Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Ramazan ve Hakikatler

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    Ramazan ve Hakikatler

    Allah'ın Selamı üzerinize olsun...

    Kur'an-ı Kerimde, oruç Bakara Suresi ayet 184-85 ile farz kılındı. Lakin Orucun kaç gün olduğu konusunda Kur'an da tam bir netlik olduğu söylenemez.

    İlgili ayeti incelediğimizde sanırım bu daha netlik kazancaktır.

    BAKARA SURESİ, 285 .

    2:185 “Şehr-i ramazan”; insanlara kılavuz olan, iyi-kötü ayrımıyla hidayetten kanıtlar getiren Kur'an, onda indirilmiştir. O halde kim EŞ-ŞEHR'E TANIK OLURSA onu oruçlu geçirsin. Hasta olan veya yolculuk halinde bulunan, tutamadığı gün sayısınca başka günlerde tutsun. Allah sizin için kolaylık ister; O sizin için zorluk istemez. Tutulmamış olan günleri tamamlamanızı, sizi doğru yola kılavuzladığı için Allah'ı yüceltmenizi ister. Ve sizin şükretmeniz umulmaktadır.



    1- Evvela ayetten de anlaşılacağı üzere oruç, Kur'an'ın inmesi nedeniyle oruç tutulmakta, ve Ayet bize Kur'an'ın indiği zamanı anlatmakta, ve bu zaman diliminde oruç tutmamazı istemektedir.

    2- Peki Kur'an ne zaman inmiştir? “Şehr-i ramazan” ne demektir? bir ay ismi midir? "ŞEHR" nedir? "RAMAZAN" nedir?

    3- Klasik (Eski) Arapça Sözlüklerinden olan "şehr" kelimenin etimolojisi incelendiğinde, aynı kökten gelen “ EŞHERAT” sözcüğü... Hamileliği ilerlemiş bir kadını anlatmak için kullanılır.... “ŞEHİRET” kelimesi de benzer şekilde geniş ve kilolu bir kadını anlatmak için kullanılır....YANİ gerek kelimenin kendi ve gerekse aynı kökten gelen keliemelerin tüm etimolojik anlamları incelendiğinde “GENİŞ OLAN”.... “ GÖZE ÇARPAN”anlamı ve manası ön plana çıkmaktadır...

    4-Peki geniş olan...Göze çarpan , ayet dikkete alındığında ne anlama gelir? Ayet Kur'an'ın indiği zamanı anlatmaktadır... Araplarda zaman ayın konumuna göre belirlendiğine göre... Burada ayın dolanay konumuna dikkat çekilmiştir...

    5- şimdi Birde "RAMAZAN" kelimesini inceleyelim: Razaman kelimesi bu manada bir sıfat olup “YAKAN KAVURAN” anlamlarına gelir. dahası hicri takvimin düzenlenmesi halife Ömer zamanında yapılmıştır. yani hangi ayların hangi günleri kapsayacağı hatta bir kısım ay isimleri dahi ömer zamanında meydana getirildiğini biliyoruz.

    6- ilgili Ayet Kur'anın indiği anı tasvir ettiği dikkate alındığında , ŞEHR-İ RAMAZAN KELİMESİ, ramazan ayını değil, Kur'anın indiği anı yani "...YAKAN, Kavuran Günün dolunay vakti" olarak tercüme etmek ve manalandırmak daha doğru olacaktır.



    Peki Bakara suresi 285'te Fraz olunan oruç kaç gündür? Bakara suresi 184. ayette orucun kaç gün olduğu konusunda, su ifade yer alır:

    "...Sayılı günlerde olmak üzere . Sizden her kim hasta yahut yolcu olursa diğer günlerde kaza eder. oruç tutmaya güçleri yetmeyenlere bir fakir doyumu kadar fidye gerekir. Bununla beraber kim gönüllü olarak hayır yaparsa, bu kendisi için daha iyidir. Eğer bilirseniz oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır...." Bakara 184


    1- Ayetin orjinalinde gecen.. "Eyyamen Me'dudat= sayılı gün " kelimesi neyi ifade eder? kac gündür? 3 gün müdür? 30 gün müdür? 300 gün müdür? Bununla ilgili Kur'an-ı Kerim'de ilgili ayette kesin bir ifade yer almaz ...

    2- Ramazan ve sehr kelimeleri ay ismi olmadığına göre, Kur'anın indiği anın tasviri yani yakan kavuran günün dolunay vakti olduğuna göre, bu durumda ne RAMAZAN isminde oruç vardır. nede bu oruç 30 gündür. Kur2anın indiği anın dolunay vakti kaç gün ise oruç süreside o kadardır.

    3- Kur'an'da "sayılı gün" tabirinin geçtiği ayetler dikkate alındığında Orucun esasında Alevi-Bektaşilerin tutuğu gibi 3 gün olması kuvvetle ihtimaldir. Bakınız:

    "... Allah'ı sayılı günlerde anın: Kim hemen iki gün içinde işini bitirirse ona günah yoktur. Kim de bunu geciktirir-ertelerse, sakınıp korunduğu takdirde ona da günah yoktur. Allah'tan sakının ve bilin ki, siz O'nun huzurunda haşredileceksiniz..." (Bakara Suresi 203)

    Görüldüğü üzre Yüce Allah Kur'anın içindeki bir tabiri bir başka ayet içinde açıklayandır. Bize yol gösterendir.



