlıdır. ve sitede yenidir. farklı ülkelerden olmamızın nimetini birlikte yaşıyor kendi ülkelerimizdeki ilmi faaliyetler ve kaynaklar hakkında görüş alışverişinde bulunuyoruz. kendisine bu kurban bayramında usulü kafiyi gönderecektim ama azerbaycana gidecek kardeşimle görüşemedim bu vesileyle bu olumsuz haberi kendisine iletmiş olayım..

                      amme kelimesinin hadiste sünnilik anlamında kullanıldığı konusuna gelince..

                      hadisi baştan sonra okuyan birisi zaten bunu hemen farkedecektir. Doğru amme kelimesi, hususi, yerel, şahsi anlamının zıttı olan genel anlamına gelir. umumi kelimesi burdan türemiştir. direkt olarak sünni anlamında değildir. ancak gerek ayet gerek hadisler olsun gerekse günlük hayatta, kelimeler bazen gerektiğinde başka kelimelerle ifade edilirler. bunların bir çok sebepleri vardır. bunlara girmeyiz. ancak burdaki sünni kelimesi değil de amme kelimesinin kullanılmasının sebebi hikmetine gelecek olursak:

                      1- muhatabın zihninde amme kelimesi bu anlama geldiği için gerek duyulmamış olabilir

                      2- olay mezhebi bağlamda çatışma yaratacak kadar sığlaştırılmamış olabilir

                      3- amme genel anlamına geldiği için, o gün toplumda müslümanların geneli denilebilecek kadar çoğunluğu sünni olduğu için bu benzerlikten dolayı bu kelime kullanılmış olabilir

                      4- hadisin şerhinde geçen açıklama budur. bunu biz söylemiyoruz şianın seçkin uleması söylüyor.

                      5- amme kelimesiyle İmam a.s.'ın şiayı kastetmediği açıktır. çünkü tartışan iki şii diye geçtiği için şianın kendi içindeki farklılıktan ihtilaftan sözediliyor

                      6- ammeden kasıtın sünnilik olduğunu amme görüşünün hakimin (kadı) görüşü olduğu anlatıldığı için iktidar olan yönetimin mezhebi olmasından da çıkarabiliyoruz.

                      7- Amme'nin sünnilkten başka diğer fırkalar olabilmesi mümkün değildir. çünkü tarihte hiç bir mezhep çoğunluk, ve iktidar olup genellik kazanabilmiş değildir. genel alışkanlık ve yaşam şekli haline gelmiş değildir...

                      sizin bu ön yargı ve karşı çıkışlarınızın ilmi ve ahlaki dayanaklarını anlayabilmiş değilim... yazınızda küçümseme var neden? çok mu biliyorsunuz. ben daha önce amme kelimesinin sünni anlamına geliş sebebini açıkladım kısaca hiç bir karşı ilmi delil sunmadan olayı neden kişiselleştirdiniz? yok kopya yok buraya alan yok sipariş gibi?

                      Ey kerim Rabbimiz”, derler, bizi ve bizden önceki mü’min kardeşlerimizi affeyle! İçimizde mü’minlere karşı hiçbir kin bırakma! (Haşir, 59/10)."

                      Yorum


                        #56
                        Ynt: İhtilaflı Konulara Delil olan Kaynakların İncelenmesi

                        SELAM OLSUN ALLAH'IN HABİBİNE VE TEMİZ PAK KILDIĞI EHLİ-BEYTE

                        Yukarda tartışılan konular hakkında başka kimsenin diyecek bir sözü yoksa eğer ben noktayı koyup bir başka kaynağa geçmek istiyorum.
                        EY AZİZAN, BİZ KAR-ZARAR HESABI YAPMAKSIZIN SEVGİ'YE TESLİM OLUR SELAMA ERERİZ. KİM NE DERSE SÖYLESİN, SEVDİM ALİ'Yİ. KAR-ZARAR http://www.nuvezan.com/

                        Yorum


                          #57
                          Ynt: İhtilaflı Konulara Delil olan Kaynakların İncelenmesi

                          [quote author=Hudeyfe link=topic=9598.msg63084#msg63084 date=1259606062]
                          SELAM OLSUN ALLAH'IN HABİBİNE VE TEMİZ PAK KILDIĞI EHLİ-BEYTE

                          Yukarda tartışılan konular hakkında başka kimsenin diyecek bir sözü yoksa eğer ben noktayı koyup bir başka kaynağa geçmek istiyorum.
                          [/quote]

                          buyurun lütfen

                          Yorum


                            #58
                            Ynt: İhtilaflı Konulara Delil olan Kaynakların İncelenmesi

                            Bismihi Teala
                            Birkaç gündür, klaviye bozuk olduğundan yazılanlara cevap veremedim. ehlibeytin_izinde hocam, benimle ilgili sözlerinizden dolayı çok teşekkürler. Tavsiyelerinizi gözönünde bulundurmaya çalışacağım için. Tevasi bilhak ve tevasi bissabr İslami düsturlardandır. Tezekkürün müminlere faydası vardır. Allah sizden razı olsun.

