Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Ofli Hoca - Yıldızlarda Namaz :))))

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    Ofli Hoca - Yıldızlarda Namaz :))))

    .. İyi dinle lafumi, aramızda bazi kenduni akilli sananlar var. Deyi ki bu kendini âlim sanan cahil
    heruf: "hoca efendi, şimdi kuzey kutbunda namazi nasul kilacuk? Hani, orda geceler buranun geceleri
    gibi degildur, lafun geluşu, farzumuhal, senede olir bir tek yatsi namazi." Namaz kumaya gönli yok,
    kaçacak deluk arayi. Senede bir tek yatsi namazi benum de işime gelir, herkesun de işine gelur. Ama
    sayun cemaat, İslam'un işine gelmez. Dedum ki bu akli evvele, hoca efendi fetva verdu, hadi git
    kuzey kutbuna, olsin, hadi bir vakit kil, kilacaksan. Bir kere yatsi kilacaksun, lakün bir kere de akşam
    yemegu yiyeceksun, işine gelürse.
    Bu uşagun namaz kilmaya gönli yoktir, ha bule adamlari karşunuza alup konuşmak hatadir. Kibleyi
    de kariştiriymiş ha bu uşak. Dedum ki, sen ha bule bizim tarafa, aşagiya dogru yüzünü dön de kil.
    Demez mi bana, tamam hoca efendi, yüzümü aşagiya döndüm kildim, peki Ay'da kilarsam nereye
    dönecum yüzümü. Bak göriy misin akilliyi. Bir vakut namaz kilmamak için, ha bu Trabzon'da
    karisini, uşagunu, tarlasini birakti kuzey kutbuna kaçay, yine de merami yok, kalkti aya kaçay.
    Nedur la derdun, kilacagun bir vakut namaz. Şimdi ben ha bu akulluya, pusulayla, taruflerle gitsem,
    bak uşagum, yolin aya düşerse ha bule namaz kilacasun desem, bilurim akilliyi, bu sefer de diyecek
    ki, hoca efendi peki, yildizlarda nasil kilunur?
    Kilmaya niyeti olmayanda laf çok. La kardaşum, haçan kilmayacasun ha bu namazi, hoca efenduyi
    yildizlara kadar peşunden niye koştiriysin? Bir vakit namaz kilacak, yildizlara kadar kaçay. Ula bir
    Allah'ın akillisi sen misun? Kizdirma benu, saga sola kaçma uşagum, kaçma, ananin tövbe estagfurullah, ha bu mübarek gün, ananin donina girsen de kilacasun ha bu namazi. Ne kaçaysin. Kilmayacasan kilmayrim de, hoca efendunun agzini şu mübarek gün niye bozaysin.
    Gülmeyin cemaat, böyle temsuller her gün olayi, güya Müslümanların aklini kariştiracaklar.


    #2
    Ynt: Ofli Hoca - Yıldızlarda Namaz )))

    Hehe. Bazı yerlerdeki benzetmeleri çok güzeldi
    "Biz aşkı neynevada öğrendik hani o ihanet diyarında zulme meydan okuyarak baş kaldıran kızıl güllerle."

    Yorum


      #3
      Ynt: Ofli Hoca - Yıldızlarda Namaz )))

