Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Aşk Dediğin...

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    Ynt: Aşk Dediğin...


    Bir yarın düşleriz hep
    bir türlü bugüne kavuşamayan.


    Bir zafer düşleriz hep
    aslında gerçekleşmesini istemediğimiz.


    Yeni bir gün düşleriz
    yeni bir gün başlamışken bile.


    Kavgalardan kaçarız
    uğruna dövüşmemiz gerekse de...


    ozan


    Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
    Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

    Yorum


      Ynt: Aşk Dediğin...


      Ne yol biter; ne yolcu ölür..
      Biz değil miyiz yolu yol yapan..


      Yol değil mi bizi yolcu yapan..
      Bir yol varsa hakikate varan..


      Bir yolcu lazım kendini arayan..
      Bir hancı varsa yolcuları ağırlayan ..


      Bir aşk lazım yola koyduran..
      Yolcu yolsuz olmaz..


      Gönül ehli yolda kalmaz..
      Aşk olmadan yol alınmaz..



      Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
      Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

      Yorum


        Ynt: Aşk Dediğin...

        Dostum alem seninçün ger olur düşmen bana
        Gam degil zira yetersin dost ancak sen bana

        Aşka saldım ben beni pend almayıp bir dosttan
        Hiç düşmen eylemez anı kim ettim ben bana

        Can ü ten oldukça benden derd ü gam eksik degil
        Çıksa can hak olsa ten ne can gerek ne ten bana

        Gamze tigin çekti ol mah olma gaafil ey gönül
        Kim mukarrerdir bu gün ölmek sana şiven bana

        Ey Fuzuli çıksa can çıkmam tarik-i aşktan
        Reh-güzer-i ehl-i aşk üzre kılın medfen bana

        Fuzuli

        Yorum


          Ynt: Aşk Dediğin...


          Sen sefer kildin cihandan
          Ben Cihani neyleyim?
          Kubbe-i askim yikildi
          Asuman'i neyleyim?


          Vuslat-i Hakka ulastin, bizleri kildin yetim
          Canimin cani gider de, ben bu cani neyleyim?
          Beyt-i omrum, ta temelden hak ile yeksan olup, Kaldi bombos gulizarim
          Ben bu hani neyleyim?




          Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
          Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

          Yorum


            Ynt: Aşk Dediğin...


            Önce;

            Yüreklerimizdeki Kudüs’ü işgal ettiler
            Biz savaşı önce kendimizde kaybettik,
            Kendimizle kaybettik....

            Filistin’de Yemen’de ve daha nice illerde kuşlar
            Peygamber kuşları çoktan uçup gittiler
            Ürkerek vahalarda kurulmuş sefahat sofralarından..


            A canım.!

            Ortadoğu vatandır izlerinden ötürü salihlerin
            Ortadoğu evimin içidir, evimin içi
            Hangi yönlerdedir yönümüz hala
            Hangi dilleri konuşuruz hala
            Aha buramızdır vurulan parçalanan
            Bombalarla, fesatla aha buramız…


            - islami Davet -


            Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
            Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

            Yorum


              Ynt: Aşk Dediğin...


              Andola yarına, Andola akan kana,
              Andola Allah için çarpışan kullara.


              Müslüman’dır adımız, tağutlardan korkmayız,
              İbrahim’in yolunda putları biz kırarız.
              Sürgün, işkence, ölüm, hepsi vız gelir bize,
              Şehadeti seçtik biz, korku yok kalbimizde.


              Andola yarına, Andola akan kana,
              Andola Allah için çarpışan kullara.


              Savaşımız başladı, zafere dek sürecek,
              Mazlumların ahları zalimi devirecek,
              Rahat yok hepimize, …….
              Yolumuz Filistin’e, sonra Allah evine.


              Andola yarına, Andola akan kana,
              Andola Allah için çarpışan kullara.

