BİSMİLLAHİR RAHMANİR RAHİM
HAMD OLSUN ALEMLERİN RABBİNE
VE SELAM OLSUN MEVLAMIZ MUHAMMEDE VE TERTEMİZ EHLİ BEYTİNE
HAMD OLSUN ALEMLERİN RABBİNE
VE SELAM OLSUN MEVLAMIZ MUHAMMEDE VE TERTEMİZ EHLİ BEYTİNE
bundan sonra... Rasulullahın s.a.a Hz. Fatıma s.a hakkında buyurmuş olduğu "Fatıma benden bir parçadır, onu inciten beni incitmiştir" sözü hem Şiilerin ve hemde Sünnilerin ittifak ile aktardığı muteber hadislerdendir. diğer taraftan da Rasulullahın s.a.a vefatından sonra hilafeti gasp eden kişilerin Hz. Fatıma s.a-ın evine hücum etmeleri, Fedekde olan mirasını gasp etmeleri gibi olaylarda yine hem Şia ve hemde Sünni kanallardan ittifak ile rivayet edilmiştir. Ebu Bekirin ölüm zamanı "keşke yapmasaydım" diyerek dile getirdiği bu olaylar Rasulullahın s.a.a "Fatıma benden bir parçadır, onu inciten beni incitmiştir" sözünün şumulüne kimlerin girdiğini gözler önüne sermektedir. bundan dolayıdır ki, nasibiler bu hadisi tahrif etmeğe ve aslında Rasulullahın s.a.a "Fatıma benden bir parçadır, onu inciten beni incitmiştir" sözünü imam Ali a.s-a söylediği görünümünü vermeğe çalışmaktadırlar. yani haşa aslında Hz. Fatıma s.a-ya eza eden imam Ali a.s imiş ve Rasulullah s.a.a bu sözü ona söylemiş. yani Fatıma s.a-ın evine hücum edenler değil, Ali a.s bu işin cezasını alacaktır. biz inşaAllah bu çalışmamızda sünni kaynaklarda geçen bu hadisi inceleyeceğiz. doğrusu bunu incelemek bile gerekmez, zira bu bizim kaynaklarımız değil, Muaviye kaynaklarındadır, yani biz zaten bu kaynaklara ne güvenmiyoruz ve nede bu kaynakları kabullenmiyoruz. fakat biz hatta ehli snünet ricalinde bile bu hadisin durumu nedir, onu araştıracağız. öncelikle hadisi görelim:
حدثنا قتيبة حدثنا الليث عن ابن أبي مليكة عن المسور بن مخرمة قال سمعت رسول الله صلى الله عليه وسلم يقول وهو على المنبر إن بني هشام بن المغيرة استأذنوا في أن ينكحوا ابنتهم علي بن أبي طالب فلا آذن ثم لا آذن ثم لا آذن إلا أن يريد ابن أبي طالب أن يطلق ابنتي وينكح ابنتهم فإنما هي بضعة مني يريبني ما أرابها ويؤذيني ما آذاها هكذا قال
...el-Mısver b. Mahrame şöyle demiştir: Ben, Rasulullah'tan s.a.a işittim, kendisi minber üzerinde şöyle buyuruyordu: "Hişâm b. Muğire oğulları kendi kızlarını Ebu Talib'in oğlu Ali'ye nikah etmeleri hususunda benden izin istediler. Ben onlara buna izin vermem. Sonra yine izin vermem, sonra yine izin vermem. Ancak Ebu Talib'in oğlu benim kızımı boşamak isterse, o takdirde onların kızıyle evlenebilir. Çünkü kızım Fatıma, ancak benden bir parçadır. Ona şübhe veren şey, beni de şübhelendirir; ona eza veren şey, beni de ezalandırır"
Buhari, "es-Sahih", nikah kitabı, hadis 4932
Müslim, "es-Sahih", Sahabenin fazileti kitabı, hadis 2449
bu hadisi diğer ehli sünnet muhaddisleri de aktarmıştırlar. Müslim bu anlamda 4 hadisi arka-arkaya yazmıştır. biz bu hadisleri 2 yönden ele alıp inceleyeceğiz. önce sened, daha sonra ise Kurana uyup uymadığı.
