İbni Ebil Hadid Şii mi Sünni mi?

[selmancan]

Ynt: İbni Ebil Hadid Şii mi Sünni mi?

Sianin şii sunni tasnifindeki kriteri masumiyettir. Oysa sunniligin bir objektif kriteri de temsilcisi de yoktur ki kim sunni kim degil objektif olarak ortaya konabilsin. Her firka diyor bizz sunniyiz. Kardes mesela itikadda iki demissiniz ama cikan mezhepler 100lerce idi gerek itikadi gerek ameli. Kim bunları sınırlıadi.. ? Daha doğrusu kim bazılarıni sunni addedip diğerlerini sunni saymama hakkına sahip ve nicin?

[mollamustafaelhanefi]

Ynt: İbni Ebil Hadid Şii mi Sünni mi?

[quote author=Ali Faruk link=topic=15830.msg175257#msg175257 date=1411257376]
Fahri Razi de Nehcul Belağa'nın şarihlerinden biridir, o da Mutezile mi?!

Sünni olup olmamakta ölçü nedir ve bunu kim tayin ediyor?
[/quote]
Fahreddin Razinin nehcul belağa şarihi olduğunu ispatla.

[mollamustafaelhanefi]

Ynt: İbni Ebil Hadid Şii mi Sünni mi?

[quote author=selmancan link=topic=15830.msg175261#msg175261 date=1411278940]
Sianin şii sunni tasnifindeki kriteri masumiyettir. Oysa sunniligin bir objektif kriteri de temsilcisi de yoktur ki kim sunni kim degil objektif olarak ortaya konabilsin. Her firka diyor bizz sunniyiz. Kardes mesela itikadda iki demissiniz ama cikan mezhepler 100lerce idi gerek itikadi gerek ameli. Kim bunları sınırlıadi.. ? Daha doğrusu kim bazılarıni sunni addedip diğerlerini sunni saymama hakkına sahip ve nicin?
[/quote]
Ashabı Kiram ve 4 İmama uymak ölçüdür.

[Ali Faruk]

Ynt: İbni Ebil Hadid Şii mi Sünni mi?

[quote author=mollamustafaelhanefi link=topic=15830.msg175263#msg175263 date=1411294994]
Fahreddin Razinin nehcul belağa şarihi olduğunu ispatla.
[/quote]

Fahrettin Razi'nin telif ettiği kitaplar sıralanırken Şerh-i Nehc'ul-Belağa 4. kitap olarak zikredilmektedir:

Fahri er-Razinin hayatı

مؤلفات الفخر الرازي:

4ـ كتاب شرح نهج البلاغة

[Ali Faruk]

Ynt: İbni Ebil Hadid Şii mi Sünni mi?

[quote author=mollamustafaelhanefi link=topic=15830.msg175264#msg175264 date=1411295048]
Ashabı Kiram ve 4 İmama uymak ölçüdür.
[/quote]

Sünni; Hz. Peygamber'in (s.a.a) sünnetine uyan demek değil mi?
Peki, ashabın tümüne ve 4 İmama uymak nerden çıktı?!
Buna deliliniz nedir?
Bu tarifinize göre; İbn-i Ebil Hadid ashaba ve 4 İmamdan birine uymuyor muydu?

[mollamustafaelhanefi]

Ynt: İbni Ebil Hadid Şii mi Sünni mi?

Peygamberimizin sünnetine uymamımız hulafe-i raşidinin sünnetine uymamızı gerektirir vede Ashabı Kiramın icması Resullahın sözüdür ve ashabın hepsi adildir.Vede 4 İmama ve İmam Eşari ve Maturidiye uymamızın sebebi Selefi Salihinin Fıkhını ve İ'tikadını bize ulaştırmaları kitaplarına geçirmeleridir bu imamların hepsi i'tikadın asıllarında birdir ne halefi sadıkin farklı ne selefi salihin farklıdır
Hulafei Raşidinin Sünnetine Uyma Delilimiz;
ـ3ـ وَعَنْ العرباض بنِ ساريةَ رضِىَ اللّهُ عنهُ قال: صلّى بِنَا رسولُ اللّهِ ذاتَ يَومٍ ثمّ أقبلَ علَيْنَا بِوجْهِهِ فَوَعظَنَا موْعِظَةً بَلِيغَةً ذَرَفتْ مِنْهَا العيونُ ووَجِلَتْ مِنْهَا القُلُوبُ، فقالَ رجُلٌ: يا رسُولَ اللّهِ كأنّ هذِهِ مَوْعِظَةُ مودِّعٍ فََماذَا تَعهَدُ إلَيْنَا؟ فقَالَ أُوصِيكُمْ بِتَقْوَى اللّهِ تَعالَى وَالسّمعِ وَالطّاعةِ وإنْ كَانَ عبداً حبشيّاً فإنّهُ مَنْ يعشْ مِنْكُمْ بَعْدِى فسَيَرى اخْتِفاً كَثِيراً، فَعَلَيْكُمْ بِسُنّتِى وَسُنةِ الخلفاءِ الراشِدينَ المهدِيينَ تَمَسّكُوا بِهَا وَعَضُّوا عَلَيْهَا بالنواجذ، وإياكمْ ومحدَثاتِ الاُمورِ فإنّ كلَّ محدَثةٍ بدعةٌ، وكلَّ بدعةٍ ضَلالَةٌ[ أخرجه أبو داود والترمذى.
Meali;İrbâz İbnu Sâriye (radıyallahu anh) dedi ki: "Bir gün Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bize namaz kıldırdı. Sonra yüzünü cemaate çevirerek çok beliğ, çok mânidar bir vaazda bulundu. Öyle ki dinleyenlerin gözleri yaşla, kalpleri de heyecanla doldu. Cemaatten biri:"Ey Allah'ın Resûlü, sanki bu, bir veda konuşmasıdır, bize ne tavsiye ediyorsunuz?" dedi.
[/size]"Size, buyurdu, Allah'a karşı takvada bulunmanızı, başınızda Habeşli bir köle olsa bile emirlerini dinleyip itaat etmenizi tavsiye ederim. Zira, sizden hayatta kalanlar benden sonra nice ihtilaflar görecek. Öyle ise size sünnetimi ve hidayet üzere olan Hülefâ-i Râşidîn'in sünnetini hatırlatırım, bunlara uyun ve dört elle sarılın.
[/size]Sonradan çıkarılan şeylere karşı da son derece dikkatli ve uyanık olun. Zira (sünnette bulunana zıt olarak) her yeni çıkarılan şey bir bid'attır, her bid'at de dalalettir, sapıklıktır." Tirmizî, İlim 16, (2678); Ebu Dâvud, Sünne 6, (4607).
[/size]Hadisin Sıhhatı;Tirmizi ve Bezzaz sahih olduğunu söylemiştir
[/size]Fahretttin Razinin eserine gelince böyle bir eser şuan hiç kimsenin elinde yoktur delilide yoktur biryerde yazması onun öyle olduğu anlamına gelmez ve Nehcul Belağa nezdimizde sahih değildir

Ynt: İbni Ebil Hadid Şii mi Sünni mi?

Kopyala yapıştır yapmak olur mu selefi salihin akıdesi sahiplerinine kardeş görsele delil getir bu arada sana sorum sen hanefi isen tabi siz niye fıkıhta hanefisinizde itikatta hanefinin itakatını benimsemiyor musunuz acaba ebu hanife zalim sultan karşı savaşmak farzdır fetvasından olabilir mi ?????


Bu arada eğer selefi ise senin allame elbani'in tirmizinin sahih hükümleri için ne demiş bi bak
[img width=960 height=600]http://nasibiler.files.wordpress.com/2012/08/tirmizi-hakim-ibni-huzeym-ibn-habban.jpg[/img]


İşaretlenen yerde şu ifadeler var


[color=rgb(85, 85, 85)]çünkü [/color][color=rgb(255, 0, 0)]Tirmizi hadislerin tashihinde (hadis hakkında sahih hükmü vermekte) Hakim, ibni Huzeyme, ibni Hibban ve bunlara benzeyen başkaları gibi “mütesahil”lerden(gerekdiği kadar araştırmadan hüküm veren) sayılıyor[/color][/color][color=rgb(85, 85, 85)]. Bu yüzden Zehebi “Mizan el-İtidal” kitabında [/color][color=rgb(85, 85, 85)](sayfa 33)[/color][color=rgb(85, 85, 85)] şöyle diyor: [/color][color=rgb(255, 0, 0)][/color][color=rgb(255, 0, 0)]“Alimler Tirmizinin hadis hakkında sahih hükmü vermesine itimad etmiyorlar”[/color]



[/color][color=rgb(41, 112, 166)]el-Elbani’nin cevabı[/color][color=rgb(255, 0, 0)]

[Ali Faruk]

Ynt: İbni Ebil Hadid Şii mi Sünni mi?

