Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Alevilik Nasıl Doğdu ?

Daraltma
Bu konu kapanmıştır.
X
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    #76
    Ynt: Alevilik Nasıl Doğdu ?


    tüm müslüman camiasının ramazan bayramını canı yürekten kutların hayatınızda ve yaşam şekillerinizin sağlık ve mutluluklar temeni ederim. kuranveehlibeyt.

    Yorum


      #77
      Ynt: Alevilik Nasıl Doğdu ?

      Aleviyye'nin kelime anlami tam olarak nedir?
      Allah Bize Yeter!
      O Ne Güzel Vekildir...

      Yorum


        #78
        Ynt: Alevilik Nasıl Doğdu ?

        [quote author=f_altan link=topic=4138.msg53844#msg53844 date=1253456367]
        Bu Ramazan ayında, çok sevdiğim ve ilmine güvendiğim üstad Fatiminiya İran tv.de konuşurken Allah Teala'nin miraçta Hz. Ali'nin sesiyle Hz. Peygamber'le konuştuğunu anlattı. "Eğer bu hadis sahih olmasaydı bu ramazan ayında oruçlu iken bunu söylemezdim" dedi. Allah Teala'nın Hz. Ali'nin sesiyle konuştuğuna dair hadisler vardır. Hiçbir delil öne sürmeden bu çeşit hadisleri inkar etmeye kalkışmak cahillik nişanesidir. Bilmeyen susacak veya sorup öğrenecektir.[/quote]

        Allah razı olsun hocam.

        Yorum


          #79
          Ynt: Alevilik Nasıl Doğdu ?

          [quote author=Murtazaali link=topic=4138.msg53905#msg53905 date=1253540120]
          [quote author=f_altan link=topic=4138.msg53844#msg53844 date=1253456367]
          Bu Ramazan ayında, çok sevdiğim ve ilmine güvendiğim üstad Fatiminiya İran tv.de konuşurken Allah Teala'nin miraçta Hz. Ali'nin sesiyle Hz. Peygamber'le konuştuğunu anlattı. "Eğer bu hadis sahih olmasaydı bu ramazan ayında oruçlu iken bunu söylemezdim" dedi. Allah Teala'nın Hz. Ali'nin sesiyle konuştuğuna dair hadisler vardır. Hiçbir delil öne sürmeden bu çeşit hadisleri inkar etmeye kalkışmak cahillik nişanesidir. Bilmeyen susacak veya sorup öğrenecektir.[/quote]

          Allah razı olsun hocam.
          [/quote]Demekki İran`da da böyle şeylere itiraz edenler var.
          Hem ahirette, Miraçta Allahı görmenin mümkün olmadığını söyleceksiniz.Hemde böyle bir şeye inanacaksınız.
          O zaman H.z.Ali Allahın(C.C.) insan suretine girmiş şekli diyenlerle aranızda çok az bir mesafe kalıyor.Demekki onların sapıtmalarına bu tür rivayetler(doğru olsa bile) sebep olmuş.

          Yorum


            #80
            Ynt: Alevilik Nasıl Doğdu ?

            [quote author=Çeri link=topic=4138.msg53939#msg53939 date=1253546440]
            Hem ahirette, Miraçta Allahı görmenin mümkün olmadığını söyleceksiniz.Hemde böyle bir şeye inanacaksınız.

            O zaman H.z.Ali Allahın(C.C.) insan suretine girmiş şekli diyenlerle aranızda çok az bir mesafe kalıyor.[/quote]

            Ne büyük bir söz. Ne büyük bir itham. Bu sözün yanılgı veya gerçekliğinden Allah'a sığınırım. Keşke bunun yerine Fahrettin Altan Hocamıza konu ile ilgili soru ve sorular yöneltseydinizde o da size cevap yazsaydı.

            Ama yinede inanıyorum ki Hocamız bu sözlerinizi cevapsız bırakmayacaktır.

            Yorum


              #81
              Ynt: Alevilik Nasıl Doğdu ?

              [quote author=f_altan link=topic=4138.msg53844#msg53844 date=1253456367]
              Maalesef bugünlerde mekteb-i mülkiye arkadaş, haddini aşmış bulunmaktadır. Kendisinde bunca sorunlar, eksiklikler, iman zayıflığı varken kalkıp diğerlerini eleştirmesi, ilmi olmadan aklı sıra bazı hadisleri inkar etmesi, bir iki sözle caferi mektebinden kopması onun ne kadar duygusal davrandığını ve imanının yüzeysel olduğunu gösterir. İşte Kuran-ı Kerim böyle insanlar hakkında "ya eyyühelleziyne amenu aminu billahi ve resulihi" buyurmaktadır. Arkadaşta daha iman sabitleşmemiş, her gün bir din ve mezhep değişiyor. Bununla birlikte büyük müçtehit ve alimlerimize dil uzatıyor. Hiç sıkılmadan onların yanlış yolda olduklarını ve hadislerinin uydurma olduğunu söyleyip duruyor. Allah ıslah etsin başka ne diyelim. [/quote]

              çok güzel tespitlerde bulunmuşsunuz teşekkür ederim. haklısınız ben de iman zayıflığı var hatta zayıflıkta değil iman eksikliği var inkar ediyorum. neyi mi? sizin din diye uydurduğunuz hadisleri inkar ediyorum.imam aliyi yüceltmek adına uydurduğunuz safsataları inkar ediyorum.imam ali zaten yücedir onun ihtiyacı yok böyle şeylere. ama sizi de anlamıyo değilim. ali düşmanlarını yüceltmek için uydurulan bunca hadis varken sizin onlardan geri düşmeniz beklenemezdi. Allahın imam alinin sesiyle konuştuğunuzu iddia etmeniz sizin sahih kaynaklarınızda geçebilir ben buna iman etmek zorundamıyım? tabiki hayır benim tevhid inancım buna elvermez.
              her gün din ya da mezhep değiştirdiğimi söylemeniz ise sizin haddi aşmışlığınızı gösterir.

