Bizler kendi İslam inançlarımız esasına göre Gadir meselesini usullerimizden bilmekteyiz ve bu konuyu gündeme getirdiğimiz için bu düşünce bazılarının zihnine gelmesin ki bugün Şia ve Sünniler arasında şefkat, vahdet ve uyum günleridir. Dolayısıyla bu konuların gündeme getirilmesi iyi olmaz. Bu şekilde değildir; bu bir hata ve yanlıştır. Bizler Şia ve Sünnilerin vahdet içinde olmalarını ve el ele vererek, güçlerini bir birlerinin üzerine koyarak “La ilahe illallah” düşmanlarının, İslam ve Kur’an düşmanlarının karşısında durmalarına inanmaktayız. Bunun anlamı Şia ve Sünnilerin inançlarından el çekmeleri değildir. Bunun anlamı Şiaların İslami inançlarını ve Şialılıklarını terk etmeleri veya Sünnilerin fıkhi, itikadi ve usul inançlarını terk ederek Şia olmaları anlamında değildir. Bu yanlıştır. Bizler İslam’a davet ediyoruz ve İslam’ı savunuyoruz. Bizler Kur’an’ı, la ilahe illallah’ı, Kabe’yi ve İslami marifetleri bu hükümet, inkılap ve İslam cumhuriyetinin teşkili hedefleri doğrultusunda bilmekteyiz. Ama bunun anlamı Şiaların inançlarını bırakmaları veya onlara itina etmemeleri anlamında değildir. Kesinlikle ve asla böyle değildir.
Cumhuri-i İslami Gazetesi, 24 Şehriver 1363, 1533. Sayı, s. 8.
Yorum