Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Matta incili

Daraltma
Bu sabit bir konudur.
X
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    #61
    Ynt: Matta incili

    Kenanlı kadının imanı
    (Mar.7:24-30)

    21İsa oradan ayrılıp Sur ve Sayda bölgesine geçti.

    22O yöreden Kenanlı bir kadın İsa'ya gelip, «Ya Rab, ey Davut Oğlu, halime acı! Kızım cine tutsak, çok kötü durumda» diye feryat etti.

    23İsa kadına hiçbir karşılık vermedi. Öğrencileri yaklaşıp, «Sal şunu, gitsin!» diye rica ettiler. «Arkamızdan bağırıp duruyor.»

    24İsa, «Ben yalnız İsrail halkının kaybolmuş koyunlarına gönderildim» diye cevap verdi.

    25Kadın ise yaklaşıp, «Ya Rab, bana yardım et!» diyerek O'nun önünde yere kapandı.[n]

    26İsa ona, «Çocukların ekmeğini alıp köpeklere atmak doğru değildir» dedi.

    27Kadın, «Haklısın, Rab» dedi. «Ama köpekler de efendilerinin sofrasından düşen kırıntıları yer.»

    28O zaman İsa ona şu karşılığı verdi: «Ey kadın, imanın büyük! Dilediğin gibi olsun.» Ve kadının kızı o saatte iyileşti.


    Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

    Yorum


      #62
      Ynt: Matta incili

      İsa dört bin kişiyi doyuruyor
      (Mar.8:1-10)

      29İsa oradan ayrıldı, Celile gölünün kıyısından geçerek dağa çıkıp oturdu.

      30Yanına büyük bir kalabalık geldi. Beraberlerinde kötürüm, kör, çolak, dilsiz ve daha birçok hasta vardı. Hastaları O'nun ayaklarının dibine bıraktılar. O da onları iyileştirdi.

      31Halk, dilsizlerin konuştuğunu, çolakların sağlam oluverdiğini, körlerin gördüğünü, kötürümlerin yürüdüğünü görünce şaştı ve İsrail'in Tanrısını yüceltti.

      32İsa öğrencilerini yanına çağırıp, «Halka acıyorum» dedi. «Üç gündür yanımdalar ve yiyecek hiçbir şeyleri yok. Onları aç aç evlerine göndermek istemiyorum, yolda bayılabilirler.»

      33Öğrenciler kendisine, «Böyle ıssız bir yerde bu kadar kalabalığı doyuracak ekmeği nereden bulalım?» dediler.

      34İsa, «Kaç ekmeğiniz var?» diye sordu.
      «Yedi ekmekle birkaç küçük balığımız var» dediler.

      35Bunun üzerine İsa, halka yere oturmalarını buyurdu.

      36Yedi ekmekle balıkları aldı, şükredip bunları böldü, öğrencilerine verdi. Onlar da halka dağıttılar.

      37Herkes yiyip doyduktan sonra yedi küfe dolusu yemek artığı topladılar.

      38Yemek yiyenlerin sayısı, kadın ve çocuklar hariç, dört bin erkekti.

      39İsa, halkı salıverdikten sonra kayığa binip Magadan bölgesine geçti.


      Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

      Yorum


        #63
        Ynt: Matta incili

        16. Bölüm
        Doğaüstü bir belirti isteniyor
        (Mar.8:11-13; Luk.12:54-56)

        1Ferisilerle Sadukiler İsa'nın yanına geldiler. O'nu sınamak amacıyla kendilerine gökten bir belirti göstermesini istediler.

        2İsa onlara şu karşılığı verdi: «Akşam olunca siz, `Gökyüzünün rengi kızıl olduğuna göre hava iyi olacak' dersiniz.

        3Sabahleyin, `Bugün gök kızıl ve bulutlu. Hava bozacak' dersiniz. Gökyüzünün görünümünü yorumlayabiliyorsunuz da, belirli zamanlarla ilgili belirtileri yorumlayamıyor musunuz?

        4Kötü ve vefasız kuşak bir belirti istiyor! Ama ona Yunus'un belirtisinden başka bir belirti gösterilmeyecek.» Sonra İsa onları bırakıp gitti.


        Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

        Yorum


          #64
          Ynt: Matta incili

          Ferisilerle Sadukilerin mayası
          (Mar.8:14-21)

          5Öğrenciler gölün karşı yakasına geçerken ekmek almayı unutmuşlardı.

          6İsa onlara, «Dikkatli olun, Ferisilerin ve Sadukilerin mayasından kaçının!» dedi.

          7Onlar ise kendi aralarında konuşarak, «Ekmek almadığımız için böyle diyor» dediler.