              dinim elhamdulillah sabittir ve kuranın bildirdiği üzere islam dinidir. Allah bizim için islam dinini seçmiştir. yine allah ben müslümanım diyenden daha güzel sözlü kimdir diyerek başka isimlere gerek olmadığınıda bildirir. müslümanım demekte yeterlidir. yalnız islam ve müslümanlığa doğru kaynaktan ulaşmak adına insanlar tabiki yol ve yöntem seçme özgürlüğüne sahiptir. hak olan ehlibeyt aracılığı ile resulullaha ulaşmak onun aracılığı ile ise kurana ulaşmaktır.

              siz alimlerimizin her söylediği doğrudur her hadis sahihtir demekle alimlerinizi ilah edindiğinizin farkında değilsiniz. onları hatasız göstererek her söylediğine amenna diyerek islamda ruhban sınıfı oluşturmaya çalışıyosunuz.yahudi ve hristiyanlıkta bu aşamalardan geçerek tahrif edilmedimi? din alimi denilen kişiler dine kendi kafalarından bişeyler ekleyerek insanları kandırdılar ve insanlar kuranı kerimi bir tarafa bırakarak sadece alimlerinin sözlerine iman etmeye başladılar. böylece incil ve tevrat diye bişi kalmadı ortada.

              sizin zaten daha önceki bi yazışmada allahın ayetine rağmen nasıl körü körüne bir hadisin peşinden gidip allahın ayetini hiçe saymanızada şahit oldum.malesef hadislere olan bağlılığınız kurana olan bağlılığınızı koymuş geçmiş.allah halbuki kuranı koruyacağını söylerken hadislerden böyle bahsetmemiş. bugün milyonlarca sahte hadis dolaşıyo piyasada. usuli kafide sahih olmayan hadis olduğunu tüm alimleriniz kabul ediyo. siz bunu ifade etmekle kuleyninin alimliğine hakaretmi etmiş oluyosunuz? siz neden onları inkar ediyosunuz? kuleyniden dahamı alimsiniz? siz inkar edebilirsiniz ama bi başkası sizin sahih dediğinize sahih diyecek bu nasıl bağnazlıktır.

              bu açıdan sizin ya da alimlerinizin uydurduğu efsanevi hadisleri safsataları kabul etmem sözkonusu değildir. bektaşilerle aranızda çok ince bir çizgi var bi onlar sizin tarafınıza kayıyo bi siz onların tarafına kayıyosunuz.e zaten şeriatı inkar edenleri ali muhammedden üstündür diyenleri kardeş ilan etmeniz onların müslüman olduğunu söylemenizde uçuruma kolkola sürüklendiğinizi gösterir.

              hamd olsun ben bunlardan uzağım. bunlardan uzak olmam sizin dininize olan imanımın zayıflığını gösteriyo ise burada yanılmışsınız aksine zayıflık değil sizin dininizi inkar ediyorum.


              Yorum


                #82
                Ynt: Alevilik Nasıl Doğdu ?

                Şimdi de sahih olduğu iddia edilen miraç hikayesinin alevi versiyonuna bakalım, kardeş olan bu iki taifenin birbiriyle ne kadar etkileşim içinde olduklarını daha iyi anlamak açısından;

                "Cebrail gelir. Hazreti Muhammed'e Tanrı'nın kendisini Miraç'a çağırdığını iletir. Hazreti Muhammed, Burak adlı bineğe binerek Miraç'a yükselir. Yolda önüne bir arslan çıkar. Arslan ona geçit vermez. Tanrı'nın esinlemesiyle Hazreti Muhammed, parmağındaki yüzüğü arslana verir. Bunun üzerine arslan önünden çekilir. Hazreti Muhammed Tanrı katına gelir. Tanrı ona seslenir. Bu ses Hazreti Ali'nin sesidir. Yani yüce Tanrı, Hazreti Muhammed'e Hazreti Ali'nin sesiyle seslenmiştir. Hazreti Muhammed şaşkınlıkla; " Ey Ali, sen misin ? " diye sorar. Bunun üzerine Tanrı; " Ey Muhammed, ben sana, senin en sevdiğin kişinin sesiyle sesleniyorum." der. Sonra Hazreti Muhammed, Hazreti Allah'ı görür. Kuşku yok ki Allah'a özgü bir suret yoktur. Bu nedenle yüce Allah Hazreti Ali'nin suretinde görünür. Başka bir deyişle yüce Allah, kulu ve elçisi Hazreti Muhammed'e görünürken Hazreti Ali suretinde tecelli eder. Hazreti Muhammed Miraç'ta yüce Allah ile doksan bin kelam konuşur. Hazreti Muhammed'e; süt, bal ve elma verildiği rivayet edilir. Bal aşka, süt sevgiye, elma ise dostluğa işaret eder. Hazreti Muhammed, Allah'ın esinlemesiyle Kırklar Meclisinin bulunduğu kutlu dergaha uğrar. Dergahın kapısını çaldığında içeriden bir ses, " Kimsin ? " der. Hazreti Muhammed sese; " Ben peygamberim !" diyerek yanıt verir.



                Aynı ses bu kez; " Peygamberliğini git ümmetine yap. Bizim aramıza peygamber sığmaz ! " der. Hazreti Muhammed kapıdan ayrılıp yürümeye başlayınca gaipten gelen bir ses ayrılmamasını kapıyı yeniden çalmasını ama yanıtı farklı vermesini söyler. Hazreti Muhammed yine kapıyı çalar. İçerden yine; "Kimsin ? " diye sorulur. Bu kez Hazreti Muhammed; "Ben de sizden biriyim.Szin gibi bir insanım. Yoksulların yardımcısyım." der. Bu yanıttan sonra kapı açılır. Hazreti Muhammed içeri alınır. İçerdekiler Hazreti Muhammed'i "Hoşgeldin, sefa getirdin, uğur getirdin." diyerek karşılarlar. Hazreti Muhammed içerde oluşmuş bir meclis görür. Hatta sayımını da içinden yapar. Tam 39 kişi vardır. Üstelik bu meclis kadın ve erkeklerden oluşmuştur. Bunların 22'si erkek 17'si kadındır. Hazreti Muhammed'e yer gösterilir. O da gösterilen yere oturur. Gösterilen yer baş köşedir. Hazreti Ali de meclistedir.



