Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Ali a.s'a Göre Ebubekir ve Ömerin Durumu

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    Ali a.s'a Göre Ebubekir ve Ömerin Durumu

    yorumsuz olarak hadisi aktarıyorum hadisi Sahihi Müslimden aktarıyorum:


    #2
    Ynt: Ali a.s'a Göre Ebubekir ve Ömerin Durumu

    Yorum


      #3
      Ynt: Ali a.s'a Göre Ebubekir ve Ömerin Durumu

      Yorum


        #4
        Ynt: Ali a.s'a Göre Ebubekir ve Ömerin Durumu





        http://www.upload.gen.tr/d.php/www/r...adisi.bmp.html

        Yorum


          #5
          Ynt: Ali a.s'a Göre Ebubekir ve Ömerin Durumu

          resim bende görünmüyor sizde?

          Yorum


            #6
            Ynt: Ali a.s'a Göre Ebubekir ve Ömerin Durumu


            İbnu Ebî Muleyke, İbn Abbâs'tan şöyle derken işitmiştir: Ömer, (vefat ettiğinde) şeririnin üzerine konuldu. O yerden kal­dırılmadan önce insanlar O'na duâ ederek ve cenaze namazı kılarak O'nun etrafını çepeçevre kuşattılar. Ben de Ömer'in tâbutu etrafın­daki insanların içinde bulundum. Beni hiçbir şey korkutmadı, ancak şu olay beni ürpertti: Bir adam benim omuzumu tuttu.

            Baktım ki o, Ali'dir. Ali, Ömer'e rahmet okudu ve şöyle dedi:

            —''Yaptığı işlerin benzeriyle Allah'a kavuşmak istediğim senden daha sevgili hiçbir kimseyi arkanda bırakmadın. Allah'a yemîn ede­rim ki, ben Allah'ın muhakkak seni (hücrede veya cennette) iki dos­tunla beraber bulunduracağını kuvvetle zannediyor idim. Ve çünkü ben bildim ki, kendim bizzat Peygamber'den çok defa bir düzeye şöyle buyururken işitirdim: "Ben, Ebû Bekir ve Ömer'le gittim. Ben, Ebû Bekir ve Ömer'le girdim. Ben Ebû Bekir ve Ömer'le çıktım" ''

            (sahihi buhari)

            kapı gibi sahih hadistir bu...



            Yorum


              #7
              Ynt: Ali a.s'a Göre Ebubekir ve Ömerin Durumu

              muvahhid müslüman sizin yazdığınız hadis uydurmadır bakın bu sahihtir.. Tüm hadis kitaplarında var bu hadis:


              49- (...) Bana Abdullah b. Muhammet! b. Esma Ed-Dubaî de riva­yet etti. (Dedi ki) : Bize Cüveyriye, Mâlik'ten, o da Zührî'den naklen rivayet etti ki, Zührî'ye Mâlik b. Evs rivayet etmiş. (Demiş ki) : Ömer b. Hattâb bana haber gönderdi. Ben de ona gün yükseldiği vakit geldim; ve kendisini evinde bir serîr Üzerine oturmuş; banlarının üzerine yapış­mış; deriden dit yastığa dayanmış olduğu halde buldum. Bana:

              — Yâ Mâlik! Mesele şu ki, senin kavminden birkaç hâne sahibi ko­şup geldiler. Ben de kendilerine biraz atıyye ayrılmasını emrettim. Şunu al da aralarında taksim ediver! dedi. Ben:

              — Bunu benden başkasına emretsen iyi edersin! dedim.

              — Al onu yâ Mâli! dedi. Az sonra Yerfe [15] geldi. Ve:

              — Osman, Abdurrahmân b. Avf, Zübeyr ve SaM için (içeri girme­lerine) iznin var mı yâ Emfrelmü'minîn? dedi. Ömer:

              — Evet! dedi. O da kendilerine izin vererek içeri girdiler. Sonra tekrar gelerek:

              — Abbâsla Alî için iznin var mı? dedi. Ömer (yine) :

              — Evet! cevâbın verdi. Onlara da izin verdi. Derken Abbâs:

              — Tâ Emirel-mü'minîn! Benimle şu yalancı, günahkâr, vefasız, hâin arasında hüküm ver! dedi. Cemaat dahi:

              — Evet, yâ Emirel-mü'minîn, aralarında hüküm ver de kendilerini rahata kavuştur! dediler.

