Islamiyetle Kafami Kurcalayan Sorular

[_Ehli Beyt_]

Ynt: Islamiyetle Kafami Kurcalayan Sorular

Islam ve Ehlibeyt mektebinin

İslam ve Ehlibeyt mektebi ayrı bişey yani ??

[Qom_u_ask]

Ynt: Islamiyetle Kafami Kurcalayan Sorular

Günümüzde Ehlibeyt mektebinde=İslam'da kölelik yok gibidir. çünkü savaş yoktur. savaş olsa olur. savaşta esirler alınır ve savaş sonunda köle edinilir. çünkü savaş her iki tarafın da hayatlarını satın aldığı ve sattığı, ölümü göze aldığı bir karşılaşmadır. bir nevi ölme ve öldürme üzerine anlaşmadır. güçlü olan öldürür zayıf olan ölür savaşta en temel kural budur. yani karşıdakinin hayatını alma hakkı vardır. artık savaşa giren her asker öldüremediği takdirde kendi hayatını başkasına hayatını hediye etmiş olur. artık hayatı kendine değil güçlü olan karşıdakine aittir. güçlü ister onu öldürür ister sağ bırakıp hayatı boyunca onun hayatından istifade eder. yani onu köleleştirir. tüm savaşlarda en temel kural budur. bunu kabul etmeyen birisi zaten savaşa girmez girmiyor! İslam da bu insanlık kanununa göre davranmak zorundadır. Çünkü karşıdaki düşmanla ancak bu sayede var olma mücadelesi verebilir. örneğin karşıdaki silahla savaşırken İslam, ben hayır onlara dille karşılık verecek silaha sarılmayacaım onları öldürmeyeceğim diyemez. derse yok olur!. işte bu yüzden hiç bir zaman savaş taraftarı olmayan İslam, kendine savaş dayatıldığında savaşın kurallarını aynen uygulamak zorunda kalır. kölelik de bunlardan biridir. kölelik gayet doğaldır. dünya üzerinde en iyi insani kölelik kuralları ve köleliği sona erdiren sistem yine İslam'dır. İmamlarımız kölelerini bir kez bile azarlamamışlar, onlara gündüz çalışma sorumluluğu yüklerken geceleri ona bağımsız hareket etme hakkı vermiştir. yediğinden yedirmiş giydiğinden giyirmiştir. bir İmamımız, tembellik edip kendisinin iyi niyetini ve insan onuruna verdiği değeri kötüye kullanan köleye:


geceleri sana kendine ait zamanı vermedim mi, yediğimden yedirip giydiğimden giyirmedim mi, sana yapamayacağın iş mi verdim? sana insan onuruna yakışmayan halde mi davrandım, peki sen neden bu iyiliklerim karşısında bana hizmet etmiyor yapılması gereken sorumluluğundaki işleri yapmıyor tembellik ediyorsun? köle bu haklı düzenlemeden dolayı kendine geliyor ve olağan şekilde çalışmasına devam ediyor.


mürtede gelince: bir kere İslam=Ehlibeyt mektebi kimseyi zorla dine sokmaz! dine giren herkesi de hemen kabul etmez. Onun bilgilenmesini, dini iyice öğrenmesini şart koşar. inançta (itikatta) anlamadan taklit etmeyi caiz (serbest) görmez. aklı olmayanan inanma ve sorumluluk yüklemez. delillerin kendine ulaşmadığı kimseyi sorumlu tutmaz. tüm bunlardan sonra aklıyla bu dini doğru görüp özgür iradesiyle seçtikten sonra artık ona değer verip dinin emirleriyle sorumlu kılar. sonra da çıkmasına izin vermez. çıkmasını gerekli gördüğünde aklına takılan tüm soru ve sorunları cevaplar. ancak yine de bu dinden çıkmak için iradesini beyan edene de başkalarına kötü örnek olmasına, bu dinin reddedilecek kötü bir düzenmiş gibi gösterilmesine, alaya hafife alınmasına da göz yummaz. onu katleder! çünkü o bunu fazlasıyla hak etmiştir.


çünkü bir kere dinden çıkan bir insan asla iyi karakterde kendi başına çekip dinden çıkmaz! o şeytanlaşmış kimse olarak dinin hükümleriyle ve Allah ve diğer saygın kutsallarımızla dalga geçmek ve onları hafife almak konusunda asla geri durmaz. onun yaptıkları karşılıksız mı kalmalıdır?