                Hazreti Muhammed sorar:



                "Size kimler denir ?" der. "Bize Kırklar denir" diye yanıt alır. "Ama burada 39 kişi saydım." der. O sırada Selman - ı Pak yoktur. Hazreti Muhammed; "Peki sizin ulunuz, büyüğünüz, küçüğünüz kim ? " diye sorar. Gelen yanıt şöyle olur:

                "Bizim küçüğümüz, büyüğümüz yoktur. Küçüğümüz de uludur, büyüğümüz de uludur. Birimiz kırkımız, kırkımız birimizdir." denir. Bunun üzerine Hazreti Muhammed, meclisten bunu kendilerine kanıtlamalarını söyler. O sırada Hazreti Ali kolunu uzatır ve gömleğini sıyırır. İçlerinden biri "destur" diyerek bıçağın ucu ile kolunu hafif kanatır. Kolundan bir damla kan akar. Onu, her canın kolundan birer damla kanın gelmesi izler. 40. canın bir damla kanı da pencereden içeri gelir. Bu ise Selman-ı Pak'ın kanıdır. Sonra Hazreti Ali kolunu bağlar, hepsinin kanaması durur. Selman-ı Pak, bir üzüm tanesi getirir. O'nu Hazreti Muhammed'e verir ve bölüştürmesini ister. Hazreti Muhammed verilen kapta üzüm tanesini ezer, çıkan dem meclisteki kadın - erkek canlara dağıtılır. Kırklar, üzüm suyunu içerler. Hep birlikte mest olurlar. "Ya Allah" deyip semah dönerler. Hazreti Muhammed de Tanrı esinlemesiyle onlara katılır. Büyük bir coşku ile vecd halinde semah dönülürken Hazreti Muhammed'in başından sarığı düşer. Kırk parçaya bölünür. Kırklar, parçaları bellerine bağlarlar, kemerbest olurlar. Hazreti Muhammed, Kırklar Meclisi'ne pirlerini sorar. " Pirimiz Ali' dir " derler. Hazreti Ali, Hazreti Muhammed'in yanına gelir. Hazreti Muhammet, Hazreti Ali' nin parmağında, Miraç'a giderken "aslana" verdiği yüzüğü görür. Hazreti Ali' ye sarılır, onu bağrına basar."

                kırmızı ile işaretlenen yerlere iyi dikkat edelim. bu uydurulan hadislerin kaynağı bektaşilikten geçmiştir ve nihai hedef olarak miraç olayında ceme semaha geçit verilerek şeriat inkar edilir.

                hele sözkonusu meclise resulullahın alınmaması "sen git ümmetine peygamberliğini yap" diyerek küstahlaşılması, aslanın resulullaha geçit vermemesi !!, Alahın (haşa) imam alinin suretine girmesi hep bektaşi masallarıdır ve şia malesef bunları özümseyerek kaynaklarına almış tertemiz ehlibeyt yolunu bu tarz efsanelerle kirletmişlerdir.

                Yorum


                  #83
                  Ynt: Alevilik Nasıl Doğdu ?

                  [quote author=f_altan link=topic=4138.msg53844#msg53844 date=1253456367]
                  İMÂM ALİ (A.S) VE MİRÂC GECESİ

                  1- Abdullah b. Ömer'den nakledilmiştir. Resulullah (s.a.a)'e "Rabb'in hangi dille (lehçeyle) seninle konuştu?" diye sorulduğunda, Allah Resulü'nün şöyle buyurduğunu duydum: "Rabb'im, Ali b. Ebî Tâlib'in diliyle benimle konuştu. Bana şöyle sormamı ilham etti: "Ey Rabb'im, sen mi benimle konuştun yoksa Ali mi?" Cevabımda şöyle buyurdu: "Ey Ahmed, ben başka şeylere benzemem;ben insanlarla kıyaslanmam ve benzerlerle tarif edilmem. Ben seni kendi nurumdan yarattım; Ali'yi de senin nurundan yarattım. Ben senin kalbinin derinliğine baktığımda, kalbinde Ali b. Ebî Tâlib'den daha sevimli birisini bulmadım. Bu yüzden onun diliyle sana hitap ettim ki kalbin mutmain olsun."(1)

                  2- Resulullah (s.a.a): "Mirac gecesi dördüncü göğe götürüldüğümde, Ali b. Ebî Tâlib'in şeklinde birisini gördüm. Cebrâîl'de dedim ki: 'Bu benim kardeşim Ali'dir.' Bunu üzerine bana şöyle vahyedildi: 'Bu Allah'ın Ali b. Ebî Tâlib şeklinde yarattığı bir melektir. Her gün yetmiş bin melek onu ziyaret ederler. Onlar tesbih ederler, tekbir getirirler ve onların sevabı Ali b. Ebî Tâlib'in sevenleri içindir."(2)

                  3- Resulullah (s.a.a): "(Mirac gecesinde) uğradığım her göğün ehli Ali b. Ebî Tâlib'e müştak idiler. Aynı şekilde cennette bulunan her Peygamber Ali b. Ebî Tâlib'e müştak idi!"(3)

                  4- Resulullah (s.a.a): "Mirac gecesi olduğunda, önümde Arş'ın altına baktım. Bir de gördüm ki Ali b. Ebî Tâlib Arş'ın altında önümde durmuş Allah'ı tesbih ve takdis ediyor! Cebrâîl'e dedim ki 'Ali b. Ebî Tâlib benden öne mi geçmiş (benden önce mi miraca çıkmış)?' 'Hayır dedi, ama bunun (sırrını) sana açıklayacağım. Bil ki ey Muhammed, hiç şüphesiz Allah (azze ve celle), Arş'ının fevkinde Ali b. Ebî Tâlib'e çok senâ ve salât eder. Bundan dolayı Arş, Ali b. Ebî Tâlib'e müştak oldu. Allah-u Teâlâ da Arş'ının altında bu meleği Ali b. Ebî Tâlib'in şeklinde yarattı ki ona bakarak şevkini yatıştırsın. Bu meleğin tesbih ve zikrini de senin Ehlibeyt'inin Şîalarına sevap olarak kararlaştırdı ey Muhammed."(2)
                  ________________
                  1- Keşf-ül Yakîn, s.229.
                  2- Bişâret-ül Mustafâ, s.160.
                  3- İhkâk-ül Hak, c.6, s.108, Zehâir-ül Ukbâ, s.95, Cevâhir-ül Metâlib, s.257 (az farkla).
                  4- Menâkıb-u Âl-i Ebî Tâlib, c.2, s.233, Bihâr-ül Envâr, c.39, s.97. [/quote]


