Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

İmam Hasan'ın (a.s) Siresi Hakkında 40 Hadis

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    İmam Hasan'ın (a.s) Siresi Hakkında 40 Hadis

    Birinci Bölüm: İmam Hasan (a.s)’ın Şahsî Özellikleri
    1- İmam (a.s)’ın Siması
    Ahmed bin Muhammed el-Muğiyrî şöyle diyor:

    “İmam Hasan bin Ali (a.s); kıvırcık saçlı, beden yapısı güzel ve gür sakallı idi.”[1]

    2- Peygamber’e ve Padişahlara Benzemesi
    Vasıl bin Ata diyor ki:

    “Hasan bin Ali (a.s)’ın siması; peygamberleri, azamet ve parlaklığıysa padişahları andırıyordu.”[2]

    3- Resulullah (s.a.a)’in İmam Hasan’a Şefkati
    Ebu Bekir diyor ki:

    “Resulullah (s.a.a) halka namaz kıldığında, secdeye gittiği zaman Hasan (a.s)Hazretin sırtına veya boynuna atlıyordu; Hazret başını secdeden kaldırdığında, düşmeyecek bir şekilde onu yavaşça yere bırakıyordu.”[3]

    4- Vahyi Duyup Ezberlemesi
    Ebu’l- Futun diyor ki:

    “Hasan bin Ali (a.s) yedi yaşında iken Resulullah (s.a.a)’in meclisinde hazır oluyordu; Resulullah (s.a.a)’den vahyi duyup ezberliyordu; sonra annesinin yanına giderek ezberlediği şeyleri ona anlatıyordu.”[4]

    5- Kına Sürmesi
    İbn-i Haris şöyle diyor:

    “İmam Hasan ve İmam Hüseyin (a.s)’ın, kına ve çivit otuyla (saç ve sakallarını) boyadıklarını gördüm.”[5]

    6- Siyah Renkle Sakalını Boyaması
    İmam Sadık (a.s) buyurmuştur ki:

    “Hasan bin Ali (a.s), siyah renkle (saç ve sakalını) boyuyordu.”[6]

    7- Yüzüğünün kaşı
    İmam Rıza (a.s) buyurmuştur ki:

    “İmam Hasan (a.s)’ın yüzüğünün kaşının nakşı “el-İzzetu lillah” (İzzet Allah içindir) yazısı idi.”[7]

    8- Malını Bölmesi
    İmam Sadık (a.s) buyurmuştur ki:

    “Hasan bin Ali (a.s), bütün malını, hatta ayakkabı, elbise ve dinarlarını (bile) üç defa Allah ile böldü.”[8]

    9- Hurmayı Sevmesi
    İmam Rıza (a.s) buyurmuştur ki:

    “İmam Hasan ve İmam Hüseyin (aleyhima’s- selam) hurmayı çok severlerdi.”[9]

    10- Resulullah’ın Yanındaki Sevgisi
    Abdullah bin Zübeyr diyor ki:

    “Peygamber (s.a.a) rükuda iken, Hasan bin Ali Resulullah (s.a.a)’in yanına geliyordu; Hazret, Hasan’ın bir taraftan diğer tarafa geçmesi için ayaklarının arasını açıyordu.”[10]


    İkinci Bölüm: İmam (a.s)’ın İbadeti
    11- Allah’ı Anması
    İmam Seccad (a.s) buyurmuştur ki:

    “İmam Hasan (a.s), her halinde sürekli Allah’ı anıyordu.”[11]

    12- İbadet ve Sadakası Çabası
    İmam Bakır (a.s) buyurmuştur ki:

    “İmam Hasan (a.s), ibadet ve sadaka vermede çok çaba sarf ediyordu.”[12]

    13- Abdestte Huşusu
    Fettal diyor ki:

    “Hasan bin Ali (a.s) abdest alırken, mafsalları (ayakları) titrer ve rengi sararırdı. Bu halinin sebebini sorduklarında şöyle buyuruyordu: “Arşın Rabbinin karşısında duran bir kimsenin, renginin sararması ve ayaklarının titremesi gerekir.”[13]

    14- Namazda Huşusu
    İmam Seccad (a.s) buyurmuştur ki:

