Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    #16
    Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

    Halkların Kurtuluşu İçin Fedakarlık Gerekir (2011/10/13)
    □ Foto □

    İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei Kirmanşah ilindeki incelemelerinin ikinci gününde bu sabah şehid aileleri ve malüllerden oluşan bir topluluğu kabul etti ve fedakarlıkların bir ülke ve milleti kurtardığını ve hiç bir toplumun fedakarlıklara başvurulmaksızın azamet ve onura ulaşamayacağını söyledi.

    Ayetullah Hamenei, İslam İnkılabı ve Mukaddes Savunma Savaşı şehidleri ve gazilerinin o dönemde içinde bulundukları her anın önemini çok iyi kavradıklarını hatırlatarak, bu insanların görevlerini hakkıyla eda ettiklerini ve onların zamanlama yeteneğinin geride kalanlar için büyük bir ders teşkil ettiğini belirtti.

    İnkılap Rehberi, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘Bir milletin onuru ve kimliğinin savunulmasını sağlayan güçlü surlar ve ülkenin entrikalardan kurtarılışı, halkın bilinçlenmesi ve bilinçlendirilmesinin ipoteğindedir. İran'daki İslam Cumhuriyeti sistemi, İslam demokrasisi anlamındadır ve halkın tüm alanlarda rol oynamasını öngörmektedir.'

    Ayetullah Hamenei şehid ve gazi ailelerinin sabrı ve sağduyusuna işaretle şunları söyledi: ‘Sabır ve sağduyu, zirvelere tırmanabilmenin temel faktörüdür ve eğer bir millet bu iki önemli özelliğe sahip olursa kesinlikle hedeflerin ve hareket çizgisinin belirlenmesinde tereddüte kapılmayacaktır.'

    Yorum


      #17
      Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

      Batı Çıkmaza Saplandı (2011/10/12)
      □ Foto □

      İslam İnkılabı Rehberi Seyyid Ali Hamenei bu sabah Kirmanşah ilinde halka hitaben yaptığı konuşmada Amerika'da başlayan Wall Street hareketinin önemine değinerek, bu hareketin köklerinin yakın gelecekte Amerika ve batı kapitalizmini çökertecek kadar yayılacağını söyledi.

      Kirmanşah'ın Özgürlük Stadyumu'nda coşkun kitlelerin sevgi gösterilerine mazhar olan Ayetullah Hamenei, halkın İslam Cumhuriyeti sistemindeki konumu ve rolünü değerlendirdiği konuşmasında çeşitli sosyal hareketler ve gelişmelerin başarısı ve yükselişiyle bu hareketlerle halkın birbirine yakınlığının önemli ilişkisine dikkat çekti ve şöyle konuştu:

      'Çağdaş İran tarihinde Meşrutiyet ve petrol endüstrisinin millileştirilmesi gibi iki önemli tarihi tecrübenin işin başında başarılı olmasında halk eşsiz bir rol oynadı. Ancak her iki hareket daha sonra halktan uzaklaştığı için birincisi Rıza Han despotizmi ve ikincisi de ihtilalle karşılaştı. İran tarihindeki hiç bir olayda İslam İnkılabı'nda olduğu kadar halkın zaferde ve sürecin devamındaki direkt ve temel rolüne rastlanmamıştır.'

      İslam İnkılabı'nın en önemli özelliğinin zafer sonrasında halkın rolünün tamamlanmaması olduğunu hatırlatan Ayetullah Hamenei, şunları söyledi:

      'Halkın İslam İnkılabı'nın zaferinden sonra da varlığını ve rolünü sürdürmesi, büyük İmam'ın hikmet, tedbir ve derin bakış açısına dayanmaktaydı ve İmam, İran halkını doğru tanımış, ona inanmış ve halkın yılmaz azmine güvenmişti.'

      Ayetullah Hamenei, İslam Cumhuriyeti nizamının yüksek hedefleri ve emperyalist düzene olan muhalefeti ile bu nizam aleyhindeki uluslararası adaletsizlikler ve düşmanların dayattığı problemlere dikkat çekerek, halkın inancı, tedbiri ve azmine dayanan İslam Cumhuriyeti nizamının yakın gelecekte Allah'ın izniyle tüm problemlerin üstesinden geleceğini vurguladı.

      İnkılap Rehberi daha sonra İslam Cumhuriyeti'nin halka dayanarak çözüme kavuşturduğu sorunları sıraladı ve önce, İran'a dayatılan 8 yıllık savaşa değinerek şunları dile getirdi:

      'Mukaddes Savunma Savaşı'nı halk yönetti ve İslam nizamı halkın aşk, iman ve samimiyeti sayesinde bu hiç de eşit olmayan savaşta zafere erdi.'

      Ayetullah Hamenei daha sonra düşmanın İslam Cumhuriyeti aleyhindeki ekonomik baskıları ve yaptırımları, İran'daki cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra çıkartılan fitne eylemleri ve nükleer enerji bağlamındaki komploları karşısında İran yönetiminin halka dayanmak suretiyle ciddi bir duruş sergilediğini belirtti.

      İslam İnkılabı Rehberi, batılı politikacılara İran'daki İslam nizamı gerçeğini kabul etmelerini önerirken; İran'lı yöneticilerin de kendi halkının sahip olduğu dev potansiyel ve halkın çeşitli alanlardaki becerilerine maksimum düzeyde dayanması tavsiyesinde bulundu.