[Qom_u_ask]

Ynt: Islamiyetle Kafami Kurcalayan Sorular

[quote author=_Ehli Beyt_ link=topic=24179.msg163323#msg163323 date=1351024673]
İslam ve Ehlibeyt mektebi ayrı bişey yani ??
[/quote]
değil

[Evrim]

Ynt: Islamiyetle Kafami Kurcalayan Sorular

[quote author=Qom u aşk link=topic=24179.msg163328#msg163328 date=1351026652]
Günümüzde Ehlibeyt mektebinde=İslam'da kölelik yok gibidir. çünkü savaş yoktur. savaş olsa olur. savaşta esirler alınır ve savaş sonunda köle edinilir. çünkü savaş her iki tarafın da hayatlarını satın aldığı ve sattığı, ölümü göze aldığı bir karşılaşmadır. bir nevi ölme ve öldürme üzerine anlaşmadır. güçlü olan öldürür zayıf olan ölür savaşta en temel kural budur. yani karşıdakinin hayatını alma hakkı vardır. artık savaşa giren her asker öldüremediği takdirde kendi hayatını başkasına hayatını hediye etmiş olur. artık hayatı kendine değil güçlü olan karşıdakine aittir. güçlü ister onu öldürür ister sağ bırakıp hayatı boyunca onun hayatından istifade eder. yani onu köleleştirir. tüm savaşlarda en temel kural budur. bunu kabul etmeyen birisi zaten savaşa girmez girmiyor! İslam da bu insanlık kanununa göre davranmak zorundadır. Çünkü karşıdaki düşmanla ancak bu sayede var olma mücadelesi verebilir. örneğin karşıdaki silahla savaşırken İslam, ben hayır onlara dille karşılık verecek silaha sarılmayacaım onları öldürmeyeceğim diyemez. derse yok olur!. işte bu yüzden hiç bir zaman savaş taraftarı olmayan İslam, kendine savaş dayatıldığında savaşın kurallarını aynen uygulamak zorunda kalır. kölelik de bunlardan biridir. kölelik gayet doğaldır. dünya üzerinde en iyi insani kölelik kuralları ve köleliği sona erdiren sistem yine İslam'dır. İmamlarımız kölelerini bir kez bile azarlamamışlar, onlara gündüz çalışma sorumluluğu yüklerken geceleri ona bağımsız hareket etme hakkı vermiştir. yediğinden yedirmiş giydiğinden giyirmiştir. bir İmamımız, tembellik edip kendisinin iyi niyetini ve insan onuruna verdiği değeri kötüye kullanan köleye:


geceleri sana kendine ait zamanı vermedim mi, yediğimden yedirip giydiğimden giyirmedim mi, sana yapamayacağın iş mi verdim? sana insan onuruna yakışmayan halde mi davrandım, peki sen neden bu iyiliklerim karşısında bana hizmet etmiyor yapılması gereken sorumluluğundaki işleri yapmıyor tembellik ediyorsun? köle bu haklı düzenlemeden dolayı kendine geliyor ve olağan şekilde çalışmasına devam ediyor.


mürtede gelince: bir kere İslam=Ehlibeyt mektebi kimseyi zorla dine sokmaz! dine giren herkesi de hemen kabul etmez. Onun bilgilenmesini, dini iyice öğrenmesini şart koşar. inançta (itikatta) anlamadan taklit etmeyi caiz (serbest) görmez. aklı olmayanan inanma ve sorumluluk yüklemez. delillerin kendine ulaşmadığı kimseyi sorumlu tutmaz. tüm bunlardan sonra aklıyla bu dini doğru görüp özgür iradesiyle seçtikten sonra artık ona değer verip dinin emirleriyle sorumlu kılar. sonra da çıkmasına izin vermez. çıkmasını gerekli gördüğünde aklına takılan tüm soru ve sorunları cevaplar. ancak yine de bu dinden çıkmak için iradesini beyan edene de başkalarına kötü örnek olmasına, bu dinin reddedilecek kötü bir düzenmiş gibi gösterilmesine, alaya hafife alınmasına da göz yummaz. onu katleder! çünkü o bunu fazlasıyla hak etmiştir.


