Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

zamanın bilimsel gerçeği:secde 5,6-meariç 4

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    zamanın bilimsel gerçeği:secde 5,6-meariç 4

    "allah gökten yere kadar her işi düzenleyip yönetir sonra bütün bu işler sizin saydığınız hesap ile 1000 yıl tutan bir günde yine onun nezninde çıkar işte görülmeyenide görülenide bilen mutlak galip merhamet sahibi odur"
    "melekler ve ruh(cebrail) oraya miktarı-dünyasenesi ile- 50.000 olan bir günde yükselip çıkar"
    kuranın zaman gerçeğini dile getiren ayrıca pekçok hikmetleri içiçe saklayan bu ayetleri beraber yorumlamak gerekir.değil 14 asır önce bugünün fiziği ile kavranması çok zor olan bu ayetler bir anlamda kendi kendilerini yorumlamaktadır.fizikle ilgili bütün ayetlerde olduğu gibi önce ayetlerin verdiği mesajları tesbit etmeye çalışalım.
    1-yetmişinci sure ayet 4 teruh ve meleklerin bizim kavramımızla 50000 olan bir mesafeyi 1 günde aldıkları belirtiliyor.burada iki önemli mesaj vardır:bunlardan birisi meleklerin ve ruhların süratlerinin madde suretinden 50000 x 365 defa fazla olduğudur.maddenin sınır sureti saniyede 300bin kmdir ve g harfi ile gösterilir.o halde melek ve ruhun surati cn-cx=18.250.000 dir.
    mesajlardan ikincisi ise zaman kavramının değişkenliğidir:çok yakın yıllara kadar zaman bir saat kavramıydı.halbuki ayet zamanın çeşitli varlıklar için ffarklı bir esneklik taşıdığını dile getiriyor.
    2-yorumu daha güç olan 32.sure 5 ve 6.ayetlerde ise çok farklı mesajlar vardır.
    "eğer sıffinde engellenebilseydi cansız kuranın mızraklanışı o zaman kerbelada mızraklanmazdı canlı kuranın başı"

    #2
    Ynt: zamanın bilimsel gerçeği:secde 5,6-meariç 4

    a-müfessirler çoğunluklaburadaki 1 yılı ilahi bir iradenin halkolup dönmesi çok kısa birgündür bize 1000 yıl gelmektedir şeklinde yorumlamışlardır.bazı müfessirler 1000 yıl deyimini binlerce yıldan misal şeklinde kabulederler.buradaki kavram açıkça arz üzerinde zaman akışının çok yavaş olduğu gerçeğidir.gerek bu ayette gerekse yetmişinci sure 4 ayette arzın üzerindeki zaman kavramının çok yavaş olduğu pek açık şekilde vurgulanmaktadır.
    b-altıncı ayet arzdaki bu zaman ağırlığına bir izah getirmektedir:"görünen ve görünmeyeni bilen allahtır"
    şu halde zamanın bu yoğun akışı görünme ve görünmeme olayıyla çok yakından ilgilidir.ilerde bu hikmetin çok yeni bir fiziki yasayı temsil ettiğini açıklayacağım.
    "eğer sıffinde engellenebilseydi cansız kuranın mızraklanışı o zaman kerbelada mızraklanmazdı canlı kuranın başı"