      Ayetullah Hamenei daha sonra bölgesel gelişmelere temasla Mısır, Tunus, Libya, Bahreyn, Yemen ve başka bölgelerdeki olayların Amerika'nın bölgesel siyasetlerinin fiyaskoyla sonuçlanmış olduğunu gösterdiğini söyledi.

      İnkılap Rehberi konuşmasının devamında Amerika'da oluşan Wall Street protesto hareketi karşısında Amerikan medyaları ve yetkililerinin suskunluğa büründüğünü hatırlatarak şu görüşleri savundu: ‘İfade özgürlüğünden dem vuranlar, bu protesto hareketini itirafa mecbur kalınca ona karşı şiddet kullandılar ve insan haklarını savunma, toplantı ve gösteri özgürlüğünü destekleme ve ifade özgürlüğünün kapitalist düzende ve liberal demokrasilerde ne anlama geldiğini gösterdiler. Amerikan halkı aslında yüzde 1'lik bir azınlığın yüzde 99'luk çoğunluk üzerinde egemenlik kurmasına ve Amerikan halkının vergileri ve parasını Afganistan ve Irak savaşların da harcamasına ve siyonist rejimi desteklemesine karşılar. Amerikan yönetimi bu protesto hareketini şiddetle bastırabilir, ancak bu hareketin köklerini yokedemez. Bu hareketin kökleri gelecekte Amerika ve batı kapitalizmini çökertecek kadar yayılacaktır.'

      Ayetullah Hamenei, konuşmasını şöyle tamamladı: ‘Kapitalist düzen, tamamen çıkmaza saplanmış olup, batıda tam bir bunalım dönemi başlamış bulunmaktadır. Dünya hassas ve tarihi bir dönemden geçmektedir. İran halkı ve ayrıca diğer müslüman halklar bu dönemde önemli bir rol üstlenebilir ve İran'daki İslami sistem, başkalarına model olduğunu ispatlayabilir.'

      Yorum


        #18
        Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

        Hiç Kuşkusuz Gelecek İslam’ındır (2011/10/15)
        □ Foto □

        İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei Kirmanşah ilindeki incelemelerinin devamında bugün Gilangarb ilçesinde büyük halk kitlelerine hitaben yaptığı konuşmada uluslararası siyonizm şebekesine bağlı medyaların İran'ın terörizmi desteklediği şeklindeki yayınlarını dünya zorbalarının bir biri ardısıra devreye soktukları entrikaların yeni bir halkası olarak niteledi.

        Ayetullah Hamenei Gilangarb'ın Şüheda Stadyumu'nda yaptığı konuşmada şunları söyledi:

        ‘Onlar İran İslam Cumhuriyeti'ni terörizmin savunucusu olarak suçlayabilmek için bahane peşindeler. Ancak, bu entrika da diğer komploları gibi faydasız ve etkisiz kalacak ve onların umduğunun tam tersine kendilerinin daha fazla izole olmasına yol açacaktır.

        Emperyalist cephenin sürekli hücumunun en önemli hedefi kahraman İran halkının kimliğini inkar ve İslam Cumhuriyeti'ni inzivaya sürüklemektir. Ancak, Amerika ve Avrupa ile uşaklarının karşılaşacakları tek sonuç, dünya milletlerin Amerikan rejimine olan nefretlerinin artması ve İran halkının ilkelerine duyduğu ilginin çoğalmasıdır.'

        İnkılap Rehberi bölgede ve dünyada cereyan eden olaylar ve yeni gelişmelere dikkat çekerek, Amerikan rejiminin dünya milletleri açısından izole edilmiş ve kendisinden nefret duyulan bir devlet haline geldiğini belirtti ve şöyle konuştu: ‘Amerikan Başkanı, iki yıl önce bölge kamu oyunu aldatabilmek için Mısır'da yaltaklanma yolunu seçmişti. Oysa şimdi aynı ülkede ve bölgenin diğer ülkelerinde halk Amerikan aleyhtarı sloganlar atmaktadır.'

        Ayetullah Hamenei Amerikan Başkanı'nın bölge halklarından duyduğu korkuya değinerek şu ifadeleri kullandı: ‘Bu şahıs hatta Amerika ve Nato birliklerinin işgali altındaki Afganistan'a düzenlediği seferde bile Begram hava üssünden çıkmadı ve Kabil'e gitmeye cesaret edemedi. Zira halkl ar arasında inzivadadır ve onlardan korkmaktadır.'

        İslam İnkılabı Rehberi konuşmasının devamında Wall Street hareketinin Amerika'nın başka şehirlerine yayılmasına değinerek, Amerikan yetkililerine hitaben şunları dile getirdi: ‘Kendi halkınız arasında yalnızlığa itilen ve halkın çoğunluğundan korkan sizler nasıl oluyor da boş sözlerle İran fobisini yayma peşindesiniz ? Şu noktayı unutmayınız ki İran İslam Cumhuriyeti mazlum milletlerin taraftarıdır ve zalimlerle mücadele etmektedir.

        Zorbalıklarınız ve aşırılıklarınız karşısında tüm varlığıyla dikilmekte ve hiç bir idealinden geri adım atmamaktadır.'

        İnkılap Rehberi konuşmasının sonunda bölgedeki İslami hareketin yükselişini Ortadoğu'daki en önemli gelişme olarak niteledi ve şunları söyledi: ‘Hiç kuşkusuz, gelecek İslam'ındır ve inşaallah İslam bayrağı bölgenin her yanında dalgalanacak; bölge ülkeleri arasında güçlü, onurlu ve dayanışma içerisinde bir topluluk oluşturulacaktır.'

