Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

[Qom_u_ask]

Bismillahirrahmanirrahim,
Hamd Allah'a salat Resul ve Al'ine, lanet Onların düşmanlarına olsun.

Bu bölümde Mail adreslerine gelen mailleri paylaşacağız. bu mailler başlıktaki adresten gelmektedir ve Rehberimiz İmam Hamenei'nin konuşmalarından oluşmaktadır.. Rehberimize bereketli uzun ömürler bizlere de istifade nasip olsun..

Uyanış İçerisindeki Bir Halk Mağlup Edilemez (2011/06/30)
□ Foto □

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei, bu sabah İslam Cumhuriyeti nizamının üst düzey yöneticileri ve çeşitli halk kesimlerine mensup kalabalık bir topluluğa hitaben yaptığı konuşmada Bi'set bayramı dolayısıyla tüm müslümanlara tebriklerini bildirdi ve Resul-ü Ekrem (S)'in bi'setinin büyük bir ilahi nimet ve bu günün de yılın en üstün ve en bereketli günü olduğunu söyledi.
Ayetullah Hamenei konuşmasında bölge halklarının İslami uyanışının da Nebevi çizgide sürdüğünü ve bu müslüman halklar ile büyük İran halkının büyük bir dikkat içerisinde Amerika'lılar ve siyonistlerin yeni hileler ve entrikalara başvurarak bu büyük hareketi saptırmaları ya da sahiplenmelerine izin vermeyeceklerini vurguladı.
İnkılap Rehberi, Hatem'ül Enbiya'nın 23 yıllık bi'set döneminin beşeriyet tarihinin tüm aşamalarında ve insanlığın kaderinde çok önemli , derin ve sürükleyici etkiler uyandırdığını belirterek şöyle konuştu: ‘Yüce İslam Peygamberi, yalnızca 10 yılı İslam nizamının kurulmasıyla geçen kısa döneminde iman, akıl, onur ve cihada dayalı bir toplum kurdu. Günümüz beşeri uygarlıkları, işte böylesine temeller üzerine kurulu İslam uygarlığına çok şeyler borçludur.'
Ayetullah Hamenei İslam ümmetinin geçmişte ve günümüzdeki dert ve sıkıntılarının büyük bi'set nimetinin kadrini bilmemekten kaynaklandığını hatırlatarak şunları söyledi: ‘Eğer müslüman halklar, inançlarını hem yüreklerinde ve hem de amelde takviye ederler; insan aklı ve bilgisinden büyük bir ilahi hediye olarak yararlanırlar; askeri, siyasi, ekonomik ve kültürel alanlarda Allah yolunda cihada baş koyarlar ve insanlık onurunu ciddiye alırlarsa layık oldukları konuma kesinlikle ulaşacaklardır.'
İslam İnkılabı Rehberi bazı Kuzey Afrika ve Ortadoğu ülkelerinde meydana gelen son olayların, müslüman halkların İslam'ın saadet bahşedici nimetine olan ilgilerini ortaya koyduğunu kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘Mısır, Tunus ve diğer ülkelerdeki büyük İslami uyanış şunu göstermektedir ki, Batı'lı sultacılar ve uşaklarının 150 yıldır bölge ülkeleri üzerindeki zalimane ve küçültücü uygulamaları bozulmuş ve bölge tarihinde yeni bir çığır açılmıştır.'
Bölgedeki olayların geleceğinin aydın olduğunu ifade eden Ayetullah Hamenei, emperyalistlerin bu gelişmelerin İslami yönünü ısrarla inkara ya da gizlemeye çalışmasına işaretle şu görüşleri savundu: ‘Amerika'lılar, siyonistler ve bölgedeki yandaşları ile uşakları bölge halklarının büyük hareketini saptırabilmek ve kendilerine bağımlı unsurları işbaşına getirerek geçmişteki zalim düzenlerini yeniden egemen kırmak amacıyla olanca güçleriyle çaba harcamaktalar. Ancak, bir kez uyanan ve can pahasına meyda na çıkan bir halkı mağlup edebilmek imkansızdır.'
İnkılap Rehberi İslam dünyasındaki tüm halklar ve elitlerin büyük bir dikkat, uyanış ve sağ duyu içerisinde Amerika ve gasıp siyonist rejimin karmaşık planları karşısında dikilmeleri gerektiğini vurgulayarak şunları dile getirdi: ‘Elbette sultacıların faaliyetleri uyanış içerisindeki halklar için çeşitli sıkıntılar oluşturacaktır. Ancak, İslam ümmeti içerisindeki seçkinler ile halk kitlelerinin dikkat ve denetimi sayesinde bölgede ortaya çıkan aydınlık hareket çizgisi, inşaallah olanca gücüyle sürecektir.'
Ayetullah Hamenei, sözün burasında İslam düşmanlarının İran İslam İnkılabı'nın zaferi karşısındaki çeşitli komplolarına değinerek şu değerlendirmede bulundu: ‘Emperyalistler, İran milletinin görkemli hareketini zayıflatabilmek için kavmi ve mezhebi çatışmalar ile terör, nüfuz, tefrika, fitne ve dış düşmanların İran'a saldırı ya özendirilmesi gibi çeşitli komplolara başvurdular ve fakat başarılı olamadılar. İşte bu gibi entrikalar ya da benzerleri, uyanış içindeki bölge halkları karşısında da planlanıp hayata geçirilecektir. Bu yüzden bu tür komploları önleyebilmek için İslam dünyasının, gereksiz ve önemsiz meselelerle uğraşmayı bir kenara bırakarak zevk farklılıkları ile kavmi ve mezhebi ihtilaflara ilgi göstermemeleri ve müslüman halkların tarihi kıyamının azametini algılamaları zaruridir.'
İslam İnkılabı Rehberi, İran halkı ve İslam nizamının her türlü adalet yanlısı ve anti-emperyalist hareketi daima desteklemiş olduğunu hatırlatarak sözlerini şöyle sürdürdü: ‘Her nerede Amerika ve siyonizm aleyhinde bir hareket oluşsa ve Amerika'nın ülke içindeki ve dışındaki diktatörlüğü aleyhinde herhangi bir halk kıyam etse, bilinçli İran halkının desteğine sahip olacaktır.'
Ayetullah Hamenei Amerika'nın karmaşık planlarından birinin de bazı noktalarda benzeri eylemleri kışkırtmak olduğunun altını çizerek Suriye'deki olaylara değindi ve şunları söyledi: ‘Amerika'lılar bölgede Mısır, Tunus, Yemen ve Libya'daki olayların benzerini çıkartmayı amaçlamış olup, direniş cephesindeki Suriye'yi karıştırmak peşindeler. Ancak Suriye'deki olayların mahiyeti, bölge ülkelerindeki gelişmelerden tamamen farklıdır. Bölge ülkelerindeki İslami uyanışın özü, anti-siyonist ve anti-Amerikancı bir harekete dayanmaktadır. Ancak Suriye'deki olaylarda Amerika ve İsrail'in parmağı açıkça görülmekte olup, biz İran halkının bu bağlamdaki mantığımız ve kriterimiz şudur ki, her nerede Amerika ve siyonizm lehine slogan atılırsa, bu hareket sapmaya uğramıştır. Elbette İran halkı ve İslam nizamının bu mantık ve kritere dayalı direnişi düşmanı öfkelendirmekte ve onların komplolarının artmasına yol açmaktadır. Ancak, dirençli İran halkı mevcut duruşunu gevşeklik göstermeksizin sürdürecektir.'
İslam İnkılabı Rehberi konuşmasının devamında Bahreyn halkının mazlumiyetine işaretle şöyle konuştu: ‘Bahreyn halkının hareketi, içerik itibariyle Mısır, Tunus ve Yemen'deki hareketlere benzemektedir ve bu benzeri gelişmeleri birbirinden ayırmak anlamsızdır. Ancak üzüntüyle belirtmek gerekir ki, kimileri halklarının gönlünden geçenleri ciddiye almak yerine, İslam düşmanlarının hareketlerine özenmekte ve onların isteklerine iltifat etmektedirler.'