    Tüm Bu bilgiler ışığında ilgili ayeti tam ve doğru olarak şu şekilde tercüme edilebilir:


    2:185 "...YAKAN, Kavuran Günün dolunay vakti; insanlara kılavuz olan, iyi-kötü ayrımıyla hidayetten kanıtlar getiren Kur'an... İşte o vakit indirilmiştir. O halde kim dolunaya TANIK OLURSA onu oruçlu geçirsin.... Hasta olan veya yolculuk halinde bulunan, tutamadığı gün sayısınca başka günlerde tutsun. Allah sizin için kolaylık ister; O sizin için zorluk istemez. Tutulmamış olan günleri tamamlamanızı, sizi doğru yola kılavuzladığı için Allah'ı yüceltmenizi ister. Ve sizin şükretmeniz umulmaktadır...."


    Allah Eyvallah




    #2
    Ynt: Ramazan ve Hakikatler

    Merhaba Herat dost.

    1- Evvela ayetten de anlaşılacağı üzere oruç, Kur'an'ın inmesi nedeniyle oruç tutulmakta, ve Ayet bize Kur'an'ın indiği zamanı anlatmakta, ve bu zaman diliminde oruç tutmamazı istemektedir.

    ŞEHRU RAMAZÂN
    1.her hangi bir dolunay mıdır, özel bir dolunay mı?
    2.vakten sabit midir, oynak mı?
    3.sabitse hangi mevsimin içindedir?

    4.Şehru ramazânda bütün Kuran mı indirildi, belli bazı ayetler mi?
    5.Orucun 3 gün olduğunu Bakara 203'ten çıkarıyorsunuz. Oysa orda 2 gün ifadesi var - fe men teaccele fî yevmeyni. Açıklar mısınız.

    Benim de söyleyeceklerim var ama önce sizin cevaplarınızı öğrenmek isterim.

    Sevgi ile,
    Hasan Akçay

    Yorum


      #3
      Ynt: Ramazan ve Hakikatler

      konuyu titizlikle izliyorum

      Yorum


        #4
        Ynt: Ramazan ve Hakikatler

        622-629 yıllarına ait dolunaylar (Koyu kırmızılar: şehru ramazân, kırmızılar: eşhurul hurum, h: Haziran, t: Temmuz, a: Ağustos, e: Eylul, e: Ekim, k: Kasım, a: Aralık, o: Ocak, ş: Şubat, m: Mart, n: Nisan, m: Mayıs)

        (Dikkat edilirse
        altı çizik sürelerin her birinde 13 dolunay var,
        ötekilerde 12).……………………………. 3o622-1ş-3mar-1n-30n-30may

        1.28h-28t-26a-25e-25e-24k-23a-22o623-20ş-22m-20n-19m-18h
        2.17t-16a-14e-14e-12k-12a-11o624-10ş-10m-9n-8m-6h
        3.6t-4a-2e-2e-1k-30k-30a-29o625-28ş-29m-28n-27m
        4.25h-25t-23a-21e-21e-19k-19a-18o626-17ş-18m-17n-17m-15h
        5.14t-13a-11e-11e-9k-8a-7o627-6ş-7m-6n-6m-4h
        6.4t-2a-1e-30e-30e-28k-28a-26o628-25ş-25m-24n-23m
        7.22h-22t-20a-19e-18e-17k-16a-15o629-13ş-14m-13n-12m-11h

        ŞEHRU RAMAZÂN her hangi bir dolunay mıdır? Hayır, özeldir. Ötekilerden daha koyu bir renge sahip olduğu için kendisini kolayca belli eder ve bize iki olayı haber verir:

        1.Sıcak yaz dönemindeyiz
        1.Yasak dolunaylar başlamıştır.

        Bir sıcak dolunay ile ondan sonraki sıcak dolunay arasına SÜRE dersek, yukardaki dökümde görüldüğü üzere, 7 yılda 7 süre var.

        Süre 1, onüç dolunaydır ve
        28 Haziran 622’de başlayıp
        17 Temmuz 623’te sona ermiştir.

        Süre 2 ise, oniki dolunaydır;
        17 Temmuz 623’te başlayıp
        6 Temmuz 624’te sona ermiştir.

        Yıl mıdır bu?

        Hayır. Allah’ın ındinde geçerli olan güneş yılıdır, ki daima 365 küsur gün sürer. Oysa "süre"ler bazen 12 dolunaydır bazen 13. Eğer bu gerçek göz önüne alınsaydı Tevbe 36 doğru anlaşılırdı.

        Allah’ın ındinde dolunayların sayımı 12 dolunaydır – inne ıddeteş şuhûri indallâh isnâ aşere şehran…

        Açık ve net. IDDET sayım demek. Tıpkı nüfus sayımı gibi. Yani bir yerdeki nüfus sayımı başkadır nüfus sayısı başka. "Dolunayların sayısı 12 dolunaydır," diyen mevcut mealler kesinlikle yanlış. Doğru çeviri: Dolunayların sayımı 12 dolunaydır.