                  [quote author=f_altan link=topic=4138.msg53849#msg53849 date=1253463002]
                  Yine Hz. Ali'nin (a.s) faziletleri hakkında bazı hadislere değinelim, bakalım haddini bilmeyenler bunları da inkar edecekler mi:

                  Selman-ı Farisi'den naklen, Resulullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur:
                  "Ben ve Ali, Adem yaratılmadan bin yıl önce, Allah katında (onu tesbih ve takdis eden) bir nur idik. Allah Adem'i yarattıktan sonra o nuru Adem'in sulbüne yerleştirdi, böylece ayrılmadan sulplerden gele gele Abdülmüttalip'te ikiye ayrıldı. Bende peygamberlik, Ali'de ise halifelik karar kılındı."
                  Kaynak:
                  1) İbn-i Hacer el-Askalani'nin "Lisan'ül-Mizan" c.2, s.229; c.6, s.377
                  2) Sıbt İbn-i Cevzi'nin "Tezkiret Havass'ül-Eimme" s.52
                  3) el-Zehebi'nin "Mizan'ül-İtidal" c.1, s.235 Hadis No: 1904
                  4) el-Künci eş-Şafii'nin "Kifayet'üt-Talib" Bab: 87, s. 315
                  5) Menakıb-ı Meğazeli s.88, Hadis No: 130
                  6) Ahmet bin Hanbel'in "el-Fedail" kitabı Fedail Emir'ül-Müminin babı Hadis No: 252
                  7) Hatip Harezmi el-Hanefi'nin "Maktel'il Hüseyn" c.1, s.5 ve "Menakıb" s.46
                  8 ) İbn-i Ebil Hadit'in "Şerh-i Nehc'ül-Belağa" c.2, s.450
                  9) ed-Deylemi'nin "Firdevs'il Ahbar" c.3, s.283, Hadis No: 4851
                  10) İbn-i Asakir'in "Tarih-i Dimaşk" c.1, s.136, Hadis No: 180
                  11) el-Hemedani eş-Şafii'nin "Meveddet'ül-Kurba"
                  12) Müsned-i Ahmet bin Hanbel

                  Hüzeyfe'den, Resulullah (s.a.a) şöyle buyurdular:
                  "İnsanlar, Ali bin Ebi Talib'in ne zamandan beri 'Emir'ül-Müminin' (müminlerin emiri) olarak adlandırıldığını bilselerdi, onun faziletlerini inkar etmezlerdi: Adem, ruh ve ceset arasındayken, Allah Teala o zaman buyurdular ki: "Ben Rabbiniz değil miyim?" "Evet, Rabbimizsin" dediler. Sonra buyurdular ki: "Ben Rabbinizim, Muhammed peygamberiniz, Ali de Emir'inizdir."
                  Kaynak:
                  1) Seyyid Eyyub bin Sıddık'ın "Menâkıb-ı Çihâr Yâri Güzîn" 6. Bab, 25. Menâkıb, 30. Hadis
                  2) el-Kunduzi el-Hanefi'nin "Yenabi'ül-Mevedde" s.238
                  3) Enis Emir'in "Fazilet-u Ehl-i Beyt-i Resulullah" s.348

                  Selmân-ı Fârisî'den nakledilmiştir; Habib'im Resulullah (s.a.a)'in şöyle buyurduğunu duydum: "Adem yaratılmadan 14 bin yıl önce, ben ve Ali, Allah (azze ve celle)'nin huzurunda bir nur idik. Allah Adem'i yarattığında, o nuru Allah ikiye böldü; onun bir parçası ben, diğer parçası ise Ali'dir."
                  (İhkâk-ül Hak, c.5, s.243, İrşâd-ül Kulûb, s.210 (az farkla)

                  Resulullah (s.a.a): “Aziz ve celil olan Allah’ın ilk yarattığı şey bizim (Ehl-i Beyt) ruhlarımızdır. Ruhlarımızı tevhit ve temcidiyle konuşturdu. Sonra da melekleri yarattı.”
                  (Uyun-u Ahbar’ir-Rıza (a.s), 1/262/22)

                  İmâm Rızâ (a.s) kanalıyla babalarından şöyle nakledilmiştir; Resulullah (s.a.a) buyurdu: "Ben ve Ali bir nurdan yaratıldık."
                  (Uyûn-u Ahbâr-ir Rızâ, c.2, s.58, El-Emâlî (Şeyh Sadûk), s.196, Gâyet-ül Merâm, s.29)

                  Bu konuda da birçok hadis nakledilmiştir, hepsini nakletmeye gerek yok. İsteyen kabul eder, istemeyen de etmez. Ama bunları delilsiz inkâr etmek ve onlarla dalga geçmek bir müslümana asla yakışmaz. [/quote]

                  Allah razı olsun Hocam.

                  Yorum


                    #84
                    Ynt: Alevilik Nasıl Doğdu ?

                    Eğer bilmiyorsanız Zikir Ehline sorun. Nahl -43

                    Her bilmeyen bilmediğini veya aklının kaldırmadığını reddeder ise vay bu dinin haline. Zikir Ehline Müracaat etmemek, kimilerini, Aleviler içinde bazılarının yazdığı, naklettiği, saçma sapan Masallara muhtaç eder. Kimilerini ise Dini, İnancı kafasına, Ayet ve Hadisleri kendi kafasına uydurmaya mecbur eder.

                    Sayın Fahrettin Hocam yukarıda alıntıladığım Hadislerin içinde sadece, Miraç Bahsini ve bu bahiste geçen SES hadisesi ile ilgili elinizde şerh falan var mı? Eğer var ise buraya ekleyebilir misiniz?


                    Yorum


                      #85
                      Ynt: Alevilik Nasıl Doğdu ?