                            Yine kendilerine saygı duyduğum bazı insanların hakkımda sarfettikleri sözlerden dolayı üzüldüm. Biz imameti nebilikten üstün biliyoruz, dolayısıyla İmamları da ilim, velayet vs. açısından Hz. Peygamber (s.a.a) hariç diğer peygamberlerden üstün biliyoruz. Bu konudaki onlarca hadisimizi "ayağımın altına alırım" diyenler çıktı ve ne adam olduklarını ortaya koydular ve bu konuda maalesef o şahısa destek verenler bile oldu. Bizleri şirk, küfür ve sapıklıkla suçladılar ama o adil (!) şahıstan bir ses çıkmadı. EDİT..... Daha sonra da forumda fitne çıkarmaya çalışmış ve var gücüyle şianın aleyhinde yazılar yazmaya teşebbüs etmiştir. Hala o adamı hiç sıkılmadan savunanları görüyorum. Adam kafirler, müşrikler ve sapıklar hakkındaki ayetleri bulup aleyhimizde kullanıyordu. Tabi adaletli davranmaya çalışanlar bunları hiç görmediler!!! Adam son zamanlarda da var gücüyle Şianın aleyhine çalışmaya başladı ve forumda bir fırtına ve fitne kopardı, önü alınmasaydı daha neler yapacağını Allah bilirdi. Allah ıslah eylesin.


                            MÜSLÜMANIM DİYEN BİR KİŞYE KİMSENİN MÜRTED DEMEYE HAKKI YOKTUR.

                            F.Altan bir müslümana mürted dediğinden dolayı tarafımca. 2 nolu uyarı verilmiştir.
                            "Haksızlık edenler, hangi dönüşe (hangi akibete) döndürüleceklerini yakında bileceklerdir." (Şuara 227)

                            Yorum


                              #59
                              Ynt: İhtilaflı Konulara Delil olan Kaynakların İncelenmesi

                              [quote author=Hudeyfe link=topic=9598.msg62328#msg62328 date=1258893845]

                              Şimdi düşünmek gerek eğer Hz Peygamber ve Hz Huzeyfe sadece bu münafıkların isimlerini biliyor iseler ve Hz Peygamber Hz Huzeyfe'ye bunları açıklamamasını beyan etmesine rağmen Hz Huzeyfe'nin bu münafıkların kim olduklarını açıklamadığına göre. ( Ki Hz Huzeyfe'nin bu münafıkları açıkladığına dair hiç bir delil yoktur.) Bu şahısların isimlerini İbn-i Hazmın el-Mücella fî tahkiki ehâdîsi'l-muhalla adlı eserinde geçen rivayetin ilk ravisi bunları nerden bilmektedir?

                              Ya Hz Huzeyfe Hz Peygamberin sırrını ifşa etmiştir?
                              Yada o ravi yalan söylemektedir.

                              ( Bu arada ben bu sırrı ifşa etmedim )
                              [/quote]

