Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

İMAMİYYE ŞİASININ HADİS ANLAYISI (El-kafi'de çelişki yoktur)

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    İMAMİYYE ŞİASININ HADİS ANLAYISI (El-kafi'de çelişki yoktur)

    Öncelikle caferilerin hadislere, kurana, şeriata yaklaşımında buzdağının sadece üst kısmını göstererek son 2-3 haftadır beni araştırmaya sevk eden ve alt kısmını da görmeme vesile olan 3-5 kişiye teşekkür ederim.(Allah razı olsun diyemicem, razı olacağını pek sanmıyorum). Araştırdığım kadarı ile şimdilik hadis inancı ile ilgili bulgularımı paylaşıcam. Daha sonra Kuran , şeriat, nübüvvet, imamet vb konularındaki buzdağının altta kalan kısımlarını da teker teker paylaşıcam.

    USUL-U KÂFİ, yazan: Sigatul İslam Ebu Cafer Muhammed b. Yakub b. İshak el Kuleyni (öl.h.329), 1. Cilt, Dar’ul Hikem Yayınları: 1 Baskı Mart 2002

    El-Kâfi’deki hadislerin tamımı 16199’dur, Türkçeye çevrilen birinci ciltte ise 1441 hadis bulunmaktadır, bu hadislerin de çogunlugu İmametle ilgili oldugundan çesit olarak fazla bir konu içermemektedir, söyle ki;

    El-Kuleyni için söyle demektedirler: “Muhammed Taki el-Meclisi sunları söyler :
    Dogrusu bizim zehabın âlimleri arasında onun gibi birisi yoktu. Onun aktardıgı rivayetleri inceleyen, kitaplarının bilgi tertibini irdeleyen herkes bilir ki, o, Allah tarafından teyid edilmis biridir. (Usul-u Kâfi/Önsöz sayfa III.)

    Kâfi (yeterli) kelimesinin mensei konusunda söyle diyorlar: “Yüce Allah, bu kitabıyirmi senede yazmasını müyesser kıldı. Dünyanın çesitli bölgelerindeki Sii Müslümanlar kendileri için dinin her alanında yeterli (Kâfi) gelecek bir kitap yazmasını istiyorlardı. Çünkü Kuleyni, görüs alısverisinde bulunacagı, müzakere edecegi, ilmine güvenilen zatla görüsüyordu.

    Bazı âlimler, Kuleyni’nin el-Kâfi’yi İmam Kâim (Mehdi aleyhisselam)’a arzettigi ve İmamın da bu eserin güzel oldugunu belirttigi ve << Sia’mız için kâfidir>>. dedigi inancındadırlar. (Ravdatu’l Cennat sh.533)” (Usul-u Kâfi/Önsöz sayfa XI.)

    Böylece, Sii inancına göre “hem Allah’ın, hem de Mehdi’nin onayladıgı bir kitapla karsı karsıya oldugumuzu görmüs oluruz“.

    Doğrudan vahy aldığını iddia edemeyen kişilerin başvurduğu bir yöntemdir bu. ("bunu ben yazmadım Allah tarafından bana yazdırıldı" diyen said nursi gibi, celaleddin rumi gibi, ibni arabi gibi kişiler sık başvurur bu yönteme) bu yöntemle hedeflenen gaye ise yazdıkları kitaplara itirazların önüne geçmektir. öyle ya allah tarafından yazdırıldığına inanılan ya da allahın onayının olduğu düşünülen kitapları kim eleştirme cürretinde bulunabilir?




    [size=12pt](NOT: ÜYEMİZ M. MÜLKİYE BAŞLIĞI İMAMİYE ŞİASININ HADİS ANLAYIŞI (El-kafi'de çelişkiler) ŞEKLİNDE AÇMIŞTI. BİZ İSE BAŞLIĞIN İÇERİĞİNİ ONUN İDDİALARININ TERSİNE ÇEVİRDİK. VE BAŞLIĞIN NETTE İÇERİĞİNE UYGUN, MEKTEBİMİZE ZARAR VERMEYECEK ŞEKİLDE GÖRÜNMESİ AMACIYLA KONUYA UYGUN ŞEKİLDE DEĞİŞTİRDİK. Qom_u_aşk)

    #2
    Ynt: İMAMİYYE ŞİASININ HADİS ANLAYISI

    Vasıflandırma bu olmasına ragmen söyle de demektedirler:

    “1- Bu eserde geleneksel din anlayısımıza aykırı seyler muhakkak göreceksiniz. O zaman yapacagınız sey, hemen onu ön yargıyla reddetmek yerine, o seyi Kur’an ve mantık süzgecinden geçirmek olsun. Bunlara uymuyorsa reddedin.