[quote author=mollamustafaelhanefi link=topic=15830.msg175277#msg175277 date=1411579976]
Peygamberimizin sünnetine uymamımız hulafe-i raşidinin sünnetine uymamızı gerektirir vede Ashabı Kiramın icması Resullahın sözüdür ve ashabın hepsi adildir.Vede 4 İmama ve İmam Eşari ve Maturidiye uymamızın sebebi Selefi Salihinin Fıkhını ve İ'tikadını bize ulaştırmaları kitaplarına geçirmeleridir bu imamların hepsi i'tikadın asıllarında birdir ne halefi sadıkin farklı ne selefi salihin farklıdır[/quote]

Hz. Peygamber’in sünneti; O’nun sözü, fiili ve imzasıdır ve aynı zamanda şeriattır. Hülefa-i raşidinin sözü, fili ve imzası nasıl şeriat olabilir ey akıl sahipleri! Eğer Hz. Peygamber böyle bir söz buyurmuş olsaydı Hz. Ali ona muhalefet eder miydi? Ömer’in kurduğu şurada; Ebubekir ve ömerin sünnetine uymayı kabul et sana biat edelim dediklerinde ben sadece Hz. Peygamberin sünnetine uyar ve kendi görüşümle hareket ederim buyurarak onların sünnetini kabul etmemiştir. Tümünü adil bildiğiniz sahabelerden birçoğu onların sünnetini kabul etmemiş, onları eleştirmiş, sözlerine muhalefet etmişler. Hepsi adil olan ashap nasıl birbirlerine lanet edebilir, nasıl birbirlerini kılıçtan geçirebilir?!
Hz. Ali’ye karşı savaştıklarını biliyorsunuz ama bununla birlikte yine de onlara toz kondurmuyor hepsi adildir, hepsi cennetliktir diyorsunuz. Sizin sahih bildiğiniz kitaplarda bile bazı sahabelerin cehenneme götürüleceği yazıyor ama nedense onları görmüyorsunuz..
Selefi salihin dediğiniz şahıslar kimlerdir? Çünkü birçok alimleriniz birbirlerini tekfir etmiştir, birbirlerinin aleyhinde oldukça çok ağır sözler söylemişler.
Size bir soru sormuştum ama cevap yazmamışsınız. Sorum şuydu: İbn-i Ebil hadid, ashabı veya 4 mezhep imamlarını kabul etmiyor muydu? Çünkü size göre bunları kabul etmeyen Sünni olamaz, acaba o bunları kabul etmediği için mi Sünni olamadı

[Ali Faruk]

Ynt: İbni Ebil Hadid Şii mi Sünni mi?

[quote author=mollamustafaelhanefi link=topic=15830.msg175277#msg175277 date=1411579976]
Hulafei Raşidinin Sünnetine Uyma Delilimiz;
ـ3ـ وَعَنْ العرباض بنِ ساريةَ رضِىَ اللّهُ عنهُ قال: صلّى بِنَا رسولُ اللّهِ ذاتَ يَومٍ ثمّ أقبلَ علَيْنَا بِوجْهِهِ فَوَعظَنَا موْعِظَةً بَلِيغَةً ذَرَفتْ مِنْهَا العيونُ ووَجِلَتْ مِنْهَا القُلُوبُ، فقالَ رجُلٌ: يا رسُولَ اللّهِ كأنّ هذِهِ مَوْعِظَةُ مودِّعٍ فََماذَا تَعهَدُ إلَيْنَا؟ فقَالَ أُوصِيكُمْ بِتَقْوَى اللّهِ تَعالَى وَالسّمعِ وَالطّاعةِ وإنْ كَانَ عبداً حبشيّاً فإنّهُ مَنْ يعشْ مِنْكُمْ بَعْدِى فسَيَرى اخْتِفاً كَثِيراً، فَعَلَيْكُمْ بِسُنّتِى وَسُنةِ الخلفاءِ الراشِدينَ المهدِيينَ تَمَسّكُوا بِهَا وَعَضُّوا عَلَيْهَا بالنواجذ، وإياكمْ ومحدَثاتِ الاُمورِ فإنّ كلَّ محدَثةٍ بدعةٌ، وكلَّ بدعةٍ ضَلالَةٌ[ أخرجه أبو داود والترمذى.
Meali;İrbâz İbnu Sâriye (radıyallahu anh) dedi ki: "Bir gün Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bize namaz kıldırdı. Sonra yüzünü cemaate çevirerek çok beliğ, çok mânidar bir vaazda bulundu. Öyle ki dinleyenlerin gözleri yaşla, kalpleri de heyecanla doldu. Cemaatten biri:"Ey Allah'ın Resûlü, sanki bu, bir veda konuşmasıdır, bize ne tavsiye ediyorsunuz?" dedi.
"Size, buyurdu, Allah'a karşı takvada bulunmanızı, başınızda Habeşli bir köle olsa bile emirlerini dinleyip itaat etmenizi tavsiye ederim. Zira, sizden hayatta kalanlar benden sonra nice ihtilaflar görecek. Öyle ise size sünnetimi ve hidayet üzere olan Hülefâ-i Râşidîn'in sünnetini hatırlatırım, bunlara uyun ve dört elle sarılın.
Sonradan çıkarılan şeylere karşı da son derece dikkatli ve uyanık olun. Zira (sünnette bulunana zıt olarak) her yeni çıkarılan şey bir bid'attır, her bid'at de dalalettir, sapıklıktır." Tirmizî, İlim 16, (2678); Ebu Dâvud, Sünne 6, (4607).
Hadisin Sıhhatı;Tirmizi ve Bezzaz sahih olduğunu söylemiştir
[/quote]

Bu hadisin sened ve tariki üzerinde durmadan önce bazı nüktelere değinmek istiyoruz:
1- Ashab arasında vuku bulan olaylar bu hadisi tekzip etmektedir. Çünkü ashaptan birçokları Ebubekir ve Ömer’e (onların raşid halifelerden olduğunu kabul edersek) muhalefet etmiştir. Hatta birçok yerde Ömer’in kendisi bile Ebubekir’e muhalefet etmiştir. Eğer bu hadis gerçekten Hz. Peygamber efendimizden olsaydı, bu ihtilaf ve muhalefetlerin olmaması gerekirdi. Çünkü Ashabın hepsi size göre adil ve Hz. Peygamber’in emir ve nehiylerine uyan kimselerdi!
2- Bu hadisin bütün tarik ve senetleri İrbâz b. Sâri’ye varmaktadır. Bu hadisin ravisi sadece bu adamdır. İşte bu durum bunun şüpheli olduğunu göstermektedir. Çünkü söz konusu hadis camide ve cemaat namazından sonra irat edilmiştir. Resulullah (s.a.a) beliğ bir şekilde vaazda bulunuyor, dinleyenlerin gözlerinden yaşlar akıyor, kalpler çarpıyor ve daha sonra bunun ümmete iletilmesini istiyor.. O halde neden İrbâz dışında kimse onu nakletmemiş ve raviler sadece ondan nakletmişler?!
3- Bu hadis daha çok Şam’da konuşulmuş ve Şam halkı tarafından nakledilip yaygınlaşmıştır. Bu hadisin ravilerinin çoğu özellikle Humus halkındandır. Bunlar Muaviye’nin adamlarından ve Hz. Ali’ye karşı en katı düşmanlardandılar. Bunları göz önünde bulundurarak hadisin metnine baktığımızda bu hadisin Resulullah’dan sudur etmeyeceğine yakin etmekteyiz. Hz. Ali’nin katı düşmanları olan Humusluların birbirlerinden bunu rivayet etmelerine nasıl güvenebiliriz ki.
4- Buhari, Müslim ve hakeza sünen sahiplerinden olan Nesaî bu hadisi önemsememiş ve onu nakletmemişler. Birçok Ehl-i sünnet alimi, Buhari ve Müslümin nakletmediği ve kendisinden yüz çevirdiği hadislere, -sünnet sahipleri nakletmiş olsalar bile- itina etmemektedirler. Buhari yüz çevirirse, Müslim tahriç etse bile o hadisi kabul etmezler. İbn-i Kattan gibi bazı alimler ise bu hadisi eleştirmişler.
*
Bu hadisin yegane ravisi olan İrbaz b. Saribe el-Humsî’ye gelince; Suffe ehlinden olup Şam’a yerleşmiş ve oradan da nasibilerin şehri olan Humus’a geçmiştir. Buhari ve Müslim bu adamdan hadis nakletmemiştir, sözleri Sünen kitaplarında geçmektedir, Hicri 75’de de vefat etmiştir.
Muaviye hakkında Hz. Peygamber’in (s.a.a) diliyle övücü sözler nakletmiş, İbn-i Kattan ise onları zayıf bilmiştir.
*
Söz konusu hadisi İrbaz b. Sariye el-Humsî’den rivayet eden raviler de pek sağlıklı değiller. Örneğin, İbn-i Kattan, Şamlı olan Yahya b. Ebi el-Muta hakkında onun durumunu bilmiyorum (meçhul birisidir) demiş. Duhaym, Yahya’nın İrbaz’ı görebileceğini uzak bir ihtimal kabul kabul etmiş ve mürsel olarak nakletmiş olabilir demiş. Zehebi; Şamlıların, görmedikleri şahıslardan hadis nakletmeleri çok oluyor, demiş…
Hucr b. Hucr el-Homsî de söz konusu hadisi rivayet edenlerdendir. Birincisi; Humusludur, ikincisi; Sadece Ebu Davud ondan rivayet etmiştir, Üçüncüsü; İbn-i Kattan, tanınmış birisi değil yani mechuldur demiş.
Şamlı Abdurrahman b. Amr da o hadisi İrbaz’dan nakledenlerdendir. Sünen ve diğer kitaplarda sadece bu hadis ondan nakledilmiştir. Kattan’il Fasî, onun mechul olduğunu ve bundan dolayı nakletmiş olduğu bu hadis sahih değildir demiş.
Ravilerden diğer biri de Abdullah b. Ala eş-Şamî’dir. Evvelen; Şamlıdır. Saniyen; Zehebinin naklettiğine göre, İbn-i Hazm demiş ki: Yahya ve diğerleri onu zayif bilmişler.
Halid b. Muaddan el-Humsî de diğer bir ravisidir soz konusu hadisin. Birincisi; o Humusludur. İkincisi; Şam halkının şeyhidir. Üçüncüsü; Yezid b. Muaviye’nin şorte (polis)lerinin komutanıdır.
Diğer ravileri de Humuslu ve Şamlıdıurlar. İbn-i Kattan onların çoğunu zayıf, fasit ve yalancı bilmiştir. Onların hepsini tek tek incelemeye gerek yoktur. Daha fazla bilgi edinmek isteyenler şu linke bakabilirler:
http://books.rafed.net/view.php?type...k&b_id=217