çünkü bir kere dinden çıkan bir insan asla iyi karakterde kendi başına çekip dinden çıkmaz! o şeytanlaşmış kimse olarak dinin hükümleriyle ve Allah ve diğer saygın kutsallarımızla dalga geçmek ve onları hafife almak konusunda asla geri durmaz. onun yaptıkları karşılıksız mı kalmalıdır?
[/quote]

Selamun Aleykum sizler çok yasayin amcam, çok sagolun, sizlere çok çok minnettarim.
Hayirli geceler sizlere amcacigim.

[Qom_u_ask]

Ynt: Islamiyetle Kafami Kurcalayan Sorular

selamun aleyküm yeğenim. ne demek, eğer faydalı olabildik, samimice sorduğun sorulara cevap verebildiysek bize ne mutlu. eğer eksiklik varsa bu dinimizden değil bizden kaynaklanır unutma. o zaman işin ehline (alimlerimize) gidip cevabı buluncaya kadar ya da yeniden burada sorup ehil olan kardeşlerimizden cevap alıncaya kadar pes etme. çünkü sorular boşuna gelmez insanın aklına, bunlar bilgiye açılan kapılardır. bu kapıları iyi kullanmak lazım. bol bol bilgi edinmek lazım... Rabbim bizi Ehlibeytin yolundan göz açıp kapama zamanı kadar bile olsa ayırmasın...

size de iyi geceler Evrim can

[Evrim]

Ynt: Islamiyetle Kafami Kurcalayan Sorular

- Hz.Adem’in boyu 17 metre ve eni ise 10 metre oldugu hangi Ehlibeyt mektebi kaynaklarinda geçmektedir? Böyle birsey olmasi mümkün olabilir? Mümkünse bunun ilmi ve bilim konusunda delilleri nelerdir?
- Hz.Peygamber zuhur etmeden önce cahiliye devri nasil (Ehlibeyt mektebine göre) devirdi?

[Qom_u_ask]

Ynt: Islamiyetle Kafami Kurcalayan Sorular

Bunu nereden okudunsa bizimle paylaşmalısın ki biz bilelim rivayet sahih mi değil mi diye? ben böyle bir şeyi duymuştum da tam rakam yoktu. bu gün şii arkadaşlara sordum bunu dediler doğru olma ihtimali yüksek. çünkü:

eskiden kalan hayvanların fosilleri onların çok büyük boyutlu olduklarını gösteriyor. insanların da onlara orantıyla büyük olmaları mantıklıdır. diğer yandan Nuh a.s.'ın zamanında uzun yaşamanın olduğunu biliyoruz. bu da o zamanın insanları için şartların değişik olduğunu gösteriyor. tabi tüm bunlar rivayetin kesin olmasıyla ancak doğruluk kazanır.

[Evrim]

Ynt: Islamiyetle Kafami Kurcalayan Sorular

[quote author=Qom u aşk link=topic=24179.msg163355#msg163355 date=1351111026]
Bunu nereden okudunsa bizimle paylaşmalısın ki biz bilelim rivayet sahih mi değil mi diye? ben böyle bir şeyi duymuştum da tam rakam yoktu. bu gün şii arkadaşlara sordum bunu dediler doğru olma ihtimali yüksek. çünkü:

eskiden kalan hayvanların fosilleri onların çok büyük boyutlu olduklarını gösteriyor. insanların da onlara orantıyla büyük olmaları mantıklıdır. diğer yandan Nuh a.s.'ın zamanında uzun yaşamanın olduğunu biliyoruz. bu da o zamanın insanları için şartların değişik olduğunu gösteriyor. tabi tüm bunlar rivayetin kesin olmasıyla ancak doğruluk kazanır.
[/quote]

Selamun Aleykum Amca Çok Tesekkurler Amcacigim
Bakin bu linkte verilmis amca: http://www.timurca.com/2011/05/01/hz...i-10-metreydi/

Fakat öyle rivayet oldugunu bilmiyorum amca. Ama nasil Hz.Adem o kadar büyük olabilir ki, bilimsel aciklamasi var midir amca?

Ve bir zahmet bunuda aciklayabilirmisiniz?

- Hz.Peygamber zuhur etmeden önce cahiliye devri nasil (Ehlibeyt mektebine göre) devirdi?

