Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

CHP Anaları ağlamakta kararlı

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    CHP Anaları ağlamakta kararlı

    CHP li vekil Onur ÖYMEN, hiç olmasa içlerinde zaten var olanı aşikar etti de insanlar onları biraz daha iyi tanımaya başladı.
    CHP ye göre rejim paradigmasına karşı çıkan herkes gerekirse analarının ağlaması pahasına da olsa katliam edilebilir. Nitekim öyle de olmuştur. EDİT paradigması bü ülke de bir çok canların yanmasına anaların ağlamasına sebep olmuştur. 1925 te Şeyh Said kıyamında 500 bine yakın insan, 1937 de önce ve sonrası dahil Dersim katliamında 100 bini aşkın insan, buna bebek, çocuk, kadın masum insanlar dahil, devletin ikamesi ve selameti için anası ağlatılmıştır.

    Burasını anlayabiliyoruz. Ancak anlayamadığımız bir şey daha var ki, mazlum alevi halkı nasıl bu güne kadar oyları ile bu partiyi ayakta tuttular onu anlamış değiliz.
    Beşşar Esad bir İslam Kahramanıdır.
    Suriye İmtihanında İran İslam Cumhuriyetinin yanında yer almayanlar amerikan Emperyalizmi ve İsrail Siyonizminin yanındadırlar. Ve İslamın karşısındadırlar.

    #2
    Ynt: CHP Anaları ğalamakta kararlı

    [quote author=Mehmet UFUKALP link=topic=9669.msg61915#msg61915 date=1258539460]
    CHP li vekil Onur ÖYMEN, hiç olmasa içlerinde zaten var olanı aşikar etti de insanlar onları biraz daha iyi tanımaya başladı.
    CHP ye göre rejim paradigmasına karşı çıkan herkes gerekirse analarının ağlaması pahasına da olsa katliam edilebilir. Nitekim öyle de olmuştur. Kemalizm paradigması bü ülke de bir çok canların yanmasına anaların ağlamasına sebep olmuştur. 1925 te Şeyh Said kıyamında 500 bine yakın insan, 1937 de önce ve sonrası dahil Dersim katliamında 100 bini aşkın insan, buna bebek, çocuk, kadın masum insanlar dahil, devletin ikamesi ve selameti için anası ağlatılmıştır.

    Burasını anlayabiliyoruz. Ancak anlayamadığımız bir şey daha var ki, mazlum alevi halkı nasıl bu güne kadar oyları ile bu partiyi ayakta tuttular onu anlamış değiliz.
    [/quote]Allah akıl fikir versin.Said Havva gibi beğensenizde beğenmesenizde İslamcılığa çok büyük katkılarda bulunmuş Ülkemiz`de de sevilen bir alime kukla diyen.Seyyid Rıza gibi idam edilmeden önce bile namaz kılmayı red etmiş birine Mücahit diyen Suriye`de ki Nusayri azınlık diktatörlüğü rejimini destekliyen birinden ne beklenir.(O Hafız Esad ki Cuma Namazlarını utanmadan Ümeyye Camisin`de el bağlıyarak kılıyor ve Suriye Televizyonu`da canlı yayınlıyor.Kılacaksa bari bir Caferi Camisin`de erkek gibi Şii Usulle namaz kılsın.Sanki Suriye Halkı aptal.Yada resmen Sünni olsun.Bunlar oğul Esad için`de geçerli.)

    İyi o zaman İranlılar analar ağlamasın diye Devrim yapmasalardı.
    Hatta İran-Irak Savaşı`nın daha 1. yılı dolmasına az bir süre kala her iki tarafında birbirine üstünlük sağlayamıyacağı belli olmuş.Bunun üzerine Saddam Hüseyin İranlılara barış teklif etmiş.Ama İranlı yöneticiler her iki tarafında birbirine üstünlük sağlayamıyacağını bildikleri halde savaşı daha yıllarca sürdürürler.Niye mi?Bunun cevabı Ayetullah Hümeyni`nin şu sözlerinde saklıdır:"Bu savaş bizim için Allahın bir lütfudur."
    Sonuçta bu bahaneyle İran`da Devrim kökleşir.Devrim karşıtları imha edilir.Ama tabi analar ağlar.

