Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Atif hoca- Necip Fazıl'dan

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    #31
    Ynt: Atif hoca- necip fazil'dan

    KERAMET

    Atif hocanin uykusu uzun sürmüyor. Tahir hoca müdafaasini yazmakta devam ederken Atif hoca birden bire gözlerini aciyor. yüzünde harikulade derin ve ince bir tebessüm...

    Tahir-ül mevlevinin gözleri hayretle ve alabildigine acik...sanki 24 saat icine sigacak büyük kerameti simdiden sezmistir:

    - ne o, hocam, cabuk uyaniverdin?

    Atif hoca gayet sakin:
    -uykudan murad hasil oldu
    -yani?
    -yani, bekledigim rüyayi gördüm

    tahir-ul mevlevi hasyet ve dehsetle ürperiyor:
    -ne gördün?

    Atif hoca yataginda dogrulmus ve madafaasini karaladigi kagitlari elinde büzmüstür:
    -KAINATIN FAHRINI GÖRDÜM. BANA <<YANIMA GELMEK DURURKEN NE DIYE MÜDAFAA KARALAMAKLA UGRASIYORSUN? DEDI.

    tahirul mevlevi kendinden gecmis gibidir:
    - ne diyorsun?
    - beni idam edecekler! Allahin sevgilisine kavusacagim
    -rüyanin sadik olduguna hic süphem yok...Allah resulünün göründüyü rüyaya fesad karismaz..su var ki, müddei-yi umuminin 3 yil hapis istedigi bir davada idam karari cikmasina akil erdirmek imkansiz...kafam islemiyor!

    -göreceksin ki, beni asacaklar! baska bir seye aklim ermez! ferman büyük kapidan geliyor!

    -söyleyecek söz bulamiyorum

    -dogru! zaten söze ne lüzum var! iste müdafaasi yirtiyorum!

    -yapmayin! siz onu mahkemede okuyun da ne olursa olsun!


    Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

    Yorum


      #32
      Ynt: Atif hoca- necip fazil'dan

      Atif hoca, nurlu yüzünde ayni tebessüm, müdafaasini yirtiyor ve sonra bir kagidin icinde toplayip kese icine aliyor ve cebine koyuyor.

      ertesi günü mahkeme salonu her zamankinden kalabalik...hüküm günü gazeteciler, fotografcilar, halk icinde dört dönmekte...dinleyiciler birbirinin üstünde, yalniz kafalariyle görünüyor.

      Mahkeme Reisinde tas gibi bir hal ve hislerini gizlemek isteyen bir tavir:
      -müdafaalar baslasin!

      herkes, elinde bir kagit, uzun veya kisa müdafaasina degisik tonlarla okuyadursun...
      Reis tas gibi...
      Atif hoca, mütevekkil ve mahzun sirasini beklemekte...

      bilmem ne kadar zaman gecti.
      Reis elini Atif hocaya uzatti:
      -sira sizde...
      Atif hoca kalkti.
      aynen:
      - HACET YOK EFENDIM. MÜDAFAAYI MÜCIP BIR SUCUM OLMADIGI ESASEN TEBEYYÜN ETMISTIR. VICDANINIZIN VERECEGI HÜKME INTIZAR EDIYORUM!

      Reisin mukabelesi:
      -mahkemenin adaletinden emin olabilirsiniz! oturunuz!

      Reisin tavrinda hafiflemis gibi bir hal...sanki atif hoca müdafaasini yapacak olsa Reiste vicanina maglup olma ihtimali varmis gibi..
      -muhakeme bitmistir! heyet kararlari tesbit etmek üzere müzakereye cekiliyor

      sabirsizlik son haddinde...cit yok...sanki kalplerin carpisi ve sükutun rakkasi isitiliyor


      Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

      Yorum


        #33
        Ynt: Atif hoca- necip fazil'dan

        Bir saat gecti.
        Heyet, karanlik dolu gözlerle gelip yerini aldi.
        Reis elindeki kagidi zabit katibine uzatti:
        -karari okuyunuz!
        bir sürü laftan sonra birden bire cinlayan cümle:
        -BABAESKI MÜFTÜSÜ ALIRIZA ILE MÜDERRISLERDEN ISKILIPLI ATIFIN IDAMINA...

        Bütün salon, jandarmalar, polisler, mübarisler, hata masalar ve siralar bile donmustu.
        artik kararlarin gerisini dinleyen yok...

        öbür maznunlardan büyük bir kismi beser, onar yila mahkum: TAHIRUL MEVLEVI ILE ÖMER RIZA HAKKINDA BERAAT...

        atif hocada hicbir saskinlik alameti mevcut degil...
        gayet sakin ve adeta vecd icinde...rüyada gördügü Allah resulünün mucizesi gerceklesmistir. bu mucizenin kendisine ait keramet payi ise essiz bir nimet ve tükenmez bir hazine...velinin kerameti, bagli oldugu nebinin mucizesidir.