    Yorum


      #3
      Ynt: zamanın bilimsel gerçeği:secde 5,6-meariç 4

      bu yazinin devami varsa ilgiyle beklemekteyim
      Allah razi olsun


      Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

      Yorum


        #4
        Ynt: zamanın bilimsel gerçeği:secde 5,6-meariç 4

        c-bu surenin bir önceki ayetinde dünyanın yaratılışına ait gün kavramınında bizim bilmediğimiz takvim günü olmadığı anlaşılmaktadır.bütün semavi kitaplarda arzın 6 günde yaratılması tabiri geçer.kuran bu ayetle bugün tabirinin bizim gün kıstasından farklı olduğunu dile getirmektedir.
        3-iki suredeki ayetlerin toplu mütaalasında ise şu bilimsel mesajları tesbit ediyoruz:
        a-ruh ve melekler görünmez çünkü onların süratleri madde süretinin çok fevkindedir.
        b-zaman akışı evrende çeşitli mekanlarda farklıdır.
        c-allahın emri bir yaradılışı muradedince o yansır sonra tekrar ona döner.
        d-eşyanın varlıkların görünür hale gelişi bir sürat kavramıdır.arzda olduğu gibi yoğun bir zaman içinde sınır süratteki varlıklar görünür.
        acaba bugünün fiziği zaman sürat ve maddesel görünüm hakkında ne diyor?
        einston ve lorance maddenin hız sınırını ciddi bir yasa halinde saniyede 300 bin km olarak tesbit etti.bu gerçek maddecileri evrende sınır tesbit edecek şaşkınlıklara götürdü.crack ve hayzınberg bu sınır tesbiti oyununu engelledi.maddede süratin sınırlı olma nedeni gravidasyona bağluı ağırlıktan doğuyordu.colombia üniversitesi teorik fizik hocalarından prof.gerard fimberg ve dok.serinkof evrende maddeye has bu sınırın geçilebileceğini ileri sürdüler.uzay çalışmaları kütlesi bitmiş enerjilerin enerjileri bitmiş kütlelerin varlığını tesbit etmiştir.işte bu bilim adamları kütle kavramının dışında ışınların varolacağını teorik olarak matematik formüllerle gösterdiler.bu ışınlara taykon veya sininkof ışınları denir.bu ışınlar süratlerinin sınırı aşması nedeniyle madde vasfı taşımaz.süratlerini yitirirlerse kütle kazanır,maddeleşir ve görünür hale gelir.
        ışık hızı(c) alınmak şartı ile bunların süratleri 2c,10c olabilir.o zaman zaman bu ışınlar için 1000 kez 50000 kez genişlemiş olur.zaten kozmik ışınların tetkikinden anlaşılmıştırki evrenin çeşitli katlarında zaman akışı değişiktir.daha yavaş veya daha hızlı...
        taykonlar süratleri kaybolduğu zaman maddesel evrene çok büyük bir hacim dilimi içinde yansır.bağımsızken bir nokta gibi varolan böyle çılgın süratklere sahip ışınlar daha doğrusu varlıklar mekana geçince milyonlarca kez büyüyorlar.bu fiziksel yaklaşım kuranın melek kavramına büyük bir uyumluluk göstermektedir.meleklerin görünmezliği anlamı sonsuz süretindendir.
        nitekim ayetler bu gerçeği net birşekilde ifadeetmektedir.
        şimdi ayetlerin mesajlarına fiziğin bu en yeni kavramlarının ışığı altında birkez daha gözden geçirelim ve kuranın bilimsel mucizelerini hayranlıkla seyredelim.
        1-ayetler nediyor?
        melekler görünmez.onların süratleri madde süratlerinin cn-cx onsekizmilyonikiyüzellibin katıdır.zaman onlarda etkisizdir.bizde maddesel dünyada ağır akıcıdır.bilim ne diyor:sürati üçyüzbinkilometre/sn geçen varlıklar görülmez.zaman akış hızı onlarda etkisiz bir sürati temsileder ve evrende zaman hızı farklıdır.bu bilimsel ikrar meleklerin ve ruhun mesafe kaaydını hiçe sayan intikallerinide aynen tastik ediyor.
        2-ayetler nediyor:
        ilahi irade görünmeyen kudretlerin akılalmazsüratleriyle yansır sonra size bin yada binlerce yıl gelen sürede döner buyuruyor.
        ilim nediyor:sürati akılalmaz hızlı olan taykon ışınları sonsuz kudretlerin temsilidir,süratlerini kaybedince madde mekanında görünür hale gelir.tekrar aynı sürate dönünce rucu eder döner diyor.
        fiziğin en yeni bilgileri 14 asır önce alemleri nurlandıran kuran ayetlerini henüz anlayabilme şerefinden ibarettir.bu 32 ve 70.suredeki ayetler öylesine hikmet doludur ki hilkatin temelinde daha erişemeyeceğimiz nice sırlar saklamaktadır.daha önemlisi bu iki ayet insanoğlunun görmediği meleğe inanması gereğini fiziki bir zorunluluk haline getirmektedir.amentümüzün en başında iman ettiğimiz melek kavramı yıllarca maddeci ateistler tarafından istismar edilmiştir.doğuda vebatıda materyalistler mmelek inancı ile alay etmişlerdir.şimdi kuranın apaçık mucizeleri içinde fizik sürrat kavramları içinde bilim anlamaya başlamıştır.bu gerçek kuranın apayrı mucizesidir.
        "eğer sıffinde engellenebilseydi cansız kuranın mızraklanışı o zaman kerbelada mızraklanmazdı canlı kuranın başı"