[Ali Faruk]

Ynt: İbni Ebil Hadid Şii mi Sünni mi?

[quote author=mollamustafaelhanefi link=topic=15830.msg175277#msg175277 date=1411579976]
Fahretttin Razinin eserine gelince böyle bir eser şuan hiç kimsenin elinde yoktur delilide yoktur biryerde yazması onun öyle olduğu anlamına gelmez ve Nehcul Belağa nezdimizde sahih değildir
[/quote]

Fahrettin Razi’nin Nehcul Belağa Şerhi tamamlanmadığından basılmamıştır, belki taassupları basılmasına mani olmuştur. Allahu a’lem. Ehl-i Sünnetin diğer alimleri de şerh yazmıştır, Kadir Çeliğin tercüme ettiği Nehcul Belağa’da bunlara değinilmiştir. Nehc’ul-Belağa nezdimizde sahih değil demişsiniz, normaldır. Çünkü sizin kitapların da hiçbiri bizim nezdimizde sahih değildir

Fahrettin Razi'nin eserleri:[list type=disc]
[li]Risaletun fi'n Nubuvvat[/li]
[li]Menakib-u İmam-ı Şafi[/li]
[li]Tehzib'ud Delâil[/li]
[li]Muhassalu Efkâr-il-Mütekaddimîn vel-Müteahhirîn minel-Ulemâ vel-Hükemâ vel-Mütekellimîn,[/li]
[li]İrşâd-ün-Nüzzâr ilâ Letâif-il-Esrâr,[/li]
[li]Uyûn-ül-Mesâil,[/li]
[li]El-Mahsûl,[/li]
[li]El-Burhân,[/li]
[li]Nilimü Usûl-id-Dîn,[/li]
[li]KitâbüFedâil-is-Sahâbe,[/li]
[li]Kitâb-ül-Ahlâk,[/li]
[li]Şerhü Vecîz-lil-Gazâlî,[/li]
[li]Tehzîb-üd-Delâil,[/li]
[li]Kitâb-ı Esrâr-ül-Kelâm,[/li]
[li]Şerhü Nehc-ül-Belâga,[/li]
[li]Kitâb-ül-Kazâ vel-Kader,[/li][/list]Gördüğünüz gibi burada da Şerh-i Nehcul Belağa ismi geçiyor..

http://tr.wikipedia.org/wiki/Fahreddin_R%C3%A2z%C3%AE

[mollamustafaelhanefi]

Ynt: İbni Ebil Hadid Şii mi Sünni mi?

Daha öncede dediğim gibi birşeyin isminin geçmesi onun öyle olduğu anlamına gelmez belki vikipedia sizin indiniz 1.el kaynaklardan olabilir ama bizim indimizce birinci el değildir bir eser tamalanmasa bile yazması bulunur lakin bu eserin yazması günümüzde yoktur.

[mollamustafaelhanefi]

Ynt: İbni Ebil Hadid Şii mi Sünni mi?

[quote author=imamaliaşığı link=topic=15830.msg175279#msg175279 date=1411595339]
Kopyala yapıştır yapmak olur mu selefi salihin akıdesi sahiplerinine kardeş görsele delil getir bu arada sana sorum sen hanefi isen tabi siz niye fıkıhta hanefisinizde itikatta hanefinin itakatını benimsemiyor musunuz acaba ebu hanife zalim sultan karşı savaşmak farzdır fetvasından olabilir mi ?????


Bu arada eğer selefi ise senin allame elbani'in tirmizinin sahih hükümleri için ne demiş bi bak
[img width=960 height=600]http://nasibiler.files.wordpress.com/2012/08/tirmizi-hakim-ibni-huzeym-ibn-habban.jpg[/img]


İşaretlenen yerde şu ifadeler var


[color=rgb(85, 85, 85)]çünkü [/color][color=rgb(255, 0, 0)]Tirmizi hadislerin tashihinde (hadis hakkında sahih hükmü vermekte) Hakim, ibni Huzeyme, ibni Hibban ve bunlara benzeyen başkaları gibi “mütesahil”lerden(gerekdiği kadar araştırmadan hüküm veren) sayılıyor[/color][color=rgb(85, 85, 85)]. Bu yüzden Zehebi “Mizan el-İtidal” kitabında [/color][color=rgb(85, 85, 85)](sayfa 33)[/color][color=rgb(85, 85, 85)] şöyle diyor: [/color][color=rgb(255, 0, 0)]“Alimler Tirmizinin hadis hakkında sahih hükmü vermesine itimad etmiyorlar”[/color]



[color=rgb(41, 112, 166)]el-Elbani’nin cevabı[/color][/quote]
[color=rgb(255, 0, 0)]1.Olarak; konumuzun Selefi Salihin akidesi altında tecsim akidesini anlatanlarla ilgisiyok 2.Olarak Elbaniyi delil kabul etmiyorum ben icazetli alimleri delil kabul ederiö 3.Olarak Zehebi birtane o ulemadan söylesin 4.Olarak;Ben sadece tirmiziyi söylemedim Bezzazda sahih demiştir[/color]

[mollamustafaelhanefi]

Ynt: İbni Ebil Hadid Şii mi Sünni mi?