        Atif hoca, ancak yanindaki tahir-ul mevlevinin duyabilecegi bir sesle fisildiyor.
        aynen:
        - ZALIM VE KAATILLERLE ELBETTE MAHSER GÜNÜNDE HESAPLASACAGIZ!

        istiklal mahkemesi reisi kel alinin yüksek perdeden sesi:

        -kararlarin infazi icin mahkumlari cikariniz!

        sakirdayan kelepceler ve herhangi bir söz söylmemeleri icin itile kakila disariya cikarilan mazlumlar...

        Subat (1926) ayinin 3. carsamba gününü 4 subat persembeye baglayan gece...


        Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

        Yorum


          #34
          Ynt: Atif hoca- necip fazil'dan

          Atif hoca, idamliklara mahsus hücrede..üstü tas, alti tas, dört yani tas... taslar agliyor, simsiyah bir rutubet gözyasiyla agliyor...

          Demir kapinin tepesinde parmaklikli bir pencerecikten baska hicbir menfez yok..duvarda gerekince prangaya vuulacaklaa ait kocaman bir halka ve ona bagli uzunca bir zincir...bir de tenesirvari tahta bir kerevet...

          Atif hoca, bu, kuzudan daha müdafaasiz mazlum, prangaya vurulmamistir. bu kadarina ihtyac görülmemis...kerevetin yanibasinda da bir testi su ve bir somun ekmek... ekmegin hicbir lüzumu yok; fakat su abdest almak icin son derece lazim..nitekim atif hoca hücreye kpatildiktan beri testinin suyu yarilanmistir. ekmek ise oldugu gibi duruyor.

          gece yarisi, koridorda yanan küflü lambanin, deir kapidaki pencerecikten sizan ve ancak secde yerini göserebilen isigi...hepsi o kadar...

          eger, o sirada bir gardiyan veya hapihane memuru pencerecikten baksaydi, görecegi manzara suydu:

          kibleye döndürülmüs kereetin üstünde sarikli bir adam, ellerini yukariya kaldirmis dua etmektedir:
          - Allaim; senin ve resulünün askindan ve emirlerini müdafaa etmekten gayri muradi olmayan kuluna rahmet nasip eyle!

          Atif hoca bu vaziyette saatler gecirdi. sakalinda elmastan daha parlak gözyasi damlalari...

          bir aralik önünden gecen bir ayak sesine haykirdi:
          -oglum!

          pencerecikte bir kafa:
          -ne istiyorsun baba?
          -saati soracaktim
          -sabahin dördü
          -demek bir saat sonra sabah namazini kilabilirim. saatim yok! bana haber verebilirmisin?
          - bakalim...

          bu tefsilati da, o zamanlar ankara adli tabibi olan fahri ecevitten 1930'da aldim.


          Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

          Yorum


            #35
            Ynt: Atif hoca- necip fazil'dan

            Atif hoca'ya sabah namazini haber veren olmuyor. fakat saat 5 sularinda ayak sesleri, birden, bir sürü insanin sökün ettigini bildiriyor. müddei-yi umumi, adi tabib, bir hakim, jandarma bölük kumandani, hapishane müdürü vesaire...

            -haydi, diyorlar, Atif hocaya; hakkindaki hüküm infaz edilecektir!

            Atif hocanin ilk ve son sözü su iki cümle:
            -saat kac?
            -besi ceyrek geciyor!
            -sabah namazini kilmama izin verirmisiniz?

            Ankara hapishanesinin önündeki meydancikta iki daragaci..biri atif hocaya, öbürü de babaeski müftüsüne ait...

            Bir güvercin kadar korku hissi vemeken uzak hocayi arkasindan kelepcelememisler, lutuf ve merhamet (!) göstermislerdir.

            Atif hoca sehpanin altindaki alcak masanin üstünde...
            soruyorlar:
            -son sözün nedir?

            son söz olarak hocanin söyledigi, bir söz degil, imanin en mukaddes ölcüsü

            sehadet kelimesi...

            Atif hoca, hemen ic debelenmeden ruhunu teslim ediyor. sabah henüz ilk cakintilariyle delinmeye baslayan koyu karanlikta mümin gözler icin, atif hocanin alnini nurdan bir yazi isildatmaktadir:

            sehadet kelimesi...

            bir rivayete göre Atif hocanin ölü basina sapka gecirmislerdir!!!


            Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

            Yorum


              #36
              Ynt: Atif hoca- necip fazil'dan

              Ertesi gün gazeteler hadise hakkinda adeta ketumdurlar. ic sahifelerde, birkac satirdan ibaret kupkuru bir haber:

              "IRTICA KITAPLARI MÜELLIFI OLUP, ISTIKLAL MAHKEMESICE IDAMA MAHKUM OLAN ISKILIPLI ATIF HOCA ILE BABAESKI MÜFTÜSÜ ALI RIZA HOCA HAKLARINDAKI IDAM KARARI BU SABAH IHFAZ EDILMISTIR"

              düna tarihinde bir ihtilal mahkemesinin, daima bire on isteyen savcisina aykiri olarak, istege nisbetle bu kadar agir ceza verdigi ilk defa görülüyor.