        Yorum


          #5
          Ynt: zamanın bilimsel gerçeği:secde 5,6-meariç 4

          bu yazı doktor haluk nurbaki nin kuranı kerimden ayetler ve ilmi gerçekler kitabından alınmıştır.
          allahu teala kuranı kerimdeki sırları görmeye nail olacak iman dolu bir kalp nasip eylesin bizlere inşaallah
          suphanekellahumme
          "eğer sıffinde engellenebilseydi cansız kuranın mızraklanışı o zaman kerbelada mızraklanmazdı canlı kuranın başı"

          Yorum


            #6
            Ynt: zamanın bilimsel gerçeği:secde 5,6-meariç 4

            Sayın Muttaki;

            1-yetmişinci sure ayet 4 teruh ve meleklerin bizim kavramımızla 50000 olan bir mesafeyi 1 günde aldıkları belirtiliyor.burada iki önemli mesaj vardır:bunlardan birisi meleklerin ve ruhların süratlerinin madde suretinden 50000 x 365 defa fazla olduğudur.maddenin sınır sureti saniyede 300bin kmdir ve g harfi ile gösterilir.o halde melek ve ruhun surati cn-cx=18.250.000 dir.
            Sorular.
            1-Kuranda bir günlük yürüme mesafesi ışık hızına göremi hesaplanmış, yoksa insan yada Devenin yürüme hızına göre mi hesaplanmış?Deliliniz nedir?Cevabınız afaki olmasın.

            2-18.250.000 bir saniyede almış olduğu yol diyorsunuz.(300.000 km bile olsa bu rakam 18.000.000 olarak çıkar ya neyse.)
            Bu hızla 50.000 yıl bile gitsen bildiğimiz evrenin sınırları içinde kalırsın.Bunu hiç düşündün mü?Yani Bu melekler her nereye gidiyorsa ,o gittikleri yer yine bu evrenin içinde bir yer.Acaba neresi?
            Bu kadar kesin yazdığına göre belki biliyorsundur.

            Yorum


              #7
              Ynt: zamanın bilimsel gerçeği:secde 5,6-meariç 4

              sayın hacı:1-zaman kavramı kuranda insan için gün olarak zikrediliyor bu konuda detaylı bilgim yok fakat istersenizde detaylı bilgi edinip aktarırım
              2-bakın hep bilimden konuşuyorsunuz bilim ile din paralel gittiğinde ise kabul etmiyorsunuz.sizde biliyorsunuz ki evrende tek başımıza değiliz bunu bilim adamlarıda söylemiyormu
              paralel evrenler başka evrenlerin oluştuğuu biz görmesekte başka evrenlerin varlığoı vs...
              bunların hepsi bilimin söyledikleri
              daha fazlasını söylemeye gerek yok sanırım.
              http://www.kesfetmekicinbak.com/yaza...erozger/03485/
              "eğer sıffinde engellenebilseydi cansız kuranın mızraklanışı o zaman kerbelada mızraklanmazdı canlı kuranın başı"

              Yorum


                #8
                Ynt: zamanın bilimsel gerçeği:secde 5,6-meariç 4

                benim merak ettigim "evrenin sinirlari"ndan neyi kastetmis oldugudur aslinda!
                sahi haci
                EVRENIN SINIRI ile neyi kastetmistiniz?


                Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                Yorum


                  #9
                  Ynt: zamanın bilimsel gerçeği:secde 5,6-meariç 4

                  EVRENIN SINIRI ile neyi kastetmistiniz?
                  Evren 13.7 milyar yıl önce tekil bir noktadan genişleyerek oluştu.O süreden beridir de genişlemeye devam ediyor.Bu genişlemenin devam edip etmeyeceği bilinmiyor.O yüzdende bilinen evrenin bir sınırı olduğu kabul ediliyor.
                  Kuranın vahyedildiği 6.yy. arabistan'ında vahyi getiren meleğin 50.000 yıl boyunca saniyede 300.000 km.hızında gittiği varsayılırsa bildiğimiz evrenin sınırlarını aşamaz.Bu hız 18.250... km.de olsa sonuç değişmez.Varsayılan bu hızla evrenin dışına çıkamaz.Yani zaman ve mekandan ayrılamaz.
                  Bunu anlayabilir miziniz?

                  Yorum


                    #10
                    Ynt: zamanın bilimsel gerçeği:secde 5,6-meariç 4

                    sizin anladiginiz bir seyi benim anlamak ne haddime (dermisim)
                    evrenin sinirlari bilinmemekte, bunu sizde biliyorsunuz, bir kac basit matematiksel hesap koyarak gözboyayip, söyledikleriniz karsisinda insanlarin saskinliga düsecegini belki bu baglamda kendinizi bir okyanus dahi zannediyorsunuz!

                    evrenin sinirlari biliniyormu? bilinmiyorsa bu yaptiginiz neyin hesabidir? biliniyorsa enini boyunu yazin, evrenden ötede ne var yazin bizde ögrenelim!

                    yok bu konularda bir kesinlik yoksa o halde iki iki daha dört, dört kere milyon arti eksi kalabaliklarini da insanlarla dalga gecmeyide birakin!



                    Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                    Yorum


                      #11
                      Ynt: zamanın bilimsel gerçeği:secde 5,6-meariç 4

                      burada hiç tartışmaya aynı şeyleri dönüp ddönüp söylemeye gerek yok yazı gayet bilimsel
                      zaman değişken bir kavramdır.
                      melekler vardır.
                      "eğer sıffinde engellenebilseydi cansız kuranın mızraklanışı o zaman kerbelada mızraklanmazdı canlı kuranın başı"

                      Yorum


                        #12
                        Ynt: zamanın bilimsel gerçeği:secde 5,6-meariç 4

                        evrenin sinirlari bilinmemekte, bunu sizde biliyorsunuz, bir kac basit matematiksel hesap koyarak gözboyayip, söyledikleriniz karsisinda insanlarin saskinliga düsecegini belki bu baglamda kendinizi bir okyanus dahi zannediyorsunuz!
                        Evrenin sınırları nedir,nasıl hesaplanır,bunu anlamaktan acizsiniz.Fekat yine laf etmekten çekinmeyecek kadar cürretkarsınız.Size söyleyeceğim şey şu olabilir.Belli bir noktadan genişleyen şeyin (Ki genişlemeye devam ediyor) genişlemeye başladığı an ile bu gün arasında zaman ve mekan farkı vardır.13,7 milyar yıl önce evren genişlemeye başladı, Yaklaşık olarak 5 milyar yıl önce Güneş oluştu.Yani evren genişlemeye başladıktan sonra 13,7-5=8.7 milyar yıl sonra güneş oluşuyor.Dünyanın oluşumuda yaklaşık olarak 4,5 milyar yıl önceye tekabül eder.Yani evren genişlemeye devam ederken yaklaşık olarak 9 milyar yıl sonra dünya oluşmaya başlamış.Şimdi evrenin ilk oluştuğu nokta ile genişlemeye devam ettiği en son sınır noktası arasında zamansal ve mekansal olarak ne kadar fark olduğunu biliyor musun?
                        -Eğer ayetleri getiren melek ise,bu ayetlerde Arabistan'da bir noktaya iletildi ise ve bu iki nokta arasında saniyede 300.000 km hızla 50.000 yıl gitsen bile bildiğimiz evrenin sınırlarını aşamazsın bacım.O halde meleğe emrin verildiği yer ile emrin alındığı yer(Arabistan) bildiğimiz evrenin sınırları içerisindedir.O halde Allah zamandan ve mekandan münezzeh değildir.