    “Hasan bin Ali (a.s), namaza durduğunda, Rabbinin azameti karşısında bedeni titriyordu."[14]

    15- Namaz Elbisesi
    Ebu Hayseme diyor ki:

    “Hasan bin Ali (a.s), namaza durduğunda en güzel elbiselerini giyerdi. Kendisine; “Neden en güzel elbiselerinizi giyiyorsunuz?” diye sorduklarında; ‘Allah güzeldir, güzeli de seviyor.’ diye buyuruyorlardı.”[15]

    16- Allah’ın Evini Ziyaret Etmesi
    İmam Bakır (a.s) buyurmuştur ki:

    “İmam Hasan (a.s) buyurdu ki: “Ben Rabbimden, O’nu mülakat edip de yaya olarak gidip evini ziyaret etmemekten utanıyorum.”[16]

    17- Allah’ın Evini Süvari Olarak Ziyaret Etmesi
    Rufaa şöyle diyor:

    “İmam Sadık (a.s)’dan; “Allah’ın evini ziyaret ettiğimde süvari mi olayım, yoksa piyade mi?” diye sorduğumda buyurdular ki: “İmam Hasan (a.s), Allah’ın evini, süvari olduğu halde ziyaret ediyordu.”[17]

    19- Yatarken Kur’ân Okuması
    Ümm-ü Musa diyor ki:

    “Hasan bin Ali (a.s), geceleyin (yatmak için) yatağına gittiğinde, üzerine Kehf suresinin yazılmış olduğu bir levhayı getirerek onu okuyordu.”[18]


    Üçüncü Bölüm: İmam (a.s)’ın Ahlakı
    20- Güzel konuşması
    Umeyr bin İshak diyor ki:

    “Bence Hasan bin Ali (a.s)’dan daha güzel konuşan birisi yoktu; öyle ki O konuştuğunda, sözünün sana ermesini ve susmasını istemiyordum; ben kesinlikle ondan çirkin bir söz duymamışımdır.”[19]

    21- Hilmi, Kerameti ve Cömertliği
    Bir rivayette şöyle nakledilmiştir:

    “İmam Hasan (a.s), halim (ağır başlı), kerim ve cömertlerden idi.”[20]

    22- Göğsü Geniş Olması
    Bir rivayette şöyle geçmiştir:

    “İmam Hasan (a.s)’ın göğsü herkesten genişti (tahammülü herkesten çoktu); ahlak açısından da herkesten mutedildi.”[21]

    23- Öfkesini Yenmesi
    Şeyh Mufid diyor ki:

    “İmam Hasan (a.s)’la Muaviye arasında sulh olduğunda, İmam Hasan (a.s) Medine’ye döndü ve Muaviye’nin on yıl hükümeti süresince, öfkesini yuttuğu, evinde oturduğu ve Rabbinin emrini beklediği halde orada ikamet etti.”[22]

    24- Her Açıdan İnsanların En Üstünü
    İmam Zeyn’ul- Abidin (a.s) buyurmuştur ki:

    “Hasan bin Ali (a.s), kendi zamanında insanların en abidi, en zahidi ve en üstünü idi.”[23]

    25- Cömertliği
    Kıravanî diyor ki:

    “İmam Hasan (a.s), cömert ve kerim birisi idi; hiçbir dilenciyi (eli boş) geri çevirmez ve bağışını (ondan) kesmezdi (veya ümitliyi ümitsiz etmezdi).”[24]

    26- İnsanların En Sadık ve En Fasihi
    İmam Zeyn’ul- Abidin (a.s) buyurmuştur ki:

    “İmam Hasan (a.s), dil açısından insanların en sadığı, konuşma açısından ise onların en fesahatli konuşanı idi.”[25]

    27- Dünya Ehlini Yermesi
    İmam Hasan (a.s) bu şiiri çok söylerdi:

    “Ey bekası olmayan dünya lezzetleri peşice giden!