              (Mâlik b. Evs: Bana öyle geliyor ki, onlar bu cemaati bunun için önceden göndermişler; demiş.) Bunun üzerine Ömer:

              — İkini» durun! Size Allah aşkına soruyorum! O Allah'ın ki yerle gök ancak onun izniyle durmaktadır! ResûIüNah (SalJaîhhü Aleyhi ve Sellem) 'in:

              «Bize mirasçı olunmaz! Bıraktığımız sadakadır.»buyurduğunu biliyor »usunuz? dedi. Cemâat:

              — Evet! cevâbını verdiler. Sonra Abbâs'la Âlî'ye dönerek:

              — Sizin ikinize (de) Allah aşkına soruyorum! O Allah'ın ki, yerle gök ancak onun izniyle durmaktadır! Resûlüllah (SaUallahü Aleyhive SellemYin:

              «Bize mirasçı olunmaz! Bıraktığımız sadakadır.» buyurduğunu biliyor musunuz? diye sordu.

              — Evet! dediler. Bunun üzerine Ömer şunları söyledi:

              — «Hakîkaten Allah (Azze've Ceiî) , Resulü (SaUallahü Atâyhi ve Sellem)'e öyle bir hâssa bahsetmiştir ki, bunu ondan başka hiç bir kim­seye tahsis etmemişti. Teâlâ Hazretleri: Allah, Resulüne beldeler halkın­dan ne ganimet verdi ise bu sadece Allah ve Resulüne aittir! buyurdu. (Râvi: Bundan önceki âyeti okudu mu, okumadı mı bilmiyorum! diyor.) Resûlüllah (SaUallahü Aleyhi ve Sellem)\se Benî Nadîr'in mallarını sizin ara­nızda taksîm etti. Vallahi kendini size tercîh etmedi. Sizi bırakıp da on-lan kendisi almadı. Ta ki şu mal kaldı! Resûlüllah (SaUallahü Aleyhi ve Sellem bundan senelik nafaka alır; bilâhare kalanı Beytü'1-maPe yardım olarak koyardı.» Sonra şöyle dedi:

              «Sîze Allah aşkına soruvorum! O Allah m ki, yerle gök ancak onun izniyle durmaktadır! Bunu biliyor musunuz?» Cemâat:

              — Evet! dediler. Sonra Abbasla Alî'ye de cemaata sorduğu gibi: «Bunu biliyor musunuz?» diye sordu.

              — Evet! dediler. Ömer (sözüne devamla) şunları söyledi:

              — Resûlüllah (SaUallahü A Jeyhi ve SeVem) vefat edince Ebû Bekir: Ben HesClullahfSaUallahü Aleyhi ve Sellem) 'in velî-i ahdiyim, dedi. Siz geldiniz! Sen kardeşin oğlundan mirasını istiyordun; o da karısının mirasını baba­sından istiyordu. Ebû Bekir şöyle dedi: Resûlüllah (SaUallahü Aleyhi ve Sellem) t

              Bıraktıçi>m'z sadakadır.» buyurdu.«Bize mirasçı olunmaz :* Siz ikiniz onu da yalancı, günahkâr, vefasız, hâin saydınız! Halbuki Allah onun doğrucu, iyi, aklı başında, hakka tâbi' bir zât olduğunu biliyor!

              Sonra Ebû Bekir vefat etti. Ben de Resûlüllah (SaUallahü Aleyhi ve Sellem) ile Ebû Bekr'in velî-i ahidleri oldum. Siz beni de yalana, günah­kâr, vefasız, hâin gördünüz! Halbuki Allah benim doğrucu, iyi, aklı ba­şında, hakka tâbi* bir kimse olduğumu biliyor. Ben de bu (hükümet) isi (ni) üzerime aldım. Sonra bana sen ve şu geldiniz. İkiniz birliksiniz; matbunms bir! Onu bize ver, dediniz. Ben de derim ki: Dilerseniz onu size, vereyim! Şu şartla ki: Onu Resûlüllah (Salkîlahü Aleyhi ve Scllem) ne yapardı İse siz de Öyle yapacağınıza Allah'a söz verin! Onu bu şartla alırsınız! Öyle mi?

              — Evet! dediler. (Ömer devamla) şunu söyledi:

              — Sonra bana, aranızda hüküm vereyim diye geldiniz! Hayır, val­lahi! Sİzin aranızda bundan başka bir şeyle kıyamet kopuncaya kadar hüküm veremem! Eğer ondan âciz kalırsanız bana iade ediverin!