    2- Bu eser kategorisinde essiz ve en muteber eser olmakla birlikte, diger büyük hadis ve sünen kitaplarının tamamından daha az da olsa içinde sahih olmayan hadislerde bulunabilir. Mücevher dolu bir hazine de üç bes çürük demir olması o degersiz kılmayacagını belirtmek isterim. Özellikle onun kategorisinde ki, diger bütün hazinelerde, ondakinden daha fazla çürük demir bulundugu gerçegi ortada iken, be gerçege ragmen, koltuguna her Kur’an meâli ve hadis-sünen tercümelerini alan lütfen ahkam kesmege kalkısmasın. Selâhaddin ÖZGÜNDÜZ.”
    (Usul-u Kâfi/Önsöz sayfa IX.)

    Burada ilginç olan husus Usul-u Kâfi’de çürük rivayetlerin bulundugunun itiraf edilmis olmasıdır, ayrıca elestirileri engellemek için yapmıs oldugu uyarılardır, aman ha diyor Arapça bilmeden ve sizin tarafınızdan kabul gören hadislerin çürüklüklerini dikkate almadan bizim tarafımızdan kabul gören hadisleri elestirmeye kalkısmayın.

    Bizde çürük varsa sizde daha fazlası vardır mantıgı ile de adeta hakta değilde batılda yarış edilmektedir.

    Yorum


      #3
      Ynt: İMAMİYYE ŞİASININ HADİS ANLAYISI

      Bazı âlimler, Kuleyni’nin el-Kâfi’yi İmam Kâim (Mehdi aleyhisselam)’a arzettigi ve İmamın da bu eserin güzel oldugunu belirttigi ve << Sia’mız için kâfidir>>. dedigi inancındadırlar. (Ravdatu’l Cennat sh.533)” (Usul-u Kâfi/Önsöz sayfa XI.)
      Şii olsaydınız, Şiilerin bu hadise itibar etmediğini bilirdiniz. Musa Aydını seven bir zat, model olarak kabul etmiş olsaydınız bu hadisi Musa Aydına sorar ve Musa Aydından Senedinin sağlam olmadığını öğrenirdiniz. Zeydiyye gibi Saldırı Pozisyonuna geçmenin anlamı yok. Şia hiç bir zaman El Kafi veya Kutubu Erbaanın tamamı, Kuran gibi sahihtir, içinde uydurma veya senedi zayıf hadis yoktur diye bir iddiada bulunmamıştır.

      Usul-i Kafi bu mektep için daha doğrusu İslam Ümmeti için eşsiz bir eserdir. İçinde bir kaç uydurma veya senedi zayıf hadisin bulunması bu eseri değersiz etmez.

      Humeyni ve İnkılapçılık oyunu oynayanlar, en azından bu eser hakkında Ayetullah Humeyniye Müracaat etmiş olsaydılar bu hallere düşüp zavallılaşmazdılar.


      http://www.welayet.com/index.php?topic=5172.0

      Yorum


        #4
        Ynt: İMAMİYYE ŞİASININ HADİS ANLAYISI

        Telaştan eli ayağına dolanan kişilere uydurma olduğu kabul edilen rivayetlerin hadis kitabının önsözünde ne işi var demekle yetinip yazımıza devam ediyoruz.