    Bu arada biraz EDİT .Şeyh Said İsyanın`da 500 bin kişimi?Dersim İsyanın`da 100 bin kişiyi aşkınmı?O zamanlar zaten nüfusumuz kaç kişiydi?Abartmakta Ermenileri bile geçtiniz.

    Yorum


      #3
      Ynt: CHP Anaları ğalamakta kararlı

      EDİT
      Beşşar Esad bir İslam Kahramanıdır.
      Suriye İmtihanında İran İslam Cumhuriyetinin yanında yer almayanlar amerikan Emperyalizmi ve İsrail Siyonizminin yanındadırlar. Ve İslamın karşısındadırlar.

      Yorum


        #4
        Ynt: CHP Anaları ğalamakta kararlı

        EDİT

        Yorum


          #5
          Ynt: CHP Anaları ğalamakta kararlı

          EDİT
          Beşşar Esad bir İslam Kahramanıdır.
          Suriye İmtihanında İran İslam Cumhuriyetinin yanında yer almayanlar amerikan Emperyalizmi ve İsrail Siyonizminin yanındadırlar. Ve İslamın karşısındadırlar.

          Yorum


            #6
            Ynt: CHP Anaları ğalamakta kararlı

            [quote author=Mehmet UFUKALP link=topic=9669.msg61915#msg61915 date=1258539460]CHP li vekil Onur ÖYMEN, hiç olmasa içlerinde zaten var olanı aşikar etti de insanlar onları biraz daha iyi tanımaya başladı.
            CHP ye göre rejim paradigmasına karşı çıkan herkes gerekirse analarının ağlaması pahasına da olsa katliam edilebilir. Nitekim öyle de olmuştur. Kemalizm paradigması bü ülke de bir çok canların yanmasına anaların ağlamasına sebep olmuştur. 1925 te Şeyh Said kıyamında 500 bine yakın insan, 1937 de önce ve sonrası dahil Dersim katliamında 100 bini aşkın insan, buna bebek, çocuk, kadın masum insanlar dahil, devletin ikamesi ve selameti için anası ağlatılmıştır.

            Burasını anlayabiliyoruz. Ancak anlayamadığımız bir şey daha var ki, mazlum alevi halkı nasıl bu güne kadar oyları ile bu partiyi ayakta tuttular onu anlamış değiliz. [/quote]


            Mehmet UFUKALP kardeşime tamamıyla katılıyorum. Bu ikiyüzlülük biran evvel giderilmesi lazım ve CHP ve sözde Atatürkçülük adına soykırım ve katliamların yapılmasının meşru sayılmasını isteyen bu çevrelerden hesap sorulmalı ve onların cezaları fazlasıyla verilmelidir. CHP ve MHP (Ergenekoncu, Cuntacı, Faşist, Katil Rejim) den uzak durulmalıdır hakkaniyete ve adalete en yakın bir oluşumda buluşulmalıdır. Konuyu irdeleyen ve önemini anlayabilimiş kardeşimizden allah razı olsun diyoruz...

            Yorum


              #7
              Ynt: CHP Anaları ağlamakta kararlı

              KONU İLE ALAKASI OLMAYAN VE KARŞILIKLI HAKARETLEŞMEYE VARDIRDIĞINIZ YAZILARINIZI EDİTLEDİM. LÜTFEN BİRAZ DAHA DİKKATLİ OLALIM
              Yezid,bu yaptıklarınla ancak kendi derini yüzdün ve kendi etini parçaladın. Çok sürmeyecek;Peygamberin evlatlarının kanını akıtmak ve Ehl-i Beyt'ine saygısızlıkta bulunmakla yüklendiğin bu vebalin altında Peygamberin huzuruna çıkacaksın.Ogün Allah onları bir araya toplayacak ve haklarını alacaktır.