Simdiden tesekkurler

[Evrim]

Ynt: Islamiyetle Kafami Kurcalayan Sorular

- Hz.Peygamber zuhur etmeden önce cahiliye devri nasil (Ehlibeyt mektebine göre) devirdi?
- Kuran’in arapça neden okunmasi gerekir? Arapça bilmeyenler nasil okuyacak? Meali okumamiz sakincasi var mi?

[Qom_u_ask]

Ynt: Islamiyetle Kafami Kurcalayan Sorular

bu site ve haber güvenilir değil, güvenilir bile olsa bu kişi İran'da din sözü şiayı bağlayacak bir konumdaki kişi değil. hüccetül islam şianın üst düzey değil alt düzey alimlerindendir. bu tip konular önemli konular değildir. boyu ne olursa olsun önemli olan bizden farklı bir irade ve sınav halinde olmamasıdır. imkanları avantajları dez avantajları aynıdır. bu konuya varana kadar çok daha önemli konular vardır. merak konusunda ise böyle bir şey mümkün olabilir.

[Evrim]

Ynt: Islamiyetle Kafami Kurcalayan Sorular

Selamun Aleykum amca, ilginizden dolayi sizlere minnettarim

Peki,

- Hz.Peygamber zuhur etmeden önce cahiliye devri nasil (Ehlibeyt mektebine göre) devirdi?
- Kuran’in arapça neden okunmasi gerekir? Arapça bilmeyenler nasil okuyacak? Meali okumamiz sakincasi var mi?

[Qom_u_ask]

Ynt: Islamiyetle Kafami Kurcalayan Sorular


Ben de size teşekkür ederim.
Hz Peygamber s.a.a dünyayı şereflendirmeden önce koyu bir cahiliye dönemi vardı. tıpkı bu gün dünyada olduğu gibi. O gün haklı olan güçlü olandı bu gün de öyle. O gün Allah'ın yasalarıyla yönetilmezdi ülkeler bu gün de öyle. O gün kadınlar zenginlerin ve kapitalistlerin zevkleri uğruna kullanılır ve sömürülürdü bu gün de öyle. O gün işçi hakları ödenmez kölelik düzeni vardı bu gün de öyle. o gün yasalar güçlüleri korumak içindi, güçlüler suç işlediğinde onlara ceza uygulanmazdı bu gün de öyle. pek değişen bir şey yok. bu güne bak o günü anlarsın.

Kur'an Arapça olarak inmiştir. Allah onca dil arasından, en geniş dil olan Arapçayı seçti ve son vahyi onunla gönderdi. Her dil kıyamete kadar büyük değişiklikler geçirecek ve böylece binlerce yıl geçerli olacak vahiy, dilin değişmesinden dolayı belki de anlaşılamaz olacaktı. oysa Arapça binbeşyüz yıldır büyük değişiklik yaşamadı ve Peygamber s.a.a zamanındaki arapça Kur'anı bu gün dili arapça olan biri rahat anlayabiliyor.Arapça dili dinin ortak dilidir. tüm dünya müslümanları bu dili ibadetlerde kullanır böylece millet ırk renk dil farkı ortada kalmaz. dünyanın neresine gitseniz selamun aleykum dediğinizde her türden müslüman size cevap verebilir. dünyanın neresine gitseniz ezan ve namazı anlar ve ona uyabilirsiniz.

Kur'an anlaşılması için inmiştir. bu yüzden arapça dili olan bu kitap her dile çevrilmiştir böylece her dil sahibi insanlar Allah'ın kitabını anlayabilsin. ancak ibadet dili arapçadır. Meal, Kur'an'ın arapçadan başka dile YAKLAŞIK çevirisidir, tam çevirisi değil. eğer tam çeviri olsaydı buna tercüme derdik. Ama eğer tercüme desek tam tercüme demiş olacağımızdan, oluşacak yanlış çeviride Allah'a iftira etmiş olurduk ki bu da büyük vebaldir. o yüzden diğer metinlerin çevirisine tercüme denirken, Allah'ın kitabının çevirisine meal yani yaklaşık tercüme diyoruz. ve yine aynı nedenden dolayı birbirinden farklı mealler var.

ibadetlerde meal bu yüzden okunmaz. çünkü tam bir çevirisi yoktur Kur'an'ın


Ancak ibadetler dışında Rabbimizin buyruklarını okumamız ve anlamamız şarttır. Bu yüzden bol bol meal okumalıyız. Ehlibeyt alimlerimizin yaptığı mealler vardır onları okumalıyız.