                        Sayın Muttaki:

                        melekler vardır.
                        Çok güldüm biliyormusun.Allahta seni güldürsün.

                        Meleklerin varlığına kanıt nedir?

                        Yorum


                          #13
                          Ynt: zamanın bilimsel gerçeği:secde 5,6-meariç 4

                          bizler evrenin sinirlarini hesaplamak zorunda degiliz haci
                          sonucta sizde cikip kendiniz hesaplamadiniz!
                          bizde sizin edindiginiz gibi bilgi ediniyoruz
                          acizlige gelince, biz nerede ne kadar aciz oldugumuzu biliriz

                          evrenin bir siniri var ise, evrenden önce ne vardi? evrenin sonunda ne var? bu kavramlara bir izahiniz varmi?
                          arti o gidilip gelinen yerin nerede oldugu hakkinda kesin kani yok, illada bu genislemekte olan veya o zamanlar az genislemis olan bir sinirda düslediginiz icin herseyi, mesele sizin icin imkansiz.
                          melege emrin nerede verildiginin hesabini yapmaniz olanaksiz görünüyor!

                          muttakiye sordugunuz soru hakkinda ben size bir soru sormak istiyorum: size göre melek yok o kadarini biliyorumda, sizce bizim melek dedigimiz nedir?


                          Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                          Yorum


                            #14
                            Ynt: zamanın bilimsel gerçeği:secde 5,6-meariç 4

                            allahta sizi güldürsün lafınızda açıkçası beni güldürdü
                            nedenmi
                            çünkü siz sayın hacı daha önce dediğim gibi aslında bir yaratıcının farkındasınız fakat onu kabullenemiyorsunuz
                            neden mi
                            çünkü korkuyorsunuz bir hiçlik olarak yaşama düşüncesi korkunuzu bastırıyor ancak
                            tanrı yoksa ben ne kaybederim ki yinede hayatı en güzel en manalı şekliyle burdan sonra bir hayat olacağı inancıyla yaşıyorum
                            peki ya siz ya tanrı varsa benim için değişmeyecek olan nötr durum sizin için hemen negatife dönüşecek

                            melek vardır elbette bilimsel olarakta bu inancın varlığı kabulü desteklenmektedir
                            bakın gözümüzün algılayamadığı hızdan kulağımızın algılayamadığı sesten bahsediyoruz ve bunu bilim söylüyor biz değil
                            bakın şuan okuduğum kitapta bile bu 300 bin km hızdan bahsediliyor yani meleğin varlığının görünmemesi bizim gözümüzün sınırları algı sınırlarımızla alakalı
                            peki sayın hacı hep siz soruyorsunuz bir soruda müsadenizle benden rica ederim samimiyetle cevaplayın:
                            madem yaratıcı yok madem ölümden sonra hayat yok neden insan arzularına isteklerine sınır koyar neden ilahi dinlerde yasaklanan-günah olan eylemlerden kaçınır?dünya ben odaklı değilmi madem yaptıklarımdan hesaba çekilmeyeceğim neden arzularımı dizginliyorumki sonuçta yok olup gideceğim arzularımı elde etmedikten sonra onları yaşamadıktan sonra neden hayattayım ki bir ağaç bile bana meyve verip hizmet ederken herşey benim için hizmet ederken sultan benken neden herşeye sınır koyuyorum özgürlükğümü neden sınırlıyorum ki
                            "eğer sıffinde engellenebilseydi cansız kuranın mızraklanışı o zaman kerbelada mızraklanmazdı canlı kuranın başı"

                            Yorum


                              #15
                              Ynt: zamanın bilimsel gerçeği:secde 5,6-meariç 4