[quote author=Ali Faruk link=topic=15830.msg175283#msg175283 date=1411705454]Bu hadisin sened ve tariki üzerinde durmadan önce bazı nüktelere değinmek istiyoruz:[/color]1- Ashab arasında vuku bulan olaylar bu hadisi tekzip etmektedir. Çünkü ashaptan birçokları Ebubekir ve Ömer’e (onların raşid halifelerden olduğunu kabul edersek) muhalefet etmiştir. Hatta birçok yerde Ömer’in kendisi bile Ebubekir’e muhalefet etmiştir. Eğer bu hadis gerçekten Hz. Peygamber efendimizden olsaydı, bu ihtilaf ve muhalefetlerin olmaması gerekirdi. Çünkü Ashabın hepsi size göre adil ve Hz. Peygamber’in emir ve nehiylerine uyan kimselerdi![/color]2- Bu hadisin bütün tarik ve senetleri İrbâz b. Sâri’ye varmaktadır. Bu hadisin ravisi sadece bu adamdır. İşte bu durum bunun şüpheli olduğunu göstermektedir. Çünkü söz konusu hadis camide ve cemaat namazından sonra irat edilmiştir. Resulullah (s.a.a) beliğ bir şekilde vaazda bulunuyor, dinleyenlerin gözlerinden yaşlar akıyor, kalpler çarpıyor ve daha sonra bunun ümmete iletilmesini istiyor.. O halde neden İrbâz dışında kimse onu nakletmemiş ve raviler sadece ondan nakletmişler?! [/color]3- Bu hadis daha çok Şam’da konuşulmuş ve Şam halkı tarafından nakledilip yaygınlaşmıştır. Bu hadisin ravilerinin çoğu özellikle Humus halkındandır. Bunlar Muaviye’nin adamlarından ve Hz. Ali’ye karşı en katı düşmanlardandılar. Bunları göz önünde bulundurarak hadisin metnine baktığımızda bu hadisin Resulullah’dan sudur etmeyeceğine yakin etmekteyiz. Hz. Ali’nin katı düşmanları olan Humusluların birbirlerinden bunu rivayet etmelerine nasıl güvenebiliriz ki. [/color]4- Buhari, Müslim ve hakeza sünen sahiplerinden olan Nesaî bu hadisi önemsememiş ve onu nakletmemişler. Birçok Ehl-i sünnet alimi, Buhari ve Müslümin nakletmediği ve kendisinden yüz çevirdiği hadislere, -sünnet sahipleri nakletmiş olsalar bile- itina etmemektedirler. Buhari yüz çevirirse, Müslim tahriç etse bile o hadisi kabul etmezler. İbn-i Kattan gibi bazı alimler ise bu hadisi eleştirmişler.[/color]*[/color]Bu hadisin yegane ravisi olan İrbaz b. Saribe el-Humsî’ye gelince; Suffe ehlinden olup Şam’a yerleşmiş ve oradan da nasibilerin şehri olan Humus’a geçmiştir. Buhari ve Müslim bu adamdan hadis nakletmemiştir, sözleri Sünen kitaplarında geçmektedir, Hicri 75’de de vefat etmiştir.[/color]Muaviye hakkında Hz. Peygamber’in (s.a.a) diliyle övücü sözler nakletmiş, İbn-i Kattan ise onları zayıf bilmiştir.[/color]*[/color]Söz konusu hadisi İrbaz b. Sariye el-Humsî’den rivayet eden raviler de pek sağlıklı değiller. Örneğin, İbn-i Kattan, Şamlı olan Yahya b. Ebi el-Muta hakkında onun durumunu bilmiyorum (meçhul birisidir) demiş. Duhaym, Yahya’nın İrbaz’ı görebileceğini uzak bir ihtimal kabul kabul etmiş ve mürsel olarak nakletmiş olabilir demiş. Zehebi; Şamlıların, görmedikleri şahıslardan hadis nakletmeleri çok oluyor, demiş…[/color]Hucr b. Hucr el-Homsî de söz konusu hadisi rivayet edenlerdendir. Birincisi; Humusludur, ikincisi; Sadece Ebu Davud ondan rivayet etmiştir, Üçüncüsü; İbn-i Kattan, tanınmış birisi değil yani mechuldur demiş. [/color]Şamlı Abdurrahman b. Amr da o hadisi İrbaz’dan nakledenlerdendir. Sünen ve diğer kitaplarda sadece bu hadis ondan nakledilmiştir. Kattan’il Fasî, onun mechul olduğunu ve bundan dolayı nakletmiş olduğu bu hadis sahih değildir demiş.[/color]Ravilerden diğer biri de Abdullah b. Ala eş-Şamî’dir. Evvelen; Şamlıdır. Saniyen; Zehebinin naklettiğine göre, İbn-i Hazm demiş ki: Yahya ve diğerleri onu zayif bilmişler.[/color]Halid b. Muaddan el-Humsî de diğer bir ravisidir soz konusu hadisin. Birincisi; o Humusludur. İkincisi; Şam halkının şeyhidir. Üçüncüsü; Yezid b. Muaviye’nin şorte (polis)lerinin komutanıdır.[/color]Diğer ravileri de Humuslu ve Şamlıdıurlar. İbn-i Kattan onların çoğunu zayıf, fasit ve yalancı bilmiştir. Onların hepsini tek tek incelemeye gerek yoktur. Daha fazla bilgi edinmek isteyenler şu linke bakabilirler:[/color]http://books.rafed.net/view.php?type...k&b_id=217

[/quote]