                      [quote author=f_altan link=topic=4138.msg53849#msg53849 date=1253463002]
                      [color=red][b]
                      1) Seyyid Eyyub bin Sıddık'ın "Menâkıb-ı Çihâr Yâri Güzîn" 6. Bab, 25. Menâkıb, 30. Hadis

                      [/quote]Türkiye Gazetesinde zamanında okuyup sakladığım bir alıntıda bu kitap kaynak gösterilerek:"İmam Caferi Sadık Hazretlerine bir gün biri gelip H.z.Ali mi daha üstün yoksa H.z.Ebubekir`mi daha üstün diye bir soru sorar.İmam Caferi Sadık H.z.Ebubekir daha üstün diye cevap verir.O kişi ısrar eder.Hatta ama H.z.Ali hiç korkmadan peygamberimizin yerine yatağa yattı der.İmam Caferi Sadıkta H.z.Ebubekir`de hiç korkmadan mağaraya peygamberimizden önce girdi der."
                      Ben yukardaki alıntıyı inandığım veya inanmadığım için değil sadece o kaynağın ve yazarının adı geçtiği için yazdım.

                      Yorum


                        #86
                        Ynt: Alevilik Nasıl Doğdu ?

                        Alevikteki miraçlama olayı tasavufidir,okunduğu gibi anlaşılmaz,o miraçlamanın ne gizlediği,batın önem arzeder,buna da herkes eremez,dolayısıyla bilmediğiniz işler hakkında atıp tutmak boş iş


                        Şiilerin yaklaşımıyla ornak noktalar var,Allahın hz Alinin sesiyle ona seslenmesi

                        İmam Caferin Ebubekiri hz Aliden üstün bildirmesi meselesine gelince,olası ki soru soranın duymak istediğini bildirmiştir,onunla uğraşmamak için,yoksa Ebubekirin hangi fazileti hz Alinin faziletleriyle teraziye çıkabilir ki,Allahın aslanı,ilimin kapısı,konuşan Kuran,İslamın sancağı veselam

                        Zulfikar zoruyla, veya İslamın son aşamalarında sözde Müslüman olmuşla,ilk tebliğe uyup da Müslüman olan aynı kefeye koyulur mu, bunu Allah bile reddeder


                        hz Aliden sonra ilk teslim olan yedi yıl sonra kabul etmiştir

                        Mağaraya girmekle mi hz Ali ile aynı terazide tartılıyor?

                        H.z.Ebubekir`de hiç korkmadan mağaraya peygamberimizden önce girdi der."
                        Eğer o mağaraya giren Ebubekirse Allah ayetle bildirmiştir korma felan,dolayısıyla korkmamış felan demesi imkansız imam Cafer ı sadıkın


                        tevbe 40 ...O, iki kişinin ikincisiydi ancak ve hani ikisi de mağaradaydılar, arkadaşına, mahzun olma demişti, şüphe yok ki Allah, bizimle beraberdir. ...

                        Alevilik işe zahir ile yaklaşanların ilerisindeki bir iştir, kim bilir o miraçlamada gizlenen iş nedir,peygamberin eşit sayılması felan,ki peygamberin yücelik veya hürmet beklemesi meselesi sizin zanınızdan başak bir iş değil,hz Muhammed yücleik peşinde elbette değildi

                        kölenin ibadeti vardır korkudan bişeyler yapar,tüccarın vardır,ve hürün vardır

                        biz canımızı malımızı korkudan siper etmişlerden değiliz, hatta köle tipi ibadetlere duranları pek yüce bilmeyiz

                        İslam eğilip doğrulmaktan ibaret bir din değil,Allaha yakışır derinlikte bir iş,haşa ki hiç birinizin ona eğilip doğrulmasına muhtaç değil,işin aslına ermek lazım,bir çoğunuz araç olan eksende kalakalmışsınız,

                        araçtan öte amaç var,ne mutlu o amacı görebilenlere





                        Eğer İmamet yoksa eğer rehberlik ve önderlik yoksa eğer hedef yoksa ve eğer Hüseyin yok ve onun yerine eğer Yezid varsa, işte o zaman; Allah evi etrafında dönmekle puthane etrafında dönmek arasında hiçbir fark yoktur.”

                        Ali Şeriati

                        Yorum


                          #87
                          Ynt: Alevilik Nasıl Doğdu ?

                          [quote author=Çeri link=topic=4138.msg53939#msg53939 date=1253546440]
                          [quote author=Murtazaali link=topic=4138.msg53905#msg53905 date=1253540120]
                          [quote author=f_altan link=topic=4138.msg53844#msg53844 date=1253456367]
                          Bu Ramazan ayında, çok sevdiğim ve ilmine güvendiğim üstad Fatiminiya İran tv.de konuşurken Allah Teala'nin miraçta Hz. Ali'nin sesiyle Hz. Peygamber'le konuştuğunu anlattı. "Eğer bu hadis sahih olmasaydı bu ramazan ayında oruçlu iken bunu söylemezdim" dedi. Allah Teala'nın Hz. Ali'nin sesiyle konuştuğuna dair hadisler vardır. Hiçbir delil öne sürmeden bu çeşit hadisleri inkar etmeye kalkışmak cahillik nişanesidir. Bilmeyen susacak veya sorup öğrenecektir.[/quote]

                          Allah razı olsun hocam.
                          [/quote]Demekki İran`da da böyle şeylere itiraz edenler var.
                          Hem ahirette, Miraçta Allahı görmenin mümkün olmadığını söyleceksiniz.Hemde böyle bir şeye inanacaksınız.
                          O zaman H.z.Ali Allahın(C.C.) insan suretine girmiş şekli diyenlerle aranızda çok az bir mesafe kalıyor.Demekki onların sapıtmalarına bu tür rivayetler(doğru olsa bile) sebep olmuş.
                          [/quote]

                          Sayın çeri, Allah Teala Hz. Ali’nin diliyle konuşursa, bunun ne sakıncası olabiir, bu şirk mi oluyor, Hz. Ali’yi Allah kabul etmek mi oluyor?! Bu çeşit hadisler niye sizi sıkıyor ki?! Evet, Allah’ı görmek mümkün değildir ama Allah Teala bir insan sesi veya bir ağaç vasıtasıyla konuşamaz mı? Tur dağında bir ağaçla Hz. Musa’yla konuşmadı mı? Kıyasınız batıldır, sapmalar cehaletten ve âlimsizlikten doğar. Asıl sapanlar, hadisleri, müçtehit ve âlimlerin sözlerini dinlemeyenler ve kafalarına göre yorum yapan kimselerdir.
                          "Haksızlık edenler, hangi dönüşe (hangi akibete) döndürüleceklerini yakında bileceklerdir." (Şuara 227)

                          Yorum


                            #88
                            Ynt: Alevilik Nasıl Doğdu ?