[Evrim]

Ynt: Islamiyetle Kafami Kurcalayan Sorular

Selamun Aleykum amca, çok tesekkurler, ilginizden dolayi tesekkurler, sizlere minnettarim amca

-Kurban kesilen hayvanin, kurban kesilmeden önce uyusturulmasi yasaklanmismidir? Eger yasaklanmissa hayvan için eziyet olmaz mi?

-Islamiyette (Ehlibeyt mektebine göre) söz terimleri türkçe veya kendi dilinde söylemisini yasaklamismidir? Mesela Allah’a, Tanri demesi, mesela haramlara, türkçe olarak yasaklanmis veya karanlik isler demesi yasak midir? Ille arapça mi dememiz gerekir?

[Qom_u_ask]

Ynt: Islamiyetle Kafami Kurcalayan Sorular

s.a
Estağfirullah can ne demek bildiklerimizi birbirimizle paylaşmak için burdayız. Rabbim sizi Ehlibeytin ilim merkezinden Velayetten ayırmasın ve o ilimlere layık etsin...

Kurban kesiminde İslam (Ehlibeyt mektebi) insanların vicdanlarının gözlerinin ve akıllarının en rahat edeceği biçimde bir yöntem emretmiştir. Çağın araç gereçlerini bu ilkeler doğrultusunda kullanmakta bir sakınca olmadığı gibi bu emredilmektedir bile. Peygamberimiz s.a.a: (bırakın kurbanlık gibi Allah yolunda giden bir hayvanı) öldüreceğiniz kuduz bir köpek dahi olsa eziyet (işkence) etmeden öldürün buyurmaktadır. Dolayısıyla hayvanın canı çıkmadan kan akıtmak şartıyla en eziyetsiz yöntem hangisiyse onunla kurban edilmelidir.

İslam (Ehlibeyt mektebi) dini terimlerin türkçelerinin kullanılmasını yasaklamamıştır. Nitekim Mısır Hükümdarının Allah için Akenaton (kıpti dilinde tek tanrı) isminin kullanılmasına Yusuf a.s'ın karşı çıkmadığını biliyoruz. Allah da ayette en güzel isimler Allah içindir buyurmaktadır:

"De ki: “(Rabbinizi) ister Allah diye çağırın, ister Rahman diye çağırın. Hangisiyle çağırırsanız çağırın, nihayet en güzel isimler O’nundur.” Namazında sesini pek yükseltme, çok da kısma. İkisi ortası bir yol tut." İsra 110.

yeter ki Allah için olan isimler güzel isimler olsun. Şirki çağrıştıran ya da Allah'ı eksik gösterecek isimler olmasın. Hangi dilden olduğu değil o dilde o kelimenin ne anlama geldiği önemlidir. Ancak dediğimiz gibi günlük yaşamda değil de ibadetlerde okunan metinlerin arapça olması gereklidir.

Tanrı türkçe bir kelimedir ve ilah tapılan put gibi anlamlara gelmektedir. Arapçadaki ilah kelimesi Allah kelimesine denk değildir. Arapça ilah kelimesi Allah için kullanılamadığına göre onun türkçe karşılığı olan tanrı kelimesi de Allah için kullanılmaz. Onun yerine Yaratıcı Sahip, gibi türkçe kelimeler kullanılabilir. Tanrı kelimesi tek başına değil de Tek Tanrı gibi tamlama şeklinde kullanılabilir.

[Evrim]

Ynt: Islamiyetle Kafami Kurcalayan Sorular

Selamun Aleykum amcam , ilk öncelikle yardimlariniz beni çok memnun ediyor, iyikide Ehlibeyt mektebini anlatan türkçe siteler var

Peki amca,

-Islamiyette (Ehlibeyt mektebine göre) görüslerini dile getirmek yasak mi? Islamiyette (Ehlibeyt mektebine göre) özgürlük nedir nasildir? Bati’daki özgürlük anlayisiyla farki nedir?

-Ehlibeyt mektebinin Islam devleti anlayisi nelerdir?

Hayirli geceler amcacigim