              Sahihi Müslim Cihad ve Siyer kitabı, Ganimetin Hükmi Babı, Cilt 8. Sayfa 4949. hadis no: 49

              Yorum


                #8
                Ynt: Ali a.s'a Göre Ebubekir ve Ömerin Durumu

                benim eklediğim kapı gibi sahih hadise uydurma dedin ki sahihi buhari sahihlik konusunda genel olarak sahihi müslim den daha güvenilirdir


                senin eklediğin yukarıdaki hadis bütün hadis kitapkarında da geçmemektedir..


                ayrıca senin eklediğin hadiste de hz Ebu Bekir ile Hz Ömer ra ın faziletlerini inkar eden bir şey de göremedim...

                Yorum


                  #9
                  Ynt: Ali a.s'a Göre Ebubekir ve Ömerin Durumu

                  İmam Ali onları kendinden üstün görmüşse yine onlara biat etmedi (size göre en az 6 ay9 fedeği ve hilafeti gaspedenleri nasıl sevsin...

                  Yorum


                    #10
                    Ynt: Ali a.s'a Göre Ebubekir ve Ömerin Durumu

                    [img width=700 height=189]http://a6.sphotos.ak.fbcdn.net/hphotos-ak-snc4/63391_1796737520995_1316443849_2065085_286508_n.jp g[/img]


                    burda açıkça kendisinin en üstün olduğunu söylüyor ve yalancı ithamını yapıyor.

                    Yorum


                      #11
                      Ynt: Ali a.s'a Göre Ebubekir ve Ömerin Durumu

                      ibni Ebi Şeybenin "Musannaf" adlı kitabının 579-cu sayfasıdır.

                      Rasulullahdan s.a.a sonra Ebu Bekire biat edildiğinde Ali ve Zübeyr Rasulullahın kızı Fatımanın evine gidip müzakere ediyorlardı ve onların (Ebu Bekir ve diğerlerinin) işinden geri çekilmişdiler. Bu haber Ömere ulaşınca Fatımanın evine geldi ve dedi "ey nebinin kızı! and olsun senin babandan bize sevimli bir şahıs yoktur. babanda sonra senden daha sevimlisi yoktur. And olsun eğer bunlar senin yanında cem olurlarsa o zaman benim bu evi yakmak hakkında vereceğim emrin karşısını bu sevgi bile alamaz"


                      ولكن حزب علي كان أقل عند بيعة عمر منه عند بيعة أبي بكر الصديق نظراً لتفرقهم الأول عن علي بسبب مداهمة بيت فاطمة في أول عهد أبي بكر وإكراه بعض الصحابة الذين كانوا مع علي على بيعة أبي بكر فكانت لهذه الخصومة والمداهمة (وهي ثابتة بأسانيد صحيحة[4]) ذكرى مؤلمة لا يحبون تكرارها.


                      Alinin taraftarları Ömere biat zamanı Ebu Bekire biat zamanındakından daha da azdılar. taraftarlarının Aliden ayrılmasının sebebi Ebu Bekirin hilafetinin ilk zamanlarında Fatımanın evine ani hücum edilmesi ve Ali ile bazı sahabelerin Ebu Bekire biat etmemek istemeleri, bu düşmanlık ve ani hücumda (bunlar sahih senetlerle sabittir)4 bir çok kötü hatıraların olmasıydı. Ali taraftarları bunların tekrar yaşanmasını istemiyorlardı.


                      ve İmam Ali bu ebubekirle ömeri sevecek ha ?

                      Yorum


                        #12
                        Ynt: Ali a.s'a Göre Ebubekir ve Ömerin Durumu

                        [quote author=muvahhid müslüman link=topic=20084.msg121468#msg121468 date=1301503826]
                        benim eklediğim kapı gibi sahih hadise uydurma dedin ki sahihi buhari sahihlik konusunda genel olarak sahihi müslim den daha güvenilirdir


                        senin eklediğin yukarıdaki hadis bütün hadis kitapkarında da geçmemektedir..


                        ayrıca senin eklediğin hadiste de hz Ebu Bekir ile Hz Ömer ra ın faziletlerini inkar eden bir şey de göremedim...

                        [/quote]

                        o zaman sıkı dur bu hadis buharide de var diğerlerinde de..

                        Ali a.s.'a göre onların durumunu ortaya koymak istedik biz sadece.. size göre değil ki...

