Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Son pismanlik fayda vermez

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    Son pismanlik fayda vermez

    Bismillahirrahmanirrahim



    Adam yeni arabasını temizlemekle meşguldü. Bu arada 4 yaşındaki oğlunun elindeki taşla arabanın üzerine bir kaç çizik attığını görür. Adam öfkeyle hemen oğlunun elini tutar ve bir kaç kez oğlunun eline vurur. Adam öfkenin etkisiyle farkında olmadan oğlunun eline elindeki anahtar ile ağır darbeler indirir. Hastanede oğlunun ağır kırıklar neticesinde parmaklarını kaybettiği anlaşılır. Çocuk babasını görünce kendisine sorar: “Parmaklarım ne zaman tekrar yerine gelecek baba?”



    Adam çok üzülür ve hiç birsey söyleyemez. Arabasına doğru gider ve öfke ile arabasına darbeler indirmeye başlar. Yaptıklarından çok pişman bir vaziyette arabasının önünde otururken oğlunun yapmış olduğu çizikleri fark eder. Oğlu arabanın üzerine şu cümleyi yazmıştı:



    “Seni seviyorum babacığım!”



    Ertesi gün adam intihar eder!





    Öfkenin ve sevginin haddi, sınırı yoktur. Siz ikincisini seçiniz ki güzel ve sevilmeye değer bir hayatınız olsun; şunu da unutmayın ki:

    Eşyalar istifade edilmek üzere vardır, kullanmak içindir, insanlar ise sevmek için vardır. Ama günümüz dünyasının sorunu şu ki, insanlar kullanılıyor, eşyalara sevgi besleniyor.



    Her zaman aklımızda şu olmalıdır:



    Eşyalar kullanmak için vardır.

    Insanlar sevmek için vardırlar.



    *
    Düşüncelerinize dikkat ediniz, onlar kelimelere dönüşürler.
    *
    Kelimelerinize, söylediklerinize dikkat ediniz, onlar davranışlarınıza dönüşürler.
    *
    Davranışlarınıza dikkat ediniz, onlar alışkanlıklara dönüşürler.
    *
    Alışkanlıklarınıza dikkat ediniz, onlar sizin şahsiyetinizi oluştururlar.
    *
    Şahsiyetinize dikkat ediniz, çünkü o sizin kaderinizi oluşturur.

    #2
    Ynt: Son pismanlik fayda vermez

    Gerçekdende Ders Alınması Gereken Bir Paylaşım
    Eline Sağlık Kardeşim

    Yorum


      #3
      Ynt: Son pismanlik fayda vermez

      çok guzel, Allah razi olsun

      Yorum


        #4
        Ynt: Son pismanlik fayda vermez

        [quote author=bozo1453 link=topic=13361.msg95449#msg95449 date=1278864713]
        çok guzel, Allah razi olsun
        [/quote]

        Yorum


          #5
          Ynt: Son pismanlik fayda vermez

          Güzel bir paylaşım teşekkürler.

          Hayatımızda nelere değer veriyoruz? Değer ölçülerimiz ve önceliklerimiz nelerdir?

          Bizim için eşya amaç değil araç olmalıdır.

          Yorum


            #6
            Ynt: Son pismanlik fayda vermez

            Dinle oğlum, bunları sana sen uyurken söylüyorum. Küçücük elini yanağının altına sokmuşsun, nemli alnındaki sarı lülelerin yapış yapış ıslak. Odana bir hırsız gibi süzülerek girdim. Birkaç dakika önce kütüphanede oturmuş gazetemi okurken vicdan azabım nefes kesen bi dalga gibi üstüme geldi. Bir ...suçlu gibi yatağının başucuna geldim.
            Neler mi düşündüm oğlum? Sabah sabah kızmıştım. Okula gitmek üzere giyinirken seni azarladım, çünkü yüzünü ıslak havluyla öylesine silivermiştin. Ayakkabılarının kirli olduğunu görünce sana onları temizlettim. Bazı eşyalarını yere attığında sana öfkeyle bağırdım.
            Kahvaltı ederken bir sürü kusurunu buldum. Yiyecekleri etrafına saçıyordun, lokmalarını çiğnemeden yutuyordun, ekmeğine çok fazla tereyağı sürmüştün. Sen oyun oynamaya gidiyordun, bense trenime yetişmek zorundaydım. Bana baktın elini salladın ve “Güle güle babacığım” dedin. Ben ise kaşlarımı çattım ve “Dik dur!” dedim sana.
            Akşam üzeri de durum farksızdı. Eve gelirken seni yere çömelmiş arkadaşlarınla bilye oynarken buldum. Çorapların yırtılmıştı. Arkadaşlarının önünde seni küçük düşürdüm ve kolundan tutup eve götürdüm. Bu çoraplar çok pahalıydı ve giymek istiyorsan dikkatli olmalıydın. Düşün oğlum bunları sana baban söylüyordu!
            Hatırlıyor musun? Sonra çalışma odama girdin.Gözlerinde incinmiş bir ifade vardı. Kağıtlarımın üzerinden sana baktığımda bir an için çıkmaya yeltendin. “Ne istiyorsun?” diye bağırdım sana.
            Hiç bir şey söylemeden koşup boynuma sarıldın ve beni öptün. Hem de büyük bir sevgiyle. Sonra koşarak dışarı çıktın.
            Kağıdım elimden düştü. Bana neler oluyordu? Sürekli senin hatalarını buluyordum. Seni böyle ödüllendiriyordum. Seni sevmediğim için değil bu; senden çok şey beklediğim için. Seni kendi çağımın değer yargılarına göre değerlendiriyorum çünkü.
            Oysa ki senin pek çok güzel özelliğin var. Kalbin öylesine yüce ki! Bu gece gelip beni öpüşün de bunu kanıtlıyor.Bu gece başka hiçbir şeyin önemi yok oğlum. Karanlıkta, yatağının yanında diz çöktüm ve çok utanıyorum. Bunları sana uyanıkken anlatsam da anlamazsın biliyorum. Ama yarın gerçek bir baba olacağım. Seninle oynayacağım. Sen acı çektiğinde acı çekecek, sen güldüğünde güleceğim. Dilimin ucuna kötü şeyler geldiğinde dilimi ısıracağım. Kendi kendime sürekli, “O bir çocuk!” diyeceğim.
            Ben seni büyük bir adam gibi gördüm. Oysa ki sen daha küçük bir çocuksun. Daha dün annenin kolları arasındaydın, başını onun omzuna dayamıştın. Ah, senden çok şey bekledim oğlum, çok şey bekledim.
            İnsanları eleştirmek yerine onları anlamaya çalışalım. Ne yapmak istediklerini anlayalım. Sempati, hoşgörü ve nezaket eleştiriden çok daha yararlıdır. “Bilmek affetmektir.” Dr. Johnson’ın da söylediği gibi, “Tanrı bile insanı son gününe kadar yargılamaz.” O halde neden biz yargılayalım?
            Eleştirmeyin, kınamayın ve şikayet etmeyin!
            alinti

            Yorum

            YUKARI ÇIK
            Çalışıyor...
            X