        Allah "Dolunayların sayımı 12 dolunaydır" derken bir süre tanımı yapıyor. Süre nedir?

        Sıcak dolunayla başlamak suretiyle dolunayları sayacaksınız. On ikincide "Tamam. Süre bu!" diyeceksiniz. "Süre"nin tanımı için dolunayların sayısı en az oniki olacak; o, şart. Onüç olması da Allah’ın gerçeği. Ama o şart değil. Sayı tamamına ermemiş olsa bile sayım on ikinci dolunayda yerine geliyor.

        Dolunayların sayımı on iki dolunaydır; bunların içinde dört yasaklar var – erba’ate eşhur

        Allah yasaları ve "yasaklar"ı vurguluyor. Önemli olan, insanların onlara uyması. İnsanlar yasağın ne zaman başlayıp ne zaman bittiği bilecek ki ona uyabilsin.

        "Dört yasaklar"a saygı göstereceksiniz; o dolunaylardaki avlanma yasağını delmiyeceksiniz.

        Sevgi ile,
        Hasan Akçay

        Yorum


          #5
          Ynt: Ramazan ve Hakikatler

          bu paylaşımlarda neden hadislere yer yok? ortada Resulullah'ın s.a.a sünneti ve ehlibeytin izahı olmadan her önüne gelen her ayetten "ben şöyle anlıyorum" derse ne olacak? ramazanla ilgili onca hadis varken yokmuş gibi davranmak niye?

          resulullah'ın s.a.a tavır ve sözlerinde bizim için bir örnek yokmudur? O s.a.a bizim gibi kendi heva ve hevesinden mi konuşurdu ki onun sözlerini haşa kaale almayalım? bu işin sonu O'nu s.a.a haşa "postacı" olarak görmeye gitmesin?
          KIYAMI UNUTTUK YA RAB! NAMAZI BATIL EYLEDİK.

          Yorum


            #6
            Ynt: Ramazan ve Hakikatler

            Merhaba sayın hatt-ı imam.

            Bu bölümde yazıp görüş bildirmeyi bıraktım çünkü yazılarım silindi. Ama size cevap vermemek suretiyle saygısızlık etmek te istemem. Kısaca cevabım:

            Allah'ın sözü üzerine söz söylenmesine razı değilim. Hadis bile olsa. O'nun söylediği ise şudur (Tevbe 36): ALLAH'IN INDİNDE AYLARIN "IDDET"İ 12'DİR - İnne "ıddet" eş-şuhûri ındellah isné aşere şehren.

            Allah'ın bu sözüne razı olmayanlar, örneğin istisnasız mevcut bütün meallerin sahipleri, Allah'ın burada BİR YILDAKİ KAMERÎ AYLARIN "SAYI"SI 12'DİR dediğini öne sürüyorlar. Oysa Allah'ın onayladığı YIL güneş yılıdır (12:47); ve 1 güneş yılında 12'den fazla KAMERÎ ay var. Yani Allah'a yalan söyletiyorlar.

            Matematik bu; görmezden gelinemez. Bir KAMERÎ ay = 29 gün 12 saat 44 dakika yani yaklaşık olarak 29.5 (yirmi dokuz buçuk) gün. Bir güneş yılı: yaklaşık olarak 365 gün. Bölün 365'i 29.5'a, 12.5 (on iki buçuk) gün çıkar. Allah'a böyle yalan söyletiyorlar.

            Açıklamak isterdim eğer yazılarım silinmeseydi.

            Sevgi ile,
            Hasan Akçay

            Yorum


              #7
              Ynt: Ramazan ve Hakikatler

              [quote author=Hasan Akçay link=topic=20078.msg127786#msg127786 date=1309320988]

              Allah'ın sözü üzerine söz söylenmesine razı değilim. Hadis bile olsa.
              [/quote]

              sayın Hasan Akçay;

              öncelikle cevap verdiğiniz teşekkür ederim. ama cevabınız ile bu sitede anlattıklarınız birbirine uymamakta ve çelişmektedir.

              örneğin yukarıdaki cevapta "Allah'ın c.c. sözünün üstüne söz söylenmesine karşıyım" diyorsunuz "bu hadis bile olsa" diyerek. ben başka bir soru sorayım hadislerin Allah'ın c.c. sözünün üstüne söz olduğu sonucunu neye dayanarak çıkardınız? eğer Allah'ın c.c. emirlerini başkalarına anlatmak izah etmek O'nun sözünün üstüne söz söylemekse sizin burada yaptığınız nedir? biz neden sizin sözünüzü kabul edelim de Resulullah s.a.a ve ehlibeyt'in a.s sözünü kabul etmeyelim?

              sizin sözünüzü onlardan değerli kılan ve uymamızı gerektiren herhangi bir ilahi buyruk varmıdır? oysa Resulullah'a ve ehlibeyte itaat ile ilgili ilahi buyurk vardır. üstelik Resulullah'ın kendi nefsinden konuşmayacağını, O'na uymadıkça , O'nu kendi nefislerimizden daha evla bilmedikçe iman etmiş olmayacağımızı, ehlibyetin masumiyetini, onları sevmenin farz olduğunu belirten onlarca ilahi buyruk vardır.