              Atif Hocayi taniyanlarca teessür cok büyük oldu. hic kimse kendi öz evinin kaatil eliyle can veren ölüsüne bu kdar aglayamaz! bu kadar da katillere lanet edemez!!!

              büyük sehidin lalelideki evinde manzara:

              idam sabahi henüz eve gazete girmeden, sakir efendi isimli bir kitapci kapiyi vuruyor ve zahide hanimla görüsmek istiyor. zahide hanim, yaninda kizi melahat, kapiyi acip da sakir efeniyi karsisinda görünce bayginlik geciriyor.

              melahat haykiriyor:
              -ne o, kara habermi?
              -henüz hicbir sey yok. gazetelerde birseyler okudum ama bir mana cikaramadim. hemen hapishaneye cevapli ve acele bir tel cekiip tahkik edelm!

              biraz kendisine gelen zahide hanim o gece gördügü rüyayi anlatiyor:

              -bahcemizde bir cam agaci var...hoca onu kizi melahatle beraber dikmisti, degilmi kizim?

              -evet anne
              -iste o agacin dibinde abdest aliyordu. melahat de ona su döküyordu. abdestini tamamladiktan sonra dogrulu, banadöndü " ben artik gidiyorum, sakin ardimdan aglamayin, bana yedi yasin okuyun" dedi. ben siz yemin ederim ki hocayi astilar.


              Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

              Yorum


                #37
                Ynt: Atif hoca- necip fazil'dan

                Zahide hanim tekrar bayginlik gecirdi, melahat ise ayik, fakat ondan beter halde...

                sakir efendi bes dakika icin izin isteyip telgraf cekme üzere disariya cikti:
                -gelirken gazeteleri de getiririm!
                maksadi telgrafa cevap gelinceye kadar onlari oyalamak ve hazilamak...

                telgrafi cekip hemen döndü

                melahat atildi:
                -nerede gazeteler?
                -postane yolunda bulamadim! sizi de yalniz birakamayacagim icin hemen döndüm!

                bu defa bayilma sirasi melahatte...
                sakir efendi zahide hanima gereken karsiligi verdi:
                -neredeyse cevap gelir. her sözden nem kapmaa ne luzum var!

                sakir efendi aksama kadar lalelideki evden cikmadi. her kapi calisinda o aciyor ve gelenlere, habersiz görünmeleri icin gerekli isaretleri veriyordu.

                aksamüstü kapi calindi. posta müvezzii:
                -telgraf!
                sakir efendi kosarak kapiyi acti ve telgrafi yirtip kelimeleri yuarcasina okudu.

                hapishane müdürü, atif hoca sanki tabii eceliyle ölmüs gibi söyle diyordu:

                HOCA ATIF VEFAT ETMISTIR CEVABEN BILDIRILIR!!!


                Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                Yorum


                  #38
                  Ynt: Atif hoca- Necip Fazıl'dan

                  BU arada gulistan_2 , Necip Fazıl'ın DOĞRU YOLUN SAPIK KOLLARI " isimli kitabı vardır. Bilgine


                  Necip Fazıl'ı sevemem, itikadide tekfircidir. Ama o kitabda şia'dan bahsetmişdir.

                  Yorum


                    #39
                    Ynt: Atif hoca- Necip Fazıl'dan

                    sira gelirse okurum insaallah kardes
                    farketmez, sia hakkinda cok sey söylendi, yazildi cizildi
                    kalem ve kagitlar bircok iftirada israf edildi
                    bende necip fazil meraklisi oldugum icin degil
                    ancak direnisci insanlari seviyorum
                    tabiki hakka hizmet edenlerin ve mazlum olanlarin ayri bir yeri var gönlümüzde
                    fakat batila hizmette dahi direnislerinde sabit kalan insanlardan cikarilacak dersler oldugunu düsünürüm
                    atif hoca ise direnisi mükemmel bir insan
                    Allah rahmetiyle muamelede bulunsun


                    Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                    Yorum


                      #40
                      Ynt: Atif hoca- Necip Fazıl'dan

                      İskilipli Atıf Hoca`nın idam nedeninin sanıldığı gibi "Frenk Mukallitliği" adlı kitapçığı olmadığı Milli Mücadele Döneminde Başkanlığını yürüttüğü Teali İslam adlı cemiyetin Milli Mücadele aleyhine yaptığı çalışmalar olduğu özelliklede Yunan Uçaklarının attığı Kuvayi Milliye ve Mustafa Kemal Aleyhtarı bildirilerin altında İskilipli Atıf Hocanın imzası olduğu için idam edildiği söyleniyor.
                      www.yenicaggazetesi.com.tr/haberdetay.php?hit=11557

                      Yorum


                        #41
                        Ynt: Atif hoca- Necip Fazıl'dan

                        herhangi bir belge niteligini tasiyan bir kayit göremedim
                        bu konuda tarafsiz olacaklarinada inanacak degilim
                        ayrica, dine, dindarliga karsi alinmis cephenin koskoca tarihi duruyor, bir iskilipliye kilif bulsalar ne degisirki


                        Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                        Yorum

                        YUKARI ÇIK
                        Çalışıyor...
                        X