          8Bunun farkında olan İsa şöyle dedi: «Ey imanı kıt olanlar! Ekmeğiniz yok diye aranızda ne konuşup duruyorsunuz?

          9-10Hâlâ anlamıyor musunuz? Beş ekmekle beş bin kişinin doyduğunu, kaçsepet dolusu yemek artığı topladığınızı hatırlamıyor musunuz? Yedi ekmekle dört bin kişinin doyduğunu, kaç küfe dolusu yemek artığı topladığınızı hatırlamıyor musunuz?

          11Ben size, `Ferisilerin ve Sadukilerin mayasından kaçının' derken, ekmekten söz etmediğimi nasıl oluyor da anlamıyorsunuz?»

          12Kendilerine ekmek mayasından değil de, Ferisilerle Sadukilerin öğretisinden kaçınmalarını söylediğini o zaman anladılar.


          Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

          Yorum


            #65
            Ynt: Matta incili

            Petrus'un Mesih'i tanıması
            (Mar.8:27-30; Luk.9:18-21)

            13İsa, Filipus Sezariyesi bölgesine geldiğinde öğrencilerine şunu sordu: «Halk, İnsanoğlu'nun kim olduğunu söylüyor?»

            14Öğrencileri şu karşılığı verdiler: «Kimi Vaftizci Yahya, kimi İlyas, kimi de Yeremya ya da peygamberlerden biri olduğunu söylüyor.»

            15İsa onlara, «Ya siz» dedi, «ben kimim dersiniz?»

            16Simun Petrus, «Sen, yaşayan Tanrı'nın Oğlu Mesih'sin» cevabını verdi.

            17İsa ona, «Ne mutlu sana, Yunus oğlu Simun!» dedi. «Bu sırrı sana açan insan[o] değil, göklerdeki Babamdır.

            18Ben de sana şunu söyleyeyim, sen Petrus'sun[p] ve ben topluluğumu bu kayanın[] üzerine kuracağım. Ölüler diyarının kapıları ona karşı direnemeyecek.

            19Göklerin Egemenliğinin anahtarlarını sana vereceğim. Yeryüzünde bağlayacağın her şey göklerde de bağlanmış olacak; yeryüzünde çözeceğin her şey göklerde de çözülmüş olacak.»

            20Bu sözlerden sonra İsa, kendisinin Mesih olduğunu kimseye söylememeleri için öğrencilerini uyardı.


            Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

            Yorum


              #66
              Ynt: Matta incili

              İsa ölüp dirileceğini önceden bildiriyor
              (Mar.8:31-9Mar.8:1; Luk.9:22-27)

              21Bundan sonra İsa, kendisinin Kudüs'e gitmesi, ihtiyarlar, başkâhinler ve din bilginlerinin elinden çok acı çekmesi, öldürülmesi ve üçüncü gün dirilmesi gerektiğini öğrencilerine anlatmaya başladı.

              22Bunun üzerine Petrus O'nu bir kenara çekip azarlamaya başladı. «Tanrı korusun, ya Rab! Senin başına asla böyle bir şey gelmeyecek!» dedi.

              23Ama İsa dönüp Petrus'a şöyle dedi: «Çekil önümden, Şeytan! Sen yolumda engelsin. Senin düşüncelerin Tanrı'nın değil, insanın düşünceleridir.»

              24Sonra İsa, öğrencilerine şunları söyledi: «Ardımdan gelmek isteyen, kendini inkâr etsin, çarmıhını yüklenip beni izlesin.

              25Canını kurtarmak isteyen, onu yitirecek; canını benim uğruma yitiren ise onu kurtaracaktır.

              26İnsan bütün dünyayı kazanıp da canından olursa, bunun kendisine ne yararı olur? İnsan, kendi canına karşılık ne verebilir?

              27İnsanoğlu, Babasının görkemi içinde melekleriyle gelecek ve herkese, yaptıklarının karşılığını verecektir.

              28Size doğrusunu söyleyeyim, burada bulunanlar arasında, İnsanoğlu'nun kendi egemenliği içinde geldiğini görmeden ölümü tatmayacak olanlar var.»


              Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

              Yorum


                #67
                Ynt: Matta incili

                17. Bölüm
                İsa'nın görünümü değişiyor
                (Mar.9:2-13; Luk.9:28-36)

                Altı gün sonra İsa, yanına yalnız Petrus, Yakup ve Yakup'un kardeşi Yuhanna'yı alarak yüksek bir dağa çıktı.

                2Orada, gözlerinin önünde İsa'nın görünümü değişti. Yüzü güneş gibi parladı, giysileri ışık gibi bembeyaz oldu.

                3O anda Musa'yla İlyas öğrencilere göründü. İsa ile konuşuyorlardı.