              Yorum


                #8
                Ynt: CHP Anaları ağlamakta kararlı

                Acaba bu ülkede iktidara gelipte Ehlibeyt Mektebine mensup olanları ezmeyen, sömürmeyen ehli sünnet inancını zorla baskıyla dayatmayan bir yönetim geldimi? Alevi keismin chp ye yanaşma nedeni bellidir oda ehli sünnet kesimin kendi inancını zorla Ehlibeyt MEktebi mensuplarına yaşatmak istemeleridir. Şuan malesef AKP hükümetinin yapmak isdediğide budur. Biraz üzücü bir örnek ama en yakınıyla bunu Malatya Mevlana Caminde görmekteyiz... Herhalde o Cami Ehlibeyt Mektebine ait değilde diyanete hatta ehlisünnet cemaatine baglı tarikatcılara ait olsa yetkililer bırakın ruhsatı iptal etmeyi, ruhsatı bile bizzat kendileri hazırlayıp törenle takdim ederlerdi... Bu Devlet tarih boyunca alevilere yapılan hangi katliamın hesabını sorduki hem devlet neyi neyden soracak... Kendi kendinimi yargılayacak? Sivas, maraş, çorum, malatya olayları hala herkesin bilincindedir ve devlet bunlarla ilgili ne yaptı? Zaten emevi ögretilerinden filizlenen bir diyanetin düşünce yapısı kaynagını Kuran, Resulullah(s.a.a) ve Ehlibeyt(a.s) dan alacak değilya...

                [move][shadow=red,left][glow=red,2,300]Biz SAHİPSİZ Değiliz...[/glow][/shadow][/move]


                Yorum


                  #9
                  Ynt: CHP Anaları ağlamakta kararlı

                  Sömürgeci emperyalistler rönesans, reform, fransiz devrimi, sanayi devrimi gibi büyük atılımlarla dünya sahnesine girince bütün dünyayı sömürge alanına döndürdüler. İslam Dünyası haricinde bütün dünyada müstemleke hareketi tamamlanmıştı.

                  Sömürgecilerin önünde islam alemi iki büyük imparatorlukla büyük bir engel olarak durmakta idi. Osmanlı ve İran. Sonunda onlarıda halletiler geçte olsa. Aşama aşama batılılaştırmaya çalıştıkları bu iki ülke nihayet tümüyle batılı emperyalistlerce yönetilenlerin yönetimine bırakıldı. Osmanlıya son verip yerine mevcut rejimi 1923 te kurulmasını sağlayarak tümüyle üzerinde hakimiyet kurdular. İran ise yine aynı yıllarda 1925 yılında pehlevi hanedanına teslim edilerek bütünüyle batı tarafından kontrol edilen bir ülke haline getirildi.

                  Mesele bununla bitmedi, her iki ülkede kurulan batı kültür ve medeniyetine göre bir toplum yaşam tarzı oluşturmaya çalışan bu rejimler, halkın kültür medeniyet ve dinlerine savaş açtılar. Aşağı yukarı her iki ülkede de aynı olaylar yaşandı.

                  Bu arada İranda ulema vardı ve hiç bir zaman sultanlara bağlı olmamışlardı. İslama uygun davranmaya çalışan şahlarla iyi geçinip, uymayanları hemen azlederlerdi. Ama bu durum Osmanlıda öyle değildi. Alimler sultanların kulları idiler çoğunlukla. sultan İslama muğayir konularda bile onlardan fetva alabilirdi.

                  Hal böyle olunca İranda pehlevi hanedanının batılılaşma hareketlerine karşı ulema ve halktan çok büyük tepkiler gelirken, türkiyede bu tepkiler cılız kaldı.

                  Emperyalistler İslam ülkelerini paylaşırken yönetime getirecekleri güç kutuplarınıda çıkarlarına göre ayarladılar. Bir ülkede hangi mezhep azınlık ise yönetimi onlara teslim ettiler ki, azınlıklar güç durumda olsunlar ve kendilerinden yardım talebinde bulunma gereği hissetsinler.

                  Böylece işte türkiyede yeni rejim yapılanırken büyük oranda rejimin temellerine alevileri yerleştirdiler. Suriyede de aynı şeyi yaptılar. Ama görüyorsunuz ki Irakta tam tersini yaptılar. Sünniler azınlık olduğu için orada sünnileri iktidar yaptılar.

                  Batının emrindeki bu rejimlerin asıl dertleri ne sünnilik ne de alevilikti tabi. Onların asıl amacı, hedefleri olan batılılaşmada sünnilerden gördükleri direnişi alevileri kullanarak bastırmak, alevilerden gelen direnişleri ise sünniler eliyle kırmaktı. Nitekim bu güne kadar da öyle yaptılar ve hala yapmaya devam ediyorlar.