                              bizler evrenin sinirlarini hesaplamak zorunda degiliz haci
                              Meleklerin hızları konusunda (Aslında kuranda olmayan) hızlardan bahsediyorsunuz.Kuranda ışığın hızına ait en ufak bir değinme olmadığı halde siz bunu evirip çevirip bize olmadık kılıklarda sunuyorsunuz.Bizde oturduk basit bir hesap yaptık ve bu meleklerin emri aldıkları yer ile -emri ulaştırdıkları yerin bildiğimiz evrenin sınırları içerisinde kaldığını ortaya koyduk.Dolayısıyla Allah ve melekler bu hesaba göre Big Bang sonucu oluşan evrenin içinde kalmaktadırlar.
                              İddia size ait,ispat külfeti de size düşer.Sıkışınca ''cevap vermek zorunda değiliz'' türünden saçma konuşmalar yapmayın.Madem cevabınız yok,susmasını biliniz.

                              bizde sizin edindiginiz gibi bilgi ediniyoruz
                              İlgisi yok.Siz gaipten aldığınız haberler,kalp gözüyle gördüğünüz dünyalar,fizikötesi başka dünyalardan bilgi elde ediyorsunuz.Sizin bu aleminizin ,benim yaşadığım alemle bir ilgisi yok.Sizin bilgilerinizin kaynağı belli değil.O yüzden aynı şekilde bilgi edindiğimizi boşuna savunma.Sizin doğaüstü yetenekleriniz var. ;D

                              evrenin bir siniri var ise, evrenden önce ne vardi? evrenin sonunda ne var? bu kavramlara bir izahiniz varmi?
                              Bunların konuyla ne ilgisi var.Evrenin genişlemeye başladığı bir nokta olduğunda hemfikir miyiz?
                              Bu noktadan itibaren 13,7 milyar yıldır genişlemeye devam ettiğinde hemfikir miyiz?
                              Bu iki nokta arasını birsaniyede 18,250.000 km.hızla gitsen bile 50.000 yılda alamıyorsun.Yani evrenin içinde bir yerde kalıyorsun.

                              Bu durumda Cebrail Allahtan emri alıp-Peygambere getirdiği iki nokta bu evrenin içinde.
                              SEN BUNA CEVAP VERSENE.
                              Bak Allah'ın bu evrenin içindeymiş.Sayemde bunu öğrendin.

                              melege emrin nerede verildiginin hesabini yapmaniz olanaksiz görünüyor!
                              Tabiki;
                              Sen meleğin saniyede 18 küsür milyon km.yol aldığı hesaplarken imkan dahilinde,benim hesabım ise imkansız öylemi.

                              İmkansız diyeceğine bu hesabın neresi hatalı onu ortaya koysana.
                              Bunu yapamadan yazdığın herşey çamur atma-karalamadır.Bunu herkes görüyor.

                              sizce bizim melek dedigimiz nedir?
                              Bence melek yoktur.
                              Süpermen gibi...
                              Bugüne kadar hiç bir melek gözlemlenememiştir.
                              Ali Kuşçu'nun rasathanesinin Şehülislam fetfası ile yıktırıldığını biliyorum.Gerekçe nedir biliyormusun.
                              ''Gökteki meleklerin bacaklarına bakıldığı gerekçesiyle yıktırılmış''.
                              İşte İslamın bir faydası daha.
                              Meleklerin varlığına dair Peygamber sözlerinden başka , dişe dokunur bir kanıtın var mı?

                              NOT:
                              ''Melek'' kadınlara takılan bir isim.Oysa meleklerin cinsiyeti yoktur diye biliyorum.Yanılıyor olabilirim.
                              1-Madem meleklerde cinsiyet yok.O halde Melek ismi neden kadınlara takılıyor.
                              2-Madem melek ismi kadınlara takılıyor ise,İslamda adı geçen melekler neden erkeklere isim olarak veriliyor?(Cebrail-cibril-Gabriel gibi-Mikail-Michael gibi?)Bu melekler eril karakterli gibi.
                              Buda başka bir tuhaflık.
                              Araştırılırsa belkide altından ne çıkar acaba.
                              Fırsat bulursam bu konuya bakacağım,ama bilenler varsa dinlemeye hazırım.