        Yorum


          #19
          Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

          Bilinçli Müslümanlık ve İslam Mezhebleri Arasında Dayanışma (2011/10/17)
          □ Foto □

          İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei İran'ın batısında yer alan Kirmanşah ilindeki incelemelerinin 6. gününde Pave ilçesinde halk kitlelerine hitaben yaptığı konuşmada şii ve sünni müslümanlar arasında tefrika çıkarmanın İslam düşmanlarının değişmeyen metodu olduğuna dikkat çekerek, dayanışma içerisindeki İran milletinin, İslam'a ve inkılapçı ideallerine olan bağlılığını akıl, bilimsel ve ekonomik ilerlemeler ve siyasal ve sosyal alanlardaki varlığıyla harmanladığını ve böylece bölge halklarının dev hareketini yönlendirebilecek bir modele dönüştüğünü söyledi.

          Ayetullah Hamenei müslüman İran halkının kimliğine işaretle şunları dile getirdi: ‘İslam İnkılabı ve halkın temel meselelerle yakından ilgilenmesi vesilesiyle bugün dünya İran halkının bilinçli müslümanlığı ile çeşitli alanlardaki öncülüğüne dikkat etmekte olup, İran halkı işte bu ortak kimliği sayesinde İslami uyanış sürecinin hassas aşamasında etkin bir rol oynayabilir. İran halkı ve İslam nizamı, bölge halklarına liderlik iddiasında değildir. Her halk kendi yetenekleri ve kişiliğine göre ilgilendiği yolu seçebilir. Ancak bölge ülkeleri, İran halkının son 32 yıldaki tecrübe ve kabiliyetleri yüzünden, bu halkı özel bir bakışla izlemektedir. Bu yüzden İslam ve İran düşmanlarının tefrika çıkartıcı eylemleri İslam Cumhuriyeti'nin bölge ülkelerinin gözünde bir modele dönüşmesini önlemeye yöneliktir.'

          İslam İnkılabı Rehberi, sünni ve şii müslümanlar arasında gerek İslam dünyası çapında ve gerekse İran içerisinde ihtilaflar çıkartılmasının yabancıların stratejik çizgisi olduğunu hatırlatarak şunları söyledi: ‘Biz şii ve sünni müslümanlar, derin ve geniş dini ve ideolojik ortak noktalara ve somut ortak çıkarlara sahip bulunmaktayız; ancak, düşman bu müşterek noktaları inkarla sultacı hedeflerine varma uğraşındadır. İran'daki şii ve sünni müslümanların ihlas ve gönül birliği entrikacılar karşısındaki sımsıkı bir yumruk mesabesindedir. Bu yüzden müttehid İran halkı geçmişte olduğu gibi şimdi de kimseye taviz vermeyecek ve her türlü baskı karşısında bir adım bile gerilemeyecektir.'

          İnkılap Rehberi konuşmasının sonunda İslam ve İslam ümmetinin habis düşmanlarının akamete uğratılabilmesi için tek yolun sürekli ve bilinçli direniş olduğunu vurgulayarak, müslüman halklara hitaben şu uyarıda bulundu: ‘Düşman karşısında tıpkı İran halkı gibi olanca kudretinizle durmalısınız. Aksi takdirde düşman daha da küstahlaşacak ve şii ve sünnileri birbirlerinden ayırdıktan sonra kesinlikle Ehli Sünnet mezhebleri arasında ihtilaflar çıkartmaya çalışacaktır.'

          Yorum


            #20
            Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

            En Güzel Hizmetlere Layık Bir Halk (2011/10/19)
            □ Foto □

            Bakanlar Kurulu'nun Kirmanşah ilindeki toplantısından sonra kurul üyeleri İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei'yi ziyaret ederek bu ilin problemlerinin giderilebilmesi ve kalkınma hızının yükseltilebilmesi için ne gibi tedbirlerin alındığı hakkında bir rapor sundu.

            Ayetullah Hamenei Bakanlar Kurulu üyelerine hitaben yaptığı konuşmada ülkenin her bir yanında halka hizmet götürülmesinin zaruretine değindi ve Kirmanşah ilindeki işsizlik sorununun ortadan kaldırılabilmesi için başta tarım ve endüstri olmak üzere tüm alanlarda özel sektöre ait sermayelerin bölgeye yönlendirilmesi vasıtasıyla çaba harcanması gerektiğini vurguladı.

            Sınır ticaretinin arttırılması, barajlara yakın bölgelerde sulama kanallarının oluşturulması, ihracat ve mal transitinin yükseltilmesi ve özel sektör yatırımları önündeki engellerin giderilmesi gibi konulara değinen İnkılap Rehberi, bu ildeki kalkınma hareketlerinde önceliklerin belirlenmesi ve ilkesiz etkinliklerden kaçınılması gerektiğini söyledi.

            İslam İnkılabı Rehberi, yetkililerin halkla ilişkilerinde güleryüzlü davranmaları gerektiğini vurgularken, böylesine samimiyet ve mertlikle çalışan bir halkın en güzel hizmetlere layık olduğunu belirtti.

            Yorum


              #21
              Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

              İran Milletinin İslami Söylemi (2011/10/20)
              □ Foto □

              İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei İran'ın batısındaki Kirmanşah ilinde sürdürdüğü incelemelerinin 9. ve sonuncu gününde ildeki devlet yetkilileri ve çeşitli merkezlerin müdürlerinden oluşan bir topluluğa hitaben yaptığı konuşmada İslam nizamında sadakat ve ihlasla yapılacak hizmetlerin ilahi bir başarı olarak Allah rızasını kazanmanın yanı sıra halka yardım ve nizamın güçlendirilmesine katkıda bulunmak anlamına geldiğini belirterek; yerel ya da ulusal çapta tüm yetkililerin ülke genelinde sunacakları hizmetlerin kalitesinin, sistemin onurunun artması ya da azalmasına neden olacağını bu yüzden yetkililerin, ellerinden geldiğince işleri ve hizmetlerinin niteliğini yükseltmeleri gerektiğini vurguladı.