                        Yorum


                          #13
                          Ynt: Ali a.s'a Göre Ebubekir ve Ömerin Durumu

                          Rafıziler’e dair alimlerimiz onların akidesinin; Ali (ra)’nın Ebu Bekir (ra) ve Ömer (ra)’dan daha faziletli olduğu ve Ali (ra)’nın Ebu Bekir (ra)’dan daha önce müslüman olduğu şeklinde olduğunda icma etmişlerdir. Bu görüşü tercih eden kimse Kitabı ve Sünneti açıktan yalanlamaktadır. Allah (svt) şöyle buyurmaktadır: “Muhammed Allah'ın elçisidir. Beraberinde bulunanlar…” (el-Fetih 48/29) Bu ayet-i kerime de Allah (avc), Ali (ra)’ya değil Ebu Bekir (ra)’ya Muhammed (sav)’den sonra öncelik vermiştir. Rasulullah (sav): “Eğer bir dost edinecek olsaydım Ebu Bekir'i dost edinirdim; ne var ki, Allah beni kendisine dost edindi.” (Buhari; Müslim; Tirmizi; Ahmed, el-Müsned) buyurmuştur. Herkim Ali (ra)’nın Ebu Bekir (ra)’dan önce müslüman olduğuna inanırsa, hata ve yanılgı üzeredir çünkü (Ebu Bekir) 35 yaşındayken müslüman olmuştur ve o zaman Ali (ra) daha 7 yaşında bir çocuktu. İslam’ın hükümleri, hadler ve dini yükümlülükler ona uygulanmamaktaydı.

                          Yorum


                            #14
                            Ynt: Ali a.s'a Göre Ebubekir ve Ömerin Durumu

                            bnlara göre (sünnilerden vahhabizm etkisinde kalanlar) Musavi, Ali a.s ile Muaviye bile birbirlerini çok seviyorlarmış.. o kadar ki birbirlerinin kanlarını bile yerde karıştırmak istemişler.. birbirlerine sevgilerinden binlerce müslümanın kanını bile feda etmişler.. bu sevgi uğruna..

                            Yorum


                              #15
                              Ynt: Ali a.s'a Göre Ebubekir ve Ömerin Durumu

                              [quote author=muvahhid müslüman link=topic=20084.msg121474#msg121474 date=1301507995]
                              Rafıziler’e dair alimlerimiz onların akidesinin; Ali (ra)’nın Ebu Bekir (ra) ve Ömer (ra)’dan daha faziletli olduğu ve Ali (ra)’nın Ebu Bekir (ra)’dan daha önce müslüman olduğu şeklinde olduğunda icma etmişlerdir. Bu görüşü tercih eden kimse Kitabı ve Sünneti açıktan yalanlamaktadır. Allah (svt) şöyle buyurmaktadır: “Muhammed Allah'ın elçisidir. Beraberinde bulunanlar…” (el-Fetih 48/29) Bu ayet-i kerime de Allah (avc), Ali (ra)’ya değil Ebu Bekir (ra)’ya Muhammed (sav)’den sonra öncelik vermiştir. Rasulullah (sav): “Eğer bir dost edinecek olsaydım Ebu Bekir'i dost edinirdim; ne var ki, Allah beni kendisine dost edindi.” (Buhari; Müslim; Tirmizi; Ahmed, el-Müsned) buyurmuştur. Herkim Ali (ra)’nın Ebu Bekir (ra)’dan önce müslüman olduğuna inanırsa, hata ve yanılgı üzeredir çünkü (Ebu Bekir) 35 yaşındayken müslüman olmuştur ve o zaman Ali (ra) daha 7 yaşında bir çocuktu. İslam’ın hükümleri, hadler ve dini yükümlülükler ona uygulanmamaktaydı.
                              [/quote]

                              Peygamberimiz s.a.a. dostunu açık etmiş zaten. Peygamberlik hariç tüm sıfatlarda ona ortak olan Ali a.s.'ı kardeşlik eşleştirmesinde kendine ayırırken, Ebubekirle Ömeri kardeş eşleştirmiştir..

                              kızarmış kuş eti yemek için Allah'a dua etmiş Allah'ım bana en sevdiğini gönder onunla bu eti yiyelim gelen Ali olmuş..

                              Ali a.s.'ın vahhabilerin inkar edemeyeceği kadar sağlam ve çok faziletleri vardır.. Muaviye onları 70 yıl boyunca hutbelerden Ali a.s'a lanet okutsa da yok edememiş.. Siz mi edeceksiniz.. Ebubekir ve Ömer Ali a.s.'ın sadece makamını değil tüm sıfatlarını da gasbettiler...

                              Yorum

                              YUKARI ÇIK
                              Çalışıyor...
                              X