                              allahta sizi güldürsün lafınızda açıkçası beni güldürdü
                              nedenmi
                              çünkü siz sayın hacı daha önce dediğim gibi aslında bir yaratıcının farkındasınız fakat onu kabullenemiyorsunuz
                              neden mi
                              çünkü korkuyorsunuz bir hiçlik olarak yaşama düşüncesi korkunuzu bastırıyor ancak ...
                              Basit bir şakadan ,boyundan büyük bir sonuç çıkarmışsın muhterem.Allah seni bidaha güldürsün emi.

                              tanrı yoksa ben ne kaybederim ki yinede hayatı en güzel en manalı şekliyle burdan sonra bir hayat olacağı inancıyla yaşıyorum
                              peki ya siz ya tanrı varsa benim için değişmeyecek olan nötr durum sizin için hemen negatife dönüşecek
                              Kayseri'limisiniz.Sizi çok kurnaz gördüm de.

                              Olmayan bir şeye taparak kaybedilen şeyler üzerine uzun uzun yazabilirim.Bu başka bir konu.Başka bir başlık altında tarafımdan irdelenecektir.

                              melek vardır elbette bilimsel olarakta bu inancın varlığı kabulü desteklenmektedir
                              Desteklenen ne?
                              meleklerin kabulü mü?
                              Kabülün desteği mi?
                              Bilimsel kabülden kasıt-ve kanıt.ve hangi araştırma yada belge.
                              Sadettin Teksoyun belgeseli olmasın bu.Kağıt üzerinde Cinin varlığını kanıtlayan bir bölüm hatırıma geldi.''Dayı sakın cin bizi çarpmasın'' türünden muhabbetle örülü bir ''BELGESEL!'' di.

                              bakın şuan okuduğum kitapta bile bu 300 bin km hızdan bahsediliyor yani meleğin varlığının görünmemesi bizim gözümüzün sınırları algı sınırlarımızla alakalı
                              Okuduğunuz kitapta yazıyorsa doğrudur.
                              Siz her konunun altına bu türden cevap yazın benim için yeterli.Demek okuduğunuz kitapta... haa.

                              madem yaratıcı yok madem ölümden sonra hayat yok neden insan arzularına isteklerine sınır koyar neden ilahi dinlerde yasaklanan-günah olan eylemlerden kaçınır?dünya ben odaklı değilmi madem yaptıklarımdan hesaba çekilmeyeceğim neden arzularımı dizginliyorumki sonuçta yok olup gideceğim arzularımı elde etmedikten sonra onları yaşamadıktan sonra neden hayattayım ki bir ağaç bile bana meyve verip hizmet ederken herşey benim için hizmet ederken sultan benken neden herşeye sınır koyuyorum özgürlükğümü neden sınırlıyorum ki
                              Çok basit bu kurallar tek tanrılı dinler olmadan öncede vardı.Topluluk halinde yaşayabilmek için kurallar koyarsınız.Aksi halde topluluk halinde yaşayamazsınız.Sizin yanılgınız bu kuralları dinsel kökenli sanmanız.Daha öncede söyledim.Hammurrabi kanunları bütün semavi dinlerden önce insanlar tarafından ortaya konan kurallar bütünüdür.Bu kurallara uymak içinde dindar olmak gerekmez.Toplumsal kurallara ateistlerde uyar.
                              Diğer yandan toplumdaki düzenin korunmasını dinin bir sonucu olarak görenler,hapishanelerde yatan dindar suçlular hakkında da bize bir iki şey söylemelidirler değil mi?
                              Bu ülkenin %99'u müslüman değil mi?
                              O halde hapishanedeki hırsızların,katillerin,ırz düşmanlarının,bebek taçizcilerinin,kapkaççıların % 99 'u da müslümandır.

                              Madem toplum düzenin ve Ahlakın kökü dinden geliyorsa,bu övdüğünüz din , hapishanedekilere neden engel olamamış.

                              Yorum

                              YUKARI ÇIK
                              Çalışıyor...
                              X