              Büyük Şeytana (Amerika’ya) ölüm, işbirlikçiye lanet,
              İhanetin bedeli; Zalimler Devrilmeli.
              Halkların özgürlüğü ancak İslam’la olur,
              Ümmetin özgürlüğü ancak Kur’an’la olur.


              Andola yarına, Andola akan kana,
              Andola Allah için çarpışan kullara.


              Grup Kıvılcım – Andola

              Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
              Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

              Yorum


                Ynt: Aşk Dediğin...

                Afganda teravihtir Gazzede iftar vakti !..
                Mel'un kavmin işgalinde müslümanın ar vakti...
                Lokmalar düğüm düğüm düğümlenir yutulmaz
                Aldanma Filistinlim!.. Elbet geçer har vakti.
                Sen utanma ! Haksızlığa hak diyenler utansın..
                Karanlıkta karaya ak diyenler utansın
                Sana değme dünyayı yok diyenler utansın
                Bir vakit gelecek ki ... Yahudinin dar vakti
                Çile içinde çile. Hak yolunda çekilir.
                Topraktaki bir şehit , bin tohumdur ekilir.
                Her tohum fidan olur. Cihad üzre dikilir
                AĞLA ARTIK YAHUDİ.. GELİYOR HİZBULLAHİ. !..


                İslami Davet Albümleri ( Küfrü Titreten Hizbullahlar Var)

                Yorum


                  Ynt: Aşk Dediğin...



                  Şimdi uyuyorum ana!
                  Öyle ilk günkü gibi
                  Hiç sıkılmadan
                  Hiç uyanmadan
                  Oraya buraya dönmeden
                  Ölümün yarısı uyku
                  Öyle son günkü gibi


                  Hiç ayılmadan
                  Hiç bir acı duymadan
                  Hiç bir düş görmeden
                  Bir Ramazan akşamı
                  Daha oruç tutmadan
                  Güneş bile doğmadan
                  Öyle kapkaranlık
                  Öyle yapayalnız
                  Tek başına


                  Ne bir dert
                  Ne bir acı hatıra
                  Sadece pembe düşler
                  Bir rüya gibi
                  Hiç uyanmadan
                  Hiç sıkılmadan
                  Ne soruşturma korkusu
                  Ne dünya meşgalesi
                  Ne yüzünü şeytan göresi
                  Ne Lanet olası
                  Bıraksalar da hiç duymasam


                  Hep uyusam
                  Hiç uyanmadan
                  Hiç sayıklamadan
                  Hiç terlemeden
                  Karabasanlar inmeden
                  Küçük kıyametim kopsa
                  Hep gece olsa gündüzüm


                  Atsam kamustan
                  Güneşi silsem gökyüzünden
                  Aya ısınsa yüreğim
                  Öyle ilk günkü gibi
                  Hiçbir ses duymadan
                  Hiç bir resim görmeden


                  Tek gördüğü düş
                  Tek derdi rüya
                  Tek aşkı ölüm
                  Hiç uyanmadan
                  Hiç ağlamadan
                  Bir mahşer
                  Bir hesap gibi


                  Kadri Çelik


                  Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
                  Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

                  Yorum


                    Ynt: Aşk Dediğin...

                    İmkansızlığın Şiiri

                    bir şiir yazsam diyorum
                    filistin gibi
                    attığım taş olsa
                    filistin gibi


                    yaşamak şakayada gelmez
                    çocuk yaşta ölmeyede
                    ama hayat
                    filistin gibi

                    düşlerim filistin
                    umutlarım kavgamda...
                    ellerimin düştüğü
                    parmaklıklar soğuk ve tenha
                    pencerem melekleri bekleten
                    zenci nabo gibi
                    filistin

                    bir sevgilim var
                    filistine benzetiyorum
                    öyle dirençli
                    ve esmer
                    öyle imkansiz

                    bir şiir yazsam diyorum
                    filistin gibi
                    attığım taş olsa
                    filistin gibi

                    Adem TOK

                    Yorum


                      Ynt: Aşk Dediğin...