[Qom_u_ask]

Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

Modern Medyalar Kitabın Yerini Dolduramaz (2011/07/20)
□ Foto □

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei bugün İran'daki büyük kütüphanelerin yetkililerine hitaben yaptığı konuşmada müslüman İran halkının kitap üretimi ve kitap okuma açısından sahip olduğu tarihi geçmişe işaretle mevcut şartlarda kitap üretimi ve yayını ile ülkede kitap okunması oranıyla ilgili istatistiklerin yeterli olmadığını belirtti ve kültürel merkezlerin sorumluları ile kitap dünyasıyla ilgili tüm yetkililere özellikle genç kuşağın sağlıklı ve yararlı kitaplara yönlendirilebilmesi için mevcut durumun gözden geçirilmesi ve yepyeni, kapsamlı ve ciddi bir hareketin başlatılmasını öğütledi.

Ayetullah Hamenei, kitle iletişim araçları her ne kadar gelişse de kitabın hiç bir zaman izole edilemeyeceğini ve hiç bir modern kültürel araç ile ileri düzeydeki medyaların kitabın yerini dolduramayacağını vurguladı.

İnkılap Rehberi kitap okuma eyleminin çeşitli boyutlarına değinerek eğitim ve kültür alanındaki tüm kurumların bu bağlamdaki görevlerini tedbir içerisinde sürdürmeleri gerektiğini hatırlattı ve şunları söyledi: ‘Eğitim ve öğretimden, ilkokullardan tutun üniversitelere ve basın ve radyo televizyon gibi medyalara kadar konuyla ilgili tüm kurumlar kitap okuma alışkanlığının geliştirilmesinde sorumluluk taşımaktadır. Günümüzde hatta pek de önem taşımayan ya da zararlı ürünler ve mallarla ilgili olarak radyo televizyonda ya da matbuat aleminde yoğun reklamlara tanık olmaktayız. Ancak, değerli ve görkemli bir ürün olan kitaplarla ilgili olarak gereken teşviklerin gerçekleştirilmediğini görmekteyiz. Kitap okuma, özellikle gençler arasında olmak üzere tüm halk kesimlerinde daimi bir alışkanlık haline getirilmeli ve her ailenin tüketim malları sepetinde önemli bir yer tutmalıdır.'

Ayetullah Hamenei konuşmasının devamında yararlı kitapların sunulması ve zararlı kitapların ise önlenmesi gerektiğine değinerek şöyle konuştu: ‘Her kitabın yararlı olduğu söylenemez ve kitap piyasasının zararlı kitapların da girebileceği bir şekilde özgür bırakılması beklenemez. İyi ve sağlıklı kitapların yayımı ve sağlıklı olmayan manevi beslenmenin ise önlenmesi zaruridir. Kitap piyasasında kültürel maskeli ancak siyasal ya da sapık niyetler içeren çalışmalara rastlanmaktadır ki bu gibi konular üzerine dikkatle eğilmek gerekir. Kitap üretimi, çevirisi ve yayını toplumun fikri boşlukları ve ihtiyaçlarını gidermelidir.'

İnkılap Rehberi konuşmasının burasında bazı eleştirilerde de bulunarak şunları söyledi: ‘Bir kaç binlik tirajlar veya mevcut kitapların yeniden basımı, büyük bir genç nüfusa sahip 75 milyon kişilik bir ülkeye yakışmamaktadır. Ülkedeki okuma yazma oranı çok yüksektir ve bu fırsattan, toplumun ihtiyacı olan kitapların okunması ve kitap okuma alışkanlığının düşünce ve tedbir ile geliştirilmesi amacıyla yararlanılması gerekir.'

[Qom_u_ask]

Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

Meydan Siyonist Rejim İçin Daralmaktadır (2011/08/08)
□ Foto □

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei, bugün Yargı, Yasama ve Yürütme Gücü Başkanları ile Uzmanlar Meclisi Başkanı, Bakanlar Kurulu üyeleri, İslami Şura Meclisi milletvekilleri, çeşitli kurumların yöneticileri, Cuma namazı imamları ve silahlı kuvvetler komutanlarından oluşan büyük bir topluluğa hitaben yaptığı konuşmada bölge ve dünyada hakim olan olağanüstü gelişmelere işaretle, İran'daki şartlar incelenirken hem olumlu ve hem de olumsuz şartların bir arada değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, mutlak iyimserlik ya da kötümserlikten kaçınılması zaruretini vurguladı.

Olaylara tek boyutlu bakarak yanılgıya düşmek yerine gerçekçi davranılması gerektiğine değinen Ayetullah Hamenei şöyle konuştu: ‘Sistemin ilk olumlu ve kuvvet noktası, tehditlere galebe çalma gücüne sahip olmasıdır ve bu nokta çok önemlidir. Geçen 32 yıl içerisinde nice tehditlerle karşılaştık: Siyasal tehditler, askeri tehditler, güvenlik tehditleri, ekonomik tehditler... Bütün bu tehditlerin hedefi, sisteme darbe indirmekti. Elbette onlar sistemin çöküşünü istemekteydiler. Bu hedefe varamayacaklarını bildikleri için en azından sistemin ve ülkenin geri kalmasını sağlama uğraşındaydılar. Bana göre nizamımızın ilk derecedeki kuvvet noktası, budur.'