        KUR’AN’I RİVAYETLERİN SAGLAMLIGINA ÖLÇÜ OLARAK KABUL ETMELERİ :

        “Rivâyeti, Allah’ın kitabına götürün, Allah, Azze ve Celle’nin kitabına uyanı alın, Allah’ın kitabıyla çeliseni atın.” (Usul-u Kâfi sh 6)

        Allahu ekber ! Bu ne müthiş bir hadistir böyle..Peki bu hadisin yer alması bu hadise iman edildiğini gösterir mi? malesef hayır. sözel olarak belki iman söz konusudur ama pratikte tam tersini görüyoruz. Bunun nedenlerinin başında ise İmamiyye Siasının, Kur’an için Batıni (gizli) ögreti iddia etmeleri ve ögrenilmesini belirli sahıslara baglamalarıdır. Şöyle ki:

        “Cabir Ebu Cafer (Muhammed Bâkır aleyhisselâm)’ın söyle dedigini rivâyet etmistir: <<Vasilerden baska hiç kimse, Kur’â’ın tüm zâhiri ve bâtını anlamını bildigini, bütün Kur’an ilimlerine sahip oldugunu iddia edemez.>> (Usul-u Kâfi sh 318 H.604. )

        Hadis böyle diyor ya Allah ne diyor?

        Ey Kitap Ehli, Kitaptan gizlemekte olduklarınızın çogunu size açıklayan ve bir çogundan geçiveren elçimiz geldi. Size Allah'tan bir nur ve apaçık bir Kitap geldi. 5/15

        - İste böylece biz o Kur'an'ı açık seçik âyetler halinde indirdik. Gerçek su ki Allah diledigi kimseyi dogru yola sevk eder. 22/16


        Görüldügü gibi Kur’an apaçık yani Mubin bir kitaptır, ona batın isnat edilmesinin aslı yoktur.Yukarıda müthiş diye ifade ettiğimiz ve doğruluğundan şüphemiz olmayan hadisi şerif batınilik oyunuyla geçersiz hale getirilmiş ve müslümanların kurana yaklaşmaları kendi başlarına okuyup anlamaları öğrenmelerinin önüne set çekilmiştir. çünkü diğer rivayette ifade edildiği gibi kuranın batıni yönleri vardır ve onu herkes bilemez böylece insanlar akıllarını kurana değil şahıslara emanet ederek kuran ile olan bağlarını koparmışlari kurana değil kişilere teslim olmuşlardır.

        Yorum


          #5
          Ynt: İMAMİYYE ŞİASININ HADİS ANLAYISI

          İDDİA ETTİKLERİNE GÖRE PEYGAMBERİN KABRİNE YÜKSEK BİR YERDEN BAKMAMAK LAZIM, NEDEN Mİ?

          “... Cafer b. Müsenne el-Hatip söyle rivayet etmistir: Bir ara Medine’deydim, Nebi (sallallahu aleyhi ve âlihi)’nin kabrinin üzerindeki tavan çökmüstü. İsçiler çatıya çıkıp iniyorlardı, biz de bir cemaattik. Arkadasımıza dedim ki: “İçinizde bu gece Ebu Abdullah (Cafer Sadık aleyhisselâm)’a gidecek var mı?” Mihran b. Ebu Nasr” Ben.” dedi. İsmail b. Ammar es-Sayrafi de “Ben” dedi. Bu ikisine dedik ki: “O na
          yukarı çıkıp oradan Nebi (sallallahu aleyhi ve âlihi)’nin kabrine bakmamın caiz olup olmadıgını sorun.”

          “Ertesi sabah ikisiyle karsılastık ve bir yerde toplandık. İsmail dedi ki: “Sözünü ettiginiz seyi İmama sorduk, bize su cevabı verdi: << Onlardan hiçbirinin Nebi’nin kabrine yukardan bakmasını istemem. Çünkü gözünü kör edecek bir seyi veya Nebi (sallallahu aleyhi ve âlihi)’yi namaz kılarken ya da bir esi ile beraber olurken görmesinden emin degilim. >> (Usul-u Kâfi sh 684 H.1225. )

          Peygamberimize saygısızlık içeren bu rivayetin aslı yoktur, peygamberimizin mezarına bakılmayla “bir esi ile beraber olurken görmesinden emin degilim“. ifadesi cinsellik ifade eden ve gerçeklerle ilgisi olmayan bir iddiadır, mezarına dısarıdan bakmayla röntgenlenen var mı ki, böyle bir seyi peygamber için iddia etmis olsunlar.