‘’1- Ashab arasında vuku bulan olaylar bu hadisi tekzip etmektedir. Çünkü ashaptan birçokları Ebubekir ve Ömer’e (onların raşid halifelerden olduğunu kabul edersek) muhalefet etmiştir. Hatta birçok yerde Ömer’in kendisi bile Ebubekir’e muhalefet etmiştir. Eğer bu hadis gerçekten Hz. Peygamber efendimizden olsaydı, bu ihtilaf ve muhalefetlerin olmaması gerekirdi. Çünkü Ashabın hepsi size göre adil ve Hz. Peygamber’in emir ve nehiylerine uyan kimselerdi!’’
Bende derim ki;Ashab arasında vuku bulan olayla dini değildi bunlar içtihadidirler o yüzden Peygamberimizin bu hadisi öyle ihtilaf için değildir
[/color]2- Bu hadisin bütün tarik ve senetleri İrbâz b. Sâri’ye varmaktadır. Bu hadisin ravisi sadece bu adamdır. İşte bu durum bunun şüpheli olduğunu göstermektedir. Çünkü söz konusu hadis camide ve cemaat namazından sonra irat edilmiştir. Resulullah (s.a.a) beliğ bir şekilde vaazda bulunuyor, dinleyenlerin gözlerinden yaşlar akıyor, kalpler çarpıyor ve daha sonra bunun ümmete iletilmesini istiyor.. O halde neden İrbâz dışında kimse onu nakletmemiş ve raviler sadece ondan nakletmişler?!
Ben de derim ki hadis olduğu zaman bir tanede yetişir Birkere adam değil kendisinin sahabiliği vede fazileti hakkında ayet inmiş 7 kişiden birdir zaten Hulefai Raşidine tabi olmamazı hakkında sadece bu mu delildir sanıyorsun Madem bende senin mantığınla derim ki Kadiri Humda o kadar sahabi Hz.Aliye biat edilmesi görmüşte bunların çoğunluğu nefislerine yediremeyip Ebu Bekire(r.a) biat etmişler öyle mi öyleyse onlara benim sahabim yani arkadaşım arasında ne fark kalır
[/color]3- Bu hadis daha çok Şam’da konuşulmuş ve Şam halkı tarafından nakledilip yaygınlaşmıştır. Bu hadisin ravilerinin çoğu özellikle Humus halkındandır. Bunlar Muaviye’nin adamlarından ve Hz. Ali’ye karşı en katı düşmanlardandılar. Bunları göz önünde bulundurarak hadisin metnine baktığımızda bu hadisin Resulullah’dan sudur etmeyeceğine yakin etmekteyiz. Hz. Ali’nin katı düşmanları olan Humusluların birbirlerinden bunu rivayet etmelerine nasıl güvenebiliriz ki.
Ben de derim ki;Bu hadis zaten Hz.Alinin faziletine gösterir zira Hulefai Raşidinden kasıt 4 halifedir hz.Ali(r.a)da dördüncüdür siz şiiler imamlarınız gibi kuru mantıktan başka hiçbirşey bilmiyorsunuz ancak bildiğiniz felsefiyattır
[/color]4- Buhari, Müslim ve hakeza sünen sahiplerinden olan Nesaî bu hadisi önemsememiş ve onu nakletmemişler. Birçok Ehl-i sünnet alimi, Buhari ve Müslümin nakletmediği ve kendisinden yüz çevirdiği hadislere, -sünnet sahipleri nakletmiş olsalar bile- itina etmemektedirler. Buhari yüz çevirirse, Müslim tahriç etse bile o hadisi kabul etmezler. İbn-i Kattan gibi bazı alimler ise bu hadisi eleştirmişler.[/color]*[/color]Bu hadisin yegane ravisi olan İrbaz b. Saribe el-Humsî’ye gelince; Suffe ehlinden olup Şam’a yerleşmiş ve oradan da nasibilerin şehri olan Humus’a geçmiştir. Buhari ve Müslim bu adamdan hadis nakletmemiştir, sözleri Sünen kitaplarında geçmektedir, Hicri 75’de de vefat etmiştir.[/color]Muaviye hakkında Hz. Peygamber’in (s.a.a) diliyle övücü sözler nakletmiş, İbn-i Kattan ise onları zayıf bilmiştir.[/color]*[/color]Söz konusu hadisi İrbaz b. Sariye el-Humsî’den rivayet eden raviler de pek sağlıklı değiller. Örneğin, İbn-i Kattan, Şamlı olan Yahya b. Ebi el-Muta hakkında onun durumunu bilmiyorum (meçhul birisidir) demiş. Duhaym, Yahya’nın İrbaz’ı görebileceğini uzak bir ihtimal kabul kabul etmiş ve mürsel olarak nakletmiş olabilir demiş. Zehebi; Şamlıların, görmedikleri şahıslardan hadis nakletmeleri çok oluyor, demiş…[/color]Hucr b. Hucr el-Homsî de söz konusu hadisi rivayet edenlerdendir. Birincisi; Humusludur, ikincisi; Sadece Ebu Davud ondan rivayet etmiştir, Üçüncüsü; İbn-i Kattan, tanınmış birisi değil yani mechuldur demiş. [/color]Şamlı Abdurrahman b. Amr da o hadisi İrbaz’dan nakledenlerdendir. Sünen ve diğer kitaplarda sadece bu hadis ondan nakledilmiştir. Kattan’il Fasî, onun mechul olduğunu ve bundan dolayı nakletmiş olduğu bu hadis sahih değildir demiş.[/color]Ravilerden diğer biri de Abdullah b. Ala eş-Şamî’dir. Evvelen; Şamlıdır. Saniyen; Zehebinin naklettiğine göre, İbn-i Hazm demiş ki: Yahya ve diğerleri onu zayif bilmişler.[/color]Halid b. Muaddan el-Humsî de diğer bir ravisidir soz konusu hadisin. Birincisi; o Humusludur. İkincisi; Şam halkının şeyhidir. Üçüncüsü; Yezid b. Muaviye’nin şorte (polis)lerinin komutanıdır.[/color]Diğer ravileri de Humuslu ve Şamlıdıurlar. İbn-i Kattan onların çoğunu zayıf, fasit ve yalancı bilmiştir. Onların hepsini tek tek incelemeye gerek yoktur. Daha fazla bilgi edinmek isteyenler şu linke bakabilirler:
Ben derim ki Ehli Sünnet Alimlerinden Sadece İbni Kattanı biliyorsunuz galiba oysaki onun dedikleri şeyler Tirmizideki Hadisin senedinde yoktur ve hiçbir ehli sünnet alimi bir sahabinin rivayet ettiği hadise zaif dememiştir bizim bahsettiğimiz sened şudur
حَدَّثَنَا عَلِيُّ بْنُ حُجْرٍ ، حَدَّثَنَا بَقِيَّةُ بْنُ الْوَلِيدِ ، عَنْ بَحِيرِ بْنِ سَعْدٍ ، عَنْ خَالِدِ بْنِ مَعْدَانَ ، عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَمْرٍو السُّلَمِيِّ ، عَنِ الْعِرْبَاضِ بْنِ سَارِيَةَ
Senedin İncelenmesi
1.Ravi Ali ibn Hucr Es Sağdi El Mervi görüldüğü üzere Kendisinden 81 kişi rivayet etmiştir Mervlidir Kendisinden rivayet edenler arasında Buhari ve Müslimde(r.a.h) vardır
Delilimiz;Buhari Tarihul Kebirde şöyle diyor;
2381 -[/color][color=rgb(165, 42, 42)]عَلِيّ بْن حجر[/color][color=rgb(165, 42, 42)]أَبُو الْحَسَن المروزي السعدي،[/color][color=rgb(34, 34, 34)]مات سنة أربع وأربعين ومائتين فِي جمادى الأولى، سَمِعَ شريكا وأباه[/color]
[color=rgb(34, 34, 34)]Ebul Hasen El Mervi Es Sa’di Ali bin Hucr 244 Senesinde Cemediyel Ulada vefat etti Babası ve o ortak olarakişittiler[/color]
[color=rgb(34, 34, 34)]Ebu Hatem Er Razide Cerh ve Ta’dilde şöyle diyor[/color]
[color=rgb(34, 34, 34)]1003 - على بن حجر السعدى المروزى روى عن هقل بن زياد وعلى ابن مسهر وشريك روى عنه مسلم بن الحجاج النيسابوري سمعت أبي يقول بعض ذلك، قال [/color]
[color=rgb(34, 34, 34)]‘Ondan Hıkl ibnu Ziyad,Ali ibn Meshur Şerik Müslüm El Haccan en Nisaburi(İmam Müslümr.a) rivayet etmiştri Babamdan onlardan bazılarını duydum’’[/color]
Ayrıyette Nesai Tirmizi vbde yine ondan nakletmiştir
2.Ravi Hikli bni Ziyad El Humusi Eş-Şami
[color=rgb(102, 85, 85)]وَقَال أبو أحمد الحاكم: ثقة في حديثه إذا حدث عن الثقات بما يعرف[/color]
Ebu Hatem Hakim onun hakkında bilinen sikalardan rivayet ettiği vakit güvenilirdir demiştir
[/color][color=rgb(68, 68, 68)]في بعض رواياته يخالف الثقات وإذا روى عن أهل الشام فهو ثبت[/color][/color] أبو أحمد بن عدي الجرجاني[/color]
Ebu Ahmed El Curcani Ehli Şamdan rivayet ettiği vakit sabittir demiştir
Rivayet ettiği ve Ondan Rivayet Eden Kişilerin Listesi
[/color]روى عن[/color] [/color]
1- إبراهيم بْن أدهم ت
2- وإسحاق بْن ثعلبة بْن عياش
3- وبحير بْن سعد بخ ع
4- وبشر بْن عَبْدِ اللَّهِ بْن يسار د
5- وتمام بْن نجيح
6- وثور بْن يزيد د س ق
7- والجراح بْن المنهال أبي العطوف الجزري أحد الضعفاء
8- وحرير بْن يزيد ق
9- وجعفر بْن الزبير
10- وحبيب بْن صالح الطائي مدق
11- وحريز بْن عثمان الرحبي س
12- وحصين بْن مالك الفزاري
13- والحكم بْن عَبْدِ اللَّهِ بْن سعد الأيلي
14- وخالد بْن حميد المهري
15- وخالد بْن يزيد بْن عُمَرَ بْن هبيرة الفزاري ق
16- وداود بْن الزبرقان
17- ورشدين بْن سعد
18- والسري بْن ينعم الجبلاني سي
19- وسعد بْن عَبْد اللَّهِ الأغطش د
20- وسعيد بْن بشير
21- وسعيد بْن سالم س
22- وسعيد بْن عبد العزيز د
23- وسليمان بْن سليم س
24- وشعبة بْن الحجاج س
25- وشعيب بْن أبي حمزة د س
26- والصباح بْن مجالد
27- وصفوان بْن عمرو بخ د س فق
28- وضبارة بْن مالك بخ د س ق
29- والضحاك بْن حمرة
30- وطلحة بْن زيد الرفي
31- وعَبْد اللَّهِ بْن عُمَرَ العمري
32- وعَبْد اللَّهِ بْن المبارك
33- وعَبْد اللَّهِ بْن المحرر ق
34- وعَبْد اللَّهِ بْن واقد ق
35- وعبد الرحمن بْن ثابت بْن ثوبان بخ د
36- وعبد الرحمن بْن عمرو الأوزاعي خت ق
37- وعبد الملك بْن عبد العزيز بْن جريج
38- وعبيد اللَّه بْن عُمَرَ العمري س
39- وأبي سبأ عتبة بْن تميم التنوخي مد
40- وعتبة بْن أبي حكيم د ت
41- وعثمان بْن زفر الجهني د
42- وعمارة بْن أبي الشعثاء د
43- وعمر بْن جعثم دسي
44- وعمر بْن عَبْد اللَّهِ مولى غفرة
45- ولوذان بْن سليمان
46- ومبشر بْن عبيد القرشي ق
47- ومالك بْن أنس
48- ومحمد بْن راشد المكحولي د
49- ومحمد بْن زياد الألهاني بخ قد س
50- ومحمد بْن عبد الرحمن بْن عرق اليحصبي بخ د
51- ومحمد بْن عبد الرحمن القشيري ق
52- ومحمد بْن الفضل بْن عطية ق
53- ومحمد بْن الوليد الزبيدي م د س ق
54- ومروان بْن سالم ق
55- ومسلم بْن زياد بخ د ت سي
56- ومسلم بْن عَبْد اللَّهِ ق
57- ومسلمة بْن عَلَى الخشني ق
58- ومعاذ بْن رفاعة السلامي
59- ومعاوية بْن سعيد التجيبي
60- ومعاوية بن يحيى الأطرابلسي ق
61- ومعاوية بن يحيى الصدفي ق
62- ونافع بْن يزيد المصري س
63- ونمير بْن يزيد فق
64- والهقل بْن زياد
65- وورقاء بْن عُمَرَ ق
66- والوضين بْن عطاء د عس ق
67- وزيد بْن عوف الشامي ق
68- وزيد بْن هارون د ومات قبله
69- ويوسف بْن أبي كثير ق
70- ويونس بْن يزيد الأيلي س ق
71- وأَبِي بَكْرٍ عَبْد اللَّهِ بْن أبي مريم الغساني د ق
72- وأَبِي بَكْرِ بْن الوليد الزبيدي س
73- وأبي حلبس ق

