HULASA - Mizan’ul Hikmet

[Kerbela44]

Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

Bölüm

Takvaya Engel Olan Şey

İmam Ali (a.s): “Dünyaya bağlanmış bir kalpte takvanın yer etmesi haramdır.” *13017

İmam Ali (a.s): “Allah’a yemin olsun ki dilini tutmadıkça hiç kimseye takvanın fayda verdiğini görmüyorum.” *13018

İmam Ali (a.s): “Her kim düşmanlık ederse şüphesiz Allah’tan sakınamaz.” *13019

İmam Askeri (a.s): “Her kim insanların yüzünden sakınmazsa Allah’tan da sakınmaz.” *13020


13017* Gurer'ul-Hikem, 4904
13018* Nehc’ul-Belağa, 176. hutbe
13019* a. g. e. 298. hikmet
13020* el-Bihar, 78/377/3

[Kerbela44]

Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

Bölüm

Gerçek Takva

“Ey iman edenler! Allah’tan, sakınılması gerektiği gibi sakının ve sizler ancak Müslüman olarak can verin.” *13021

İmam Sadık (a.s) kendisine, “Allah’tan sakınılması gerektiği gibi sakının.” ayeti sorulunca şöyle buyurmuştur: “(Gerçek takva) Allah’a itaat edilmesi, isyan edilmemesi, Allah’ın zikredilmesi, unutulmaması, teşekkür edilmesi ve nankörlük edilmemesidir.” *13022

Ebu Basir: “İmam Sadık’a (a.s) “Allah’tan gerektiği gibi sakının” ayetini sordum, şöyle buyurdu: “Bu ayet neshedilmiştir.” Ben şöyle arzettim: “Bu ayetin nasihi nedir?” İmam şöyle buyurdu: “Allah’tan gücünüz yettiğince sakının.” *13023 *13024


13021* Al-i İmran, 102
13022* el-Bihar, 70/291/31
13023* Teğabun, 16
13024* el-Bihar s. 70/287/12

[Kerbela44]

Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

Bölüm

Takvanın Anlamı

Resulullah (s.a.a): “Takvanın tümü bilmediğin şeyi öğrenmen ve bildiğin şeyle amel etmendir.” *13025

İmam Ali (a.s): “Takva insanın kendisini günaha sürükleyen her şeyden sakınmasıdır.” *13026

İmam Ali (a.s): “Her kim şehvetine hakim olursa takva sahibidir.” *13027

İmam Sadık (a.s) kendisine, takvanın anlamı sorulunca şöyle buyurmuştur: “Takva Allah’ın sana emrettiği yerde yok olmaman ve Allah’ın seni sakındırdığı yerde de hazır bulunmamandır.” *13028

İmam Sadık (a.s): “Sakın onların ağlaması seni kandırmasın. Zira takva kalplerdedir.” *13029
bak. el-Vera’, 1822. Bölüm


13025* Tenbih'ul-Havatir, 2/120
13026* Gurer'ul-Hikem, 2162
13027* a. g. e. 8284
13028* el-Bihar, 70/285/8
13029* a. g. e. s.286/9

[Kerbela44]

Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet


Bölüm
İnsanların En Takvalısı

Resulullah (s.a.a): “İnsanlardan en takvalı olanı lehine ve aleyhine olan şeylerde hakkı söyleyen kimsedir.” *13030

Resulullah (s.a.a): “Allah’ın farzlarıyla amel et ki insanların en takvalısı olasın.” *13031

Resulullah (s.a.a): “Her kim insanların en takvalısı olmayı severse Allah’a tevekkül etmelidir.” *13032
bak. el-Vera’, 1823. Bölüm


13030* Emali’es-Seduk, 27/4
13031* el-Bihar, 71/196/4
13032* Mean’il-Ahbar, 196/2

[Kerbela44]

Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

355. Konu: Tamah

1. Bölüm

Tamahı Kınama

5605.Resulullah (s.a.a): “Tamah hikmeti bilginlerin kalbinden çıkarır.” *13033

5606.Resulullah (s.a.a): “Alimlerin ayaklarının üzerinde sabit kalamadıkları kaygan kaya parçası tamahtır.” *13034