İnkılap Rehberi İslam Cumhuriyeti nizamının ikinci olumlu noktasının da halk ile sistem arasındaki güven olduğunu belirterek şunları söyledi: ‘İran halkının İslam Cumhuriyeti nizamına olan güveni kadar halkın güvenini kazanan bir başka ülkeye rastlamak pek zordur.'

Üçüncü olumlu noktanın da ambargolara rağmen ilerleme sağlanması olduğunu belirten Ayetullah Hamenei sözlerini şöyle sürdürdü: ‘Ambargoların en çetin şartlarında bile ülke ilerleme kaydetmiştir. Milli özgüven artmıştır. Bugün gençlerimizin özgüve ni on-yirmi yıl öncesine göre daha da artmıştır. Bilimsel alanlarda altyapısı olan her sektörde gençlerimiz faaliyete hazırdır. Yani genç bilginlerimizin yapmalarını istediğimiz ve bir süre sonra onların yapamayacağı herhangi bir iş söz konusu değildir. Allah'a şükürler olsun ki böyle bir aşamaya ulaşmış bulunuyoruz.'

İslam İnkılabı Rehberi dördüncü müsbet noktanın uluslararası itibar ve prestij olduğunu belirterek şu değerlendirmede bulundu: ‘Bugün uluslararası açıdan olumsuz bir durumda olduğumuzu kabul etmiyorum. Bazı görüş açıklamalarında bu yönde sözler sarfedilse de bu yaklaşımı asla kabul etmemekteyim. Durumumuz, uluslararası açıdan iyidir. Bugün İslam Cumhuriyeti dünyada ve uluslararası atmosferde saygın, etkin, prestijli ve nüfuz sahibi bir ülke olarak tanınmaktadır. Buna karşılık Amerika tüm dünyada prestij yitirmiş ve İslam dünyasında büyük bir nefret kazanmıştır.'

İnkılap Rehberi bir başka aydın noktanın da ülkenin istikrarı olduğunu ve fakat istikrar ile durgunluk ve düşüşün farklı değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, ‘bunca entrikaya rağmen, ülkede hareket ve ilerleme sürerken, sistem sabit ve istikrarlıdır' dedi.

Ayetullah Hamenei konuşmasının devamında kimi olumsuz noktaların da görülmesi gerektiğini hatırlatarak hem ekonomik ve hem de kültürel alanlarda zaaf noktalarının var olduğunun altını çizdi ve müslümanların Uhut savaşını kaybetmesinin nedenlerine değinerek şu görüşleri dile getirdi: ‘Hatalarımız ve zaaflarımız oldu. Bazı problemleri aşamadık. Bu bir gerçektir. Hatta direkt olarak düşmanın dayattığı tehditler karşısında darbe yemişsek, kendi hatamız yüzündendir. Yetersizliğimiz ve yanlışlarımızdan kaynaklanmaktadır. Bir yerlerde görevimizi yerine getirmedik, gerektiği şekilde denetlemede bulunmadık, bağlılıklarımızı çiğneyemedik ve bu d urum yeni problemlere yol açtı. Kaçınılması, uzak durulması gereken konularla meşgul olduk: Siyasi çekişmeler, kapışmalar... Bunlar zaaf noktalarıdır. Refah ve konfor peşine düştük, saraylılara özendik, cihad ve fedakarlık ruhunu gaflet içerisinde yitirdik. Düşmanın kültürel saldırısı karşısında gaflet, düşmanın pusuya yattığı konusunda gaflet, medya atmosferine düşmanın sızması karşısında gaflet... Beytülmal'ın korunması bağlamında gevşeklik gösterdik. Bütün bunlar, bizim günahlarımız, bizim zaaf noktalarımızdır. Siyaset ve ekonomi meydanında kabile davranışlarına eğilim gösterdik. Ekonomik alanlarda iyi işler başarıldı ama işsizlik sorunu bir türlü çözüme kavuşturulamadı, enflasyon düşürülemedi, iş ve çalışma kültürü oluşturulamadı, yararlı çalışma saati oranı yükseltilemedi. Ülkedeki çalışma kültürü öylesine yükseltilmelidir ki, halk çalışma eylemini bir ibadet bilmeli ve yaptıkları işin miktarı ve süresini arttırmalıdır.
Çalışmak gerekir. İşsizlik, isteksizlik ve tenbellikle ülke ilerleyemez. İşte bu olumlu noktalar ümitlerimizi artırmakta ve mevcut kapasiteleri bize göstermektedir. Olumsuz noktalar ise öncelikleri göstermekte ve ne yapmamız gerektiğini vurgulamaktadır.'

İslam İnkılabı Rehberi konuşmasının bir başka bölümünde Ortadoğu bölgesi ve Kuzey Afrika'da meydana gelen son gelişmeler ile Batı'lı ülkelerdeki kaosa değinerek, bölge halklarının İslami uyanışından büyük bir hadise olarak söz etti ve İslam İnkılabı'ndan bu yana İslam Cumhuriyeti tarihinde böylesine büyük bir gelişme yaşanmadığını söyledi.

Ayetullah Hamenei, bölgedeki son gelişmelerin Amerika ve uluslararası siyonizmin hesaplarına ters düştüğünü belirterek şöyle konuştu: ‘Uluslararası güçler ekonomik yaptırımlarla İran'ı felce uğratmayı hesaplamışlardı. Ancak şu anda Allahu te ala onları dev ekonomik bunalımlarla yüz yüze getirmiştir. Onlar iki yıl önce İran'da fitne çıkartarak İslam Cumhuriyeti nizamını devirmek için çaba harcadılar. Ancak şartlar öylesine değişti ki şu anda Amerika'nın bölgedeki uşakları sayılan sistemler ve devletler birer birer devrilmekte ya da sallanmaktadır. Amerika ve bazı Batı'lı güçler İran'ı abluka altına alabilmek için Afganistan ve Irak'a saldırdılar. Ancak şu anda bu iki ülkenin bataklığında kendileri muhasaraya düşmüş olup, bocalayıp durmaktadırlar.'