[/color]روى عنه[/color] [/color]
1- إبراهيم بْن شماس د
2- وإبراهيم بْن مُوسَى الفراء بخ د
3- وأَبُو عتبة أَحْمَد بْن الفرج الحجازي وهو آخر من روى عنه
4- وإسحاق بْن راهويه بخ سي
5- وأسد بْن مُوسَى س
6- وأَبُو إبراهيم إسماعيل بْن إبراهيم الترجماني
7- وإسماعيل بْن عياش ومات قبله
8- وبركة بْن مُحَمَّدٍ الحلبي
9- وحاجب بْن الوليد أَبُو أَحْمَد الأعور
10- وحماد بْن زيد
11- وحماد بْن سلمة وهما أكبر منه
12- وحيوة بْن شريح الحمصي بخ د ت
13- وخالد بْن خلي القاضي
14- وداود بْن رشد
15- وسعيد بْن شبيب الحضرمي د
16- وسعيد بْن عمرو السكوني س
17- وسفيان بْن عيينة وهو أكبر منه
18- وسليمان بْن سلمة الخبائري
19- وأَبُو أيوب سليمان بْن عبيد اللَّه الرقي
20- وسويد بْن سعيد ق
21- وشعبة بْن الحجاج وهو من شيوخه
22- وعَبْد اللَّهِ بْن المبارك وهو من شيوخه
23- وأَبُو مسهر عبد الأعلى بْن مسهر الغساني
24- وعبد الرحمن بْن عمرو الأوزاعي وهو من شيوخه
25- وعبد الرحمن بْن يونس البرقي السراج
26- وعبد الملك بْن عبد العزيز بْن جريج وهو من شيوخه
27- وعبد الوهاب بْن الضحاك العرضي ق
28- وعبد الوهاب بْن نجدة الحوطي د
29- وعبدة بْن عبد الرحيم المروزي بخ
30- وابنه عطية بْن بقية بْن الوليد
31- وعلي بْن جحر السعدي المروزي ت س
32- وعمر بْن حفص الوصابي د
33- وعمرو بْن عثمان بْن سعيد بْن كثير بْن دينار الحمصي د س ق
34- وعيسى بْن أَحْمَدَ العسقلاني البلخي س
35- وعيسى بْن المنذر الحمصي م
36- وكثير بْن عبيد الحذاء د س ق
37- ومحمد بْن أبي السري العسقلاني
38- ومحمد بْن عبد العزيز الرملي بفخ
39- ومحمد بْن عُمَرَ القرشي
40- ومحمد بْن عمرو بْن حنان الكلبي س
41- ومحمد بْن المبارك الصوري
42- ومحمد بْن المصفى بْن بهلول د س ق
43- ومحمويه بْن الفضل العكاوي
44- ومهنا بْن يَحْيَى
45- وموسى بْن أيوب
46- وموسى بْن سليمان بْن إسماعيل بْن القاسم س
47- وموسى بْن مروان الرقي د
48- ونعيم بْن حماد الخزاعي ت
49- وهشام بْن خالد الأزرق د
50- وأَبُو التقي هشام بْن عبد الملك اليزني د س ق
51- وهشام بْن عمار ق
52- ووكيع بْن لجراح وهو من أقرانه
53- وأَبُو همام الوليد بْن شجاع بْن الوليد السكوني
54- والوليد بْن صالح النخاس
55- والوليد بْن عتبة الدمشقي
56- والوليد بْن مسلم وهو من أقرانه
57- ويحيى بن عثمان بْن سعيد بْن كثير بْن دينار الحمصي د س ق
58- ويزيد بْن عبد ربه الجرجسي س ق
59- ويزيد بْن هارون وهو من أقرانه
60- ويعقوب بْن إبراهيم الدورقي س
Kısacası Alimlerin çoğu onun hakkında Sikalardan rivayet ettiği vakit sikadır demişlerdir

Bazı Alimler Mechulllerden tedlis yapınca ondan kabul olunmaz dediysede bu senedde Mechul bir ravi bile yoktur Evet Bu ravi
Şamlıdır lakin ondan rivayet edenler arasında Şamlı olmayan doludur
3.Ravi;Bahir ibni Sa’d Buhari ondan Edebül Müfredinde rivayet etmiş Osman Ed Darimi Ahmed bin Hanbel Ebu Hatem Er Razi sika olduğunu söylemişlerdir Tehzıbul Kemal lil Mizzi
Rivayet ettiği ve ondan rivayet edenler listesi
[/color]روى عن[/color] [/color]
1- خالد بْن معدان بخ 4
2- ومكحول الشامي

[/color]روى عنه[/color] [/color]
1- إسماعيل بْن رافع المدني
2- وإسماعيل بْن عياش د ت ق
3- وبقية بْن الوليد بخ 4
4- وثور بْن يزيد وهو من أقرانه
5- ومحمد بْن حرب الخولاني
6- ومحمد بْن حمير
7- ومعاوية بْن صالح عخ س
8- وأَبُو مطيع معاوية بْن يَحْيَى
9- ويزيد بْن عبد الملك الجزري
4.Ravi Halid bin Ma’dan Muhammed bin Sa’d onu tabakatında zikretmiştir
Zehebi onun hakkında sikadır büyük fakihdir demiştir

[/color]الذهبي[/color]

[/color]ثبت فقيه كبير[/color]

[/t][/t] وقال مُحَمَّد بْن سعد، عَنْ يزيد بْن هارون: مات خالد بْن معدان وهو صائم.
Muhammed bin Sa’d onun kaın Halid bin Ma’dan ölmüştü ve Oruçluydu demiştir
Rivayet Listesi
[/color]روى عن[/color] [/color]
1- ثوبان سي مولى رَسُول اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وسَلَّمَ
2- وجبير بْن نفير الحضرمي م 4
3- والحارث بْن الحارث الغامدي
4- والحجاج بْن عامر الثمالي
5- وحجر بْن حجر الكلاعي د
6- وأبي زياد خيار بْن سلمة د س
7- وذي مخبر الحبشي ابْن أخي النجاشي د ق
8- وربيعة بْن الغاز الجرشي ت س ق
9- وسيف الشامي د سي
10- وأبي أمامة صدي بْن عجلان الباهلي خ 4
11- وعبادة بْن الصامت ق ولم يذكر سَمَاعًا منه
12- وعَبْد اللَّهِ بْن بسر المازني 4
13- وعَبْد اللَّهِ بْن أبي بلال د ت س
14- وعَبْد اللَّهِ بْن حنين س
15- وعَبْد اللَّهِ بْن سعد الأنصاري
16- وأبي الحجاج عَبْد اللَّهِ بْن عائذ ويقَالَ: ابن عبد الثمالي وكان قد أدرك النَّبِيّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وسَلَّمَ
17- وعَبْد اللَّهِ بْن عمر بْن الخطاب
18- وعَبْد اللَّهِ بْن عَمْرِو بْن العاص
19- وعبد الرحمن بْن عَمْرٍو السلمي د ت ق
20- وعبد الرحمن بْن أبي عميرة
21- وعتبة بْن عبد السلمي خ
22- وعتبة بْن الندر
23- وعمرو بْن الأسود د س وهو عمير بْن الأسود خ
24- وكثير بْن مرة الحضرمي عخ 4
25- ومالك بْن يخامر السكسكي
26- ومعاذ بْن جبل ولم يسمع منه ت
27- ومعاوية بْن أبي سفيان د س
28- والمقدام بْن معدي كرب خ 4
29- ويزيد بْن خمير اليزني
30- وأبي عثمان يزيد بْن مرثد الهمداني
31- وأبي بحرية د س
32- وأبي الدرداء ولم يذكر سَمَاعًا منه س
33- وأبي ذر الغفاري ولم يسمع منه
34- وأبي رهم السماعي س
35- وأبي زهير ويقَالَ: أَبُو الأزهر الأنماري د
36- وأبي عبيدة بْن الجراح ولم يسمع منه
37- وأبي الغادية وله رؤية
38- وأبي قتيلة الشرعبي د
39- وأبي هريرة
40- وعائشة أم المؤمنين س والصحيح عَنْ ربيعة الجرشي عنها

[/color]روى عنه[/color] [/color]
1- إِبْرَاهِيم بْن أبي عبلة المقدسي
2- والأحوص بْن حكيم بْن عمير بْن الأسود ق
3- وبحير بْن سعد بخ 4
4- وثابت بْن ثوبان
5- وثور بْن يزيد خ 4
6- وحريز بْن عثمان الرحبي
7- وحسان بْن عطية د ق
8- وداود بْن عبيد اللَّه س
9- وزياد بْن سعد
10- وشعوذ بْن عبد الرحمن الأزدي الحمصي
11- وصفوان بْن عَمْرٍو
12- وعامر بْن جشيب مد س
13- وعَبْد اللَّهِ بْن بسر الحبراني
14- وعبد الرحمن بْن ثابت بْن ثوبان
15- وعثمان بْن عبيد أَبُو دوس اليحصبي
16- وفضيل بْن فضالة س
17- ومحمد بْن إِبْرَاهِيمَ بْن الحارث التيمي المدني م س ق
18- ومحمد بْن عَبْد اللَّهِ الشعيثي مد
19- ويزيد بْن عبد الرحمن بْن أبي مالك ق
20- وابنته أم عَبْد اللَّهِ عبدة بنت خالد بْن معدان
21- ومولاته أم الضحاك بنت راشد