          Sahi siz peygamberin kabrine yukarıdan bakmakla gözünüzü kör edecek bişey ya da peygamberin eşiyle birlikte olacağını görmekten mi korkuyosunuz?

          Yorum


            #6
            Ynt: İMAMİYYE ŞİASININ HADİS ANLAYISI

            [quote author=Mekteb-i Mülkiye link=topic=8366.msg54257#msg54257 date=1253782428]
            Telaştan eli ayağına dolanan kişilere uydurma olduğu kabul edilen rivayetlerin hadis kitabının önsözünde ne işi var.[/quote]

            [quote author=Mufazzallink=topic=8366.msg54213#msg54213 date=1253773487]
            Şia hiç bir zaman El Kafi veya Kutubu Erbaanın tamamı, Kuran gibi sahihtir, içinde uydurma veya senedi zayıf hadis yoktur diye bir iddiada bulunmamıştır.

            Usul-i Kafi bu mektep için daha doğrusu İslam Ümmeti için eşsiz bir eserdir. İçinde bir kaç uydurma veya senedi zayıf hadisin bulunması bu eseri değersiz etmez.[/quote]

            Sözü anlamayan zavallının sözüne binaen devam edeyim...

            Usul-i Kafinin, Kuran gibi sahih olmadığını, içinde senedi zayıf rivayetlerin olabileceğini, ben değil, benden önce Şia'nın değerli alimleri söylemektedir. Şia alimlerine, Şii Müçtehitlerine Müracaat etmiş olsaydınız, buna dair açıklamaları okur, dinlerdiniz. Ama sizin gibiler meseleye kendinizce anladığınız şekilde yaklaştınız.

            Biz Sünni değiliz ki, Kütubu Erbamızdan olan Usul-i Kafinin başına "SAHİH" kelimesini ekleyelim. Ve biz birilerinin, Buhariyi, risaleleri Kurandan öne geçirdiği gibi, El Kafiyi Kurandan öne de geçirmiş değiliz hamdolsun.

            El Kafi Şia için bir kaynak kitaptır. İçinde hangi rivayet uydurma veya hangisinin senedi zayıftır bunu ben bilemem. Alimlerim, Mihenk taşı olan Müçtehitlerim bilir ancak. Ve yanılmıyorsam elinde bulunan El kafinin için bir çok dipnot bulunmaktadır. Bazı dipnotlarda rivayetin senedinin zayıf olduğu bildirilirken bazı dipnotlarda ise her rivayeti kendi aklına göre yorup kolayca reddedenlere ışık olmak için kısa bir şerh mevcuttur.

            Mevcut hadis denilen sözün ise bu eserin önsözünde ne işi var gibisinden sorunun muhatabı ben değil, yayıncıdır. Siz sorma, öğrenme derdinde değilsiniz. Siz eleştirme, yıkma, küçümseme peşindesiniz.

            En son Qom_u_ask tarafından düzenlendi; 07.08.2020, 00:54.

            Yorum


              #7
              Ynt: İMAMİYYE ŞİASININ HADİS ANLAYISI

              NE İLE HÜKMEDİLİR RİVAYETLERİ

              “... Ammar es-Sabbati söyle rivâyet etmistir: Ebu Abdullah (Cafer Sadık aleyhisselâm)’a dedim ki: “Hükmettiginiz zaman ne ile hükmedersiniz?” Buyurdu ki:<< Allah’ın hükmüyle ve Davud’un hükmüyle, hakkında her hangi bir sey bilmedigimiz bir sey karsımıza çıktıgı zaman, buna iliskin hükmü, Rûhul Kudüs’ten alırız. >> (Usul-u Kâfi sh 597 H.1036.)

              İmamları nebilerden ayırdıkları tek nokta onların vahy almadıklarını söylemeleri idi bu da yalan çıktı

              meğer imam ile peygamber arasında fark yokmuş baksanıza imamlar bilmediklerini Ruhul Kudüsten (yani cebrailden) vahy yolu ile alıyomuş.

