Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

HALİFE EBU BEKİR VE YANDAŞLARININ TE’VİL VE İÇTİHATLARI

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    #31
    Ynt: NASS KARŞISINDA İÇTİHAT

    MÜŞRİKLERİN EBU BEKİR VE ÖMER TARAFINDAN TASDİK EDİLMESİ

    Ebu Bekir ve Ömer’in açık nass karşısında yaptıkları içtihattan birisi de, bir grup müşrikin meydana gelen bir olaydan ötürü Peygamber (s.a.a)’in huzuruna vardıkları zaman yaptıkları içtihattır. Peygamber (s.a.a) o müşrikleri Ebu Bekir’le Ömer’in yanına gönderdi. Onlar mazeret isteyeceklerine (onları reddedeceklerine), müşriklere aracı ve şefaatçi olmaya çalıştılar.

    Mevzu şudur: Müşriklerden birkaç kişi Peygamber (s.a.a)’in huzuruna gelerek şöyle dediler
    : Ey Muhammed! Biz sizin komşularınızdan ve antlaşma yaptığınız kimselerdeniz. “Kölelerimizden birkaçı, senin dinini kabul ettiklerinden veya ilahi hükümleri öğrenmekten dolayı değil sadece işten kaçmak için sana sığınmışlardır. Bu yüzden onları geri çevirmeniz için yanınıza geldik.” Peygamber (s.a.a), kendisine sığınan müşrikleri dinlerinden çıkarırlar diye onların isteğini kabul etmedi.

    Buna rağmen onların bu istediğini kendisi şahsen reddetmek istemedi. Bundan dolayı Ebu Bekir’e hitaben şöyle buyurdu:

    “Ey Ebu Bekir! Sen ne dersin?” Peygamber (s.a.a) Ebu Bekir’in müşriklerin bu isteğini reddedeceğini bekliyordu. Ama Ebu Bekir şöyle dedi:

    “Ya Resulellah! Onlar doğru söylüyorlar!” Peygamber (s.a.a) oldukça sinirlendi. Zira onun cevabı Allah ve Resulünün isteği ile çelişmekteydi.

    Daha sonra onların isteğini reddedeceğini beklediği Ömer’e: “Ey Ömer! Senin görüşün nedir?” diye sordu. Ömer de: “Ya Resulellah! Onalar doğru söylüyorlar! Bunlar bizim komşularınız ve antlaşma yaptığınız kimselerdir!” dedi. Peygamber (s.a.a)’in bu sözü duymakla yüzünün rengi değişti.


    Ahmed b. Hanbel bu hadisi, Hz. Ali (a.s)’dan “Müsned” adlı kitabının c. 1, s. 155’inde nakletmiştir. Nesai de “el-Hasais’ul-Aleviye” adlı kitabının 11. sayfasında bu hadisi nakletmiştir. Bu hadisin devamı Nesai’nin kitabında şöyledir: “Burada Peygamber (s.a.a) şöyle buyurdu: “Ey Kureyş topluluğu! Allah’a yeminler olsun ki, Allah aranızdan birini seçecek ve o da Allah’ın dinin ilerlemesi için sizinle savaşacaktır.”

    Ebu Bekir: “Ya Resulellah! O adam ben miyim?”

    Resulullah (s.a.a): “Hayır!”

    Ömer: “Ya Resulellah! O adam ben miyim?”

    Resulullah (s.a.a): “Hayır! O, ayakkabıyı tamir edendir.”

    O esnada Hz. Ali (a.s) Hz. Peygamber (s.a.a)’in vermiş olduğu ayakkabıyı tamir etmekle meşguldü.”

    Yorum


      #32
      Ynt: HALİFE EBU BEKİR VE YANDAŞLARININ TE’VİL VE İÇTİHATLARI
      TAMAM ANLAŞILDI. SİZİNKİ BURAYA KADARMIŞT. UYARILARIMIZI DİKKATE ALMADINIZ. BU FORUM CİDDİ BİR FORUMDUR. BABANIZIN TARLASI DEĞİLDİR. SİZİN YAPTIĞINIZ CEHALET VE KORKAKLIKTIR. DELİLLERİMİZDEN KORKTUĞUNUZ BESBELLİ. BUNDAN DOLAYI UZUN UZUN KOPİLER YAPIP ÇEKİLİYORSUNUZ. FORUMA YASAKLANDINIZ.
      MUFAZZAL
      En son Qom_u_ask tarafından düzenlendi; 04.08.2020, 21:22.

      Yorum


        #33
        Ynt: NASS KARŞISINDA İÇTİHAT

        [quote author=Mufazzal link=topic=2826.msg15199#msg15199 date=1239267304]
        PEYGAMBER (S.A.A)’İN KIZININ MÜLKÜ OLAN FEDEĞİN GASBEDİLMESİ

        ........

        Ebu Bekir Hz. Resulullah’ın kızını en iyi tanıyanlardan ve davasında yüzde yüz haklı olduğunu bilen şahıslardan idi. Ali Faruki’nin de (Ali Faruki Bağdat’ın ileri gelmiş alimlerinden ve Bağdat’ın batı medresesinin üstatlarındandır) söylediği gibi aslında mesele başka bir şeydi. Ali Faruki, İbn-i Ebi’l-Hadid Mutezili’nin üstatlarından birisidir.

        Bir gün İbn-i Ebi’l-Hadid ondan şöyle sordu: Hz. Fatıma Fedek davasında doğru sözlü müydü?

        Ali Faruki: Evet.

        İbn-i Ebi’l-Hadid: Peki eğer doğru sözlü idiyse, neden Ebu Bekir Fedek’i ona geri vermedi?

        Ali Faruki: Tebessüm ederek her yönüyle ilgi çekici bir cevap verdi: Eğer o gün Ebu Bekir Hz. Fatıma’nın iddiasını kabul ederek şahit istemeksizin Fedek’i verecek olsaydı, Fatıma ertesi gün geri dönerek hilafetin kocası Ali’ye ait olduğunu söyleyecek ve Ebu Bekir’i oturduğu makamdan indirecekti! Ebu Bekir de hiçbir özür getiremezdi. Zira Ebu Bekir Fatıma’nın söylediği her şeyde doğru sözlü olduğunu ve şahide gerek olmadığını önceden kabul etmiştir.


        ........


        [/quote]




        Çok ağır bir tespit.
        Bu Ali Faruki (Ali bin Elfan) tam olarak hangi tarihte yaşamış ?
        Mutezile Mezhebi Alimi midir ?
        İbn Ebil Hadid 1190-1258 yılları arasında yaşamış.
        Ali Faruki, Onun hocalarından biri olduğuna göre bu tarihlere yakın bir zamanda yaşamış olması gerekir.
        En son Qom_u_ask tarafından düzenlendi; 04.08.2020, 21:23.
        http://www.youtube.com/user/TarihinTozu/videos https://vimeo.com/user12861987/videos

        Yorum

        YUKARI ÇIK
        Çalışıyor...
        X