5607.Resulullah (s.a.a): “Tamahtan sakın. Şüphesiz tamah peşin bir fakirliktir.” *13035

5608.İmam Ali (a.s): “Tamahkarlık sürekli köleliktir” *13036

5609.İmam Ali (a.s): “Herkim ömrünün günlerinde özgür yaşamak istiyorsa kalbinde tamaha yer vermesin.” *13037

5610.İmam Ali (a.s): “Tamahkar insan zilletin esiridir.” *13038

5611.İmam Ali (a.s): “Herkim tamah elbisesini giyinirse kendisini hor kılmıştır.” *13039

5612.İmam Ali (a.s): “Tamahkardan daha zelili mevcut değildir.” *13040

5613.İmam Ali (a.s): “Aklın en çok helak olduğu yerler, tamahların parlaklığı altındadır.” *13041

5614.İmam Ali (a.s): “Günahlardan sakınma ve tamah bir araya gelmez.” *13042

5615.İmam Bakır (a.s): “Tamahın kendisini sürüklediği kul kötü bir kuldur.” *13043

5616.İmam Kazım (a.s), Hişam’a verdiği öğütte şöyle buyurmuştur: “Tamahtan sakın ve insanların elinde olan şeye göz dikme. Yaratıklar hakkında tamahı öldür. Şüphesiz tamah her zilletin anahtarıdır. Aklı çalar, mürüvvetleri öldürür, yüz suyunu kirletir ve ilmi ortadan kaldırır.” *13044

5617.İmam Hadi (a.s): “Tamah çirkin bir haslettir.” *13045

5618.İmam Askeri (a.s): “Müminde kendisini horluğa sürükleyen bir isteğin olması ne de çirkindir.” *13046
bak. 96. konu, el-Hırs


13033* Kenz’ul Ummal, 7576
13034* Tenbih’ul Havatir, 1/49
13035* Kenz’ul Ummal, 8852
13036* Nehc’ul Belağa, 180. hikmet
13037* Tenbih’ul Havatir, 1/49
13038* Şerh-i Nehc’ul Belağa-i İbn-i Ebi’l-Hadid, 19/50
13039* Şerh-i Nehc’ul Belağa-i İbn-i Ebi’l-Hadid, 18/84
13040* Gurer’ul Hikem, 10593
13041* a.g.e, 19/41
13042* Gurer’ul Hikem, 10578
13043* el-Kafi, 2/320/2
13044* el-Bihar, 78/315/1
13045* ed-Durret’ul Bahire, 42
13046* el-Bihar, 78/374/35

[Kerbela44]

Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

2. Bölüm

Övülmüş Tamah

“Bedenlerini yataklardan uzak tutup korkarak ve umarak Rablerine yalvaranlar ve verdiğimiz rızıklardan infak edenler…” *13047

“Rabbimizin bizi iyi milletle birlikte bulundurmasını umarken niçin Allah'a ve bize gelen gerçeğe inanmayalım?” dediklerini görürsün.” *13048

5619.İmam Seccad (a.s), bir duasında şöyle buyurmuştur: “Ey efendim! Günahlarıma bakınca dehşete kapılıyorum, senin affına bakınca da tamaha kapılıyorum.” *13049

5620.İmam Seccad (a.s), hakeza şöyle buyurmuştur: “Ey Allah’ım! Eskiden beri sana olan ümid sebebiyle ve sende var olan büyüklük nedeniyle ve kendine farz kıldığın yumuşaklık ve rahmet sebebiyle senden diliyorum.” *13050


13047* Secde, 16
13048* Maide, 84
13049* el-Bihar, 98/83/2
13050* İkbal’ul A’mal, 1/168

[Kerbela44]

Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

356. Konu: Tanıklık-Şahitlik

3. Bölüm

Adil Şahitlik

“Ey iman edenler! Allah için adaleti ayakta tutup gözeten şahitler olun. Bir topluluğa olan öfkeniz sizi adaletsizliğe sürüklemesin; adil olun; bu, Allah'a karşı gelmekten sakınmaya daha yakındır. Allah'tan sakının, doğrusu Allah işlediklerinizden haberdardır.” *13051

5621.Resulullah (s.a.a): “Ben adilim ve ben sadece adalet üzere tanıklıkta bulunurum.” *13052

5622.İmam Ali (a.s): “Adalet şahadetin /tanıklığın ruhudur.” *13053


13051* Maide, 8
13052* Kenz’ul Ummal, 17735
13053* Gurer’ul Hikem, 356

[Kerbela44]

Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

4. Bölüm

Tanıklık Etmeye Teşvik

“Şahitliklerinizi Allah için ayakta tutun.” *13054

“Şahitler çağırıldıkları zaman kaçınmasınlar.” *13055

5623.Resulullah (s.a.a): “Her kim bir Müslüman’ın hakkını ihya etmek için hak üzere tanıklık ederse kıyamet günü yüzünün nuru göz alabildiğince uzadığı bir halde getirilir ve yaratıklar onu ismi ve soyu ile tanırlar.” *13056

5624.İmam Sadık (a.s), hakeza “Şahitler… kaçınmasınlar” ayetinin tefsirinde şöyle buyurmuştur: “Birisinin tanıklık etmeye davet edildiğinde, “Ben sizin için tanıklıkta bulunmam” demesi doğru değildir.” *13057

5625.İmam Sadık (a.s): “Tanıklıkta bulunmaya çağırıldığında icabet et.” *13058


13054* Mearic, 33
13055* Bakara, 282
13056* el-Bihar, 104/311/9
13057* Tefsir i Ayyaşi, 1/156/524
13058* et-Tehzip, 6/275/752

[Kerbela44]

Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

5. Bölüm

Tanıklığı Gizlemek

“Allah tarafından kendisinde bulunan bir tanıklığı gizleyenden daha zalim kim vardır?” *13059

“Şahitliği gizlemeyin, onu kim gizlerse şüphesiz kalbi günah işlemiş olur. Allah işlediklerinizi bilir.” *13060

5626.Resulullah (s.a.a): “Her kim tanıklığa çağırıldığında onu gizlerse yalan yere tanıklıkta bulunan kimse gibi olur.” *13061

5627.Resulullah (s.a.a): “Her kim şahadetinden döner ve onu gizlerse Allah yaratıklarının önünde ona kendi etini yedirir ve dilini çiğnediği bir halde cehenneme gider.” *13062


13059* Bakara, 140
13060* Bakara, 283
13061* Kenz’ul Ummal, 17743
13062* Sevab’ul A’mal, 333

[Kerbela44]

Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

6. Bölüm

Tanıklıkları Kabul Edilen Kimseler

5628.İmam Ali (a.s) Şureyh’e şöyle buyurmuştur: “Bil ki bir günah sebebiyle kendisine had uygulanıp ta, tövbe etmeyen ya da yalan yere tanıklık etmekle meşhur olan veya kendisi hakkında kötü zanda bulunulan kimse dışında tüm Müslümanlar birbirine karşı adil sayılmaktadır.” *13063

5629.İmam Sadık (a.s): “Fasıkın şahadetini sadece kendi aleyhine olduğu taktirde kabul ederim.” *13064

5630.İmam Sadık (a.s): “Müminlerin Emiri (a.s) ne söven kimsenin, ne kötü laf konuşan kimsenin ve ne de dini açıdan rezil rüsva olan kimsenin şahadetini kabul ederdi.” *13065


13063* el-Fakih, 3/15/3243
13064* el-Kafi, 7/395/5
13065* a. g. e s. 396/7

[Kerbela44]

Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

7. Bölüm

Şahadette Bulunmanın Adabı

5631.Resulullah (s.a.a) kendisine şahadet hakkında sorulunca şöyle buyurmuştur: “Güneşi görüyor musun? Konu bu kadar (güneş kadar) açık olduğu taktirde şahadette bulun. Aksi taktirde şahadette bulunmaktan sakın.” *13066