                  1925 te şeyh said kıyamında rejim sünnilerin üzerine yürürken aleviler ya rejimle birlikte kaldı ya da sessiz kaldılar. Aynı şekilde 1937 de de rejim alevileri katliam ederken aynı sessizliği sünniler yaptı ve de kısmende rejime yardım ettiler.

                  Olan her iki islam fırkasına oldu, güçlenen ise, her ikisini de asimile edip yok etmeye çalışan batı yandaşı rejim oldu.

                  Bu yüzden bu rejimin ne alevileri ne de sünnileri korumak gibi bir derdi yoktur. Onların derdi gerçekte alevilerle sünniler arasındaki ihtilafı daha da derinleştirmektir. Bu konuda Üstad Bediüzaman tam zamamında gerekli uyarıları yapmıştır ancak bu uyarıdan insanlar ne kadar nasibini almışlardır bilemiyoruz.

                  Lemalar | Dördüncü Lem´a | 32

                  Ey ehl-i hak olan Ehl-i Sünnet ve Cemaat! Ve ey Âl-i Beytin muhabbetini meslek ittihaz eden Alevîler! Çabuk bu mânâsız ve hakikatsiz, haksız, zararlı olan nizâı aranızdan kaldırınız. Yoksa, şimdiki kuvvetli bir surette hükmeyleyen zındıka cereyanı, birinizi diğeri aleyhinde âlet edip, ezmesinde istimal edecek. Bunu mağlûp ettikten sonra, o âleti de kıracak. Siz ehl-i tevhid olduğunuzdan, uhuvveti ve ittihadı emreden yüzer esaslı rabıta-i kudsiye mâbeyninizde varken, iftirakı iktiza eden cüz'î meseleleri bırakmak elzemdir.
                  Beşşar Esad bir İslam Kahramanıdır.
                  Suriye İmtihanında İran İslam Cumhuriyetinin yanında yer almayanlar amerikan Emperyalizmi ve İsrail Siyonizminin yanındadırlar. Ve İslamın karşısındadırlar.

                  Yorum


                    #10
                    Ynt: CHP Anaları ağlamakta kararlı

                    CHP zaten var olan düşünce ve yapısını bir gafla avamın bile anlayacağı tarzda aşikar etmiştir. Yine de Dersim ve Piran da yapılanları anlatmakta yetersizdir bu itiraf. Dersimde ve Piranda analar ağlatılmadı, öldürüldü, işkence edildi, namusları pay mal edildi, evleri, köyleri yakıldı yıkıldı.
                    Her devlet kendisine direniş gösteren silahlı güçlere müsaade etmez onları ortadan kaldırır. Buna kimse böyle olmaz demez, mantık kabul eder. Ancak, mantık ve insanlık suçu günahı olmayan masum sivil kadın çocuk yaşlı insanları katliamı kabul edebilir mi?
                    Bu rejimin temeli kanla atılmış ve kanla devam etmektedir. Savunmasını ise tuğla kafalı beton yürekli robot sefiller yapmaktadır.
                    Harbiye marşında adamlar itiraf bile ediyorlar.

                    Yıldırımlar yaratan bir ırkın ahfadıyız
                    Tufanları gösteren, tarihlerin yadıyız
                    Kanla, irfanla kurduk biz bu Cumhuriyeti
                    Cehennemler kudursa, ölmez nigahbanıyız
                    Beşşar Esad bir İslam Kahramanıdır.
                    Suriye İmtihanında İran İslam Cumhuriyetinin yanında yer almayanlar amerikan Emperyalizmi ve İsrail Siyonizminin yanındadırlar. Ve İslamın karşısındadırlar.

                    Yorum


                      #11
                      Ynt: CHP Anaları ağlamakta kararlı

                      Seyit Rıza'nın Son Sözleri:
                      " ]Ben sizin yalan ve hilelerinizle baş edemedim, Bu bana dert oldu. Siz de bana diz çöktüremediniz, bu da size dert olsun" Dersim Generali Seyid Rıza

                      " Biz Seyyid Rıza'yı aldık. Otomobilde benimle polis müdürü İbrahim'in arasına oturdu. Jeep Jandarma Karakolunun yanında ki meydanda durdu. Seyyid Rıza sehpaları görünce durumu anladı .

