Ynt: İmam Hasan Askeri’nin (a.s) Hayatı, Fazileti, Siresi ve Sözleri
4- "İsmail b. Muhammed" der ki: İmam Askeri'nin (a.s) evlerinin kapıları önünde oturmuştum. İmam (a.s) dışarı çıkınca ona yaklaşarak fakirlik ve yoksulluktan şikayet ettim ve bir dirhem dahi param olmadığına yemin ettim!
İmam: İkiyüz dinarını toprağa gömdüğün halde yemin mi ediyorsun? buyurdular. Sonra da:
"Bunu, sana birşey vermemek için söylemedim" dedi ve kölesine dönerek" yanındakileri ona ver" buyurdular.
Köle bana yüz dinar verdi, ALLAH'a şükür ettim ve geri döndüm, o hazret:
- O ikiyüz dinarı, ona çok ihtiyaç duyduğun bir sırada kaybetmenden korkarım, buyurdu.
Ben dinarları gizlediğim yere gittim onları yerinde buldum yerlerini değiştirerek (hiç kimsenin bulamıyacağı bir şekilde sakladım. Bu olayın üzerinden bir müddet geçti, dinarlara ihütiyacım oldu. Onları gömdüğüm yerden almaya gittiğimde, yerlerinde bulamadım. Bu bana pek ağır geldi. Sonra, oğlumun onların yerini bulup götürdüğünü anladım, imam'ın (a.s) buyurduğu gibi ben o paralardan hiçbir hayır görmedim. [4]
4- "İsmail b. Muhammed" der ki: İmam Askeri'nin (a.s) evlerinin kapıları önünde oturmuştum. İmam (a.s) dışarı çıkınca ona yaklaşarak fakirlik ve yoksulluktan şikayet ettim ve bir dirhem dahi param olmadığına yemin ettim!
İmam: İkiyüz dinarını toprağa gömdüğün halde yemin mi ediyorsun? buyurdular. Sonra da:
"Bunu, sana birşey vermemek için söylemedim" dedi ve kölesine dönerek" yanındakileri ona ver" buyurdular.
Köle bana yüz dinar verdi, ALLAH'a şükür ettim ve geri döndüm, o hazret:
- O ikiyüz dinarı, ona çok ihtiyaç duyduğun bir sırada kaybetmenden korkarım, buyurdu.
Ben dinarları gizlediğim yere gittim onları yerinde buldum yerlerini değiştirerek (hiç kimsenin bulamıyacağı bir şekilde sakladım. Bu olayın üzerinden bir müddet geçti, dinarlara ihütiyacım oldu. Onları gömdüğüm yerden almaya gittiğimde, yerlerinde bulamadım. Bu bana pek ağır geldi. Sonra, oğlumun onların yerini bulup götürdüğünü anladım, imam'ın (a.s) buyurduğu gibi ben o paralardan hiçbir hayır görmedim. [4]
"Rabbim, beni neden kör olarak haşrettin, halbuki ben görüyordum?" (ALLAH da) der ki: "İşte böyle; sana ayetlerimiz gelmişti de sen onları unutuvermiştin (kalp gözünü açmamıştın), bugün de sen işte böyle unutulursun." [1]
Yorum