                      AŞKINA BİR PERVANEYİM DÖNMEYE GELDİM

                      DÖNÜP DURUP ATEŞİNDE YANMAYA GELDİM


                      YALAN DÜNYA DÖNER İKEN

                      SAHTE AŞKLAR BİTER İKEN

                      GÜL MİSALİ SOLAR İKEN

                      VUSLATA GELDİM


                      AŞKINA BU GARİP GARİP OLMAYA GELDİM

                      KANA KANA AŞK ŞARABIN İÇMEYE GELDİM


                      AŞIK ODUR BİR AN BİLE SENİ UNUTMAZ

                      DİVANEDİR SÖYLER DURUR ANMAKTAN BIKMAZ



                      AŞKINA PERVANEYİM...


                      ALINTI...

                      Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
                      Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

                      Yorum


                        Ynt: Aşk Dediğin...

                        Çocuk yürekli mâsum kent;kudüs
                        Her taşta bir muhammed öfkesi;
                        Her taşta bir ibrahim duası;
                        Her taşta bir gözyaşı;
                        Ve her taşta bir can;
                        Her can bir çocuk
                        Her çocuk kudüs
                        Bütün yazılmışlar adına kutlu şehre;
                        Ey kudüs;
                        Uçurduğum her güvercinde ettiğim duam,yürek ağrım.
                        Ey kudüs;
                        Ey gözyaşını saklayan belde;
                        Ey kentler şahı;
                        Sende peygamber kokuları,sende musa,sende miraç,sende muhammed sende isa,sende kur'ân,sende incil,sende öfke,sende aşk...
                        Ey aşkın adı;
                        Ey aşıklar şehri;
                        Ey kudüs ;

                        Yorum


                          Ynt: Aşk Dediğin...



                          Adı Sena Haydali, yaşı 16
                          Ömrünün genç kızlığının baharında
                          Ölümü yaşamaya, zulüm altında şerefsizce yaşamaya
                          Tercih etmiş inkılapçı mücahide
                          Kuşanarak ölüme rest çeken nefesiyle
                          Tonlarca bombayı Yahudi beynine sokan
                          Eylemi omuzlarında taşıyan Güneyin gelini Sena...


                          Günlerce içini yakıp kavuran
                          O gizli alevin sırrını tutuşarak birazdan
                          Açıkladı tüm dünyaya korkmadan
                          Gelinliğini giydi bombayla sarmaş dolaş
                          Bir deprem kuşatmasına hazırlandı
                          Her biri öfke kesilmiş dinamitlerle
                          Zulmün defterini dürmeye
                          Ateş dolu göğsüyle Sena...

                          Bir yangın yerine çevirdi Yahudi konvoyunu
                          Bir ateşten rüzgar estirdi
                          Gösterdi dünyaya
                          İşte böyle cehennemler konur
                          ..... Yahudi’nin ayakları altına
                          Şahadetle evlendin Sena
                          Kaç milyar insan izledi düğününü
                          Dillere destan....


                          Son kez zafer işaretiyle el salladın bize
                          Ve yakıp kül ettin fitili
                          Ateşledin bombaların gürültüsünde
                          İşgalcileri yerle bir ettin
                          Şerefsizce yaşamaya
                          Onurlu ölmeyi tercih ettin...

                          Kan ağlamadı annen
                          Baban başı dik dolaşıyor
                          Güney Lübnan sokaklarında
                          Tüm parmaklar onu gösteriyor
                          Seni yaşatacak, sana gıpta eden
                          Müminler kaldı arkanda...


                          Bizim vuslatımız hangi mevsime kaldı Sena
                          İşte bir gerilla gibi devrildin hüzünlerimize
                          Geçmesin diye günlerimiz
                          Böyle bitkin, böyle ümitsiz, böyle çaresiz
                          Bizim vuslatımız hangi mevsime kaldı Senam...