              [quote author=Hasan Akçay link=topic=20078.msg127786#msg127786 date=1309320988]

              Allah'ın bu sözüne razı olmayanlar, örneğin istisnasız mevcut bütün meallerin sahipleri, Allah'ın burada BİR YILDAKİ KAMERÎ AYLARIN "SAYI"SI 12'DİR dediğini öne sürüyorlar. Oysa Allah'ın onayladığı YIL güneş yılıdır (12:47); ve 1 güneş yılında 12'den fazla KAMERÎ ay var. Yani Allah'a yalan söyletiyorlar.

              [/quote]

              diğer konuda size sorduğum soruyu yine sorayım. 1400 küsur senedir gerek şiadan ve gerekse sünni ekolden gelen ve birçoğu arap olan ve arapça grameri çok çok iyi bilen onca alimin üzerinde ittifak ettiği (ihtilaflı bir konu olsa ve hadislerle sabit olmasa anlayacağım.) bir konuda neden sizin çevirinize güvenelim? onların farkına varmadığı, bilmediği hangi kaideyi biliyorsunuz? ilminizin kaynağı nedir ki bütün islam alimlerini bir anda Allah'a c.c. yalan atfetmekle suçlayabiliyorsunuz?
              KIYAMI UNUTTUK YA RAB! NAMAZI BATIL EYLEDİK.

              Yorum


                #8
                Ynt: Ramazan ve Hakikatler

                Sn Hasan Akçay,

                Allah katında geçerli yıl miladi değil hicri yıldır, 12;47yi nasıl güneş yılına delil olarak görüyorsunuz anlamadım? açıklarsanız sevineceğiz..

                oysa Allah katında kameri yılın geçerli olduğuna dair güçlü deliller var:

                " Harâm ayı geciktirme, ancak kâfirliği artırmadadır ki kâfir olanlar, bu sûretle doğru yoldan çıkarılmadadır; onlar, Allah'ın harâm ettiği ayların sayısını denk getirsinler de Allah'ın harâm ettiğini helâl etsinler diye harâm ayı bir yıl helâl sayarlar, bir yıl harâm sayarlar. Onların kötü işleri, kendilerine hoş görünmededir ve Allah, kâfir olan topluluğu doğru yola sevketmez." tevbe 37 ayeti bunlardan bir tanesidir.

                ayette haram aylardan söz ediyor Rabbimiz, haram aylarsa sadece kameri takvimde var bunların şemsi takvime göre belirlemek mümkün değildir.

                "Ayların sayısı, gerçekten de Allah katında on ikidir ve göklerle yeryüzünü yarattığı günden beri Allah'ın takdîrinde bu, böyledir. Onların dört tânesi harâm aylardır. Budur dosdoğru hesap. Artık bu harâm aylarda kendinize zulmetmeyin, fakat müşriklerin hepsiyle de savaşın, nitekim onların da topu sizinle savaşmadadır ve bilin ki Allah, şüphe yok ki çekinenlerle beraberdir." tevbe 36.

                bu ayette Allah katında ayların sayısından söz ediyor ve dünya kurulduktan bieri doğru hesabın buna göre olduğu açıkça belirtiliyor. burda da haram aylardan dört olduğunu da Allah onalıyorak bu takvimin kameri takvim olduğunu belirtiyor. siz bu açık delile rağmen görüşünüzü açıklarsınız umarız..

                velayet.com da hakaret içermeyen yazılar silinmez.. bu konuda iddialıyız. daha önce nice kardeşler yazılarının silindiğini iddia ettiler ama sonunda yönetim haklı çıktı ve yazılarının silinmediğini ortaya koydu.. eğer silinmişse bile sakın bunu üzerinize alınıp kendinize ait bir tavır olarak görmeyin öze muamale velayet.com'un yapacağı bir iş değildir, mutlaka teknik bir sorun vardır..

                silinmiş mesajlarınız var mı varsa nedeni nedir yönetimde araştıracağm inşaAllah..

                Yorum


                  #9
                  Ynt: Ramazan ve Hakikatler

                  [quote author=Hasan Akçay link=topic=20078.msg127786#msg127786 date=1309320988]
                  Merhaba sayın hatt-ı imam.

                  Bu bölümde yazıp görüş bildirmeyi bıraktım çünkü yazılarım silindi. Ama size cevap vermemek suretiyle saygısızlık etmek te istemem.

                  Açıklamak isterdim eğer yazılarım silinmeseydi.

                  Sevgi ile,
                  Hasan Akçay
                  [/quote]

                  Sayın Hasan Akçay,

                  Mesajlarınız silinmez, silindi ise bir nedeni vardır. Yönetimden hiç bir yetkili keyfi olsun diye yapmaz bunu. Sorumluluk bana aittir. Gereken inceleme yapılacaktır ve sonucu size yönetimden bir yetkili bildirecektir.