              Yorum


                #8
                Ynt: İMAMİYYE ŞİASININ HADİS ANLAYISI

                [quote author=Mekteb-i Mülkiye link=topic=8366.msg54257#msg54257 date=1253782428]
                “Rivâyeti, Allah’ın kitabına götürün, Allah, Azze ve Celle’nin kitabına uyanı alın, Allah’ın kitabıyla çeliseni atın.” (Usul-u Kâfi sh 6)[/quote]

                [quote author=Mekteb-i Mülkiye link=topic=8366.msg54257#msg54257 date=1253782428]
                Allahu ekber ! Bu ne müthiş bir hadistir böyle..Peki bu hadisin yer alması bu hadise iman edildiğini gösterir mi? malesef hayır. sözel olarak belki iman söz konusudur ama pratikte tam tersini görüyoruz. Bunun nedenlerinin başında ise İmamiyye Siasının, Kur’an için Batıni (gizli) ögreti iddia etmeleri ve ögrenilmesini belirli sahıslara baglamalarıdır.[/quote]



                Allah'ım sen Aklımı koru.

                [quote author=Mufazzallink=topic=7808.msg52301#msg52301 date=1252128528]
                Mektebi Mülkiye kardeşim aşağıdaki hadis konusunda ne düşünüyorsunuz:

                Ebi Cafer (A) şöyle buyuru­yor: "İşin hakikati, yücesi, anahtarı, eşyaların kapısı ve Al-lah-u Teala'nın rızası İmamı tanıdıktan sonra ona itaat et­mektir. Bilki birisi geceleri ibadet etse, bütün ömrü boyunca gündüz oruç tutsa tüm malını sadaka verse her yıl hacc'a git­se ama Allah'ın velisinin velayetini kabul etmediği takdirde ve tüm amelleri onun yol göstericiliği sayesinde olmayınca Allah'ın üzerinde sevap açısından hiç bir hakkı yoktur. Ve o iman ehlinden değildir."[/quote]

                [quote author=Mekteb-i Mülkiye link=topic=7808.msg52392#msg52392 date=1252167740]
                sahih olmadığını mezhebi kaygılarla birileri tarafından uydurulduğunu düşünüyorum[/quote]

                [quote author=Mufazzallink=topic=7808.msg52412#msg52412 date=1252181540]
                Mektebi Mülkiye kardeşim siz hep şahsi düşüncelerinizle, kafanızın almadığı veya almaya zorlandığı hadisleri red mi edersiniz?

                Bu Hadis Ayetullah Humeyniye göre sahihtir. Kaynak mı istersin? Kırk Hadis Şerhi c.2

                Ayetullah Humeyni bu hadisi sunmakla yetinmemiş birde Hadisi kısaca şerhetmiştir.[/quote]

                Ayetullah Humeyni bu hadisin devamında diyor ki:

                Hakeza Ebi Abdillah (A) şöyle buyuruyor: "Kıyamette Al-lah-u Teala'nın huzuruna sizlere inanmadan gelen kimsenin ne bir iyiliği kabul edilir. Ne de bir kötülüğü bağışlanır.
                Hakeza Ebi Abdillah (A) hadiste şöyle buyuruyor: 'Valla­hi, eğer şeytan, günah ve tekebbürden sonra Allah (c.c.) için secde de etseydi Allah (c.c.)'ın emrettiği üzere Adem (A)'a secde etmediği müddetçe onun hiç bir ameli kabul edilmezdi.
                Hakeza ümmetin asileri de Resulullah'ın kendileri tayin etti­ği imamı terk ettiği müddetçe aynı durumdadır. Allah (c.c.) onların hiç bir amelini kabul etmez ve onların hiç bir iyiliği Allah (c.c.)'un katına yücelmez. Allah'ın emrettiği şekilde davranmazlarsa Allah-u Teala'nm velayetini emrettiği ima­ma itaat etmezlerse ve Allah'ın ve Resulullah'ın kendileri için açtağı kapıdan girmezlerse onların hiç bir ameli kabul edilmez ve onların hiç bir iyiliği Allah (c.c.)'un katma yüksel-mez.
                Ama bazı alimlerin buyurduğu üzere velayetin sıhhat şartı olması kesin değlidir. Zahire bakılırsa velayeti kabul etmek amellerin sıhhat şartı değildir. Bu bir çok hadis­ten de anlaşılmaktadır. Nitekim imamların velayeti altına girerse daha önceki amellerinden (ehlisinden gayrisine verdi­ği zekat dışında) hiç bir ameleni kaza etmez. Ve Allah-u Tea-la ona ecir verecektir. Başka bir rivayette ise şöyle yer almış­tır: "Namaz, oruç, hacc ve sadakanız size mülhak olur ve si­zinle gelir. Ama zekatı ehli olmayana verdiğin için onu ma­halline vermen gerekir."
                [quote author=Mekteb-i Mülkiye link=topic=7808.msg52430#msg52430 date=1252190361]
                imam humeyni masum değilki her söylediği doğru olsun