                      - Asacaksınız, dedi ve bana döndü.

                      - Sen, Ankara'dan beni asmak için mi geldin ?

                      Bakıştık. İlk kez idam edilecek bir insanla yüz yüze geliyordum. Bana güldü.

                      Savcı namaz kılıp kılmayacağını sordu. İstemedi. Son sözünü sorduk.

                      - Kırk liram ve saatim var. Oğluma verirsiniz. Dedi.

                      Bu sırada Fındık Hafiz asılıyordu. Asarken iki kez ip koptu. Ben, Fındık Hafız asılırken görmesin diye pencerenin önünde durdum. Fındık Hafız'ın idamı bitti...

                      Seyyid Rıza'yı meydana çıkardık. Hava soğuktu ve etrafta kimseler yoktu. Seyyid Rıza, meydan insan doluymuş gibi sessizliğe ve boşluğa hitap etti:

                      [“Evladı Kerbelayık! Bîhatayık! Ayıptır,zulümdür, cinayettir!" dedi.
                      Benim tüylerim diken diken oldu. Bu yaşlı adam rap-rap yürüdü. Çingene'yi itti. İpi boynuna geçirdi. Sandalyeye ayaği ile bir tekme vurdu. İnfazını gerçekleştirdi ..."

                      İhsan Sabri Çağlayangil’in anıları, Güneş gazetesi, 19.8.1989



                      HAK yarattı alemi, Aşkına Muhammed'in
                      Ay ü günü yarattı, Şevkine Muhammed'in

                      Yorum


                        #12
                        Ynt: CHP Anaları ağlamakta kararlı

                        Seyit Rıza'nın İngiltere Dışişleri Bakanlığı’na Yazdığı Mektup

                        İngiltere Dışişleri Bakanlığı’na

                        Sayın Bakan,

                        Yıllardan beri Türkiye Hükümeti Kürt halkını asimile etmeye çalışmakta, gazete ve yayınlarını yasaklamakta, anadillerini konuşanlara eziyet ederek, Kürdistan’ın bereketli topraklarından gidenlerden büyük bir bölümünün telef olduğu Anadolu’nun çorak topraklarına zorunlu göçler düzenleyerek bu halka zulmetmektedir. Son olarak Türkiye hükümeti kendisiyle yapılan bir antlaşma sonucu bu baskılardan arındırılmış Dersim bölgesine de girmeye kalkışmıştır.
                        Bu olay karşısında Kürtler göçün uzak yollarında can vermek yerine kendilerini korumak için 1930’da Ararat Tepesi’nde, Zilan ve Beyazıt Ovası’nda olduğu gibi silahlara sarıldılar.

                        Üç aydan beri ülkemde tüyler ürpertici bir savaş sürüyor.
                        Savaş olanaklarının eşitsizliğine, yangın bombalarının, boğucu gazların kullanılmasına rağmen ben ve yurttaşlarım Türkiye ordusunu başarısızlığa uğrattık.

                        Direnişimiz karşısında Türkiye ordusu kasabaları bombalıyor, yakıp yıkıyor (...)
                        Zindanlar yumuşak başlı Kürt halkıyla dolup taşıyor, aydınlar kurşuna diziliyor, asılıyor ya da Türkiye’nin tecrit edilmiş bölgelerine sürülüyor.
                        (...) Üç milyon Kürt, sesimden ekselanslarına sesleniyor ve hükümetinizin manevi etkisinden Kürt halkını yararlandırmanızı sizden istirham ediyor.
                        Sayın Bakan en derin saygılarımın kabulünü rica ederim.

                        Dersim Generali
                        Seyid Rıza
                        HAK yarattı alemi, Aşkına Muhammed'in
                        Ay ü günü yarattı, Şevkine Muhammed'in

                        Yorum


                          #13
                          Ynt: CHP Anaları ağlamakta kararlı

                          Dersim de Seyyid Rıza idam edilmişti, ancak direniş yer yer devam ediyordu. Rejimin ordusu ise direnişi bastırmak için elinden geleni ardına koymuyordu. Ele geçirdiği köyleri yakıp yıkıyor, önüne gelen kadın, çoluk çocuk yaşlı herkesi acımasızca öldürüyordu. Ele geçirilen ir köy yakılmış yıkılmış, köyü yakan tabur komutanı binbaşı, bu asileri ve veletlerini ortadan kaldırarak vatana büyük bir hizmet yapmış olmanın rahatlığı içinde çadırına çekilmiş uyumak istiyordu.