İslam İnkılabı Rehberi bölgedeki İslami uyanışın boyutlarına değinirken şöyle konuştu: ‘Şu anda Mısır, Tunus ve Yemen'de meydana gelen olayların boyutları hesaplanacak gibi değildir ve bu gelişmelerin dev boyutları gelecekte somutlaşacaktır. Mısır'da Namübarek'in kafese sokularak yargılanması pek anlamlı, derin ve ilginç bir hadisedir ve meydanın siyonist rejim için daralmakta olduğu gerçeği de buna eklenmelidir.'

[Qom_u_ask]

Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

Kur’an Maddi ve Manevi Yükselişin Mayasıdır (2011/08/06)
□ Foto □

Kur'an baharı mübarek Ramazan ayının ilk gününde İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei'nin huzurunda özel bir Kur'an ziyafeti düzenlendi ve bu coşku dolu manevi atmosferde çok sayıda Kur'an hafızı çeşitli ayetler ve ilahiler okudu.

Ramazan ayının fazileti ile Yaratıcı'nın sıfatlarının koro halinde anıldığı bu etkinlikte konuşan Ayetullah Hamenei, Kur'an'ın ezberlenmesi, tefsirinin algılanması ve ilahi ayetlerin özümlenmesi eyleminin toplumda Kur'an'ın daha fazla egemenliğine katkıda bulunacağını belirterek şöyle konuştu: ‘Ülkedeki Kur'ani hareket öylesine gelişip süreklilik kazanmalıdır ki İran milleti en az 10 milyon Kur'an hafızıyla çelikten bir millete dönüşmelidir. Eğer ülkede on-onbeş milyon kişi Kur'an'ın mesajıyla yakından tanışıp, Kur'ani dersler, öğütler ve müjdeleri düşüncesinde, kalbinde ve amelinde diriltirse, toplumun Kur'an i yapılanması daha çabuk gerçekleşir.'

İnkılap Rehberi, Kur'an'ın beşeriyetin tüm ihtiyaçlarını karşıladığını ve milletlerin dünyevi ve uhrevi saadetine kılavuzluk yaptığını kaydederek şunları söyledi: ‘İslam ümmetinin tüm zaafları, geri kalmışlıkları ve problemleri yalnızca Kur'an'la tanışıp onunla amel etmekle telafi edilebilir. Tağutların İslam dünyasındaki hakimiyeti müslüman halkların kaynakları ve ekonomik çıkarlarının yağmalanmasına ve kültürel kimliklerin yokedilmesine yol açmıştır. Kur'an, milletlerin maddi ve manevi yükselişinin mayasıdır ve İran halkı bu tarihi gerçekliğin açık bir nümunesidir. İran milleti sahip olduğu yeteneklerle büyük bir hazineyi andırmaktadır ve fakat Pehlevi ve Gacar dönemindeki tağuti yönetimler bu yeteneklerin o zamanda filizlenmesini önlemişlerdir. İran halkı Kur'an'ın aydınlığında ilerleyerek tağutların sultasından kurtulmasını bilmiş ve ü lkenin yükselmesine yol açmıştır.'

Ayetullah Hamenei, İslam İnkılabı'nın da Kur'an-ı Kerim'e yönelik bir hareket olduğunu vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü: ‘İran milleti bugün işte bu hareket sayesinde dünyanın en canlı ve en kudretli milletleri arasında olup, Allahu teala Kur'an'a sarılan bu millete onur, sağduyu ve güç vermiştir.'

İslam İnkılabı Rehberi, çeşitli müslüman halklar arasında İslami talepler ve sloganların yükselişinden övgüyle sözederek, bu yönelişin İslam ümmetinin hareketlenmesine yol açtığını söyledi ve şöyle konuştu: ‘Allah'ın izni ve Kur'ani buyruklar uyarınca bugün her yerde İslami ve Kur'ani mesajlar ve sloganlar daha bir nüfuz ve işlev kazanmıştır. Bu durumda böyle bir milletin hareketinin düşmanlar, münafıklar ve entrikacılardan etkilenme ihtimali pek zayıftır.'

Dört saat kadar süren bu törenin sonunda namazlarını İslam İnkılabı Rehberi'nin imametinde eda e den misafirler, iftarlarını Rehber'in huzurunda açtılar.

[Qom_u_ask]

Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

İnkılapçı Söyleme Bağlılık (2011/08/16)
□ Foto □

Tahran'daki İmam Humeyni Huseyniyesi dün gece Hz. Hasan (S)'in veladet gecesi münasebetiyle İran, Afganistan ve Tacikistan'a mensup genç ve kıdemli şairler ve sanatçıları ağırladı ve İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei bu görüşmede yaptığı konuşmada bölgedeki İslami uyanış ile bölgede şu anda egemen olan şartlar hakkında bir durum değerlendirmesi yaparak bu gelişmelerin İran halkının büyük hareketinden esinlenmiş olduğunu ve bu yüzden şairlerin mevcut şartları doğru algılayarak İslam İnkılabı'nın söylemi ve kimliğine bağlılıklarını sürdürmeleri ve İran milletinin modele dönüşmesinde rol oynayan İslam öğretisine derinlik kazandırılmasına çalışmaları gerektiğini vurguladı.
Görüşme sırasında ahlaki, dini, siyasi, inkılabi ve içtimai motifler içeren şiirlerini okuyan şairler, eserlerinde İslami uyanış dalgasına da yer verdiler.

Ayetullah Hamenei yaptığı konuşmada İran şiirinin ilerlemekte olduğunu hatırlatarak, mevcut dönemin, fars şiirinin yeniden dirilişi ve zirveye tırmanışı dönemini müjdelediğini söyledi.

İnkılap Rehberi çağdaş İran şiiri ile Hint üslubunun zirvedeki iki asırlık dönemini mukayese ederek şairlerin sayısı ve şiir mazmunlarındaki yeniliklerin her iki dönemin benzer özellikleri olduğunu kaydetti ve ülkedeki genç ve kıdemli şairlerin sayısının eşi görülmemiş bir biçimde arttığını hatırlatarak şunları söyledi: ‘İslam İnkılabı, sanat ve maarifi toplum ve halkın bağrına yerleştirdi. Eğer bu 30 yıllık süreç devam ederse, şairlerimizin sayısı daha önceki tüm dönemlerden daha fazla olacaktır. Bu arada daha önceki hiç bir dönemde bu kadar fazla yeni mazmun ve kelime şiire sokulmamıştı ve doğal olarak yepyeni mazmunlar yeni terkibleri de beraberinde getirecek ve şiir dili giderek daha güçlenerek pişecektir.'