5632.İmam Sadık (a.s): “Olayı elinin içi gibi tanıdığın taktirde şahadette bulun.” *13067


13066* Vesail’uş Şia, 18/250/3
13067* el-Kafi, 7/383/3

[Kerbela44]

Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

357. Konu: Tebliğ-Davet

8. Bölüm

Tebliğin Önemi

“İman edenler toptan savaşa çıkmamalıdır. Her topluluktan bir taifenin dini iyi öğrenmek ve topluluklarını geri döndüklerinde uyarmak üzere geri kalmaları gerekli olmaz mı? Böylece belki yanlış hareketlerden çekinirler.” *13068

5633.Resulullah (s.a.a): “Bilin ki ben sözü yeniledim: Mutlaka namaz kılın, zekat verin, iyiliği emredin ve kötülükten sakındırın. Bilin ki şüphesiz iyiliği emretmenin ve kötülükten sakındırmanın başı; sözüm sebebiyle sakınmanız, onu
5634.burada hazır olmayana ulaştırmanız, ona kabul etmesini emretmeniz, muhalefetten sakındırmanızdır. Şüphesiz bu aziz ve celil olan Allah’tan ve benden bir emirdir.” *13069

5635.Resulullah (s.a.a): “Ey Ali! Allah’ın senin elinle birini hidayet etmesi senin için güneşin üzerine doğduğu her şeyden daha hayırlıdır.”*13070

5636.Resulullah (s.a.a): “Kullarına Allah’ı sevdirin ki Allah da sizleri sevsin.” *13071

5637.Resulullah (s.a.a): “Her kim eliyle birini Müslüman kılarsa cennet ona farz olur.” *13072

5638.Resulullah (s.a.a): “Hidayete davet eden her davetçi için kendisine uyan kimsenin sevabının bir benzeri vardır ve onların sevabından da hiçbir şey eksilmez.” *13073

5639.Resulullah (s.a.a): “Ümmetimin en hayırlıları insanları Allah-u Teala’ya davet eden ve kullarına Allah’ı sevdiren kimsedir.” *13074

5640.Şerir bin Sabık et-Tiflisi, Hammad Semenderi’den naklen: “Ebu Abdillah Cafer bin Muhammed’e (a.s) şöyle arzettim: “Şüphesiz ben şirk beldelerine gidiyorum. Şüphesiz yanımda olan birisi: “Eğer orada ölürsen onlarla birlikte haşrolursun.” O: “İmam bunun üzerine bana şöyle buyurdu: “Ey Hammad! Sen oradayken emrimizi hatırlatıyor ve emrimize davet ediyor musun?” O: “Ben, “Evet” diye arzettim. İmam şöyle buyurdu: “Sen bu şehirlerde –İslam şehirlerinde- iken emrimizi zikrediyor ve emrimize davet ediyor musun?” O: “Ben, “Hayır” diye arzettim. İmam bana şöyle buyurdu: “O halde şüphesiz sen orada ölürsen tek ümmet olarak haşrolursun ve nurun senin önünden hareket eder.” *13075
bak. el-Ma’ruf (2), 1284. Konu


13068* Tevbe, 122
13069* el-İhticac, 1/157/32
13070* el-Mustedrek ala’s-Sahiheyn, 3/291/6537
13071* el-Mu’cem’ul Kebir, 8/91/7461
13072* a.g.e, 17/285/786
13073* el-Muvatta, 1/218/ 41
13074* Kenz’ul Ummal, 28779
13075* el-Emali, li’t Tusi, 46/54

[Kerbela44]

Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

9. Bölüm

Davetçiye Farz Olan Şey

1- Dinde Derinleşme

5641.Resulullah (s.a.a): “Şüphesiz aziz ve celil olan Allah’ın dinine sadece, onu tüm boyutlarıyla ihata edebilen kimse yardım edebilir.” *13076