              Ayetullah Hamenei, İran milletinin inkılabın ihtiyaç duyduğu her alanda gereken rolü ifa ettiğini ve tüm problemler ve eksikliklere rağmen daima İslam ve inkılabın savunulmasında yetkililerden daha önde hareket ettiklerini kaydetti.

              İnkılap Rehberi, 9 günlük ziyareti sırasında Kirmanşah halkının gösterdiği misafirperverlik dolayısıyla şükranlarını bildirirken, ildeki kimi merkezlerin kendisiyle ilgili astıkları posterler ve bilbordlarda ifrata kaçmalarını eleştirdi ve bunun ne kendisinin şahsiyeti ve ne de İslam Cumhuriyeti'nin kimliğiyle uyuşmadığını ve zaten bilimsel açıdan bakıldığında da ters tepki uyandıracağını hatırlattı.

              İslam İnkılabı Rehberi konuşmasının devamında İran düşmanlarınca sürdürülen entrikaların, İslam Cumhuriyeti'nin ilerlemekte olan hareketine bir tepki olduğunu belirterek şöyle konuştu: ‘Emperyalist cephenin siyaset, ekonomi, güvenlik ve propaganda alanlarındaki sürekli hücumu İran milletinin, hedefleri ve idealleri yolunda hızla hareket etmekte olduğunu göstermektedir. Zira eğer İran milleti, yerinde saysa ya da za af ve geri kalmışlığa uğrasaydı düşman böylesine kıvranmazdı.'

              Ayetullah Hamenei bölge ülkelerindeki İslami uyanış sürecine işaretle, bölge halklarının İran milletinin İslami söylemi ve şeriatı izlemesinden etkilendiklerini ve İslam Cumhuriyeti modeliyle yakından ilgilendiklerini kaydetti.

              İnkılap Rehberi, bugün ayrıca bir grup şehid ve malül aileleriyle görüştükten sonra, ildeki sağlık merkezlerinden birine başvurarak, çok sayıda hasta ve bir inkılapçı şairi ziyaret edip sağlık dileklerini bildirdi.

              Ayetullah Hamenei, bugün başkent Tahran'a döndü.

              Yorum


                #22
                Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

                Irak Tarihinin Yaldızlı Sayfası (2011/10/30)
                □ Foto □

                İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei bugün Irak'lı kürd liderlerinden Mesud Barzani'yi kabulü sırasında çeşitli kavimler ve mezheblere mensup olan Irak halkının Amerika'nın baskıları karşısında tek bir bütün olarak dikilmesinden övgüyle söz ederek, işgalci askerlere yargı dokunulmazlığı tanınmaması ve Amerika'lıların böylelikle Irak'tan çıkmak zorunda kalmalarını bu ülke tarihinin yaldızlı bir sayfası olarak niteledi.

                Ayetullah Hamenei Irak'ın şu andaki bağımsızlığına atıfta bulunarak şunları söyledi: ‘Amerika'nın Irak'daki askeri ve siyasi varlığına rağmen kürd, arap, şii ve sünni tüm Irak halkının Amerika'ya ‘hayır !' diyebilmesi çok önemli bir konudur. Irak'da şu anda mevcut olan istikrarlı şartlar, İran İslam Cumhuriyeti'ni sevindirmektedir ve tüm kavimler ve mezheblere mensup Irak'lılar, elele vererek yeni Irak'ı onarmak zorundadırlar.'

                İslam İnkılabı Rehberi, Irak'daki tüm kavimler ve mezheblere mensup müslümanların İran'ın yakın kardeşleri olduğunu ve İran halkıyla köklü ilişkileri bulunduğunu belirtti ve iki ülke arasındaki iyi ilişkileri hatırlatarak mevcut ilişkilerin daha da genişletilmesi gerektiğinin altını çizdi.

                Ayetullah Hamenei şöyle konuştu: ‘İran İslam Cumhuriyeti, tek bir parça halindeki istikrarlı bir Irak'ı desteklemektedir. Irak'ın gerçek konumuna ulaşabilmesi için bu ülkede meydana gelen tahribatı bir an önce onarmak gerekir.'
                Görüşmede konuşan Irak Kürdistan'ı lideri Barzani ise İran'ı Irak halkının yakın dostu olan bir ülke olarak niteledi ve ‘bizler hiç bir zaman İran devleti ve halkının Irak'ın çetin günlerindeki yardımlarını unutmayacağız' dedi.

                Barzani şunları söyledi: ‘Irak'daki tüm kavimler ve mezhebler mevcut zaferi korumak için çaba harcamalıdırlar. Bizler, İran'ın yardımlarına ve kılavuzluğuna her zaman ihtiyaç duymaktayız.'

                Yorum


                  #23
                  Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

                  İran Nüfusunun 75 Milyonu Aşması Bekleniyor (2011/10/24)
                  □ Foto □

                  İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei, İran'daki nüfus sayımının ilk gününde bu milli plana katıldı ve bu bağlamda dakik ve bilimsel bir nüfus sayımının ülke ve sağlıklı planlamalar için zaruri olduğuna dikkat çekerek amacın mantıklı, makul ve arzulanabilir bir geleceğe erişmek olduğunu söyledi.