                          alıntı


                          Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
                          Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

                          Yorum


                            Ynt: Aşk Dediğin... DÜŞER...


                            Gecenin koynunda uyurken mehtâp,
                            Yıldızlardan yıldızlara renk düşer.
                            Sabahları gülümserken âfitâp,
                            Yeryüzüne sırlı bir ahenk düşer.


                            Sürer gider hayat denen gaile,
                            Ömür yelkenlisi hasret sahile,
                            Söz kâr etmez hâl bilmeze, cahile,
                            Bahtımıza bir amansız cenk düşer.

                            Eser durur başımızda sam yeli,
                            Duygular avare kalpler yareli,
                            Okşamadan saçımızı yâr eli,
                            Kader canibinden bir mihenk düşer.


                            Dünyanın bin türlü şeraiti var,
                            Eksik olmaz bahçemizden rüzigâr,
                            Uğramadan semtimize ilkbahar,
                            Yollarımız zemheriye denk düşer.


                            Elinde olsa da Âsâ-yı Mûsa,
                            Çürütür insanı gam, kasvet, tasa,
                            Böyledir dünyada ilâhi yasa,
                            Kabrimize iki garip senk düşer.


                            İ.SAĞIR


                            Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
                            Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

                            Yorum


                              Ynt: Aşk Dediğin...

                              İMAMIN ARDINDAN
                              Ayrılık ateşiyle yanıyor bütün dünya
                              Cihana sığmaz naaşı ona aşık süreyya
                              Çağlara güneşsin nebiler varisisin
                              Mücahidler serdarı Haşmetli serverisin

                              Mest ediyor ruhları bu inkılabi ses
                              Bu ilahi sada mukaddes mi mukaddes
                              Bu ilahi dava mukaddes mi mukaddes

                              Sayende yönelttik dine hayat rehgüzeri,
                              Ey hizbullah önderi asrın yüce rehberi
                              Şu karanlık dünya inkılabınla ruşen
                              Her taraf şehadetle oldu cennet-i gülşen

                              Mest ediyor ruhları bu inkılabi ses
                              Bu ilahi sada mukaddes mi mukaddes
                              Bu ilahi dava mukaddes mi mukaddes

                              Milyonla müştakın rehber edinmiştir seni
                              Gece gündüz hüzünle okuyor mersiyeni
                              Nurani hayatın gördü nice devranlar
                              Hattında yürümekte hizbullahi kervanlar

                              Mest ediyor ruhları bu inkılabi ses
                              Bu ilahi sada mukaddes mi mukaddes
                              Bu ilahi dava mukaddes mi mukaddes

                              Mesrur etti gönülleri bu ilahi nida
                              Ya İlahi!.. Etme bizi inkılabtan cüda
                              Ey islam inkılabı alemlerin şemsi
                              Parıldıyor yüzünde Kur'an'ın mucizesi

                              Mest ediyor ruhları bu inkılabi ses
                              Bu ilahi sada mukaddes mi mukaddes
                              Bu ilahi dava mukaddes mi mukaddes

                              İslami davet ( Küfrün korkusu Muhammed Ordusu Geliyor albümünden)

                              Yorum


                                Ynt: Aşk Dediğin...


                                “Aşk vadisinde, hiçbir nişane, hiçbir iz yoksa üzülmemeli;


                                çünkü, Hakk’ın lûtfuyla bazen umutsuzluktan bile umutlar doğar.


                                Ey gönül, sakın umutsuzluğa düşme!


                                Allah’tan umudunu kesme ki, bazen can bahçesinde, sögüt ağacının dalı bile hurma verir.”


                                Hz. Mevlana
                                "İmam"ın hattı” belli bir mezhebe mensup olanların değil,
                                "Muhammedi İslam kimliğ"ini kuşanan bütün Müslümanların hattıdır."

                                Yorum

                                YUKARI ÇIK
                                Çalışıyor...
                                X