ibrahim Hakki Konyalinin T.C.'nin C.H.P dönemini anlatan ilginc makalesi:
...........
Yagan yagmurlarla havuz halin gelen bu yerde zaman zaman sular üstünde yüzen, kuruyunca kurtlar güveler tarafindan birer kucak kirli pamuk haline getirilen bu kuran-i kerimlere bakmaya yürekler dayanmazdi.
bunlar kötü koku nesreden birer mikrop yuvasi halindeydiler. Allah kurani kerimin iki yerinde "kuranda insanlar icin sifa ve rahmet vardir" buyuruyor. sifa ve rahmet kitabi kurani kerimlere kötü koku nesreden mikrop yuvasi derken dehsetler icinde kaliyorum.
türbelerde, zaviyelerde, mescidlerde kalan kurani kerimler de aynen böyleydi. benim israrli nesriyatim üzerine vatan caddesinde kanuni'nin, babasi adina mimar sinana yaptirdigi medrese aslina uygun bir sekilde restore edildi. tasniflerini yaptigim kurani kerimler, levhalar, baska yazmalar buraya toplattirildi.
ben bunlri tasnif ettim. maalesef bunlarin pek cogu kötü koku ve zehir nesrediyorlardi. zehirleniyor ve hastalaniyordum. doktorlarin tavsiyesi ile bu isi maske ile tamamladim. enfaktüs gecirdim. kötü sartlar icinde ben bu isi yaparken alakadarlar yanima bile gelmeye cesaret edemiyorlardi.
bir gün Alman güzel sanatlar akaemisinin profösörlerinden ve talebesinden bir turist grubu medreseye geldiler. fatih camiinden gelmis tezhibi büyük bir kurani kerimi inceliyordum. yazisi, tezhibi bakimindan bir saheserdi. misafirlerin duyduklari eza alin cizgilerinde apacik okunuyordu. islamin anayasasinin bu hali onlari bile üzmüstü. bazi sahifelerini actilar. sonra benden sabun istediler.
sonra buraya "türk yazi müzesi" adini verdiler. islam yazilarini bilmeyen, devrinvakiflar istanbul basmüdürünün baldizi buraya müdür yapildi. zannedersem islam yazilarini bilmeyenler burada hala memurluk yapiyorlar. burasini kuranin, agir ve korkunc sartlar icinde calisan ibrahim hakki konyalinin adi bile müzenin kütügünde yoktur. müzeye sahip cikma yarisina girenler oldu.
Eyüpteki türbeleri, zaviyeleri inceliyordum. büyük bir sel gelmisti. mimar sinan yapisi sokullunun ve siyavus pasanin türbeleri ve medreseleri gibi muhtesem bir mimari eser olan ferhad pasanin türbesi ve diger trbeler de sular altinda kalmisti. türbelerde rahleler, sallar, yazma kurani kerimler birer sarnic haline gelen türbelerin icinde kalmislar, sularin üzerinde yüzmüsler, sular cekilince bunlar camurlar icinde kalmislar, kerpic ve kütük halin gelmislerdi. kapilarinda kara kilitler asili idi.
...........
Yagan yagmurlarla havuz halin gelen bu yerde zaman zaman sular üstünde yüzen, kuruyunca kurtlar güveler tarafindan birer kucak kirli pamuk haline getirilen bu kuran-i kerimlere bakmaya yürekler dayanmazdi.
bunlar kötü koku nesreden birer mikrop yuvasi halindeydiler. Allah kurani kerimin iki yerinde "kuranda insanlar icin sifa ve rahmet vardir" buyuruyor. sifa ve rahmet kitabi kurani kerimlere kötü koku nesreden mikrop yuvasi derken dehsetler icinde kaliyorum.
türbelerde, zaviyelerde, mescidlerde kalan kurani kerimler de aynen böyleydi. benim israrli nesriyatim üzerine vatan caddesinde kanuni'nin, babasi adina mimar sinana yaptirdigi medrese aslina uygun bir sekilde restore edildi. tasniflerini yaptigim kurani kerimler, levhalar, baska yazmalar buraya toplattirildi.
ben bunlri tasnif ettim. maalesef bunlarin pek cogu kötü koku ve zehir nesrediyorlardi. zehirleniyor ve hastalaniyordum. doktorlarin tavsiyesi ile bu isi maske ile tamamladim. enfaktüs gecirdim. kötü sartlar icinde ben bu isi yaparken alakadarlar yanima bile gelmeye cesaret edemiyorlardi.
bir gün Alman güzel sanatlar akaemisinin profösörlerinden ve talebesinden bir turist grubu medreseye geldiler. fatih camiinden gelmis tezhibi büyük bir kurani kerimi inceliyordum. yazisi, tezhibi bakimindan bir saheserdi. misafirlerin duyduklari eza alin cizgilerinde apacik okunuyordu. islamin anayasasinin bu hali onlari bile üzmüstü. bazi sahifelerini actilar. sonra benden sabun istediler.
sonra buraya "türk yazi müzesi" adini verdiler. islam yazilarini bilmeyen, devrinvakiflar istanbul basmüdürünün baldizi buraya müdür yapildi. zannedersem islam yazilarini bilmeyenler burada hala memurluk yapiyorlar. burasini kuranin, agir ve korkunc sartlar icinde calisan ibrahim hakki konyalinin adi bile müzenin kütügünde yoktur. müzeye sahip cikma yarisina girenler oldu.
Eyüpteki türbeleri, zaviyeleri inceliyordum. büyük bir sel gelmisti. mimar sinan yapisi sokullunun ve siyavus pasanin türbeleri ve medreseleri gibi muhtesem bir mimari eser olan ferhad pasanin türbesi ve diger trbeler de sular altinda kalmisti. türbelerde rahleler, sallar, yazma kurani kerimler birer sarnic haline gelen türbelerin icinde kalmislar, sularin üzerinde yüzmüsler, sular cekilince bunlar camurlar icinde kalmislar, kerpic ve kütük halin gelmislerdi. kapilarinda kara kilitler asili idi.
Yorum