                            [quote author=Çeri link=topic=4138.msg53961#msg53961 date=1253556714]
                            [quote author=f_altan link=topic=4138.msg53849#msg53849 date=1253463002]
                            [color=red][b]
                            1) Seyyid Eyyub bin Sıddık'ın "Menâkıb-ı Çihâr Yâri Güzîn" 6. Bab, 25. Menâkıb, 30. Hadis

                            [/quote]Türkiye Gazetesinde zamanında okuyup sakladığım bir alıntıda bu kitap kaynak gösterilerek:"İmam Caferi Sadık Hazretlerine bir gün biri gelip H.z.Ali mi daha üstün yoksa H.z.Ebubekir`mi daha üstün diye bir soru sorar.İmam Caferi Sadık H.z.Ebubekir daha üstün diye cevap verir.O kişi ısrar eder.Hatta ama H.z.Ali hiç korkmadan peygamberimizin yerine yatağa yattı der.İmam Caferi Sadıkta H.z.Ebubekir`de hiç korkmadan mağaraya peygamberimizden önce girdi der."
                            Ben yukardaki alıntıyı inandığım veya inanmadığım için değil sadece o kaynağın ve yazarının adı geçtiği için yazdım.
                            [/quote]

                            Sayın Çeri, bir kitaptan bir hadis nakletmek, o kitapta nakledilen bütün hadisleri kabul etmek anlamına gelmez. Nitekim, tartışmalarımıza kütüb-ü Sitteden veya diğer birçok kitaplardan hadis naklediyoruz. Ama o kitaplarda kabul etmediğimiz bir sürü hadisler vardır. Hatta Şia kitaplarında bile zayıf hadisler vardır. Ben miraç olayındaki ses meselesini, Fatiminiya gibi büyük araştırmacı bir âlimin bizzat kendisinden duydum. Ben bunu sahih bildiğim için naklediyorum dedi. Sen veya sizler inanmıyorsanız inanmayın ama delilsiz olarak da inkâr etmeyin. Bunun vebali büyüktür..
                            "Haksızlık edenler, hangi dönüşe (hangi akibete) döndürüleceklerini yakında bileceklerdir." (Şuara 227)

                            Yorum


                              #89
                              Ynt: Alevilik Nasıl Doğdu ?

                              [quote author=Mekteb-i Mülkiye link=topic=4138.msg53947#msg53947 date=1253548070]
                              [quote author=f_altan link=topic=4138.msg53844#msg53844 date=1253456367]
                              Maalesef bugünlerde mekteb-i mülkiye arkadaş, haddini aşmış bulunmaktadır. Kendisinde bunca sorunlar, eksiklikler, iman zayıflığı varken kalkıp diğerlerini eleştirmesi, ilmi olmadan aklı sıra bazı hadisleri inkar etmesi, bir iki sözle caferi mektebinden kopması onun ne kadar duygusal davrandığını ve imanının yüzeysel olduğunu gösterir. İşte Kuran-ı Kerim böyle insanlar hakkında "ya eyyühelleziyne amenu aminu billahi ve resulihi" buyurmaktadır. Arkadaşta daha iman sabitleşmemiş, her gün bir din ve mezhep değişiyor. Bununla birlikte büyük müçtehit ve alimlerimize dil uzatıyor. Hiç sıkılmadan onların yanlış yolda olduklarını ve hadislerinin uydurma olduğunu söyleyip duruyor. Allah ıslah etsin başka ne diyelim. [/quote]

                              [b]çok güzel tespitlerde bulunmuşsunuz teşekkür ederim. haklısınız ben de iman zayıflığı var hatta zayıflıkta değil iman eksikliği var inkar ediyorum. neyi mi? sizin din diye uydurduğunuz hadisleri inkar ediyorum.imam aliyi yüceltmek adına uydurduğunuz safsataları inkar ediyorum.imam ali zaten yücedir onun ihtiyacı yok böyle şeylere. ama sizi de anlamıyo değilim. ali düşmanlarını yüceltmek için uydurulan bunca hadis varken sizin onlardan geri düşmeniz beklenemezdi. Allahın imam alinin sesiyle konuştuğunuzu iddia etmeniz sizin sahih kaynaklarınızda geçebilir ben buna iman etmek zorundamıyım? tabiki hayır benim tevhid inancım buna elvermez. [/quote]

                              Sana illa da bu hadise iman edeceksin diye ısrar eden yoktur. Hatta İslam dinini ve Caferi mezhebini kabul edeceksin diye iltimas ve rica eden de yoktur. Bu mektebin sizin gibilere ihtiyacı yoktur, sizin ihtiyacınız vardır. Bu olayın tevhidle ne alakası vardır?! Allah Teala’nın Hz. Ali’nin sesiyle konuşması şirk mi, Hz. Ali’yi Allah bilmek mi?.. Allah Teala ağaç vasıtasıyla da Hz. Musa’yla konuşmuştur. Şimdi buna inanmak küfür mü, şirk mi?!.. Arkadaş sözü sağa sola çekeceğine söz konusu hadisin uyduruk olduğunu delillerle ispatlayın, yoksa o şöyleymiş, bu böyleymiş, bilmem bu ona benziyormuş, o buna benziyormuş gibi sözlerle bir yere varamazsınız ancak kendinizi düşürürsünüz..