      " .. Bir lafum daha vardur ki, müftüye taahhütlü yetuştururler, gazatalara bakaysin, Koca
      Amerika'mın kafüri otirmiş aglay, bir kiyamet gidiy, ne oliy, ha bu kadar ............ yirtacak, dinle ne
      oliy fikrun aculsün, bu kafirlerden iki kişi İsrail'un ha u taraflarda kaçirilmiş, iki kişi kafurdur bunlar
      kafır, iki kişi için bütün gazatalar, televizyonlar anlatiy de anlatiy... İki kişinin lafumi olur
      diyeceksunuz, ben de oni diyrim, iki kişinin lafı mi olir?
      Peki sorayrim size, geçen yıl hac yolundaki otobüslerde kaç haci ölmüştür, 60 haci, her yil böyle.
      Niye ölüy bu Müslümanlar, otobüslerin havalandirmasi yokmiş. Gazatalarin en dipköşecagızmda
      yazay, 60 kişi ölmüştir. Soraylar Başkana, (Diyanet İşleri Başkanı) "Nedur bu durumlar Başkan?"
      Başkanun keyfı yeründe, "Bir şanssuzluk!" Ey Başkan, hangüsi şanssuzluk, havalandirma mi, yoksa
      senun Başkan olman mi, sen ha bu Müslümanlarla başa çikamadin da, hepsuni teker teker haci yapacum diye çöllerde mi bogaysin, bilmiy misin havalandirmali otobüs nasil olir, başinin üstünde
      delukler vardur, bir de dügmesi, ha uni da bilmiy misin Başkan, o otobüsleri kim kiralay, parasini
      kim veriy, nedur derdun başkan, açukla bu işun ayrinti-sini, işun gücün yok, milletun kafasuna kilçik
      sokarsin, denuze girilirse oruç bozilir mi, yok bozilmaz mi, Müslümanlarun bütün dertleruni çözdün
      de bu işin şimdi deniz tarafi mi kaldi, la uşagum ne orici, ne bozilmasi, millet denuze girmeden
      otobüslerde çöllerde bogiliy, ha bu lafa cevabun nedir Başkan, millet burada boguliy, karada, ha bu
      başkanlugu bilmiysen, bilmiyrim de, bir bilen çikar herhal...
      Ey cemaat, hac yolinda ölen bu Müslümanlarun sahipleri yok midir, çoluklari, ço-cuklari, kadunlari
      bir şey demez mi?
      Demezler cemaat, niye demezler, dinle, birincusi, ne de olsa hac yolinda ölmüştir, yari yariya
      şehutluk mertebesudur, haşa kim bir şey diyebilir Allah'un hikmetine...
      İkincisi de dogrisidir, çünkü benum fikrumdur, haca giden Müslüman hali vakti yerunde adamdur,
      ee ne diysin hoca, yani hacının vardur mali mülkü, çocuklar bekler ki haci babamiz Allah'a selamet
      olsa da malin üstüne otursak. Nasil beklerler hem de, tavuk kümesinin kapusunda bekleyen çakal
      gibi beklerler.
      Diyeceksunuz ki, ee Ofli Hoca, eskiden otobüs de yokti, yokti ama Müslümanlar devenin
      havalandirma diye bir durumi da yokti, doldurursun kümes gibi adamları otobüse, asarsun
      bayraklaru, korna çala çala gidersün, nereye, hava gidersün, bu iş beni sarmay uşaklar, deveylen de
      bir daha koca çölleri gözim kesmiy ama, otobüslen hiç kesmiy...
      Hoca efendi bir kere haca gitmiş, Allah'un emrunu yerune geturmuştur. Lakün ikin-cusu dünya
      üstüme gelse gitmem, tövbe, gitmem, hoca efendi bütün rezullugu ha bu gözlerle görmüştür, ne
      diyrim size Müslümanlar, büyük abdestun gelur gidecek yer yok, ha bu kutsal topraklar bizim
      findukluga benzemez, nereye yapacuk ula, bir cevap ver, ey cemaat nereye yapacuk. Getürdüler bir
      tencere, şaşirdim kaldim. Ha bu tencereye mi dedum, yol yok ha bu tencereye. Rezulluk ki ne
      rezulluk, düşündüm ki ey Ofli! Senun adun biraz da delu hoca olur, tencere tencere ne yapalum,
      sulari kutulara koydun götürdin, helayi da sirtinda getüremezsün ya, ne yapalum, çare yok, peku
      uşağum muhtar efendunun üç dönümlük camiş gibi karisi, o da mı ha bu tencereye, ne rezullukler
      ne rezullukler, oturduk tencereye olduk haci... La kardaşum ne hacisi, bizim ki kepazelük, söyle bana
      cemaat, senun de aklun vardur...

      Yorum


        #4
        Ynt: Ofli Hoca - Yıldızlarda Namaz )))

        Son bir tane göndereyim de gideyim )) Adamın tespitlerine çok güldüm, paylaşmadan edemedim ))