Ayetullah Hamenei, fars şiirinin zirveye çıkabilmesi için daha fazla zaman ve çabaya ihtiyaç olduğunu belirtirken, duraksama ya da gayeye ulaşıldığı duygusuna kapılmanın caiz olmadığını vurguladı.

İslam İnkılabı Rehberi konuşmasının devamında bölgedeki İslami uyanış sürecine değinerek şöyle konuştu: ‘Bu İslami uyanış İran milletinin büyük hareketinden esinlenmiştir. Zira İslam İnkılabı tağuti gelenekler ve sulta düzeni üzerine bir iptal çizgisi çekti. İşte bu gelişme İran halkını diğer halklar için bir ilham kaynağına dönüştürdü.'

[Qom_u_ask]

Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

Bölgedeki İslami UyanışAsil İslami Kimliğe Dönüşün Simgesidir (2011/09/03)
□ Foto □

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei bugün halk kitleleri ve devlet yetkililerinden kalabalık bir gruba hitaben Tahran'daki İmam Humeyni Külliyesi'nde yaptığı konuşmada bölgedeki İslami uyanış ve halk kitlelerinin, kaderlerini ellerine almak için sahneye çıkışından 'İslam tarihindeki çok önemli ve değerli bir tecrübe' olarak söz etti ve şöyle konuştu: 'Bugün Mısır, Tunus, Yemen, Libya, Bahreyn ve benzeri ülkelerde meydana gelen olaylar, müslüman halklar için kader belirleyici gelişmelerdir. Eğer müslüman halkların iradesi, İslam ülkelerine müdahele peşinde koşan kimselere galebe çalarsa, müslüman ülkeler uzun bir süre ileriye dönük olarak hareket edeceklerdir.'
Ayetullah Hamenei sözlerini şöyle sürdürdü: 'Ancak eğer emperyalist dünya, sulta şefleri ve uluslararası siyonizm ve bu arada zalim ve müstekbir Amerikan rejimi bu dalgalara binerek sahnenin yönetimini ele alırlarsa, İslam dünyası kesinlikle onlarca yıl daha büyük sorunlar yaşayacak demektir.'
İnkılap Rehberi, İslam ümmeti ve özellikle de İslam dünyasındaki siyasal ve kültürel elitlerin bu hassas dönemdeki görevlerinin çok önemli olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi: 'Bugün, müslüman ülkeler ve halklarının büyük sınav günüdür. Zira müslüman halklar, sahip oldukları gücün boyutları, işlevi ve etkilerini algılamışlardır.'
Ayetullah Hamenei, İran halkının emperyalistlerin ambargoları ile askeri ve siyasi tehditleri ve baskıları karşısındaki duruşunu, bir halkın kendi gücüne nasıl dayanabileceğine örnek olarak gösterdi ve İran halkının otuz yıllık direnişinin sonuçlarının şu anda kendini göstermiş olduğunu belirterek, 'bugün İran halkı değerli, güçlü, ilerici, gelecekten umutlu ve aydın ufuklara sahip bir halktır' dedi.

[Qom_u_ask]

Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

Allah Yolundaki Her Hareket Zafere Erecektir (2011/08/31)
□ Foto □

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei son aylarda İslam dünyasında meydana gelen büyük olayların, müslüman halkların sahnedeki dev katılımının sonucu ve göstergesi olduğunu söyledi.

Ayetullah Hamenei Tahran'daki Ramazan bayramı namazında milyonluk kitlelere hitaben irad ettiği hutbede bölgedeki gelişmelere tanıklık eden mevcut dönemden, 'dünya tarihinde şekillenmekte olan çok önemli bir kesit' olarak söz etti.

İnkılap Rehberi 32 yıl önce İran halkının İslam İnkılabı'nı zafere kavuşturduğunu hatırlatarak şunları söyledi: 'İran halkı otuz yıl kadar önce halkların gücü ve azametini ispatladı ve bölge ve dünya tarihinde değişime yol açtı. Bugün ise bölgedeki diğer halklar meydana çıkarak kördüğümleri bir bir çözmekteler. Amerika ve siyonizmin bölgedeki uşaklarının bir biri ardınca düşeceğini kim tasavvur edebilirdi ki ? Ancak, halkl arın güçlü eli tekbir ve Allah'ın zikri ile bütün bu putları bir biri ardı sıra alaşağı etmektedir.'

Bölgedeki gelişmeleri, uzun bir yolun başlangıcı olarak niteleyen Ayetullah Hamenei Mısır, Libya, Tunus, Yemen ve benzeri ülkelerdeki halkları sultacıların oyunları karşısında dikkatli olmaya çağırarak şöyle konuştu: 'Bu güçler, bölgedeki gelişmelerin hemen öncesine kadar Libya'daki zalim yöneticilerin destekçisiydiler. Ancak bugün bu ülkedeki gelişmeleri üstlenmeye çalışıyorlar. Libya halkı, bu sultacılar karşısında dikkatli olmalıdır.'

İslam İnkılabı Rehberi Bahreyn halkının durumundan büyük kaygı duymakta olduğunu belirterek şunları dile getirdi: 'Bu mazlum halka cefa edilmekte ve verilen sözler yerine getirilmemektedir. Elbette Allah yolundaki her türlü hareket kesinlikle zafere erecektir ve bu ilahi sünnet her yerde geçerlidir.'

Ayetullah Hamenei Ramazan bayramı hutbesinin sonunda Somali'deki kı tlık ve kuraklığı hatırlatarak, Afrika Boynuzu'ndaki bu ülke halkının durumunun büyük bir dert yumağı olduğunu ve çilekeş Somali halkına yapılmakta olan halk yardımlarının arttırılarak sürdürülmesi gerektiğini dile getirdi.

[Qom_u_ask]

Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

Son Gelişmeler, Aydınlık Bir Geleceğin Habercisi (2011/09/13)
□ Foto □

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei Dünya Ehli Beyt Kurultayı'nın 5. Genel Kurulu'na katılan ulema ve aydınlar ile İran İslam Cumhuriyeti'nin çeşitli ülkelerdeki kültür ateşelerine hitaben yaptığı konuşmada İslam ümmetinin karşı karşıya bulunduğu tehditlere değinerek 'İslam dünyasında şu anda sürmekte olan hareketler çok daha büyük gelişmeler ve İslam'ın hakimiyetinin habercisidir ve bu yüzden Ehli Beyt (A)'ın takipçilerinin tavrı, bu İslami hareketlerin desteklenmesi şeklindedir' dedi.