                              [quote author=Mekteb-i Mülkiye link=topic=4138.msg53947#msg53947 date=1253548070]
                              her gün din ya da mezhep değiştirdiğimi söylemeniz ise sizin haddi aşmışlığınızı gösterir.
                              dinim elhamdulillah sabittir ve kuranın bildirdiği üzere islam dinidir. Allah bizim için islam dinini seçmiştir. yine allah ben müslümanım diyenden daha güzel sözlü kimdir diyerek başka isimlere gerek olmadığınıda bildirir. müslümanım demekte yeterlidir. yalnız islam ve müslümanlığa doğru kaynaktan ulaşmak adına insanlar tabiki yol ve yöntem seçme özgürlüğüne sahiptir. hak olan ehlibeyt aracılığı ile resulullaha ulaşmak onun aracılığı ile ise kurana ulaşmaktır. [/quote]

                              Kendiniz bir zamanları ataist olduğunuzu (ve dolayısıyla da mürtet olduğunuzu) yazdınız. Çeşitli gruplara ve mezheplere yöneldiğinizi ama bazı sebeplerden dolayı onlardan hoşlanmayarak uzaklaştığınızı söylediniz. Sonunda da Caferilikten de soğuduğunuzu söylediniz ve birkaç gündür Şia mezhebi ve alimleri aleyhinde de durmadan yazı yazıyorsunuz. Siz Ehlibeytin hak olduğunu ve müçtehitlerin de onların naipleri olduklarını bilseydiniz bu duruma düşmez ve haddinizi aşan sözler sarf etmezdiniz. Bir kimse müslümanım diyorsa eline ve diline hakim olmasını öğrenmelidir. “el-muslimu men selimel muslimune min yedihi ve lisanihi” Büyük ihtimal sinirlendiğinizden ve bazı konular hakkında cahil olduğunuzdan olsa gerek yakışıksız sözler söylediniz ve halen de devam ediyorsunuz. Allah ıslah etsin.

                              [quote author=Mekteb-i Mülkiye link=topic=4138.msg53947#msg53947 date=1253548070]
                              siz alimlerimizin her söylediği doğrudur her hadis sahihtir demekle alimlerinizi ilah edindiğinizin farkında değilsiniz. onları hatasız göstererek her söylediğine amenna diyerek islamda ruhban sınıfı oluşturmaya çalışıyosunuz.yahudi ve hristiyanlıkta bu aşamalardan geçerek tahrif edilmedimi? din alimi denilen kişiler dine kendi kafalarından bişeyler ekleyerek insanları kandırdılar ve insanlar kuranı kerimi bir tarafa bırakarak sadece alimlerinin sözlerine iman etmeye başladılar. böylece incil ve tevrat diye bişi kalmadı ortada. [/quote]

                              Kıyasınız batıldır. Biz müçtehitleri İmam Mehdi’nin naipleri olarak görüyoruz. Onlara itaat etmeyi de Ehlibeyt İmamlarının sözlerine uyarak kendimize farz biliyoruz. İşte bundan dolayı onlara taklit ediyoruz. Çünkü İmamlarımız onlara uymayı bize emretmektedir. İmam Mehdi (a.f) bir sözünde şöyle buyurmaktadır:
                              “Vuku bulan olaylarda, bizim hadislerimizi rivayet eden müçtehitlere müracaat ediniz; zira onlar benim sizlere olan hüccetimdir ve ben de Allah’ın onlara olan hüccetiyim.”
                              [Kemal’ud-Din, c. 2, s. 484]

                              [quote author=Mekteb-i Mülkiye link=topic=4138.msg53947#msg53947 date=1253548070]
                              sizin zaten daha önceki bi yazışmada allahın ayetine rağmen nasıl körü körüne bir hadisin peşinden gidip allahın ayetini hiçe saymanızada şahit oldum.malesef hadislere olan bağlılığınız kurana olan bağlılığınızı koymuş geçmiş.allah halbuki kuranı koruyacağını söylerken hadislerden böyle bahsetmemiş. bugün milyonlarca sahte hadis dolaşıyo piyasada. [/quote]

                              Arkadaş, siz her halde karıştırdınız. Ben öyle bir söz söylemiş değilim. Yasin suresinin 12. Ayetini kastediyorsunuz. Ayetin orijinalinde “İmam-ı mubin” geçiyor. Bazı arkadaşlar bir hadise dayanarak buradaki imamdan kasıt, Hz. Ali’dir demişlerdi. Ama ben böyle bir söz söylemiş değilim. Hatta Kızılbaşla tartışırken o bu ayeti naklettiğinde bunun böyle olmadığını kanıtlamaya çalıştım. Yani söz konusu ayette İmamdan kasıt, levh-i mahfuzdur. Şia’nın büyük âlimleri de böyle tefsir ederler. Ama onlar senin gibi hemen kalkıp o hadis uydurmadır, sahtedir dememişler.
                              Ali b. İbrahim tefsirinde, İbn-i Abbas’tan, o da Emir’ul-Müminin Hz. Ali’den şöyle buyurduğu nakledilmektedir: “Allah’a andolsun ki, hakla batılı birbirinden ayıracak olan İmam-ı mubin benim. Bu ilmi Resulullah’tan miras olarak aldım ve öğrendim.”
                              (Nur’us-Seqaleyn, c.4s.379; Tefsir-i Numune, c.18, s.336)
                              Yine uzun bir hadiste şöyle geçer:
                              Emirul müminin Ali (a.s) Resulullah’a (s.a.a) doğru geldiğinde, Resulullah’ın gözü ona ilişince şöyle buyurdular: “İmam-ı mübin işte bu şahıstır. O, Allah Teala’nın bütün ilimleri onda sayıp koruduğu bir İmamdır.”
                              (Meanil Ahbar, Saduk, s. 95, İma-ı mubin manası babı. Tefsir-i Numune, c.18, s.336)