2- Ehl-i Beyt’in (a.s) Sözüne İstinad Etmek

5642.Abdusselam b. Salih Herevi: “Ebe’l Hasan Rıza’nın (a.s) şöyle buyurduğunu işittim: “Allah emrimizi (işimizi) ihya eden kula rahmet etsin.” Ben ona şöyle arzettim: “İnsan nasıl emrinizi ihya eder?” İmam şöyle buyurdu: “İlmimizi öğrenir ve onu insanlara öğretir. Şüphesiz insanlar sözümüzün güzelliklerini bilecek olurlarsa mutlaka bize uyacaklardır.” *13077

3- İhlas

“Ben buna karşı sizden bir ücret istemiyorum; benim ecrim ancak âlemlerin Rabbine aittir.” *13078

5643.Resulullah (s.a.a): “Kul bir konuşma yaptığında aziz ve celil olan Allah mutlaka bu konuşmayla neyi kastettiğini kendisine soracaktır.” *13079


13076* el-Firdevs, 1/234/897
13077* Meain’il Ahbar, 180/1
13078* Şuara, 145
13079* ez-Zuhd, li İbn-i Hanbel, 391

[Kerbela44]

Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

4- Cesaret

“Allah’ın göndermiş olduklarını tebliğ edenler, Allah’tan korkarlar ve O’ndan başka kimseden korkmazlar. Allah hesap gören olarak yeter.” *13080

5644.Resulullah (s.a.a): “Hakkı söyle ve Allah yolunda kınayanların kınamasından çekinme.” *13081

5645.Resulullah (s.a.a): “Sizden birisine hakkı gördüğünde veya hakka şahit olduğunda insanlardan korkusu hakkı söylemesine engel olmasın. Şüphesiz ki hakkı söylemesi veya önemli bir şeyi zikretmesi ne ecelini yakınlaştırır ve ne rızkını uzaklaştırır.” *13082

5- Doğruluk

5646.İmam Sadık (a.s) Misbahu’ş Şeria’da yer aldığına göre şöyle buyurmuştur: “Öğütlerin
5647.en güzeli sözün doğruluk ve amelin ihlas haddini aşmadığı öğüttür.” *13083

5648.Amr bin Ebi’l Mikdam: “Ebu Cafer (a.s) yanına ilk vardığımda şöyle buyurdu: “Hadis öğrenmeden önce doğruluğu öğreniniz.” *13084


13080* Ahzab, 39
13081* Hilyet’ul Evliya, 1/241
13082* Musned-u Ahmed İbn-i. Hanbel, 4/102/11474
13083* Misbah’uş Şeria, 395
13084* el-Kafi, 2/104/4

[Kerbela44]

Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

6- Yumuşaklık

5649.Resulullah (s.a.a): “Kolaylaştırın, zorlaştırmayın. Sakinleştirin, nefret ettirmeyin.” *13085

5650.Resulullah (s.a.a): “Ben risaleti tebliğ etmekle emrolunduğum gibi insanlarla iyi geçinmekle de emrolundum.” *13086

5651.İmam Sadık (a.s) Ömer bin Hanzala’ya şöyle buyurmuştur: “Ey Ömer! Şiilerimize (ağır) yük yüklenme ve onlarla iyi geçin. Şüphesiz ki insanlar kendilerine yüklenilen şeyi yüklenmezler.” *13087

7- Öğüt

“Size Rabbimin sözlerini bildiriyorum. Ben sizin için güvenilir bir öğütçüyüm.” *13088

5652.İmam Ali (a.s) yüce Peygamber’in (s.a.a) fazileti hakkında şöyle buyurmuştur: “Allah onu insanlar şaşkınlık içinde delalete düşmüşken gönderdi. Fitneye dalmışlar, heva ve hevesleri onları azdırmıştı…O (Hz. Muhammed) öğüt vermek için çok uğraştı, doğru yolda yürüdü, onları hikmete ve güzel öğüde davet etti.” *13089


13085* Sahih-ul Buhari, 5/2269/5774
13086* Tuhef’ul Ukul, 48
13087* el-Kafi, 8/334/522
13088* A’raf, 68
13089* Nehc’ul Belağa 95. Hutbe