                          Yıkılmış virane haline getirilmiş köyün yıkıntıları arasında bebek sesleri yükseliyor, binbaşının uyumasını engelliyordu. Yanındaki askere gidip o çocukları öldürmesini emrediyor, asker ise bebek öldüremeyeceğini yana yakıla komutanına söylüyordu. Çocukları askerin öldüremeyeceğini anlayan komutan bizzat gidip çocukları kurşunlayarak öldürüyor ve kahraman edası ile gelip askere diyor ki, bak şimdi sen de rahat uyuyacaksın bende.

                          Ne de olsa vatana ihanet edip askere kurşun sıkmış asilerin evlatları idi, hate etmişlerdi kim bilir. Ne olursa olsun vatan sağ olsun değil miydi? Nizamettinlere söylüyoruz, öyle değil mi nizamettinler.
                          Beşşar Esad bir İslam Kahramanıdır.
                          Suriye İmtihanında İran İslam Cumhuriyetinin yanında yer almayanlar amerikan Emperyalizmi ve İsrail Siyonizminin yanındadırlar. Ve İslamın karşısındadırlar.

                          Yorum


                            #14
                            Ynt: CHP Anaları ağlamakta kararlı

                            Ape Heci( Hacı Amca) anlatırmısın Dersim harbini?



                            "Üç yıldır nişanlıydım. Beni askerliğe çağırdılar. Gittim..."



                            Dersim'e gelsek...



                            "Önce bizi bir talime tabi tutular. Uzun boylu, esmer, tay gibi yürüyen bir komutandı. Dersim'e gideceğimizi, oradaki Ermeniler namusumuza el uzatmışlar. Toprağımızın bir kısmını elimizde alacaklarını söyledi. Bunlar din, ırz düşmanıdırlar. Böyle deyince insan yerinde duramıyordu. Hemen gitmek istiyordu doğrusu.



                            Trenle birkaç yerden sonra Dersim'e vardık. Dağa götürdüler. Hep orman ve lıkır lıkır sular akıyor. Çoğu köylerini bırakıp kaçmışlar. Koyunlarını bırakıp kaçmışlar korkudan. Abdullah Alpdoğan koyunlara el koyuyordu. Kamyonlara doldurup gönderirdi. Acayip zengindi. Seyit Rıza'dan bahsedince eli- kolu titrerdi.. Seyit Rıza'dan herkes korkardı.



                            Bir gün bizi bir köye saldırtılar. Bu köyü yerle bir ettiler. Güzel evleri vardı. Köyü yaktılar. Köy gözümün önünde cayır cayır yanıyordu vala. Hayvanlar alevlerin arasında bağırarak kaçıyorlardı.



                            Bir günde, akşam uyutmadılar bizi. Sabahleyin uyuduk yani. Akşama doğru Seyit Rıza'nın adamları geliyor dediler. Herkes korkuyla bir şeyler mırıldandı. Bize yakın bir vadiye yaklaştık. Bizi bırakmadılar. Kapkara bir duman yükseliyordu. Rüzgar dumanı bize doğru getirdiği zaman dayanılmaz bir koku geliyordu. Meğer insan cesetlerini üst üste atmışlar ve yakmışlar. Yeğenim, yakılan insan kokusunu da yaşadım.Kokusu daha genzimdedir.



                            Bir ikindi vaktiydi. Çok yorulmuştuk. Ben ile bir Erzurumlu arkadaş büyük bir taşın eteğinde Kurmanci konuşuyorduk. O hep öldürülenlerin de Kurmanc olduklarını söylerdi. Ben inanmazdım. Müslüman müslümana bunu yapmaz derdim. Meğer komutan da taşın tepesinde bizi dinliyor. Birden taştan aşağıya atladı. "Nedir bu sizden çektiklerimiz dedi?" İki-üç gün çadır hapsine koydular. Bazen gelip keyflerine göre dayak çekerlerdi. En son tokatı da; "aha bu da Seyit Rıza için" derlerdi.