                  [quote author=Qom_u_aşk link=topic=20078.msg127838#msg127838 date=1309364006]
                  Sn Hasan Akçay,

                  velayet.com da hakaret içermeyen yazılar silinmez.. bu konuda iddialıyız. daha önce nice kardeşler yazılarının silindiğini iddia ettiler ama sonunda yönetim haklı çıktı ve yazılarının silinmediğini ortaya koydu.. eğer silinmişse bile sakın bunu üzerinize alınıp kendinize ait bir tavır olarak görmeyin öze muamale velayet.com'un yapacağı bir iş değildir, mutlaka teknik bir sorun vardır..

                  silinmiş mesajlarınız var mı varsa nedeni nedir yönetimde araştıracağm inşaAllah..
                  [/quote]

                  Üstadım inceleme işlemlerine ben başlıyorum sorumluluk bana aittir. inceleme sonucunu size yönetim üzerinden ve özelden bildireceğim.

                  Yorum


                    #10
                    Ynt: Ramazan ve Hakikatler

                    Sayın Hasan Akçay,

                    Veritabanında inceleme işlemini bitirdim. 2 adet mesajınız kayıp bu doğru. Kayıp mesajlarınızın nedeni 2 tanedir.

                    1 ) Sitemizin hostingini değiştirdik. Bu esnada veritabanında kayıp olmuş olabilir.

                    2 ) Eski hosting firmasında problemler vardı. Site çoğu zaman açılmıyordu veya konu gönderirken bağlantı kopuyordu.

                    Bu iki nedenden ötürü 2 adet mesajınız kayıp geri getirme çalıştım ama olmadı. Teknik aksaklıklardan dolayı Yönetim ekibi başta olmak üzere Özür dileriz. Bir probleminiz olduğunda bana veya yönetimden bir arkadaşımıza bildirmeniz yeterlidir. En kısa zamanda isteğinize geri dönüş yapılacaktır. Yönetim ekibi olarak tekrar özür dileriz, hayırlı geceler.

                    Yorum


                      #11
                      Ynt: Ramazan ve Hakikatler

                      [quote author=Qom_u_aşk link=topic=20078.msg127838#msg127838 date=1309364006]
                      Sn Hasan Akçay,

                      Allah katında geçerli yıl miladi değil hicri yıldır, 12;47yi nasıl güneş yılına delil olarak görüyorsunuz anlamadım? açıklarsanız sevineceğiz.. [/quote]

                      Merhaba, efendim.

                      Yûsuf nebi Mısır'lı yöneticinin düşünü yoruyor ve haber veriyor ki Mısır'da 7 bitek yıl olacak, onu 7 kurak yıl izleyecek. Sonra şu tavsiyede bulunuyor:

                      Alışılageldiği üzere yedi yıl ekin ekeceksiniz. Biçtiklerinizden yiyecek kadar az bir miktar alır, gerisini başağında bırakırsınız - tezreûne seb’a sinîne de’ebâ(de’eben), fe mâ hasadtum fe zerûhu fî sunbulihî illâ kalîlen mimmâ te’kulûn(te’kulûne).

                      Yûsuf nebi 7 "yıl"dan söz ediyor. Sözünü ettiği elbet güneş yılıdır. Çünkü ekim ve hasad "mevsim"leri güneş yılında olur, kamer yılında değil. Ekinleri fotosentez yoluyla güneş ışığı besler.

                      Kamer yalnızca bir aynadır; güneşten aldığı ışığı yansıtır; o kadar. Ve ekinlerin beslenmesine o ödünç ışığın zerre kadar katkısı yoktur. O yüzden örneğin bol ay ışığı alan kutuplarda ekin olmaz.

                      Bu bir.

                      İkincisi kamer yılı, sayın qom_u_aşk, sizin alıntıladığınız Tevbe 37'de lanetlenen NESÎ küfrünü otomatiğe bağlamak suretiyle beşeren uydurulmuştur. Allah kamer yılını onaylamaz, reddeder çünkü "nesî"yi onaylamaz, reddeder.

                      NESÎ, kamerî aylardan oluşan bir devredeki son kamerî ayın bir sonraki devreye ertelenmesi, devredilmesidir. Bu katmerli küfürün (ziyâdetun fîl küfr) nasıl işlendiğini Miladî 622-629 yıllarını ait kamerî ayların aşağıdaki dökümü üzerinde görelim.

                      Kaynak: http://www.timeanddate.com/calendar/...ar=630&n=0.