                  Çeşitli alanlardaki istatistiklerin proğramlama süreçlerinin bel kemiğini oluşturduğunu belirten Ayetullah Hamenei, nüfus sayımından sorumlu merkezlerin görevlerini dakik, gerçekçi ve tarafsız olarak yapmaları gerektiğini vurguladı.

                  İnkılap Rehberi, verilerin ölçümünde herhangi bir siyasal ya da insanlık dışı bir mülahazaya dayanılmaması ve böylelikle çeşitli merkezlerin sunulan istatistik sonuçlara güven duymasının önemine dikkat çekerek halkın nüfus sayımı yetkililerinin sorularına doğru cevaplar vermesini istedi.

                  İran'daki nüfus sayımı 21 gün sürmekte olup, nüfusun yanı sıra halkın mesken durumu ve çeşitli modern imkanlara sahip olup olmadığı gibi konular üzerinde duruluyor. Bu planda dünyanın 70 ülkesindeki nüfus sayımı sistemlerinden ve İran İstatistikler Merkezi'nin yarım asırlık tecrübelerinden yararlanılıyor. İran'daki nüfus sayımları 5 yılda bir tekrarlanıyor. Tahminlere göre bu nüfus sayımında 21 milyon 200 bin kadar ailenin 75 milyon 500 bin kişilik bir ülke nüfusunu sağlaması bekleniyor.

                  Yorum


                    #24
                    Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

                    İslam İnkılabı Rehberi'nin 2011 Yılı Hac Mesajı[/color](2011/11/05)

                    [hr]
                    [/size]
                    □ Foto □ Bismillahirrahmanirrahim,
                    Alemlerin Rabbine hamdolsun, salat ve selam efendimiz Muhammed Mustafa ve onun güzel ehli beyti ve seçkin izleyicileri üzerine olsun...

                    Hac baharı, şu anda manevi sefa ve güzelliği ile Allah'ın bahşettiği ihtişamla gelip çatmış, mü'min ve aşık gönülleri tevhid ve vahdet Kabe'sinin etrafında pervaneler gibi kanatlandırmıştır. Mekke, Mina, Meş'ar ve Arafat, ‘O haccda insanlara ihtar et' nidasına cevap veren ve Gafur ve Kerim olan Allah'ın ziyafetine katılarak onur kazanan mutlu insanların evidir. Burası, açık ilahi ayetlerin kendisinden herkes için bir çatı ve güvenlik şemsiyesi oluşturduğu o mübarek ev ve hidayet merkezidir.
                    Gönlünüzü Safa zemzeminde, zikir ve huşu'da yıkayınız; batıni gözünüzü yüce Hakk'ın aydınlık ayetlerine açınız; hakiki ubudiyetin simgesi olan ihlasa ve teslimiyete yöneliniz; İsmail'ini tam bir teslimiyet içerisinde kurban mahalline götüren o babanın hatırasını defalarca kalbinizde canlandırınız; böylelikle Celil olan Rabb'imizle dostluğa erişmek için karşımızda açılan aydın yolu tanıyınız ve bu yolda bir mü'min himmetiyle ve sadıkane bir niyet ile adım atınız.

                    İbrahim makamı, işte bu açık ayetlerden biridir. İbrahim aleyhisselam'ın değerli Kabe'nin yanıbaşındaki ayak izi, İbrahim makamının yegane sembolüdür. İbrahim makamı, onun ihlası ve fedakarlığının sembolüdür; nefsani istekler, babalık duygusu ve zamane Nemrud'unun küfür, şirk ve sultası karşısında dikiliş makamıdır.

                    Bu her iki kurtuluş yolu şimdi İslam ümmetinin bireylerinden her birimiz karşısında açılmış bulunmaktadır. Her birimizin himmeti, cesareti ve yılmaz azmi bizleri Adem'den Hatem'e kadar tüm ilahi risalet peygamberlerinin beşeriyeti kendisine çağırdığı ve dünya ve ahiret saadeti ve onurunu bu yolun izleyicilerine vaad ettiği hedeflere yöneltebilir.
                    İslam ümmetinin bu büyük merkezinde hacı adaylarının İslam dünyasının en önemli meselelerini ele almaları gerekir. Şu anda bütün bu meselelerin başında, bazı önemli İslam ülkelerindeki kıyam ve devrimler gelmektedir. Geçen yılki ve bu yılki hacc arasında İslam dünyasında İslam ümmetinin kaderini değiştirebilecek ve parlak, onurlu, maddi ve manevi ilerlemelerle dolu bir geleceği müjdeleyebilecek olaylar meydana geldi. Mısır, Tunus ve Libya'daki kokuşmuş, uşak ve tağuti diktatörlükler kudret tahtlarından alaşağı edildiler ve bazı ülkelerde de halk kıyamlarının yükselen dalgaları servet ve kudret saraylarını sarsmakta ve onları yok oluşla tehdit etmektedir.
                    Ümmetimizin tarihinin yeni açılan bu sayfası, her biri açık ilahi ayetler oluşturan hakikatleri göz önüne sermekte ve bizlere hayat bahşedici dersler vermektedir. Bu hakikatlerin, müslüman halkların tüm hesaplamalarında de vreye sokulması gerekir.