                Allah ondan razı olsun onu tekfir edersem zulmetmiş olurum. sadece imam humeyninin hata yaptığını ifade ederim o kadar.

                bugün imameti kabul etmeyen tüm sünnilerin amellerinin heba olduğu sonucuna varan bu hadisi kabul etmem mümkün değil. [/quote]

                [quote author=Mufazzallink=topic=7808.msg52478#msg52478 date=1252250219]
                Daha fazla bir açıklamaya ve bu konuda münazara yapmaya gerek kalmadı sanırım. Sizi daha iyi tanımama vesile olduğunuz için size candan teşekkür ederim.

                Hayırlı iftarlar aziz dostum.
                [/quote]


                En son Qom_u_ask tarafından düzenlendi; 07.08.2020, 00:55.

                Yorum


                  #9
                  Ynt: İMAMİYYE ŞİASININ HADİS ANLAYISI

                  İMAM MEHDİ HAKKINDAKİ ÇELİŞKİLİ HADİSLER

                  “... Mansur, kendisine anlatan birinden söyle rivayet etmistir: Ebu Abdullah
                  (Cafer Sadık aleyhisselâm)’a dedim ki: “Bir günün sabahında veya aksamında uyacagım bir imam bulamadıgım zaman ne yapayım?” Buyurdu ki: <<Kimi seviyorsan onu sevmeye ve kime bugz ediyorsan ona da bugz etmeye devam et. Ta ki Allah, Azze ve Celle, İmamı zâhir edinceye kadar.>> (Usul-u Kâfi sh 503 H.911.)

                  ne anladınız bu hadisten? Mansur'un ihtimal dahilinde olan sorusu nedir? Bir günün sabahında ya da akşamında uyacağım bir imam bulamazsam ne yapayım diyo? İmam Cafer de buna yanıt vermiş. kimi seviyosan sevmeye devam et kime buğzediyosan buğzetmeye devam et. İmam Caferin şunu demesi gerekmezmiydi? yeryüzü asla imamsız kalmaz, şu an bizler varız, bizleri göremediğin zaman ise gaip imam Mehdi as vardır, ona uyacaksın vs..

                  Bu hadisten anlaşılan şey; İmamın olmadığı zamanların olabileceği, İmamın zahir olduğu zaman ise ona uyulacağıdır. yani zahir değilse uyacaksın diye bişi demiyo. farklı bi yol söylüyo.Bu rivayetleriyle, ortada güncel olarak bulunmayan İmam’ın aslında yasayanlar açısından İmam olmadıgını, ve asırlardan beri herhangi bir imamın olmadıgını kabul ediyolar.

                  buna zıt hadislerde mevcut; sadece bir tanesini aktarıyorum ;

                  “... Hüseyin b. Ebu Alâ, Ebu Abdullah (Cafer Sadık aleyhisselâm)’dan söyle rivayet etmistir: İmama dedim ki: “Yer yüzü imamsız kalır mı?” <<Hayır.>> dedi.” (Usul-u Kâfi sh 242 H.446.)

                  Yorum


                    #10
                    İMAMİYYE ŞİASININ HADİS ANLAYISI (El-kafi'de çelişki yoktur)

                    Saflar belliydi zaten daha da netleşecek inşaallah.

                    Link verseydiniz yeterliydi. Girer okurduk.


                    http://www.kuran-tekrehber.com/2-7.htm

                    Allah, Ömer Misali Sadece Kuran bize yeterlidir diyenleri Halife Ömerle Haşır neşir etsin inş.