                      Koyu kahve rengiler yaz dönencesinden hemen sonraki 30 günün içinde doğan kamerî ay (dolunay)dır; kahve rengiler yasak aylar; h: Haziran, t: Temmuz, ağ: Ağustos, ey: Eylul, ek: Ekim, k: Kasım, ar: Aralık, ş: Şubat, n: Nisan, may: Mayıs

                      (Dikkat edilirse
                      altı çizik devrelerin her birinde 13 kamerî ay var,
                      ötekilerde 12).……………………………. 3 Ocak 622-1ş-3mar-1n-30n-30may

                      1.28h-28t-26ağ-25ey-25ek-24k-23ar-22 Ocak 623-20ş-22 mart-20n-19may-18h
                      2.17t-16ağ-14ey-14ek-12k-12ar-11 Ocak 624-10ş-10mart-9n-8may-6h
                      3.6t-4ağ-2ey-2ek-1k-30k-30ar-29 Ocak 625-28ş-29mart-28n-27may
                      4.25h-25t-23ağ-21ey-21ek-19k-19ar-18 Ocak 626-17ş-18mart-17n-17may-15h
                      5.14t-13ağ-11ey-11ek-9k-8ar-7 Ocak 627-6ş-7mart-6n-6may-4h
                      6.4t-2ağ-1ey-30ey-30ek-28k-28ar-26 Ocak 628-25ş-25mart-24n-23may
                      7.22h-22t-20ağ-19ey-18ek-17k-16ar-15 Ocak 629-13ş-14mart-13n-12may-11h

                      Allah'ın, Tevbe 36'daki deyimiyle, "gökleri ve yeri yaratırken" kurduğu düzen bu. Bazılarında 13, bazılarında 12 kamerî ay (dolunay) bulunan 7 devre. Bu 7 devre 7 "güneş yılı"na tamı tamına denk geliyor. Yani

                      7 devre = 7 güneş yılı = 7 ekim ve hasad mevsimi

                      Birinci devrenin sonundaki dolunayı bir sonraki devreye ertelerseniz birinci devrede 12 kamerî ay kalır ama o katmerli NESÎ küfrünü de işlemiş olursunuz. 12'den sonraki kamerî ayları böyle zincirleme erteleyeceksiniz ki 12 "kamerî ay"lı "kamerî yıl"ı esas alan "hicrî takvim"i uydurabilesiniz.

                      Buyurun.

                      28h-28t-26ağ-25ey-25ek-24k-23ar-22 Ocak 623-20ş-22 mart-20n-19may-
                      18h
                      -17t-16ağ-14ey-14ek-12k-12ar-11 Ocak 624-10ş-10mart-9n-8may-
                      6h-6t-4ağ-2ey-2ek-1k-30k-30ar-29 Ocak 625-28ş-29mart-28n-
                      27may-25h-25t-23ağ-21ey-21ek-19k-19ar-18 Ocak 626-17ş-18mart-17n-
                      17may-15h
                      -14t-13ağ-11ey-11ek-9k-8ar-7 Ocak 627-6ş-7mart-6n-
                      6may-4h-4t-2ağ-1ey-30ey-30ek-28k-28ar-26 Ocak 628-25ş-25mart-
                      24n-23may-22h-22t-20ağ-19ey-18ek-17k-16ar-15 Ocak 629-13ş-14mart-
                      13n-12may-11h


                      Naptınız? Her devrede 12 kamerî ay olmasını sağladınız ama NESÎ küfrünü de otomatiğe bağladınız. Artı, Allah'ın "gökleri ve yeri yaratırken" kurduğu düzeze fesat soktunuz.

                      Allah sizi cealandırmadı mı? Hem de nasıl. Bakın 7 kamerî yılın sonuna. 3 kamerî ay arttı; dışlandı. 14 Martta 7 bitek YIL sona erdi ama ekinler hâlâ filiz halinde, belki karlar altında. 7 nci hasadı kaldıramadınız; aç kaldınız, açlıktan öldünüz. NESÎ küfrünü işlemenize karşılık Allah'ın sizi uğrattığı ceza bu.

                      Peki çare?

                      Çok basit. Siz hicret ile başlayan bir takviminiz olsun istiyorsunuz. Ananızın ak sütü gibi helaldır o size. Yapın o "İslam takvimi"ni. Ama NESÎ küfrüne batmadan. GÜNEŞ yılını esas alan ve hicreti başlangıç alan bir takvim. Bu kadar basit

                      Sevgi ile,
                      Hasan Akçay

                      Yorum


                        #12
                        Ynt: Ramazan ve Hakikatler

                        Allah zamanı uzaydaki olaylara bağladığı için hiç küsurat kullanmıyor.

                        Örneğin YIL, güneşin DÜNYA denen uydusu güneşi bir kez dolandığında geçen süredir. 365 küsûr gün değil. Çünkü dünyanın o hareketi küsûrlu değil tam bir dolanmadır.





                        Ay yerküreyi bir kez dolandığında geçen süreye ise KAMER YILI deniyor. Hayır, 29 gün 12 saat 44 dakika 3 saniye, kısacası 29 küsur gün değil. Çünkü ayın o hareketinde de küsur yok. Küsursuz ve kusursuz bir hareket o.

                        Harâm aylar nedir?

                        Tevbe 2 Mekke müşriklerine tanınan bir süreden söz ediyor: Arzda 4 AY dolaşın - Fesîhû fil ardı erbeate eşhur. Sonra Tevbe 5’te bu kez inananlara seslenilerek şöyle deniyor: HARÂM AYLAR çıkınca müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün -Fe izenselehal eşhurul hurumu faktulûl muşrikîne haysu vecedtumûhum.

                        Açık ve net. Ayet 2’de anılan 4 AY (erbeate eşhur) her hangi bir dört ay değil harâm aylardır.