1. hadislerin sened açısından incelenmesi:
hadislerin hepsininin birleştiği nokta ravi Misvar b. Mahreme. bu hadisi rivayet eden tüm alimler Misvar b. Mahreme yolu ile rivayet etmiştirler. ne hikmetse bu olayı, bu hadiseyi Misvar b. Mahreme dışında hiç kimse bilmiyor. peki bu önemli olayı aktaran bu Misvar b. Mahreme kimdir? necidir? ez-Zehebi beyan ediyor:
المسور بن مخرمة ( ع ) ابن نوفل بن أهيب بن عبد مناف بن زهرة بن قصي بن كلاب ، الإمام الجليل ، أبو عبد الرحمن ، وأبو عثمان ، القرشي الزهري
Misvar b. Mahreme b. Nevfel b. Habib b. Abdumenaf b. Zuhre b. Kusay b. Kilab, imam, Ebu Abdurrahman, Ebu Osman el-Kureşi ez-Züheri...
şimdi bu büyük imamın bir kusuru var, o da nasibi olması. bakınız bu melun adamın nasibiliği hangi dereceye ulaşmış durumda. yine ez-Zehebi beyan ediyor:
وكان يثني ويصلي على معاوية، قال عروة: فلم أسمع المسور ذكر معاوية إلاّ صلّى عليه
Muaviyenin adını duyduğunda ona selavat getirirdi.
ez-Zehebi, "Siyer", 3/392
bu adamın bu hareketi bana bizim forumda yazan ypa nickli üyeyi hatırlatıyor. Ehli Beyt imamlarının anıldığı zaman onlara salat ve selam getirmek hem sünnet ve hemde kendi alimlerinin ameli olduğu halde ypa nickli üye bir türlü "Ali a.s" demiyor ama Muaviyeyi anınca "Muaviye a.s" diyordu.
[img width=960 height=600]http://velayet.files.wordpress.com/2011/09/nasb-ypa1.jpg[/img]
hadiste başka bir sorun ise kızı istenen kişinin Ebu Cehil olması. meğerse Ebu Cehilin kızı kafirmiş ve Mekke fethinden sonra İslamı zorla kabullenmişler. bakınız Ebu Cehilin kızı nele söylüyor:
ولما جاء وقت الظهر أمر رسول الله - صلى الله عليه وسلم - بلالا أن يؤذن على ظهر الكعبة وقريش فوق الجبال ، فمنهم من يطلب الأمان ، ومنهم من قد أمن ، فلما أذن وقال : أشهد أن محمدا رسول الله ، قالت جويرة بنت أبي جهل : لقد أكرم الله أبي حين لم يشهد نهيق
Rasulullah s.a.a Bilale ezan okumasını emr ettiğinde Bilal kabenin damına çıkarak ezan okumayı başladı. "Eşhedu enne Muhammeden rasulullah" dediğinde Ebu Cehlin kızı Cüveyriye dedi ki: "Tanrı babama lutf etmiş ki, bugünü görmemiş"
ibni Esir, "el-Kamil fit Tarih", 2/126
her halde bu kadın müşrikleri defalarca savaş meydanlarında yere serenin Ali b. Ebu Talib a.s olduğunu biliyordu. öyle ise bu ne biçim iştir? Ali a.s İslama bu kadar kin besleyen birisinimi isteyecektir? yoksa İslama bu kadar düşman olan birisi Şirkin baş düşmanlarından biri ilemi evlenmek isteyecektir?
2. hadisin Kuran arz edilmesi:
bu hadisin uydurma olduğunun bir başka delili de Kurana aykırı olmasıdır. zira Kuran her bir müslümana 4 kadın ile evlenmeye izin vermektedir:
فَانْكِحُوا مَا طَابَ لَكُمْ مِنَ النِّسَاءِ مَثْنَى وَثُلَاثَ وَرُبَاعَ
beğendiğiniz, hoşunuza giden başka kadınlardan iki, üç ve dört kadın alın.
Nisa suresi 3-cü ayet
rivayeti bir şekilde kurtarmaya çalışanlar diyorlar ki "Rasulullah s.a.a bunun haram olduğunu söylememiştir, sadece kendi kızına eza olacağı için yasaklamış ve kızını boşadığı takdirde onu ala bileceğini söylemitir"
ben de derim ki, bu mümkün değildir. ilk olarak eğer bu iş eza oluyorsa nasıl Allah c.c buna izin vermiştir? ve nasıl olurda Rasulullah s.a.a kendi kızını bu eza (eziyet) dışına çıkarmış ama diğerlerine uygun görmüştür? bu uydurma rivayeti ilk başta Nübüvvete iman redd etmektedir. zira Peygamber kendi getirdiği hükümleri kabul etmez, bu hükümlere razı olmaz ise diğer insanlar nasıl kabullenirler?
kaynak: Velayet