5.Ravi;Abdurrahman bin Amr Es-Selemidir İbni Hiban Kitabus Sikatda onu zikretmiştir
Ebu Davud İbni Mace Tirmizi ondan bir hadis rivayet etmiştir
[/color][color=rgb(165, 42, 42)] [/color]
Bu raviye ibnu kattandan başka hiç kimse mechul dememiştir Maalesef bu onun bu konudaki bilgisizliğinden kaynaklanmaktadır nitekim Ebu Hanifeye(r.a) Mechul diyenler olmuştu Ebu Hanifeye mechul demenin bizim indimizde değeri olmadığı gibi bazılarının bu hadise karşı görüşleri ve bu raviye mechul demeleri değersizdir
Onun hakkında ulemanın genel kavli şudur
[color=rgb(37, 37, 37)]3929- عبد الرحمن ابن عبد الله السلمي أبو الجعد الحجازي مقبول[/color]
[/color][color=rgb(37, 37, 37)]Makbuldur İbni Hacer Et Takrib[/color]
[/color][color=rgb(37, 37, 37)]Zehebide onun için Saduk demiştir Hakim En Nisaburide Hadisi makbuldur demiştir[/color]
Ben yazılarımı buradan almasamda burada baya bir bilgi delil ve kaynaklarıyla birlikte var
Rivayet Listesi
[/color]روى عن[/color] [/color]
1- عتبة بْن عَبْد السلمي
2- والعرباض بْن سارية د ت ق

[/color]روى عنه[/color] [/color]
1- ابنه جابر بْن عَبْد الرَّحْمَن بْن عَمْرو السلمي
2- وخالد بْن معدان د ت ق
3- وضمرة بْن حبيب
4- وعبد الأعلى بْن هلال
5- ومحمد بْن زياد الألهاني
6- ويحيى بْن جابر الطائي
Peygamberimze ulaşam Son ravi sahabi İrbad bin Sariyedir İrbad bin Sariye(r.a) hakkında İslam Ansiklopedisinde şöyle geçiyor
[/color]

İRBÂD b. SÂRİYE

(العرباض بن سارية)

Ebû Necîh el-İrbâd b. Sâriye es-Sülemî (ö. 75/694)

Sahâbî.

Süleym kabilesine mensup olup aynı kabileden altı kişiyle birlikte Resûl-i Ekrem’e gelerek biat ettiği rivayet edilmiştir (Heysemî, VIII, 51-52). Hemşehrisi Amr b. Abese’nin ve onun kendilerini dördüncü müslüman olarak gösterdikleri ileri sürülmüşse de Zehebî, İrbâd’ın böyle bir iddiada bulunduğuna dair rivayetin sahih olmadığını belirtmiştir (AǾlâmü’n-nübelâǿ, III, 421). Amr b. Abese gibi ilk müslümanlardan biri olması halinde İrbâd’ın da Mekke’ye gelip Hz. Peygamber’le görüşmüş olması, o sırada Resûl-i Ekrem’in çevresinde yeteri kadar müslüman bulunmadığı için güvenlik sebebiyle ve onun tavsiyesi üzerine kabilesine geri dönmesi mümkündür (bk. AMR b. ABESE). İrbâd fakir olduğundan ehl-i Suffe arasında yaşadı. Tebük Gazvesi’ne katılmak için binek hayvanı bulamayan altı yoksul sahâbî ile birlikte o da Resûl-i Ekrem’den yardım istedi. Resûlullah binek temin edemediğini söyleyince üzülerek ağlayan, bu sebeple “bekkâîn” diye anılan bu yedi kişi hakkında âyet nâzil oldu (et-Tevbe 9/92). İrbâd, Hz. Peygamber’in vefatından sonra Humus’a yerleşerek zâhidâne bir hayat sürdü ve 75’te (694) vefat etti. Bu tarihten önce Abdullah b. Zübeyr b. Avvâm’ın Emevîler’le mücadele ettiği yıllarda öldüğü de söylenmiştir.

İrbâd, Resûl-i Ekrem’den ve Ebû Ubeyde b. Cerrâh’tan rivayette bulunmuş, kızı Ümmü Habîbe, sahâbeden Ebû Ümâme el-Bâhilî, muhadramûndan Cübeyr b. Nüfeyr, tâbiînden Abdurrahman b. Amr es-Sülemî, Abdullah b. Ebû Bilâl, Ebû Rühm es-Semâî, Habîb b. Ubeyd ve diğerleri de ondan hadis nakletmiş, rivayetleri Kütüb-i Sitte’nin dört süneninde yer almıştır. Abdullah Muhammed Şüfey‘, Dirâsetü merviyyâti’ś-śaĥâbe: Sehl b. ǾAbdillâh es-SâǾidî ve’l-Ǿİrbâđ b. Sâriye ve Ŝevbân mevlâ Resûlillâh śallallāhü Ǿaleyhi ve sellem fî Müsnedi’l-İmâm Aĥmed b. Ĥanbel adlı yüksek lisans tezinde (1404, Câmiatü Ümmi’l-kurâ külliyyetü’ş-şerîati’l-İslâmiyye) onun rivayetlerini de incelemiştir.

BİBLİYOGRAFYA:

İbn Sa‘d, eŧ-Ŧabaķāt, IV, 276; İbn Ebû Hâtim, el-Cerĥ ve’t-taǾdîl, VII, 39; Ebû Nuaym, Ĥilye, II, 13-14; İbn Abdülber, el-İstîǾâb, III, 166-167; İbnü’l-Esîr, Üsdü’l-ġābe, IV, 19-20; Mizzî, Tehźîbü’l-Kemâl, XIX, 549-551; Zehebî, AǾlâmü’n-nübelâǿ, III, 419-422; a.mlf., Târîħu’l-İslâm: sene 61-80, s. 483-485; Heysemî, MecmaǾu’z-zevâǿid, VIII, 51-52; İbn Hacer, el-İśâbe, II, 473; a.mlf., Tehźîbü’t-Tehźîb, VII, 174.

Salahattin Polat (İslam Ansiklopedisi cilt: 22; sayfa: 438)
[/color]وقال ضمضم بْن زرعة، عَنْ شريح بْن عُبَيْد: كَانَ عتبة بْن عُبَيْد، يَقُول: عرباض خير مني، وعرباض يَقُول: عتبة خير مني، سبقني إِلَى النَّبِي صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وسَلَّمَ بسنة[/color] .
[/color]Damdam bin züra[/color] Şarih bin Ubeyden rivayet ettiki Utbe bin Ubeyd şöyle diyordu Irbad(r.a) benden hayırlıdır ve Irbad(r.a)da şöyle diyordu Utbe(r.a) benden hayırlıdır o beni Resullah(s.a.v)ın sünnetiyle geçmiştir
[/color]Peki ben sana soruyorum sen böyle olabilir misin?
Hafız El Mizzide Tehzibul Kemalda onun hakkında şöyle diyor
كنيته أَبُو نجيح لَهُ صحبة وهُوَ من أَهل الصفة وهُوَ أحد البكائين الَّذِينَ نزل فيهم : ولا عَلَى الَّذِينَ إِذَا مَا أتوك لتحملهم
tercüme etmeden önce belirteyim ki sen ancak cahil takipçilerini kandırırısın
''Ebu Nacih olarak bilindi kendileri hakkında ayet inen bekainden(ağlayanlardan)biridir
Ayet;(Önceki ayet onunla alakalı olduğundan onuda yazıyoruz)
[/color]لَيْسَ عَلَى الضُّعَفَاءِ وَلَا عَلَى الْمَرْضٰى وَلَا عَلَى الَّذٖينَ لَا يَجِدُونَ مَا يُنْفِقُونَ حَرَجٌ اِذَا نَصَحُوا لِلّٰهِ وَرَسُولِهٖ مَا عَلَى الْمُحْسِنٖينَ مِنْ سَبٖيلٍ وَاللّٰهُ غَفُورٌ رَحٖيمٌ[/color]
[/color]
[/color]وَلَا عَلَى الَّذٖينَ اِذَا مَا اَتَوْكَ لِتَحْمِلَهُمْ قُلْتَ لَا اَجِدُ مَا اَحْمِلُكُمْ عَلَيْهِ تَوَلَّوْا وَاَعْيُنُهُمْ تَفٖيضُ مِنَ الدَّمْعِ حَزَنًا اَلَّا يَجِدُوا مَا يُنْفِقُونَ[/color]
[/color]
[/color]
Meali; Allah'a ve Resûlüne karşı sadık ve samimi oldukları takdirde, güçsüzlere, hastalara ve (seferde) harcayacakları bir şey bulamayanlara (sefere katılmadıkları için) bir günah yoktur. İyilikte bulunan kimselerin (kınanması) için de bir sebep yoktur. Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir. Kendilerini bindirip (cepheye) sevk edesin diye sana geldikleri zaman, senin, "Sizi bindirebileceğim bir şey bulamıyorum" dediğin; bu uğurda harcayacakları bir şey bulamadıklarından dolayı üzüntüden g?zleri yaş d?ke d?ke geri d?nen kimselere de bir sorumluluk yoktur.
(O zaman senin mantığına göre kendisi hakkında ayet inen biri nasibi olabiliyorsa sizin tefsirlerde yazana göre Hz.Ali(r.a) hakkında inen ayetlerin hiçbir anlamı yoktur )

Kurtubi diyor ki

الرابعة : قوله تعالى ولا على الذين إذا ما أتوك لتحملهم روي أن الآية نزلت في عرباض بن سارية
4. ولا على الذين إذا ما أتوك لتحملهم ayeti şüphesizki Irbad bin Sariye hakkında inmiştir
Bahrul Muhitte Ebu Hayyan diyor ki
وهذه نزلت في العرباض بن سارية
Ve Bu(ayet) Irbad bin Sariye hakkında indi
Buna daha çok misalller verebiliriz son olarak derimki senin söylediğin bu hadisi şamlıların rivayet etmesi indimizde bir illet değildir zira bu hadis 4 halife içindir bunlardan biride Hz.Alidir ayrıyetten biz Ashabın hepsini severiz velev ki Yemenli olsun yahut Habeşli yahut şamlı Zaten bu ravilerden sadece şamlılar değil basralalıar medineleliler mervliler kufelierde rivayet etmiştir
Ayrıyetten ben selefi değilim Ben Ehli Sünnetim ve Ben Maturidiyim
Hadisin Başka Kaynakları
İbni Mace Ebu Davud Müsnedi Ahmed Sahih İbni Hibban El Müstedrek Ales-Sahihayn Adabul Beyhaki Şeyhaynin Şartına Göre Sahihdir
Benim incelediğim senedin hepsi sahihdir vede bu lakin bu senedden başka daha kuvvetli senedlerden vardır

[mollamustafaelhanefi]

Ynt: İbni Ebil Hadid Şii mi Sünni mi?