                    Hakkımda buna benzer bir dua edilmişti. Cevapsız kalmasın diye duamı yürekten ediyor ve amin diyorum.


                    Yalnız ilgili linkte seçmece oyunu oynamanın ne anlamı vardı onuda anlamış değilim.

                    Yorum


                      #11
                      Ynt: İMAMİYYE ŞİASININ HADİS ANLAYISI (El-kafi'de çelişki yoktur)

                      Çelişkiler hakkında tek kelime söz edemeyenler ne yapacak sağa sola saldıracak, iftira atacak, sen şucusun bucusun diye asılsız isnadlarda bulunacak

                      Neyse onları muhatap almanın vakti değil. El-kafi'ye dönüp asli kaynaktan aktarmaya devam ediyoruz;

                      Bilirsiniz ehli sünnette bir uydurma hadis vardır derler ki "zalimde olsa imam itaat ediniz". ben bunu ehli sünnet iken duyduğumda şok olmuştum. resulullah nasıl zalim birisine itaat etmemizi ister diyerek. hatta şiaya sıcak bakmamın yakınlaşmamın nedenlerinden biriside bu idi.

                      şimdi araştırmalarım sonucu gördüm ki şia da çok farklı sayılmaz aşağıdaki rivayete dikkat edin;

                      “... Abdullah b. Sinan. Ebu Abdullah (Cafer Sadık aleyhisselâm)’dan şöyle rivâyet etmiştir: << Allah, amelleri iyi ve kendileri muttaki olsalar da, Allah tarafından yetki verilmeyen imamın velâyeti altında ibadet eden bir ümmete, azap etmekten utanmaz. Ve Allah, kişisel amelleri itibariyle zalim ve kötü olsalar da Allah tarafından yetki verilen bir imamın velâyeti altında ibadet eden bir ümmete de azap (bela göndermek)’ten haya eder. >> (Usul-u Kâfi sh 561-562 H.970.)

                      ne anladınız hadisten? “İmam’ı kabul eden kişi zalim ve kötü bir kişi olsa dahi, cennetlik, İmam’ı kabul etmeyen kişiler, amelleri iyi ve kendileri muttaki olsalar da cehennemliktirler,” değilmidir bunun açıklaması? ne farkı kaldı ehli sünnetin uydurduğu rivayetten???

                      Yorum


                        #12
                        Ynt: İMAMİYYE ŞİASININ HADİS ANLAYISI (El-kafi'de çelişki yoktur)

                        Malumdur ki, peygamberler ve imamlar masumdur. Sünni alimleri gibi şii alimleride masum değildirler. Nasıl ki ehli sünnet islamı Rasulullahtan sonra hatalara bulanmış sahabelere dayandırarak ismlamda sahih olmayan sonuçlara ulaşmışsa, şii alimlerde 12 İmamdan sonra, onların varlığının fiilen zahir olmamasının verdiği yanılmalara düşebilmişlerdir.
                        Biz asla 12 İmamda hata arama gafletine düşecek edğiliz. Ancak 12 İmamı algılamada şia alimleride hatalara düşmüşlerdir. Buna ahbariler örnek verilebilir.
                        Zaman İran İslam İnkılabının bereketiyle arınma ve aydınlanma çağıdır İslam için. Bu hareket ehli sünneti de şiayıda Kuran ve Ehli Beyt çizgisinin en isabetli noktasına taşıyacaktır.
                        Usuli Kafide sahih hadisler olmadığını itiraf edenler 12 İmamdan sonra şia alimlerinin de yanılabileceğini itiraf etmiş sayılmaktadırlar.
                        Alimlerin yanılmaları müslümanları birbirinden uzaklaştırmıştır zaten. İmam Humeyninin Mektebi bu yanılgılardan uzaklaşıp saf ve sahih Kuran ve Ehli beyt mektebinin neşvu nema bulmasına yardımcı olur inşallah.
                        Bu arada sahih olupta bizlerin anlayamayacağı durumda olan hadisler olabilir. Kolaylıkla sahih değildir damgasını vurmaktan kaçınmamız gerekir. Hele de İslam İnkılabına meveddeti olan müslümanlar için bu konu çok daha önemlidir. Mufazzalve Mektebi Mülkiye kardeşimiz, sizleri çok seviyoruz. Tartışmalarınız duygusal zemine kaymasın sakın. Çünkü sizin gibi insanlar çok değil ve lüzumsuz değil, kendi değerinizi islam için koruyunuz, sevgilerimle.
                        En son Qom_u_ask tarafından düzenlendi; 07.08.2020, 00:55.
                        Beşşar Esad bir İslam Kahramanıdır.
                        Suriye İmtihanında İran İslam Cumhuriyetinin yanında yer almayanlar amerikan Emperyalizmi ve İsrail Siyonizminin yanındadırlar. Ve İslamın karşısındadırlar.