                        Dört harâm ay. Hicrî takvimcilerin düzenlediği haram aylar mı bunlar? Yılın hangi dönemine aitler? Tam olarak ne zaman başlar, ne zaman biterler?

                        Bir kere şunu bilelim: Kuran’da anılan HARÂM AYLAR başkadır hicrî takvimdekiler başka. Çünkü Kuran’daki harâm ayların hepsi bir arada olup arka arkaya gelirler; yoksa müşriklere şöyle abes bir karar bildirilmiş olurdu:

                        Yer yüzünde 3 harâm ay özgürce dolaşın; sonra sizi yakaladığımız yerde öldüreceğiz; ondan sonra bir harâm ay daha özgürsünüz.

                        İyi ama 3 harâm ayın sonunda öldürdünüz onları, ölen insanlar daha sonra nasıl özgür olur, arzda özgürce nasıl dolaşır? Hayır, Yüce Allah’a böyle abes bir söz yamanamaz.

                        Açık ve net. Kuran’daki harâm aylar arka arkaya gelirler. Mekke müşriklerine tanınan süre harâm ayların başında başlar, sonunda biter. Araya abes bir öldürme dönemi girmez.

                        Hicrî takvimin harâm ayları ise şöyle dizilirler:

                        1.Muharrem
                        2.Safer
                        3.Rebiülevvel
                        4.Rebiülahir
                        5.Cemaziyelevvel
                        6.Cemaziyelahir
                        7.Recep 8.Şaban
                        9.Ramazan
                        10.Şevval
                        11.Zilkade
                        12.Zilhicce

                        Zilkade-Zilhicce-Muharrem ve... Recep. Harâm aylar bunlar. Ama Zilkade-Zilhicce-Muharrem arka arkaya geldiği halde Recep alıp başını gitmiş. Bu düzenlemeyi yapanların Tevbe 2 ve 5’e neden bakmadıklarını doğrusu bilmek isterdim.

                        Kuran’daki harâm ayları müzakere etmeyi sürdürelim, Allah isterse.

                        Vakten oynak mıdırlar ya da hep aynı mevsime mi denk gelirler?
                        Harâm ayların ilki olan SICAK AY niçin özeldir? (Bu ayın 15'inde doğacak. İzleyin; kaçırmayın.)
                        Harâm aylara neden HARÂM deniyor; o aylarda yapılması haram olan nedir?

                        Bunlar hangi ayetlerde belirtiliyor?

                        Sevgi ile,
                        Hasan Akçay

                        Yorum


                          #13
                          Ynt: Ramazan ve Hakikatler

                          ben bu hesap işlerinden pek anlamıyorum. bunu açıkça itiraf edeyim. bu konuyu uzman alimimize sormadan bir şey diyemem. anlamadığım bir şeyi sizin o sayısal değerlerle ifade ettikleriniz hakkında bir şey diyemem..

                          siz ramazan ayını bayramları ve diğer dini ibadetleri güneş takvimine göre mi yapıyorsunuz? bir de hicri takvime takmayın. bizim dediğimiz kameri takvimdir.. hicret bu sistemin sadece başlangıç olarak resetlenmiş halidir..

                          recep ayı almış başını gidiyor dediğiniz, hac ayları da ramazan gibi kameri takvime göre belirlenir.

                          "Sana yeni ayları sorarlarsa de ki: Onlar, insanlara vakitlerini bildirir, hac zamanı da onlarla bilinir. Sonra hayır, evlere arka taraflarından girmek değildir. Hayır sahibi, Allah'tan çekinendir. Evlere kapılarından girin. Allah'tan sakının ki kurtulmuş kimselerden olup muradınıza eresiniz." bakara 189. gördüğünüz gibi ay takvimi ibadet ölçülerini veren bir takvimdir. haram aylar da ona göre belirlenir güneş takviminde böyle bir kavram haram ay kavarmı yok..

                          haccın bir amacı da panayırı ve ekonomiyi canlandırmak. bu yüzden savaşmanın ve bazı haramların konduğu aylar hac aylarıdır. zil hicce zil kade ve muharrem.. hac bu ayların tam ortasındadır ki geliş gidiş hac yolları emniyette olsun emniyetin olduğu yerlerde rahatça panayırlar kurulsun ki kureyş suresindeki ekonomik canlanma ve İbrahim a.s.'ın ekinsiz vadiye yerleştirdiği ehli için rızık kapısı olsun..

                          Recep ayı da diğer yandan ek bir ekonomik faaliyet için kalan ticaret mallarının pazarlanması için ek bir fırsat olarak konmuştur..

                          Allah katında ayların ay takvimine göre olduğu o kadar açıktır ki.. sizin dediğiniz hasat olayları konusunun takibi için elbette başka sistem olabilir.. bu zor değildir..

                          Yorum


                            #14
                            Ynt: Ramazan ve Hakikatler

                            "Sana yeni ayları sorarlarsa de ki: Onlar, insanlara vakitlerini bildirir, hac zamanı da onlarla bilinir. Sonra hayır, evlere arka taraflarından girmek değildir. Hayır sahibi, Allah'tan çekinendir. Evlere kapılarından girin. Allah'tan sakının ki kurtulmuş kimselerden olup muradınıza eresiniz."