İran'ın Meşhed şehrindeki İmam Rıza (S)'in pak hareminde konuşan Ayetullah Hamenei şöyle konuştu: 'İslam ve Kur'an'a dayalı bir sistemi ilk olarak kuran millet ve ülke, Ehli Beyt izleyicisi bir millet ve ülkedir. Günümüzde İslam ülkelerindeki gençlerin, hedef ve arzularına ulaşabilmek için materyalist ekollere yönelmek yerine İslam'dan etkilendiklerini görmek teyiz. Bu büyük iftihar, İran milletinin hareketi sayesinde meydana gelmiştir. Mısır, Tunus, Libya, Bahreyn ve Yemen'deki son İslami hareketler, ilahi lütuflardır. Bizim bu bağlamdaki tavrımız, bu tür hareketlerin desteklenip savunulması ve güçlendirilmesi şeklindedir. Bu İslami hareketlerin, siyonistler ve Amerika gibi düşmanların sultasını parçalamalarını ummaktayız.'

İslam İnkılabı Rehberi konuşmasını şöyle sürdürdü: 'Bu olumlu boyutların yanı sıra önümüzdeki tehditleri de görmeliyiz ki bunlardan biri başta şii ve sünni olmak üzere çeşitli İslam mezhebleri arasında tefrika çıkartılmasıdır. Bu ihtilafların amacı siyasidir. Emperyalist dünya İslam fobisinin yanı sıra Şia fobisini güçlendirmek siyasetini de izlemekte olup bu tür çabalar karşısında dikkatli olmak gerekmektedir.'
İnkılap Rehberi, Ehli Beyt mensuplarının İslam ümmetinin birlik ve dayanışmasına kesin inancı olduğunu hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü: 'İslam ümmetinin saadeti ve özellikle de şii müslümanların saadeti, İslam ümmeti arasındaki vahdetin ipoteğindedir.'

Ayetullah Hamenei ayrıca materyalist ekollerin beşeri ihtiyaçlara ve yeni sorulara cevap vermekten aciz kaldığını belirterek şu değerlendirmede bulundu: 'Şu anda İslam dünyasında süren İslami hareketler, aydınlık bir geleceği müjdelemektedir ve bu büyük değişimin izleri gözükmektedir.'

[Qom_u_ask]

Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

Zafer, İslam İlkelerine Vefalı Kalınması Durumunda Mümkündür (2011/09/08)
□ Foto □

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei bu sabah Uzmanlar Meclisi Başkanı ve üyelerini kabulü sırasında yaptığı konuşmada İmam Humeyni'nin İslam fıkhına dayalı bir siyasal rejim kurması şeklindeki tarihi girişimine işaretle Velayet-i Fakih ilkesinin gerçek anlamını değerlendirdi ve İslam Cumhuriyeti sisteminin hareket çizgisinin düzenli olarak daha da kusursuz hale getirilmesi gerektiğini vurguladı.

Ayetullah Hamenei bölgede çok büyük olayların meydana gelmekte olduğunu hatırlatarak, müslüman halklar için dini demokrasi kavramının dakik ve doğru bir biçimde anlatılması ve bu olayların geleceğindeki boşluğun doldurulması gerektiğinin altını çizdi.

İnkılap Rehberi, Şia'da siyasal fıkhın sahip olduğu tarihi geçmişe değinerek şunları söyledi: 'Bu köklü geçmişe rağmen, İslam fıkhına dayalı bir sistem oluşturulması fikri, İmam Humeyni'ye k adar söz konusu edilmemişti. İlk olarak dini bir demokrasi ve Velayet-i Fakih'e dayalı bir siyasi nizamı teori ve pratikte gündeme getirip hayata geçiren şahsiyet, İmam Humeyni'dir.'

Ayetullah Hamenei, sistemin kimliği ile maddi ve manevi ilerlemelerinin birbirleriyle örtüştüğünü, bu yüzden bu iki olgu arasında herhangi bir uyuşmazlık bulunmadığını ifade etti.

İslam İnkılabı Rehberi hem sistemin kimliğinin korunması ve hem de maddi, ekonomik, siyasal, bilimsel, sosyal ve kültürel hedeflerinin tahakkukunun çok önemli, çetin ve girift bir mesele olduğunu dile getirerek şöyle konuştu: 'İlkelerin korunması sayesinde bugün ülkede elde edilen gelişmeler, inkılabın ilk dönemiyle kıyaslanabilecek gibi değildir. Bu hakikat şunu göstermektedir ki, sistemin ilkeleri ve kimliğinin korunması vasıtasıyla toplumun gelişip yükselmesi mümkündür. Bu arada halk yalnızca İslam ilkelerine vefalı kalınması durumunda ilahi zafere ulaşabilir.'

Ayetullah Hamenei konuşmasının devamında son aylarda Mısır, Tunus, Libya ve Yemen'de meydana gelen dev hadiselere değinerek şunları söyledi: 'Amerika ve Batı'ya dayalı diktatörler birbiri ardı sıra devrilmekte olup, şu anda milletlerin geleceği çeşitli ihtimallerle karşı karşıya gelmiştir ki bunların üzerinde durulması gerekir. Bu ihtimallerden biri, dini liderlerin yönetimi ele geçirmesidir. Diğer ihtimaller ise eski diktatörlük rejimlerinin uşaklarının farklı maskelerle geri dönüşü ya da demokrasi ve özgürlük kisvesi altında Batı'ya bağımlı rejimlerin kurulmasıdır. İşte böylesine büyük bir tehlike karşısında ve mevcut karmaşık şartlarda dini demokrasinin gündemde tutulması bölge halklarına katkıda bulunabilir.'

[Qom_u_ask]

Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

Şehid Kanları İslam Ümmeti'ne Yepyeni Bir Ruh Kazandırdı (2011/09/22)
□ Foto □

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei bu sabah Mukaddes Savunma Haftası'nın başlaması ve Şüheda Günü münasebetiyle özel bir mesaj yayınladı.

Ayetullah Hamenei'nin, İslam İnkılabı sürecinde ve İran'a dayatılan 8 yıllık savaş sırasında şehid düşenlerin hatırasını andığı mesajının metni şöyle:

'Bismillahirrahmanirrahim,

İnkılap düşmanları ve İslam Cumhuriyeti nizamı muhaliflerinin tuzak ve komploları karşısında İran milletinin gösterdiği genel ve azametli mücahedeyi hatırlatan Mukaddes Savunma Haftası'nın ilk gününde onurlu ve yüce şehidlerimizin hatırasını anmakta ve Allahu tealadan onlar için Cennet'in en yüksek derecelerini niyaz etmekteyim. Bu arada gösterdikleri büyük fedakarlıklar, eşsiz sabır ve direnişleri ile İran milletinin tarihteki çehresini ağartan şehid ailelerine kalpten selam, sevgi ve saygılarımı sunmaktayım.