    Şüphe yok ki, zail olan gölgeye aldanmak ahmaklık ve akılsızlıktır.”[26]

    28- Ölümle Kabri Hatırladığında Ağlaması
    İmam Zeyn’ul- Abidin (a.s) buyurmuştur ki:

    “İmam Hasan (a.s), ölümü hatırladığında ağlardı; kabri hatırladığında ağlardı.”[27]

    29- Dirilmeyi ve Sırattan Geçmeği Hatırladığında Ağlaması
    İmam Seccad (a.s) buyurmuştur ki:

    “İmam Hasan (a.s), kıyamet gününde dirilmeği ve haşır olmayı hatırladığında ağlıyordu; sırat köprüsünden geçmeği hatırladığında ağlıyordu.”[28]

    30- Alçak Gönüllülüğü
    Kaşanî diyor ki:

    “Dilenciler yol üzerinde oturup önlerindeki az bir yemekle meşgul oldukları bir sırada İmam Hasan (a.s) onların yanından geçerken; “Ey Resulullah’ın torunu! buyurun yemek yeğin” diyerek İmam (a.s)’ı yemeğe davet ediyorlardı. İmam (a.s) da bineğinden inerek oturup onlarla birlikte yemek yerdi ve; “Allah müstekbirleri (kibirlenenleri) sevmez.” diye buyururdular.”[29]


    Dördüncü Bölüm: İmam’ın Duası
    31- “Allah’ım Lebbeyk” Demesi
    İmam Zeyn’ul- Abidin (a.s) buyurmuştur ki: “İmam Hasan (a.s), Allah’ın kitabından “Ya eyyühellezîne âmenu” (Ey iman edenler!) ayetini okuduğunda; “Lebbeyk, Allahumme lebbeyk” (Emrindeyim, Allah’ım emrindeyim) derdi.”[30]

    32- Caminin Kapısında Okuduğu Dua
    İbn-i Şehraşub diyor ki:

    “İmam Hasan (a.s) caminin kapısına ulaştığında başını kaldırarak şöyle derdi: “İlahî, konuğun kapındadır; o halde indinde olan güzellikle yanımda olan çirkinliklerden geç; ey kerim!”[31]

    33- Duayla Meşgul Olması
    Ravi diyor ki:

    “İmam Hasan (a.s), sabah namazından sonra gün doğana dek (takibat ve duayla meşgul olduğundan dolayı) kimseyle konuşmazdı.”[32]

    34- Kunuttaki Duası
    İmam Hasan (a.s)’ın kendisi şöyle diyor:

    “Ceddim Resulullah (s.a.a) bana bir takım sözler öğretti; ben onları Vitir namazının kunutunda okuyorum. O sözler şunlardır:

    “Allah’ım, beni, hidayet ettiğin kimseler arasında hidayet et; afiyet verdiğin kimseler arasında bana da afiyet ver; bana bağışlamış olduğun şeyleri, benim için mübarek (bereketli) kıl.”[33]

    35- İmam (a.s)’ın Muskası
    İbn-i Ömer diyor ki:

    “İmam Hasan ve İmam Hüseyin (alyhima’s- selam)’ın iki muskaları vardı; içleri Cebrail’in kanatının tüylerindendi.”[34]

    36- Cennetle Cehennemi Hatırladığında Kıvranması
    İmam Zeyn’ul- Abidin (a.s) buyurmuştur ki:

    “Hasan bin Ali (a.s), cennet ve cehennemi hatırladığında, yılan ısırmış (birisi) gibi kıvranıyordu ve Allah Teala’dan cennet talep ediyor ve cehennem ateşinden O’na sığınıyordu.”[35]


    Beşinci Bölüm: Halka Karşı Davranışı
    37- Muhtaçlara Yardımda Bulunması
    Bir rivayette şöyle nakledilmiştir:

    “İmam Hasan (a.s)’ın, bir ihtiyaç hususunda kendisine bir mektup verilip de o mektubu veren adama; “İhtiyacın karşılanmıştır” buyurmadığı görülmemiştir.