                    İlk olarak şu noktaya dikkat etmek lazımdır ki onlarca yıldır yabancıların siyasal egemenliği altında kalan halkların bağrından şu anda yepyeni bir kuşak çıkmış olup, övgüye değer bir özgüvenle tehlikelerle yüzleşmeyi bilmiş, sultacı güçler karşısında dikilmiş ve kendini mevcut durumu değiştirmeye adamıştır.

                    İkincisi, laik yöneticilerin sultası ve çabalarına ve bu ülkelerdeki açık ve gizli din karşıtı eylemlerine rağmen İslam'ın hala nüfuz sahibi olması, açık ve görkemli bir şekilde kendini göstermesi, gönülleri yönlendirmesi, dillerde dolaşması ve milyonluk kitlelerin söylemi ve tavrındaki berrak bir kaynak gibi onların topluluklarına ve davranışlarına hayat ve canlılık kazandırmasıdır. Minareler, camiler, tekbirler ve İslami sloganlar, bu hakikatin açık delillerinden olup, Tunus'daki son seçimler de bu iddianın kesin delili sayılmaktadır. Hiç kuşkusuz, başka her İslam ülkesinde düzenlenecek özgür seçimlerde de Tunus'dakinden başka bir netice alınamayacaktır.

                    Bu arada son bir yıldaki olaylarda görüldüğü üzere Kadir olan Allahu teala milletlerin azim ve iradesinde başka hiç bir gücün onun karşısında dayanamacağı öylesine büyük bir kudret oluşturmuştur ki milletler Allah vergisi bu güç sayesinde kendi kaderlerini değiştirmeye ve ilahi zaferi nasiplenmeye muktedir hale gelmişlerdir.

                    Ayrıca, onlarca yıldır siyaset ve güvenlik alanlarındaki çeşitli komplolarıyla bölge devletlerini boyundurukları altına alan ve kendi sanılarınca dünyanın bu hassas yöresinde her geçen gün daha da artan siyasal, kültürel ve ekonomik egemenlikleri önünde herhangi bir engel bulunmayan bir yol açmak peşindeki emperyalist devletler ve onların başında da Amerika, şimdi bölge halklarının nefretine muhatab olan ilk devletlerdir. Şuna inanmak gerekir ki, bu devrimlerden yükselen sistemler daha önceki alçaltıcı formüllere geri dönmeyeceklerdir. Bu bölgenin siyasal coğrafyası da yine milletlerin eliyle ve tam bağımsızlık ve onur kazanımı yolunda şekillenecektir.

                    Öte yandan, Batı'lı güçlerin hileci ve münafık doğası, bu ülkelerdeki halklar tarafından anlaşılmıştır. Amerika ve Avrupa Mısır, Tunus ve Libya'daki piyonlarını muhafaza edebilmek için çaba harcadı ve milletlerin azmi onların isteklerine galebe çaldığında da zafer kazanan halka hilekar dostluklarını empoze edebilmek için tebessümlere sığındı.

                    Bölgede son bir yılda meydana gelen olaylarda göze çarpan açık ilahi ayetler ve kıymetli hakikatler, bunların daha da üstündedir ve tedbir ehli için bunların görülüp tanınması hiç de zor değildir.

                    Bütün bunlara rağmen, günümüzde İslam ümmetinin tamamı ve özellikle de kıyam halindeki milletler, iki temel unsura ihtiyaç duymaktadırlar:

                    1. Direnişin sürmesi ve yılmaz azmin gevşemesin den şiddetle kaçınılması. Yüce Peygamber'imiz sallallahu aleyhi ve alihi ve sellem'e Kur'an'da indirilen ilahi buyruk şöyledir:

                    'Seninle birlikte tevbe edenlerle birlikte emrolunduğun gibi dosdoğru davran. Ve azıtmayın.' ve 'Şu halde, sen bundan dolayı davet et ve emrolunduğun gibi dosdoğru bir istikamet tuttur.' ve ayrıca Hz. Musa aleyhisselam'ın dilinden: 'Musa kavmine: "Allah'tan yardım dileyin ve sabredin. Gerçek şu ki, arz Allah'ındır; ona kullarından dilediğini mirasçı kılar. En güzel sonuç muttakiler içindir." dedi.'

                    Şu dönemde ayaklanan halklar için en büyük takva örneği, kutlu hareketlerini duraksatmadan sürdürmeleri ve geçici kazanımlarla yetinmemeleridir. 'Hayırlı bir akıbet'le müjdelenip onurlandırılanların takvalarının bir bölümü budur.

                    2. Bu kıyamlar ve devrimlerde darbe yiyen uluslararası emperyalistler ve güçlerin hileleri karşısında uyanık davranmak. Onlar boş oturmayacaklar ve bu ülkelerde siy aset, güvenlik ve finans alanlarındaki nüfuz ve güçlerini yeniden onarmak için ortaya çıkacaklardır. Araçları da insanları satın almak, tehdit ya da aldatmaktır. Tecrübeler, bu araçların kimi elitleri etkilediğini ve korku, gaflet veya tamahkarlığın onları bilerek ya da bilmeyerek düşmanın hizmetine soktuğunu göstermiştir. Gençler, aydınlar ve din ulemasının uyanık gözleri bu durumu dikkatle denetlemelidir.

                    En büyük tehlike, küfür ve emperyalizm cephesinin bu ülkelerdeki yeni siyasal sistemin kuruluşu sırasındaki müdaheleleri ve etkileridir. Onlar, yeni düzenlerde İslami ve halka dayalı bir kimliğin oluşmaması için ellerinden geleni yapacaklardır. Bu ülkelerdeki tüm mücahidler ve ülkesinin onuru, haysiyeti ve ilerlemesine gönül veren herkes bu yeni düzenin İslami ve halkçı yönünün eksiksiz olarak temini için çaba harcamalıdır. Anayasaların bu bağlamdaki rolü önemlidir. Milli birlik ve mezheb, kabile ve ırk farklılıklarının resmen tanınması, gelecekteki zaferin şartları arasındadır.