Bugün ülkenin ilerleyip şahlanışı ve bunun İslam aleminin uyanışında etkisini göstermesi ile değerli şehidlerimizin mücahede ve fedakarlıklarının değeri bir kez daha kendini göstermiş bulunmaktadır. Hakim ve Kadir olan Allah'a şükürler olsun ki şehidlerimizin kanları boşuna akmamış ve bu fedakarlıklar İslam ümmetine yepyeni bir ruh kazandırmıştır. Hepimiz, Allahu tealanın açık ve gizli lütufları dolayısıyla şükretmeli ve O'nun dergahından bu lütufların artmasını ve görevimizi yerine getirebilme başarısını dilemeliyiz. Hz. Mehdi (A)'ın mukaddes kalbi, şehidlerimiz ve büyük İmam'ımızın pak ruhlarının bizden razı ve hoşnut olmasını ummaktayım.

Allah'ın selam ve rahmeti üzerinize olsun...'

Seyyid Ali Hamenei / 22 Eylül 2011

[Qom_u_ask]

Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

İslam Yolunda Çile, Sabır ve Direnişin Ödülü (2011/09/28)
□ Foto □

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei, Irak tarafından İran'a dayatılan sekiz yıllık Mukaddes Savunma Savaşı malülleri ve ailelerinden bir grupla yaptığı görüşmede, malüllerin tam bir fedakarlık sembolü olduklarını belirtti.

Ayetullah Hamenei, şehidlerin yüce konumundan övgüyle söz etti, ancak yüzde 70 oranında uzuvlarını yitiren malüllerin bu fedakarlığının şehadetten daha da ağır olduğunu vurguladı ve şöyle konuştu: ‘Zira, bu malüller nice çileler ve sıkıntılarla ömür boyu karşı karşıyalar ve onların süreklilik kazanan takva, sabır ve direnişleri ile bu çilelerin Allah katında hesaplanması dikkate alındığında bu insanlara ne denli büyük ecir ve sevapların nasib olduğu ortaya çıkar. Bir ömürlük varlık, sağlık ve huzuru İslam ve inkılaba adamak Allah katındaki çok karlı bir alış veriştir. Beşer, bu malül ailelerinin uzun ve daimi sabrının azametini beyan ve algılamaktan acizdir.'

İnkılap Rehberi ayrıca fedakar malüllere güzel bir sabırla hizmet edenlerin ahirette ödüllendirileceklerine dair Kur'an-ı Kerim'de ilahi müjdeler bulunduğunu hatırlattı.

Bu görüşme, Irak'ın İran aleyhinde başlattığı ve 8 yıl kadar süren savaşın başlamasının yıldönümünde düzenlenmekte olan Mukaddes Savunma Haftası'nın sonuncu gününde gerçekleştirildi. İran-Irak savaşı 22 Eylül 1980'de başlamış ve İran halkı mütecaviz düşman karşısında yıllarca direnişini sürdürmüştü.

[Qom_u_ask]

Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

İhtilaflar Karşısında Gönül Birliğini Güçlendirmeli (2011/10/03)
□ Foto □

İslam İnkılabı Rehberi haccın İslam ümmetiyle ilişki kurulması ve manevi yararları açısından büyük ve değerli bir fırsat olduğunu söyledi.

Bu sabah hacc organizasyonu yetkililerini kabul eden Ayetullah Hamenei, düşmanların İslami uyanış dalgasıyla mücadele ve ihtilaflar oluşturma amaçlı faaliyetlerine değinerek, bu yılki haccın en önemli özelliğinin bölgede ve özellikle de Mısır, Tunus, Yemen ve Bahreyn gibi ülkelerdeki İslami uyanış olduğunu belirtti ve şöyle konuştu: 'Bu yıl İslam ümmeti arasında duyguların tahriki, umutsuzluk ve ihtilaf çıkartılması gibi entrikalar dikkat çekecektir. Bu komployla başedebilmenin tek yolu, gönül birliğinin güçlendirilmesidir.'

İslam İnkılabı Rehberi, daha sonra müslümanların tek bir bütün olduğunu hatırlatırken, Beytüllahil-Haram ziyaretçilerinin iç dünyalarını bu ilahi yolculuk için hazırlamalarını ve bu ilahi misafirliğe hazır olmalarını öğütleyerek şunları söyledi: 'İran'lı hacılar işte bu cihanşümul bakış açısıyla hacca katılmalı ve emperyalizmle mücadele sürecindeki 30 yıllık tecrübelerini yeni devrimlere başkoymuş halklara aktarmalıdırlar.'

Bu yıl İran'dan 97 bin kişi hacca gitmektedir.

[Qom_u_ask]

Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

Son Zafere Dek Mücadele (2011/10/14)
□ Foto □

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei Kirmanşah ilindeki ziyaretinin üçüncü gününde bu sabah binlerce Besic (gönüllü seferberlik ordusu) üyesine hitaben yaptığı konuşmada İslam nizamının yüce idealleri ve bu nizamın sulta ve emperyalizm düzeni karşısında dikilişine işaretle böyle bir sistemin doğal olarak daima çeşitli sıkıntılarla karşılaşabileceğini söyledi.

Ayetullah Hamenei, İmam Humeyni'nin işte bu nedenle Besic'i ülkenin savunmasında önemli bir sütun olarak inşa ettiğini hatırlatarak ‘eğer bir ülkede savunmaya hazır 20 milyon insan bulunursa hiç bir güç o ülkeye tecavüze yeltenemez ve o ülke hiç bir zaman yenilmeyecektir' dedi.

İnkılap Rehberi, İran'da şimdi onlarca milyonluk bir besic ordusunun söz konusu olduğunu kaydederek şunları söyledi: ‘Elbette askeri ve savunma amaçlı meseleler, Besic'in yalnızca tek bir boyutudur ve bilim ve yenilik gibi çeşitlilik arzeden başka boyutları da söz konusudur.'

İnkılap Rehberi daha sonra Besic üyelerinin sahip olması gereken ruh yapısını değerlendirirken aşk, iman ve özgüven gibi özelliklerin altını çizdi ve şöyle konuştu: ‘Çeşitli şeytani komplolarla karşı karşıya olan geniş siyaset ve diplomasi alanlarında dikkatli ve inisyatifli davranılabilmesi için de bu haleti ruhiyenin korunması gerekir.'