                              Kendisini bir araştırmacı (!) olarak gören kardeş, bu son sözüyle rivayetin batıl olduğunu ispatlamaya çalışmıştır!! Ama biraz araştırsaydı ve insaflı davransaydı bu neticeye varmazdı. Bakın Bihar'dan verdiği adrese (c.21,s.247) ben baktım. Orada şöyle bir ibare vardır: "...qalu efela te'mur bihim ya Resulellah, iza caukennas fe-tadrib a'naqehum? qale: "ekrehu en yetehaddesen nasu ve yequlune: İnne Muhammed'en qed vadaa yedehu fi ashabihi." fe semmahum lehuma, summe qale: "Uktumahum"
                              (Dediler ki: "Ya Resulellah, onların getirilmelerini emretmiyor musun, halk geldiğinde onların boynunu vurasın?" Buyurdu ki: "Halkın bu konuyu konuşacaklarını ve: "Şüphesiz Muhammed, ashabının üzerine elini koydu (onları öldürmeye kalkıştı)" diyeceklerini sevmiyorum."
                              Sonra onların kim olduklarını onlara bildirdi ve "bunu saklayın" dedi.
                              Resulullah (s.a.a) "bunu saklayın buyurmuştur" neden? Çünkü onların ne yaptıkları ve kim oldukları açıklansaydı Hz. Peygamber de onları cezalandırsaydı o zaman bu halk arasında konuşulacak ve fitneye sebep olacaktı. Bundan dolayı onları açıklamayın buyurmuştur ama kendisinden sonra böyle bir şey olmadığından yani halk Hz. Peygamber hakkında öyle konuşmayacağından dolayı onu özel şahıslara bildirmelerinin hiçbir sakınca yoktu. Bu bir.
                              İkincisi; Böyle önemli bir konu Hz. Ali ve diğer Ehlibeyt imamlarından saklanır mı, onlara gizli kalır mı? Oysa kendileri; "geçmiş ve gelecek bütün olayların ilmi bizim yanımızdadır" buyurmuşlar. Hz. Ali'nin Camia ve Hz. Fatıma'nın mushafında bunlar mutlaka yazılmıştır. Çünkü rivayetler onlarda her şeyin belirtildiğini açıklamışlar. Bu konuyla ilgili ehlibeytin_izinda hocamız bir açıklama yaptılar ama maalesef eleştiren şahıs onları dikkate almadı.
                              Bir de şu vardır; büyük şahsiyetler genellikle birçok konuları özel dostlarına anlatırlar ama ben hayatta olduğum sürece onu başkalarına anlatmayın diye de tavsiyede bulunurlar. Örneğin, İmam Mehdi'yi görenler ve onunla mülakat edenler çok olmuştur ama onlar hayatta olduğu müddetçe başkalarına anlatmamaları emredilmiştir. Velhasıl; bizim itikadımıza göre, Hz. Peygamber (s.a.a) hiçbir şeyi Hz. Ali'den saklamamıştır, bütün ilimleri ona öğretmiştir, Hz. Ali de diğer imamlardan hiçbir şeyi saklamamıştır, onlar da uygun gördüklerinde özel ashaplarına bunlardan bazılarını bildirmişler. Vesselam.

                              "Haksızlık edenler, hangi dönüşe (hangi akibete) döndürüleceklerini yakında bileceklerdir." (Şuara 227)

                              Yorum


                                #60
                                Ynt: İhtilaflı Konulara Delil olan Kaynakların İncelenmesi

                                Ben bu Şia anlayışındaki Ebubekir,Ömer,Osman düşmanlığını bir türlü anlıyabilmiş değilim........haydi diyelim ki Hz.Ali'ye bir haksızlık yapıldı,birdaha yapıldı,birdaha....Sonuçta Hz.Ali hilafete(isterseniz imamete diyelim) gelmedi mi..........Ve ben Hz.Ali'nin önceki üç halife ile herhangi bir açık çatışmasını da bilmiyorum........Birçok şeyler uyduruldu ama;bir Cemel Vak'ası,bir Sıffin olayı gibi bir olay yok.....Peki Hz.Ali'yi çok çok sevdiğini belirtmek için;önceki üç halifeye düşmanlık ne demek oluyor,ve de neye hizmet ediyor anlıyamadım........
                                Şimdi soğukkanlı ve akıl çerçevesinde düşünelim;Hz.Ebubekir ilk halife;İslam devletinin ilk kurucularından,devlet düzenini kısmen sağlamış;Hz.Ömer;İslam devletinin sınırlarını birhayli genişletmiş,sürekli bir ordunun kurucusu,bürokrasinin gelişmesini sağlamış,yani devletin daha ileri uzuvlarını oluşturmuş ve hayata geçirmiş.....Hz.Osman;çok şanssız birisi,pekfazla birşey yapamamış ama,en azından Kur'an-Kerimi mushaf haline getirip günümüze kadar ulaşmasını sağlamış....Hz.Ali,hakkında fazla birşey söylemek istemem,zira bu sitedeki arkadaşlar hemen alınacaklar....Ama;o da halifelik yapmış ve iyi işler de yapmış yani....
                                Şimdi ki kavga neyin nesi;Hz Ali'yi yeniden hilafet(veya imam diyelim) makamına getiremiyeceğimize göre;acaba birileri Hz.Ali üzerinden kendi hilafet(veya imamlık) ini veya imametini ilan etmeye mi uğraşıyor........Bu düşmanlık ve çatışmayı inanın bir türlü anlıyabilmiş değilim,ve de aklım almıyor..........

                                Yorum

                                YUKARI ÇIK
                                Çalışıyor...
                                X