        Bu Müslümanlarun işine benim aklim yetişmiy... Daha sübyan uşaklara yaz ayi geldi mi bizim Sari
        Müezzin ders verur. Cemaata da haber salaruk uşaklari gönderin Allah'un kitabini ögrensunler.
        Bir gün erken vakit camiye geldim, bizim Sari uşaklari başina toplamiş anlatiy: Böyle günah
        yaparsanuz yetmiş bin sene yanacaksunuz, böyle sevap yaparsanuz yetmiş bin huri gelecekmiş,
        bilmem kaç yüz tane Tugba Agaci, bunlari teker teker saya-yi. Dayanamadim, yeter kardaşum dedim,
        yetmiş bin huriyi hamsi gibi kasaya dizsen üç kamyon almaz, uşagım birazcuk dikkatli ol, ha bu
        uşaklara Müslümanluk mu ögretecesun, yoksa amcan Topal Haydar gibi toptanci tüccar mi
        yapacasun, nedur yetmiş binden aşagi düşmeysin, kurban oldugum Allah işin gücüni birakti da sana
        yetmiş bin kişilik huriler ordusu mi hazirlay, bir tane topal kariyla ha bu hayati nasil yaşadun ula,
        insanda birazcuk kanaat olacak, kanaat etmesini bilmeyen ha bule sayulari kariştirir.
        Ne zaman gelsem ha bu camiye şadirvanin yanunda güya abdest alayi, oturmiş, gelenle geçenle
        konişiy, ayak parmacuklarini ovalay, ula uşagum, halilarin üstü tozdan yosun tutmuş, bir kere de
        eline süpürge al, şu Allah'ın evini bir temizle, gel birlikte yapalum, yok, üsteluk utanmaz, bir huri
        neyine yetmez senin, yetmiş bin huriyle içten içe pazarluk yapay, karşidan gören de der ki ne
        mülayim adam, bu ne demektir, ula insan dua ederken der ki, cennetin bir köşesinde bir hasurcugun
        bir kenarunda şöyle çömelecek kadar bir yer bana yeter, demiyor da, yetmiş bin huri, bilmem kaç bin
        gilmanin peşinde bizim sari, ula sari, ezana bütün camilerden sonra başlarsin, bütün camilerden önce
        bitirirsin, ama şadirvanin önünde ayaklarini kaşimaya başladin mi koniş da koniş, demek yetmiş bin
        huri, kurban oldugum Allah işini bilir, sana orada yetmiş bini de topal hurileri verecek ki, benim de
        yüregim serinlesin.
        Ey Müslüman! Lafımi iyi dinle, sakın ola ki bizim sari Müezzin gibi, Allah'un kitabuni toplamayla
        çikarmayla uşagunuza ögretmeyin, deyün ki uşaklariniza, top isteyene top verecek, araba isteyene
        araba, gerisine karişmayun, daha yaşi ermemiş uşacuklarin aklina da sakin ola ki hurileri sokmayın,
        çocuk aklidir döner der ki, bubacugum huri dedugun nedur, kime benzer, o zaman ne cevap verir, ne
        ..... yersün? Bu hatalari biz de yaptuk gençlugumuzda, aklima geldukçe gülerim, namazi bile fesata
        sokmuşumdur bizim hanumun ha bu lafuna. Benüm kiz çocugum daha beş yaşindadur, kucaguma
        almiş seviyrim oni, ha bu bizim Sari müezzin gibi cahil zamanlarumuzun cahul laflarini ediyrim,
        bizim hanum sinirli sinirli uşagu kucagumdan aidi, "dinleme babani kizim, orasi bizim cennetumuz
        deguldur, orasi babanin cennetidir, birak ta kendi kendine eglensün..." gene de gülerim bu lafa, şimdi
        sana sorayrim Sari, senin niyetini anladuk, yetmiş binden aşagu düşmeyeceksün, bir de hanumuna
        soralim, onin gönlünde acaba kaç yüz bin var?

        Yorum


          #5
          Ynt: Ofli Hoca - Yıldızlarda Namaz )))

          Hahah
          Gelince varsa devam et lütfen. Güzel anlatayi hoca
          "Biz aşkı neynevada öğrendik hani o ihanet diyarında zulme meydan okuyarak baş kaldıran kızıl güllerle."

          Yorum


            #6
            Ynt: Ofli Hoca - Yıldızlarda Namaz )))

            Ahlak ile ilgili bir öyküsünü daha yazayım o halde Ofli Hocanın.


            Geçenlerde eşraftan Cemal efendi beni ziyaret etti. Hoca efendi dedi, "bizim Deli Asiye'yi tanirsin, bu
            kızcagız köyün orta yerinde üstü başı açık gezer, günün hangi vakti finduklukdadir bilenimiz yoktur,
            kahvenin önünden geçti mi bütün bıyıgı terlememiş gençler iç geçirip Deli Asiye'nin peşinden bakar."

            "Ee Cemal efendi, sonra",

            "sonrasi hoca efendi bakarsın gençlerden biriyle başimiza bir iş geçer, testi
            kırılmadan bu işin hal çaresine baksak..."

            "Eee Cemal efendi nedir bunun çaresi,"

            "çaresi hoca efendi,
            jandarma bunları toplayip Bakırköy'e yolluyormuş, şu bizim köyden gitsin de başimizi belaya
            sokmadan hayirlisiyla, nereye giderse gitsin."


            Cemal efendinin derdi bu. Allah'un bir hikmetdir diye yolladigi zavallicik deliyi köyden atacak. Niye
            Cemal efendi, Deli Asiye'nin üstü başi açikmış, gençlerin niyetini bozaymiş... E ne yapacuk, deliyi
            kovacuk, deliyi kovacuk... Çözüm bu. Ey müminler, lafumu iyi dinleyin, bu niyet nasil niyettir ki, bir
            Deli Asiye kahvenin önünden geçmeyle bu niyet bozulur.
            Ha bu Deli Asiye'yi evimize alsak, üstünü başuni giydirsek demiy de, deliyi köyden kovalum. Bu
            deliyi köyden kovmasina kovariz, ama Allah'ın işi belli olur mu, yollar başka deliler. Ha bu
            memlekette deli mi araysin.
            Sayun cemaat aklunuzu başunuza alun, Allah'un mazlum, garip delilerini köyden, şehirden kovarak
            bu iş düzelmez. Bir deli senin ahlakunu namusuni bozacaksa senin ahlakunun içine ............ Ey Cemal efendi, gör namusumuz, ahlagumuz ne hale geldi, üstü başu açuk bir deli bozayi
            oni. Millet işini gücünü bırakmış, kovmanin fetvasini gelmiş Ofli Hoca'dan alacaklar, olacak iş mi
            cemaat, bana sorarsan, ben bu köyden Cemal efendiyi kovarim, derum ki, çek git ula, ne zaman ha bu
            niyetini temizlersen o zaman gelürsin.

            Yorum

            YUKARI ÇIK
            Çalışıyor...
            X