Ayetullah Hamenei İran halkının 32 yıllık direnişi ve bu halkın İslam'cı ve inkılapçı düşüncesinin bölgeye yansıması karşısında uluslararası güçlerin sürekli olarak entrikalarla meşgul olmasına değinerek şu değerlendirmede bulundu:

‘Son zafere kavuşuncaya dek problemler ve mücadele de kesinlikle sürecektir. Bu yüzden İslam nizamı daima güçlü, muktedir, uyanık ve hazırlıklı bir savunma gücüne sahip olmalıdır. Hak cephesinin zaferine yol açabilecek temel faktörler sabır, direniş, iman ve Allah'ın zafer vaadine olan güvendir.'

İslam İnkılabı Rehberi konuşmasının bir başka bölümünde ülkenin geleceğinin düşmanların arzularının aksine aydın olduğunu belirterek şunları söyledi: ‘İslam İnkılabı hareketi, başarılı bir hareket idi. Değerli tecrübeler, mevcut gerçekler ve İran halkının 32 yıllık ilerlemeleri buna delilidir.'

[Qom_u_ask]

Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

İran’ın Bölgedeki Saygın Konumu (2011/10/13)
□ Foto □

Kirmanşah ilindeki silahlı kuvvetlerin bugün ortaklaşa düzenledikleri özel törene İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei de katıldı.

İran İslam Cumhuriyeti Kara Kuvvetleri'ne bağlı 81. zırhlı tümenin kışlasında düzenlenen törenin başlangıcında Ayetullah Hamenei şüheda anıtı önündeki saygı duruşundan sonra şehidlerin ruhuna fatiha okuyarak onlar için yüksek dereceler niyazında bulundu.

Başkomutan Hamenei daha sonra meydandaki askeri birlikleri denetledi.

İslam İnkılabı Rehberi burada yaptığı konuşmada İran İslam Cumhuriyeti'nin geçtiğimiz otuz yılda giderek güçlendiğini hatırlatarak, günümüzde İran halkı, İslam Cumhuriyeti nizamı ve İran silahlı kuvvetlerinin bölge halkları arasında saygın bir yeri olduğunu vurguladı.

Emperyalist güçlerin İran fobisi ve İslam fobisi oluşturma hedeflerinin İran İslam Cumhuriyeti'nin bölgede giderek artan gücünden kaynaklandığını belirten İnkılap Rehberi şunları söyledi:

‘Batılı yılgın ve perişan politikacıların aptalca ve etkisiz yöntemlerinin tekrarı yine sonuç vermeyecek ve onlar mağlubiyetin acısını tadacaklardır. Emperyalist Amerikan rejimi yanlış politikaları nedeniyle sorunlar yığınına ve tam bir bataklığa saplanmış durumdadır. Amerika'nın Afganistan gibi bataklıklardan kurtuluşu için tek yol, materyalist yöntemler, mağrur bakış açısı ve mütecaviz bir ruh yapısı değildir. Tek çözüm yolu, İran İslam Cumhuriyeti'nin metodu olan, mantık, akıl ve maneviyat yoludur.'

Ayetullah Hamenei konuşmasının sonunda Saddam rejimi ve büyük şeytan Amerika gibi destekçilerinin 8 yıllık İran savaşında nasıl mağlubiyete uğradıklarını hatırlatarak, ‘İran halkının bu savaştaki direnişi ve zaferi, tüm dünyaya İran İslam Cumhuriyeti'ne saldırının çok masraflı bir heves olduğunu ispatlamıştır' dedi.

[Qom_u_ask]

Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

İslam’a Yönelişin Üçüncü Dalgası (2011/10/13)
□ Foto □

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamenei Kirmanşah ilindeki Şia ve Ehli Sünnet uleması ve dini ilimler talebelerinden oluşan bir topluluğa hitaben yaptığı konuşmada İslami yönelişin üçüncü dalgasına işaretle, marksist düzenin bir sonuca ulaşamayacağı yönünde İslam Cumhuriyeti'nce ileri sürülen görüşün tahakkuk bulduğunu ve kapitalizm hakkındaki öngörüsünün de gerçekleşeceğini belirterek, dünyada giderek artan İslami yönelişler karşısında ulemaya önemli görevler düştüğünü söyledi.

Ayetullah Hamenei, ulemayı maddi ve manevi alanlarda yepyeni ve çetin meselelerle ilgilenmeye çağırdıktan sonra ulemanın dinin tebliği ve görevinin icrasında büyük hedefler peşinde olmalarını öğütledi.

İnkılap Rehberi İslam dininin muhaliflerinin saldırısı karşısında durabilmek için hazırlıklı olunmasının önemine değinerek şunları söyledi: ‘Günümüzde muhalifler, İslam dinine çeşitli modern araçlarla saldırarak, genç kitleler arasında şüpheler oluşturmak peşindeler. Bu saldırı karşısında dikilebilmek için genç kuşağın ihtiyaçlarına uygun yöntemlere başvurmak gerekir.'

İslam İnkılabı Rehberi İslam'ın zayıflatılması için başvurulan yollardan birinin şii ve sünni müslümanlar arasında ihtilaflar oluşturulması olduğunu belirterek şöyle konuştu:

‘Şia ve Ehli Sünnet uleması entrikalara dikkat etmeli ve birbirleriyle ortak toplantılar düzenleyerek, düşmanın planları karşısında dikilebilmek için işbirliğinde bulunmalıdır.'

Şia ve Ehli Sünnet ulemasının görevlerinden birinin tekfircilerle mücadele olduğunu vurgulayan İnkılap Rehberi, ulemanın bir başka görevinin de sosyal sorunlarla ilgilenmeleri ve bu bağlamda ahlak, nasihat ve kılavuzluğa başvurmaları olduğunu dile getirdi.

İslam İnkılabı Rehberi çağdaş dünyada İslam'a olan yönelişleri üç zaman dilimine ayırdı ve şu görüşleri savundu:

‘İslam'a olan ilk yöneliş dalgası, İslam İnkılabı'nın zaferiyle birlikte başladı ve ikinci dalga da marksist düzenin yıkılması sonrasında yükseldi. Bölgedeki son halk hareketleri ve batı kapitalizminden ümitlerin kesilmesi ise üçüncü dalgayı göstermektedir. Böylesine hassas ve kader belirleyici şartlar altında ulemanın bilim ve maneviyat silahıyla donanması ve dini ilkeleri Kitab ve Sünnet'e dayanarak günümüz kuşaklarının anlayabileceği bir biçimde sunması gerekmektedir.'