    İmam (a.s), kendisine; “Ey Resulullah’ın oğlu! Keşke mektubuna baksaydınız da ihtiyacı miktarınca cevap verseydiniz!” diyen kimseye cevaben şöyle buyurdular: “Allah Teala’nın, onun mektubunu okuyana dek önümde zelil olarak durmasından soru soracağından korkuyorum.”[36]

    38- Halka Hediye Vermesi
    İbn-i Sirin diyor ki:

    “Hasan bin Ali (a.s), her bir kişiye (ödül ve hediye vermek istediğinde), yüz bin (dirhem) veriyordu.”[37]

    39- Bakan Hayvana Bir Şey Vermemekten Utanması
    Necîh diyor ki:

    “Hasan bin Ali (a.s)’ı yemek yerken gördüm; bir köpek İmam (a.s)’ın önünde durmuştu, bir lokma yediğinde o kadar da köpeğe atıyordu. Bunun üzerine; “Ey Resulullah’ın torunu! Bu köpeği buradan kovayım mı?” dediğimde buyurdular ki: “Hayır, bırak kalsın; ben, canlı bir hayvanın yüzüme baktığı halde yemek yiyip de o yemekten ona bir şey vermemekten Rabbimden utanıyorum.”[38]

    40- Mescidin Önemi
    İmam Hasan (a.s) buyurmuştur ki:

    “Mescid ehli, Allah’ın ziyaretçileridir; ziyaret edilenin, ziyaretçisine hediye vermesi onun üzerine bir haktır.”[39]



    --------------------------------------------------------------------------------

    [1] - Keşf’ul- Ğumme, c. 1, s. 548.

    [2] - Menakıb, c. 4, s. 9.

    [3] - Kenz’ul- Ummal, c. 13, s. 66, H. 37700.

    [4] - Avalim, c. 19, s. 108, H. 4.

    [5] - Mucem’ul- Kebir-i Taberanî, c. 3, s. 98.

    [6] - Mucem’ul- Kebir-i Taberanî, c. 3, s. 22, H. 2535.

    [7] - A’yan’uş- Şia, c. 1, s. 563; Bihar, c. 43, s. 258.

    [8] - Vesail’uş- Şia, c. 8, s. 55.

    [9] - Kafî, c. 6, s. 345, H. 6; Vesail’uş- Şia, c. 17, s. 73, H. 105.

    [10] - Ensab’ul- Eşraf, c. 19, s. 22.

    [11] - Emali-yi Saduk, s. 150.

    [12] - Nezm-u Durer’us- Simtayn, s. 196.

    [13] - Menakıb, c. 4, s. 14.

    [14] - Bihar, c. 84, s. 285.

    [15] - Bihar, c. 83, s. 175, H. 2.

    [16] - Bihar, c. 43, s. 339, H. 13.

    [17] - Menakıb, c. 4, s. 14; Bihar, c. 43, s. 339.

    [18] - Tarih-i İbn-i Asakir -İmam Hasan Tercümesi- s. 144, 242.

    [19] - Nezm-u Durer’us- Simtayn, s. 201.

    [20] - Nezm-u Durer’us- Simtayn, s. 195.

    [21] - A’yan’uş- Şia, c. 1, s. 563.

    [22] - İrşad, s. 191; Bihar, c. 44, s. 157, H. 26.

    [23] - Emali-yi Saduk, s. 150; Bihar, c. 43, s. 331, H. 1.

    [24] - Müsned-i İmam Mucteba, s. 134, H. 18.

    [25] - Bihar, c. 43, s. 331; Avalim, c. 16, s. 132, H. 5.

    [26] - Bihar, c. 73, s. 123, H. 111.

    [27] - Emali-yi Saduk, s. 150; Bihar, c. 43, s. 331.

    [28] - Emali-yi Saduk, s. 150.

    [29] - Mehaccet’ul- Beyza, c. 4, s. 33.

    [30] - Bihar, c. 43, s. 331.

    [31] - Menakıb, c. 3, s. 180; Bihar, c. 43, s. 339.

    [32] - Menakıb, c. 4, s. 14; Bihar , c. 43, s. 339.

    [33] - Mucem’ul- Kebir, c. 3, s. 73, H. 2703.

    [34] - Bihar, c. 43, s. 263, H. 9.

    [35] - Emalî-yi Saduk, s. 150; Bihar, c. 43, s. 331.

    [36] - Nezm-u Durer’us- Simtayn, s. 196.

    [37] - Tarih-i İbn-i Asakir -İmam Hasan’ın biyografisi- s. 147, H. 246.

    [38] - Müsned-i İmam Mücteba -a.s- s. 130.

    [39] - İrşad’ul- Kulub, s. 72.
YUKARI ÇIK
Çalışıyor...
X