[quote author=Ali Faruk link=topic=15830.msg175283#msg175283 date=1411705454]
Bu hadisin sened ve tariki üzerinde durmadan önce bazı nüktelere değinmek istiyoruz:
1- Ashab arasında vuku bulan olaylar bu hadisi tekzip etmektedir. Çünkü ashaptan birçokları Ebubekir ve Ömer’e (onların raşid halifelerden olduğunu kabul edersek) muhalefet etmiştir. Hatta birçok yerde Ömer’in kendisi bile Ebubekir’e muhalefet etmiştir. Eğer bu hadis gerçekten Hz. Peygamber efendimizden olsaydı, bu ihtilaf ve muhalefetlerin olmaması gerekirdi. Çünkü Ashabın hepsi size göre adil ve Hz. Peygamber’in emir ve nehiylerine uyan kimselerdi!
2- Bu hadisin bütün tarik ve senetleri İrbâz b. Sâri’ye varmaktadır. Bu hadisin ravisi sadece bu adamdır. İşte bu durum bunun şüpheli olduğunu göstermektedir. Çünkü söz konusu hadis camide ve cemaat namazından sonra irat edilmiştir. Resulullah (s.a.a) beliğ bir şekilde vaazda bulunuyor, dinleyenlerin gözlerinden yaşlar akıyor, kalpler çarpıyor ve daha sonra bunun ümmete iletilmesini istiyor.. O halde neden İrbâz dışında kimse onu nakletmemiş ve raviler sadece ondan nakletmişler?!
3- Bu hadis daha çok Şam’da konuşulmuş ve Şam halkı tarafından nakledilip yaygınlaşmıştır. Bu hadisin ravilerinin çoğu özellikle Humus halkındandır. Bunlar Muaviye’nin adamlarından ve Hz. Ali’ye karşı en katı düşmanlardandılar. Bunları göz önünde bulundurarak hadisin metnine baktığımızda bu hadisin Resulullah’dan sudur etmeyeceğine yakin etmekteyiz. Hz. Ali’nin katı düşmanları olan Humusluların birbirlerinden bunu rivayet etmelerine nasıl güvenebiliriz ki.
4- Buhari, Müslim ve hakeza sünen sahiplerinden olan Nesaî bu hadisi önemsememiş ve onu nakletmemişler. Birçok Ehl-i sünnet alimi, Buhari ve Müslümin nakletmediği ve kendisinden yüz çevirdiği hadislere, -sünnet sahipleri nakletmiş olsalar bile- itina etmemektedirler. Buhari yüz çevirirse, Müslim tahriç etse bile o hadisi kabul etmezler. İbn-i Kattan gibi bazı alimler ise bu hadisi eleştirmişler.
*
Bu hadisin yegane ravisi olan İrbaz b. Saribe el-Humsî’ye gelince; Suffe ehlinden olup Şam’a yerleşmiş ve oradan da nasibilerin şehri olan Humus’a geçmiştir. Buhari ve Müslim bu adamdan hadis nakletmemiştir, sözleri Sünen kitaplarında geçmektedir, Hicri 75’de de vefat etmiştir.
Muaviye hakkında Hz. Peygamber’in (s.a.a) diliyle övücü sözler nakletmiş, İbn-i Kattan ise onları zayıf bilmiştir.
*
Söz konusu hadisi İrbaz b. Sariye el-Humsî’den rivayet eden raviler de pek sağlıklı değiller. Örneğin, İbn-i Kattan, Şamlı olan Yahya b. Ebi el-Muta hakkında onun durumunu bilmiyorum (meçhul birisidir) demiş. Duhaym, Yahya’nın İrbaz’ı görebileceğini uzak bir ihtimal kabul kabul etmiş ve mürsel olarak nakletmiş olabilir demiş. Zehebi; Şamlıların, görmedikleri şahıslardan hadis nakletmeleri çok oluyor, demiş…
Hucr b. Hucr el-Homsî de söz konusu hadisi rivayet edenlerdendir. Birincisi; Humusludur, ikincisi; Sadece Ebu Davud ondan rivayet etmiştir, Üçüncüsü; İbn-i Kattan, tanınmış birisi değil yani mechuldur demiş.
Şamlı Abdurrahman b. Amr da o hadisi İrbaz’dan nakledenlerdendir. Sünen ve diğer kitaplarda sadece bu hadis ondan nakledilmiştir. Kattan’il Fasî, onun mechul olduğunu ve bundan dolayı nakletmiş olduğu bu hadis sahih değildir demiş.
Ravilerden diğer biri de Abdullah b. Ala eş-Şamî’dir. Evvelen; Şamlıdır. Saniyen; Zehebinin naklettiğine göre, İbn-i Hazm demiş ki: Yahya ve diğerleri onu zayif bilmişler.
Halid b. Muaddan el-Humsî de diğer bir ravisidir soz konusu hadisin. Birincisi; o Humusludur. İkincisi; Şam halkının şeyhidir. Üçüncüsü; Yezid b. Muaviye’nin şorte (polis)lerinin komutanıdır.
Diğer ravileri de Humuslu ve Şamlıdıurlar. İbn-i Kattan onların çoğunu zayıf, fasit ve yalancı bilmiştir. Onların hepsini tek tek incelemeye gerek yoktur. Daha fazla bilgi edinmek isteyenler şu linke bakabilirler:
http://books.rafed.net/view.php?type...k&b_id=217
[/quote]
Hadisin hükümleriyle beraber bütün senedleri ve geçtiği yerler için bknz;http://library.islamweb.net/hadith/d...95&cid=251

[Ali Faruk]

Ynt: İbni Ebil Hadid Şii mi Sünni mi?

[quote author=mollamustafaelhanefi link=topic=15830.msg175285#msg175285 date=1411742720]
Daha öncede dediğim gibi birşeyin isminin geçmesi onun öyle olduğu anlamına gelmez belki vikipedia sizin indiniz 1.el kaynaklardan olabilir ama bizim indimizce birinci el değildir bir eser tamalanmasa bile yazması bulunur lakin bu eserin yazması günümüzde yoktur.
[/quote]

Güzel kardeşim, Fahrettin Razi'nin eserleri nerde yazılmışsa genellikle Şerh-i Nehc'ul-Belağa ismi de geçmektedir. Örneğin:

Fahreddîn-i Râzî'nin eserleri:

1) Mefâtih-ül-Gayb: Tefsîr-i Kebîr diye bilinir. Burhâneddîn Nesefî, bu tefsîri telhis etmiş (kısaltmış) ve Vâdıh ismini vermiştir. Muhammed bin el-Kâdı Ayasuluğ da telhis etmiştir. 2) Muhassalu Efkâr-il-Mütekaddimîn vel-Müteahhirîn minel-Ulemâ vel-Hükemâ vel-Mütekellimîn, 3) İrşâd-ün-Nüzzâr ilâ Letâif-il-Esrâr, 4) Uyûn-ül-Mesâil, 5) El-Mahsûl, 6) El-Burhân, 7) Nihâyet-ül-Îcâz fî Dirâyet-il-Îcâz, 8 ) Meâlimü Usûl-id-Dîn, 9) KitâbüFedâil-is-Sahâbe, 10) Kitâb-ül-Ahlâk, 11) Şerhü Vecîz-lil-Gazâlî, 12) Menâkıbu İmâm-ıŞâfiî (Matbudur), 13) Tehzîb-üd-Delâil, 14) Kitâb-ı Esrâr-ül-Kelâm, 15) Şerhü Nehc-ül-Belâga, 16) Kitâb-ül-Kazâ vel-Kader
http://www.mumsema.com/arap-islam-al...in-i-razi.html

http://www.filozof.net/Turkce/islam-...l=&start=1

http://www.davetci.com/d_biyografi/biyografi_frazi.htm

http://www.risaleajans.com/hikaye/fahreddin-i-rzi