                            Her öğlen ıstırhatında birkaç koyunu değneklere geçirip ateşler üzerinde çevirirlerdi.



                            Tam yirmi günüm dolmuştu Dersim'de. Abdullah paşa geldi. "Asker! Kemal paşadan haber var. Kemal paşa demişki, eğer bu savaşı başarıyla bitirirseniniz Halebe gideceğiz."



                            Peki Ape Heci, Halebe gider miydiniz? Kaçmayı hiç düşünmedin mi?



                            Vala Bıraze( yeğen), Kemal paşa rahatsız olmasaydı bizi gönderirdi.. Halebi de yerle bir ederdik. Kaçamazdık ki. Şimdiki gibi tomafil(otomobil) yoktu ki. Neyle?



                            Peki Ape Heci, köylere giderken köylüleri görmüyor muydunuz? Konuşmalarını...



                            Bıraze, hangi köye asker girse köylüler ya kaçmışlar, yada kaçıp evlerine sığınıyorlar. Korkuyorlardı.





                            Hiç askere tepki gösteren köy oldu mu?



                            Oldu tabii. Bir köye gittik. Köylüleri köy meydanına topladılar. Önce ıslatılar sonra sopa dayağında geçirdiler. Komutan herkese küfür etti. Ana- bacı düz gitti. Köylüler de küfür ettiler. Erkekler ile kadınları ayırtılar. İki kişi vardı ayrılmıyorlardı. Nişanlıymışlar. Yeğenim, kızı aldılar yerlerde sürüklüyerek götürdüler. Tumanını çekip yırtılar. Tüm milletin gözlerin önünde tecavüz ettiler. Genç nişanlısı gitti kendini kayalıklardan aşağıya attı. Bu gözlerimle gördüm, kulaklarımla işitim kızın acı çığlıklarını. Huso Huso diye bağırıyordu cığerlerini yırtarcasına.



                            Herşeyi talan ettiler. Yeğenim bir ormanları var. Kıyamasın bakmaya. Yaktılar. Alevler iki insan boyu kadardı. Domuzlar öyle kaçıyorlardı ki.



                            Bir köy vardı. Ovacık tarafındaydı. Seyit Rıza'yı destekliyorlarmış. Bizi götürdüler o köye. Köyü insanlarla birlikte yakın dediler. Her tarafı alevlere verdiler. O esnada yangında kaçan bir kadının peşinde bir kız çocuğu ağlıyordu. Üç-dört yaşında ya vardı ya yoktu. Kız çocuk cigerlerini yırtarcasına ağlıyordu. Fakat bizim dilimizle ağlıyordu. Kadın biraz bekledi. Kız çocuğu anesine yatişecekti ki, kurşunla yere yığıldı. Komutan kahkaha atıyordu. Dinime imanıma! Kız bizim dil ile ağlamaya başladı."



                            Ape Heci de ağladı burada. Bundan sonra ne olmuş, ne olmamış hiç konuşmazdı, konuşmadı. Sadece küçücük gözlerinde gözyaşları dökülürdü salça rengindeki toprağa. Artık ne yapsan boş, anlatmazdı. Belki de anlatamıyordu.



                            Osman Acar

                            HAK yarattı alemi, Aşkına Muhammed'in
                            Ay ü günü yarattı, Şevkine Muhammed'in

                            Yorum


                              #15
                              Ynt: CHP Anaları ağlamakta kararlı

                              pes doğrusu
                              bu tepkiler günümüzde zalimce haince türk kürt demeden nice insanımızı öldüren p k k ya gösterilmesi gerekmiyormu
                              yok amaonlara gelince ırk ayrımı islamiyet ezilmişlik vs...duygu sömürüsü
                              yazık yazık
                              yakında ıraktan farkımız kalmaz
                              hatta daha beter oluruz bu zihniyetle
                              "eğer sıffinde engellenebilseydi cansız kuranın mızraklanışı o zaman kerbelada mızraklanmazdı canlı kuranın başı"

                              Yorum

                              YUKARI ÇIK
                              Çalışıyor...
                              X