                            bakara 189. gördüğünüz gibi AY TAKVİMİ ibadet ölçülerini veren bir takvimdir.


                            Merhaba Qom_u_aşk. Sizin AY TAKVİMİ dediğiniz şey kamerin görüntüleridir; takvim değil. Kamerin görüntüleri: dolunaylar - eşhur ve hilaller - ehille.

                            Zamanı belirlerken Allah hilalleri ve, Tevbe 2 ile 5’te görüldüğü üzere, dolunayları elbet kullanıyor ama NESÎ küfrüne fırsat vermeden. 355 günlük "kamerî yıl"ı esas alan takvim ise o katmerli küfrü (ziyâdetun fîl kufr) otomatiğe bağlıyor. O küfür takviminin savunulacak yanı yok.

                            Bakara 189’un sizin alıntıladığınız bu mealindeki YENİ AYLAR, ayetin Arapçasında "ehille"dir. EHİLLE ise ille YENİ AYLAR olmak zorunda değil; adı üstünde "hilaller"dir o ve çok kere dolunaydan itibaren küçülerek "inen hilaller"dir.

                            Yani hilallerin yeni aydan itibaren büyüye büyüye dolunaya çıkanları olduğu gibi dolunaydan itibaren küçüle küçüle hilale inenleri de var. Kuran'ı, bir kör mektum gibi, ön yargısız okumalı ve her gördüğümüz "ehille"ye YENİ AYLAR demekten sakınmalıyız.

                            Örneğin Ya sin 39’daki MENÂZİL "inen hilaller"dir. "Ve ay… eski hurma çöpünden bir yay gibi olana kadar inen hilaller takdir ederiz ona - Vel kamere kaddernâhu menâzile hattâ âdekel urcûnil kadîm."

                            MENÂZİL, bildiğiniz üzere, "nüzul"den geliyor. Anlamı: nüzul eden yani dolunaydan itibaren küçüle küçüle inen hilaller.

                            Özetle, Bakara 189’daki EHİLLE dolunaydan itibaren küçülerek inen hilaller demek. Başlama noktası yeni ay değil dolunaydır. Çünkü dolunay, kamerin en göz alıcı görüntüsüdür; kolayca görüldüğü için ihtilafa yol açmaz.

                            Yeni ay ise zor görülür, hattâ hiç görülmez. O yüzden mevcut uygulamada her yıl oruca başlama zamanıyla ilgili olarak komik ihtilaflar yaşanıyor.

                            Ayette bir de benzetme var, evlerin arka kapıları hakkında."Ehille"den kastın inen hilaller olduğuna kanıt isteyene yalnızca o yeter.

                            Evlerin ön kapıları: herkesin kolayca gördüğü, göze çarpan kapılar. Ayın ŞeHR halidir bu.

                            Zaten ŞeHR göze çarpan demek. Türkçemize de geçmiş bu kelime. Örneğin ŞeHiR göze çarpan yerleşim alanıdır. ŞöHReT göze çarpış, MeŞHuR göze çarpan kişi ya da şeydir. Ve teŞHiR etmek: göze çarpar hale getirmek.

                            Arka kapılar ise gözden ırak, çoğu kişinin farkında bile olmadığı kapılar yani yeni ay.

                            Allah uyarıyor: Evlere arka kapılarından girmek değil marifet; ön kapılarından girin! Hacca ve oruca yeni ayda girmek değil marifet; dolunayda girin.

                            Bunu takvimle karıştırmayalım. Dolunay ve hilallerin zaman belirleme araçları olarak kullanılması her takvimde, her dinde olur. Ama NESÎ küfrünü otomatiğe bağlayan bir kamer takvimi... offf.

                            Sevgi ile,
                            Hasan Akçay

                            Yorum


                              #15
                              Ynt: Ramazan ve Hakikatler

                              bu konuda Abdülaziz bayındırın görüşlerini okudunuz mu? O tersini iddia ediyordu yani benim savunduğum şekilde ve o da ayetlerden yola çıkarak asla şemsi yılın Allah katında makbul yıl olamayacağını söylüyor ve o da asla geleneğe takılıp kalmaz.. benim bu konudaki bilgilerim Ehlibeyt mektebine ait değil ondan aldıklarımdır..

                              Ehlibeyt mektebi şia alimlerinden bu konuyu dinlemiş olsam asla sorun yaşamam ve geleneğimiz de bu şekilde olduğundan yine asla sorun yaşamıyorum da bunun delillendirilmesi konusunda yeterli delil getiremeyeceğim araştırmam lazım..

                              Sizin birikiminizi takdir ediyorum.. Ancak bunların Ehlibeyt kanalından gelen bilgilerle tashih edilememesi durumunda hiç de doğru olamayacağını düşünmekteyim. ki gelenek de sizi yalanlıyor.. Ama araştıracağım inşaAllah..

                              Yorum

                              YUKARI ÇIK
                              Çalışıyor...
                              X