                              Bu çeşit rivayetlerin, “İmam-ı mubin”in levh-i mahfuz olmasıyla bir çelişkisi yoktur. Zira Hz. Peygamber’in tertemiz kalbi ilk derecede ve O’nun halifesi olan Hz. Ali’nin geniş kalbi de ikinci derecede levh-i mahfuzu aksettiren birer aynadırlar. Levh-i mahfuzda olanın büyük bir kısmı Allah tarafından O’na ilham olmaktadır. Böylece onlar levh-i mahfuzdan birer numunedirler. Binaenaleyh, İmam-ı mubin’i Hz. Ali’ye tefsir etmek tuhaf bir söz değildir. Çünkü bu, asılından alınmış olan bir ferdir ve o kökten olan bir daldır.
                              Üstelik, kamil insanın vücudu, büyük alemi kendisinde hulasa eden küçük bir alemdir. Nitekim Hz. Ali (a.s) şöyle buyurmaktadır:
                              “e tez’umu inneke cirmun sağir ve fiyke intavel alemul ekber.”
                              “Sen küçük bir cisim olduğunu mu sanıyorsun oysa büyük bir alem sende dürülmüştür.”
                              Yine biliyoruz ki, varlık alemi, bir açıdan Allah’ın ilminin sayfası ve levh-i mahfuzdur.
                              Velhasıl; İmam-ı mübinden kasıt levh-i mahfuzdur, söz konusu rivayetler de buna uyarlanabilir. Ama bu rivayetlere uyduruk ve sahte demek haddi aşmak olur.

                              [quote author=Mekteb-i Mülkiye link=topic=4138.msg53947#msg53947 date=1253548070]
                              usuli kafide sahih olmayan hadis olduğunu tüm alimleriniz kabul ediyo. siz bunu ifade etmekle kuleyninin alimliğine hakaretmi etmiş oluyosunuz? siz neden onları inkar ediyosunuz? kuleyniden dahamı alimsiniz? siz inkar edebilirsiniz ama bi başkası sizin sahih dediğinize sahih diyecek bu nasıl bağnazlıktır. [/quote]

                              Biz kim oluyoruz da onları inkâr edelim. Senedi zayıftır diyebiliriz ama inkâr etmek bizim haddimizde değildir. Sahte, efsane dediğin hadisleri belki sen anlamıyorsun, ehline verirsen o sahte dediğin hadisleri açıklar o zaman sahte olmadığını öğrenmiş olursun. Sizin sorununuz ehli olmadığınız konulara burnunuzu sokmaktır. Bu işleri lütfen ehline bırakalım.

                              [quote author=Mekteb-i Mülkiye link=topic=4138.msg53947#msg53947 date=1253548070]
                              bu açıdan sizin ya da alimlerinizin uydurduğu efsanevi hadisleri safsataları kabul etmem sözkonusu değildir. bektaşilerle aranızda çok ince bir çizgi var bi onlar sizin tarafınıza kayıyo bi siz onların tarafına kayıyosunuz.e zaten şeriatı inkar edenleri ali muhammedden üstündür diyenleri kardeş ilan etmeniz onların müslüman olduğunu söylemenizde uçuruma kolkola sürüklendiğinizi gösterir. [/quote]

                              Sen kimsin ki hadis hakkında görüş belirtiyor ve utanmadan da “sizin veya alimlerinizin uydurduğu efsanevi safsatalar” diyerek küstahlıkta bulunuyorsun. Biraz kendine gel, gerçekten haddini aşıyorsun, açıkça hakarette bulunuyorsun. Hiçbir delil öne sürmeden değerlerimize ve âlimlerimize açıkça hakaret ediyor ve saygısızlık yapıyorsun.

                              [quote author=Mekteb-i Mülkiye link=topic=4138.msg53947#msg53947 date=1253548070]
                              hamd olsun ben bunlardan uzağım. bunlardan uzak olmam sizin dininize olan imanımın zayıflığını gösteriyo ise burada yanılmışsınız aksine zayıflık değil sizin dininizi inkar ediyorum. [/quote]

                              Sen bunlardan değil birçok şeyden uzaksın, mahrumsun. Anlamadığın ve bu gidişle de anlayamayacağın konularda haddini aşman ve her şeye uyduruk efsane demen, âlimlere, müçtehitlere, hadislere saldırman senin iman ve takvanın ne derecede olduğunu zaten gösteriyor. Hadislerde geçer: “el-muminu mulcem” ama sizde böyle bir sıfat göremiyorum ne yazık ki.
                              Allah sonunuzu hayır etsin
                              "Haksızlık edenler, hangi dönüşe (hangi akibete) döndürüleceklerini yakında bileceklerdir." (Şuara 227)

                              Yorum


                                #90
                                Ynt: Alevilik Nasıl Doğdu ?

                                [quote author=Murtazaali link=topic=4138.msg53951#msg53951 date=1253550785]
                                Eğer bilmiyorsanız Zikir Ehline sorun. Nahl -43

                                Her bilmeyen bilmediğini veya aklının kaldırmadığını reddeder ise vay bu dinin haline. Zikir Ehline Müracaat etmemek, kimilerini, Aleviler içinde bazılarının yazdığı, naklettiği, saçma sapan Masallara muhtaç eder. Kimilerini ise Dini, İnancı kafasına, Ayet ve Hadisleri kendi kafasına uydurmaya mecbur eder.

                                Sayın Fahrettin Hocam yukarıda alıntıladığım Hadislerin içinde sadece, Miraç Bahsini ve bu bahiste geçen SES hadisesi ile ilgili elinizde şerh falan var mı? Eğer var ise buraya ekleyebilir misiniz?

                                [/quote]

                                Değerli kardeşim, o konuyla ilgili elimde şu an bir şerh yoktur ama araştırırım, bulursam sizlerle paylaşırım inşaAlah. Eğer zikir ehline sorsaydılar, ilim kapısına gelseydiler ve Nuh'un gemisi mesabesinde olan tertemiz Ehlibeyt İmamlarına yönelseydiler, birçok sorunlar kendiliğinden hallolurdu ama maalesef Ehlibeytin kapısını çalmadıkları ve kendi kafalarına göre fetva verdikleri için milleti saptırmaktan başka bir iş yapmıyorlar. Ehlibeytin adını kullanarak mektebe ve İslam'a darbe vuranlar da maalesef türkiyemizde az değildir. Yaradan yar ve yardımcımız olsun.
                                "Haksızlık edenler, hangi dönüşe (hangi akibete) döndürüleceklerini yakında bileceklerdir." (Şuara 227)

                                Yorum

                                YUKARI ÇIK
                                Çalışıyor...
                                X