Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Anne sen ceza alma diye

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    Anne sen ceza alma diye

    Anne sen ceza alma diye

    Türkan Hanım dindar bir ailede büyümüştü. Annesi her fırsatta ona ve
    kardeşlerine namaz kılmalarını söyler, hatta kızarak onları uyarırdı. Türkan
    Hanım namazın kılınması gerektiğine inanır, ama yine de kılmazdı, çünkü
    kılmak nefsine zor geliyordu. Bazen başlar, sonra terk ederdi.

    Evlendi ve çocukları oldu. Annesi her geldiğinde aynı şekilde namaz
    kılmaları için ikaz etmeyi sürdürüyor, o da ısrarla kılmamaya devam
    ediyordu. Çok istemesine rağmen bir türlü nefsine galip gelemiyordu. Bir gün
    arkadaşları ona oturmaya geldi. İçlerinden biri annesini de yanında
    getirmişti. Teyze çok mübarekti. Öyle tatlı konuşuyordu ki, onu dinleyen
    saatler geçse usanmazdı. Teyze bir ara namaz konusuna değindi. O anlatırken,
    Türkan Hanım annesini hatırlamış ve annesinin eski günlerdeki namaz
    ikazlarını düşünüyordu. Misafirler de teyzeyi zevkle dinliyordu.
    Türkan Hanımın küçük oğlu Zekeriya, dört yaşındaydı. Oynadığı oyunu
    bırakmış, teyzenin koltuğu dibinde iki elini yumruk yapıp yüzüne dayamış bir
    şekilde, kıpırdamadan dinliyordu. Annesi ikram için mutfakla salon arasında
    koşturup dururken mevzu değişmişti. O da onların yanına oturup sohbetin
    güzelliğine kapılarak çayını yudumlamaya başladı.
    “Anne, senin yerine ben namaza başlayacağım”
    Tam bu sırada mutfaktan bir gürültü geldi. Arkasından da oğlunun çığlığı
    duyuldu. Telâşla mutfağa koştu Türkan Hanım. Misafirler de korkuyla peşinden
    gittiler. Oğlu bir sandalye koyarak lavaboya çıkmıştı. Bir ayağı lavabonun
    içinde, diğeri ise dışarıdaydı. Sandalye devrilmiş yerde dururken, oğlu da
    lavabonun kenarında korkmuş bir şekilde asılı duruyordu. Koşup kucağına
    aldı. Su içeceğini zannederek:
    “İsteseydin ben verirdim yavrum, ya düşüp bir yerine zarar verseydin” diye
    çıkıştı.
    Türkan Hanım oğlunun verdiği cevabı, uzun yıllar geçmesine rağmen hâlâ
    unutamaz; çünkü şöyle demişti çocuğu:
    “Anne, ben abdest alacaktım. Teyze dedi ya, namaz kılmayanlara Allah ceza
    verecekmiş diye. Ben de, sen ceza almayasın diye senin yerine namaza
    başlayacaktım.”
    O an Türkan Hanım, tepeden tırnağa titrediğini hissetti. Allah, yıllarca
    namaz kılmayan Türkan Hanıma oğlunun davranışıyla müthiş bir ders vermişti.
    Yavrusuna sarılıp dakikalarca ağladı.

    Bu hikâye birçok bakımdan ders verici. Aslında çocuklar büyüklere
    değil, anne babalar evlâtlarına namazı öğretmeli. Çünkü, Peygamber Efendimiz
    (s.a.v.) çocuklarımıza yedi yaşına geldiklerinde namaz kıldırmamızı ve on
    yaşına geldiklerinde ise ciddi bir şekilde üzerinde durmamızı emreder.
    Çocuklarımıza -küçük yaşlarda gerek camilere götürerek, gerek ise evde
    cemaat yaparak- namazı sevdirmeli ve onlara örnek olmalıyız. Namaz çocuklara
    tatlı bir üslûpla, sevdirilerek anlatıldığı takdirde çocukların namaza karşı
    ilgi ve sevgileri kaçınılmaz olur.

    #2
    Ynt: Anne sen ceza alma diye

    eline sağlık..paylaşım için teşekkür...allah razı olsun.......

    Yorum

    YUKARI ÇIK
    Çalışıyor...
    X