                        Yorum


                          #13
                          İMAMİYYE ŞİASININ HADİS ANLAYISI (El-kafi'de çelişki yoktur)

                          aa

                          Benim seni bu başlıkta konu hakkında muhatap almamı mı bekliyorsun? Hani sen beni muhatap almıyordun. Çelişki değil mi?

                          Bak Allame-i Cihan sen ne El Kafide geçen hadisleri anlayacak kapasiteye sahipsin nede onları kendince yoracak daldal dala savuracak kapasiteye sahipsin. Yapacağın sadece Kuran Tek Rehber sitesinden, beslenmektir. Kopya çekmektir.

                          Ben üzerine basa, basa diyorum. Sen kendine ben Şiiyim deme.
                          Aynı sözü Kızılbaş içinde söylemiştim. İkinizinde bu konularda birbirinizden farkınız yok desem yeridir.

                          Benden cevap bekleyen zavallı, seni Allame Tabatabailer, Ayetullah Humeyniler, Müçtehitler tatmin edememiş ben mi edicem.

                          Yorum


                            #14
                            İMAMİYYE ŞİASININ HADİS ANLAYISI (El-kafi'de çelişki yoktur)

                            Yok yok cevap falan beklemiyorum, arada sırada gelip alakasız şeyler yazıp, konuyu saptırıp dikkatleri başka yere çekip ya da hakaret ederek şahsi cedelleşmeye çevirip, ayak altında dolaşıp kalabalık yapma buralarda yeter




                            Yorum


                              #15
                              İMAMİYYE ŞİASININ HADİS ANLAYISI (El-kafi'de çelişki yoktur)

                              [quote author=Mekteb-i Mülkiye link=topic=8366.msg54349#msg54349 date=1253800327]
                              Yok yok cevap falan beklemiyorum, arada sırada gelip alakasız şeyler yazıp, konuyu saptırıp dikkatleri başka yere çekip ya da hakaret ederek şahsi cedelleşmeye çevirip, ayak altında dolaşıp kalabalık yapma buralarda yeter

                              [/quote]

                              Allah'u Ekber. Senden de bu beklenir zaten.

                              http://www.welayet.com/index.php?topic=8305.0

                              bir isyandır usulü kafi


                              Bak şunu samimiyetle söylüyorum. Ne Sadece Kuranla yetinen Mealciler nede sen, El Kafiyi ve içinde ki hadisleri anlamış değilsiniz. Bazı rivayetleri batıl bir kıyas yaparak, Sahihi Buhari ve benzeri kitaplarda ki rivayetlerle kıyaslayarak aynı kefeye koymanız bu konuda bilgisizliğin en bariz örneğidir.

                              Sinirli, hırçın ve çılgın olduğun için bu konuda yazışmaya çekiniyorum. Yoksa senden korktuğumdan, tırstığım değil. Nitekim verdiğim linkte malum yazıları daha önceleri defalarca okumuştum.

                              Dedim ya sen Tabatabai ve Humeyni gibilerine laf edecek kadar cesaretli iken benim sana bir şeyleri anlatmam mümkün değil.

                              En azından de ki, ben yeni bir Şiilik modeli geliştirdim. Ve bu modele Şii adını verme ya bir kelime daha ekle yada farklı bir isim ortaya çıkar ki, senin sözlerini okuyanların aklı karışmasın.


                              Yorum

                              YUKARI ÇIK
                              Çalışıyor...
                              X