                    Mısır, Tunus ve Libya'daki cesur ve kıyam halindeki halklar ile diğer uyanık ve mücadeleci uluslar şunu bilmelidirler ki, Amerika ve diğer Batı'lı emperyalistlerin zulmü ve tuzağından kurtuluşları yalnızca dünyadaki güç dengesinin kendi lehlerine değişmesi durumunda mümkündür. Müslümanların, dünyayı yutmak hevesindeki güçlerle aralarında olan sorunları ciddi olarak çözebilmeleri için kendilerini büyük bir evrensel güce dönüştürmeleri gerekmektedir ve bu da yalnızca İslam ülkeleri arasındaki işbirliği, gönül birliği ve dayanışma sayesinde gerçekleşebilir. Bu, büyük İmam Humeyni'nin unutulmaz vasiyetidir. Amerika ve Nato, habis ve diktatör Kazzafi'yi bahane ederek aylarca Libya ve halkı üzerine ateş yağdırdılar. Kazzafi ise Libya halkının cesur isyanından önce onların yakın dostları arasında sayılmaktaydı ve onu kucaklamaktaydılar; onun vasıtasıyla Libya'nın servetlerini çalmakta ve onu aldatmak için el sıkışmakta ya da onu öpmekteydiler. Halkın kıyamından sonra da yine onu bahane ederek Libya'nın tüm alt yapı tesislerini viran ettiler. Nato vasıtasıyla halkın katliamı ve Libya ülkesinin yerle bir edilmesi faciasını hangi devlet önleyebildi ? [/color]Vahşi ve kan içici Batı'lı güçlerin diş ve tırnakları sökülmedikçe böylesine tehlikeler diğer İslam ülkelerini de beklemektedir ve bu durumdan kurtuluş yalnızca güçlü bir İslam dünyası kutbunun oluşturulması sayesinde mümkündür.[color=blue]

                    Batı, Amerika ve siyonizm bugün her zamankinden daha da zayıftır. Ekonomik sıkıntılar, Afganistan ve Irak'da birbiri ardı sıra yaşanan mağlubiyetler, Amerikan ve Avrupa halklarının her geçen gün giderek yükselen protesto hareketleri, Filistin ve Lübnan halklarının fedakarlıkları, Yemen ve Bahreyn ile Amerika'nın nüfuzu altındaki kimi ülkeler deki halkların cesur kıyamlarının hepsi, İslam ümmeti ve özellikle de yeni inkılapçı ülkeler için dev mesajlar içermektedir. İslam dünyasının her yerinde ve özellikle de Mısır, Tunus ve Libya'daki mü'min erkekler ve kadınlar, uluslararası İslam gücünün oluşturulması için bu fırsattan yararlanmalıdırlar. Kurtuluş hareketlerinin öncüleri ve elitleri yüce Allah'a dayanarak, O'nun zafer vaadine güvenmeli ve İslam ümmeti tarihinde açılan yepyeni sayfayı, Allah'ın rızasını kazanacak ve ilahi zafere ortam hazırlayacak olan iftihar vesilesi kalıcı eylemleriyle süslemelidirler.

                    Selam, Allah'ın salih kulları üzerine olsun...

                    Seyyid Ali Hamenei

                    29 Zilkade 1432 / 27 Ekim 2011
                    [size=10pt]

                    Yorum


                      #25
                      Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

                      Lebbeyk ey Rehberimiz, Veliyyi Emrimiz, Başkomutanımız, Rasulullahın, İmam Alinin Fatıma anamızın şerefli evladı, LEBBEYK.
                      LEBBEYK YA EMİRÜL MÜMİNİN MÜSLİMİN, MUSTAZ'AFİN, İMAM ALİ HAMANEİ.
                      Beşşar Esad bir İslam Kahramanıdır.
                      Suriye İmtihanında İran İslam Cumhuriyetinin yanında yer almayanlar amerikan Emperyalizmi ve İsrail Siyonizminin yanındadırlar. Ve İslamın karşısındadırlar.

                      Yorum


                        #26
                        Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

                        Böyle bir Emire sahip olduğumuz için ne kadar şükretsek azdır. Rabbim İmamı Zaman a.f.'in zuhuruna kadar bu yüce lideri başımızdan eksik etmesin ve fitnecilere hiç bir zaman müsade etmesin..

                        Keşke insanlar bunun değerini bilebilseler. ama tüm tarihteki yüce şahsiyetler gibi İmam Hamenei'nin de değerini bilemiyorlar bilmeyecekler.

                        belki de bu yüce cevherin değerini biliyorlar ama çıkarlarına uymadığından ittiba etmiyorlar...

                        Yorum


                          #27
                          Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

                          Allah O'nu başımızdan eksik etmesin inş.

                          Yorum


                            #28
                            Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

                            İlahi Amin...

                            Yorum


                              #29
                              Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

                              Tecavüze Çelik Yumruklarla Cevap Vereceğiz (2011/11/10)
                              □ Foto □

                              İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei, bu sabah İmam Ali Savaş Akademisi'nde düzenlenen mezuniyet töreninde yaptığı konuşmada İran silahlı kuvvetlerinden milli savunmanın uç noktası ve İran halkının onur vesilesi olarak söz etti ve güçlü İran halkının, içi boş maddi güç sahiplerinin tehditlerini oturup seyretmeyeceğini ve her türlü tecavüz karşısında saldırganları içerden çökertecek şekilde kudretle cevap vereceğini söyledi.
                              Ayetullah Hamenei şöyle konuştu: ‘Düşmanlar ve özellikle de Amerika ve uşakları ile siyonist rejim, İran milletinin hiç bir ülkeye tecavüz peşinde olmadığını bilmelidirler. Ancak, İran her türlü tecavüz ve hatta tehdidi olanca gücüyle cevaplayacak ve mütecavizlerin kendi içerisinde dağılmalarına yol açacaktır. İslam Cumhuriyeti'ne tecavüzü hayal edenler, İran milletinin güçlü tokatları ve çelik yumrukların� � yiyeceklerini akıllarına sokmalıdırlar.'
                              İnkılap Rehberi tüm İran halkını ve özellikle de silahlı kuvvetleri, İran'ın milli ve uluslararası sahnelerdeki onurlu ilerlemesini sürdürmeye hazır olmaları gerektiğini vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü: ‘İslam Cumhuriyeti sisteminin güçlü tutulması ile milli dayanışma ve İran milletinin tüm bireylerinin gönül birliği en önemli caydırıcı güçtür ve herkes bu sağlam nizamı korumalıdır.'
                              Ayetullah Hamenei bilim ve cihad meydanlarında daima maneviyat ve imanla İran halkının iftihar vesilesi olan silahlı kuvvetlerden övgüyle söz ederken, şöyle konuştu: ‘Bağımsızlığı kimliği, idealleri ve varlığını korumak yolunda savunma ve canla başla direnişe hazır olduğunu ispatlayan bir ülke ve millet, daima değerlidir. Maalesef ülkeler arasındaki ilişkilerin hala süngü gücüyle belirlendiği ve zorbaların demir yumruklarıyla milletlerin kaderlerini gaspe tmek peşinde olduğu günümüz dünyasında, kendilerini savunmaya hazır olan ülkeler sağlam kalacaklardır.'
                              İslam İnkılabı Rehberi ve Başkomutan Hamenei daha sonra İran silahlı kuvvetlerinin ülkeyi savunmaya hazır olduğunu vurgulayarak şu görüşleri dile getirdi: ‘Silahlı kuvvetlerin diyanet, iman ve takvaya dayalı savunmaya hazır olması İran halkı için kıvanç vericidir ve bu durum korunup daha da güçlendirilmelidir. İran silahlı kuvvetleri bilimle donanmış olup, inançlı bir cihada hazırdır ve bölge ile dünya çapında eşi görülmemiş bir performansa sahiptir. Böylesine şanlı silahlı birlikler, iman, din ve İslam bayrağını dalgalandırmak için çaba harcayan bir milletin yılmaz azminin ürünüdür.'

                              Yorum


                                #30
                                Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

                                Dini İnançlara Dayalı Bir Zafer (2011/12/14)
                                □ Foto □

                                İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei bu sabah yaptığı açıklamada 30 Aralık 2009 tarihinde müslüman İran halkının siyasal fitne hareketlerine tepki olarak düzenlediği dev mitinglere işaretle, böyle bir günde inkılabın mahiyeti ve kimliğinin yani halkın gönüllerine hakim olan diyanet ruhunun bir kez daha vurgulandığını söyledi.
                                İran'daki son cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra yaşanan kargaşa ardından 30 Aralık 2009 günü İran halkı fitne eylemleri aleyhinde büyük gösteriler düzenleyerek, bu kargaşaya son vermişti.
                                İnkılap Rehberi, bu hareketin 2. yıldönümü eşiğindeki konuşmasında halkın bu eyleminin iki önemli unsurunu oluşturan ‘halkın geniş katılımı' ve ‘halkın dini inançları'na değinerek şöyle konuştu: '30 Aralık 2009 eylemi, küçük bir hareket değildir. Bu hareket, İran milletinin İslam İnkılabı'nın başındaki eylemlerini hatırlatmakta olup, bu hamasi eylemin yıldönümünde İran halkının özgün söylemi, yani dinin gölgesinde ve ilahi vaadlerin tahakkukuna olan güvenle hareket konusu kitlelere açıklanmalıdır.'
                                Ayetullah Hamenei halkın çeşitli sahnelerdeki varlığı hakkında konuşurken, İmam Humeyni'nin halkı nasıl sosyal ve siyasal alanlarda sahneye sürüklediğini ve halkın da cesaret ve basiret içerisinde inançlarına uygun eylemler geliştirdiğini ve böylece halk iradesi karşısında nice sorunlar ve engellerin aşıldığını belirterek konuşmasını şöyle sürdürdü: ‘Dünyanın her bir noktasında eğer halk somut hedef ve sloganlarla ortaya çıkar ve inanç ve eylem birliğini sürdürürse, bu halk karşısında hiç bir güç direniş gösteremeyecektir. Bu, tüm halklar için geçerli olan genel bir reçetedir.'
                                İslam İnkılabı Rehberi, halkın dini inançlarıyla ilgili olarak da şunları söyledi: ‘Tüm halkı seferber ederek sahneye sürükleyen ve tüm çetin engellere rağmen onları sahnede tutan mucizevi unsur, dini inançlardır. Dini inançlara dayanıldığı takdirde hangi şartlar altında olursa olsun, zafer kesindir ve yenilginin bir anlamı yoktur.'

                                Yorum

                                YUKARI ÇIK
                                Çalışıyor...
                                X