                4Petrus İsa'ya, «Ya Rab» dedi, «burada bulunmamız ne iyi oldu! İstersen burada üç çardak kurayım: biri sana, biri Musa'ya, biri de İlyas'a.»

                5Petrus hâlâ konuşurken, parlak bir bulut birden onları gölgeledi. Buluttan gelen bir ses, «Sevgili Oğlum budur, O'ndan hoşnudum. O'nu dinleyin!» dedi.

                6Öğrenciler bunu işitince, dehşet içinde yüzüstü yere kapandılar.

                7İsa gelip onlara dokundu, «Kalkın, korkmayın!» dedi.

                8Başlarını kaldırıp bakınca İsa'dan başka kimseyi göremediler.

                9Dağdan inerlerken İsa onlara, «İnsanoğlu ölümden dirilmeden önce, gördüklerinizi kimseye söylemeyin» diye buyurdu.

                10Öğrencileri O'na şunu sordular: «Peki, din bilginleri neden önce İlyas'ın gelmesi gerektiğini söylüyorlar?»

                11İsa, «İlyas gerçekten gelecek ve her şeyi yeniden düzene koyacak» diye cevap verdi.

                12«Size şunu söyleyeyim, İlyas zaten gelmiştir, ama onu tanımadılar, ona yapmadıklarını bırakmadılar. Aynı şekilde İnsanoğlu da onların elinden acı çekecektir.»

                13O zaman öğrenciler İsa'nın kendilerine Vaftizci Yahya'dan söz ettiğini anladılar.


                Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                Yorum


                  #68
                  Ynt: Matta incili

                  Cinli çocuk iyileştiriliyor
                  (Mar.9:14-32; Luk.9:37-45)

                  14Kalabalığın yanına vardıklarında bir adam İsa'ya yaklaşıp O'nun önünde diz çöktü.

                  15«Ya Rab» dedi, «oğlumun haline acı! Çocuk saralı ve çok acı çekiyor. Sık sık ateşe ya da suya düşüyor.

                  16Onu senin öğrencilerine getirdim, ama iyileştiremediler.»

                  17İsa, «Ey imansız ve sapmış kuşak!» dedi. «Sizinle daha ne kadar kalacağım? Size daha ne kadar katlanacağım? Çocuğu buraya, bana getirin.»

                  18İsa cini azarlayınca, cin çocuktan çıktı, çocuk da o anda iyileşti.

                  19Sonra öğrenciler tek başlarına İsa'ya gelip, «Biz cini neden kovamadık?» diye sordular.

                  20-21İsa, «İmanınız kıt olduğu için» karşılığını verdi. «Size doğrusunu söyleyeyim, bir hardal tanesi kadar imanınız olsa şu dağa, `Buradan şuraya göç' derseniz, göçer. Sizin için imkânsız bir şey kalmaz.»[r]


                  Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                  Yorum


                    #69
                    Ynt: Matta incili

                    İsa ölüp dirileceğini tekrar bildiriyor
                    (Mar.9:30-32; Luk.9:43-45)

                    22-23Celile'de bir araya geldiklerinde İsa onlara, «İnsanoğlu, insanların eline teslim edilecek ve öldürülecek, ama üçüncü gündirilecek» dedi.
                    Öğrenciler buna çok kederlendiler.


                    Tapınak vergisi

                    24Kefernahum'a geldiklerinde, iki dirhemlik tapınak vergisini (s) toplayanlar Petrus'a gelip, «Öğretmeniniz tapınak vergisini ödemiyor mu?» diye sordular.

                    25Petrus, «Ödüyor» dedi.
                    Petrus eve gelince, daha kendisi bir şey söylemeden İsa ona, «Simun, ne dersin?» dedi. «Dünya kralları gümrük ya da vergiyi kimlerden alırlar? Kendi oğullarından mı, yabancılardan mı?»

                    26Petrus'un, «Yabancılardan» demesi üzerine İsa, «O halde oğullar muaftır» dedi.

                    27«Ama vergi toplayanları gücendirmeyelim. Göle gidip oltanı at. Tuttuğun ilk balığı çıkar, onun ağzını aç, dört dirhemlik bir akçe(ş) bulacaksın. Parayı al, ikimizin vergisi olarak onlara ver.»


                    Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                    Yorum


                      #70
                      Ynt: Matta incili

                      18. Bölüm
                      En büyük kim?
                      (Mar.9:33-37,42-48; Luk.9:46-48; 17Luk.9:1-2)

                      1Bu sırada İsa'nın öğrencileri O'na yaklaşıp, «Göklerin Egemenliğinde en büyük kim?» diye sordular.

                      2-3İsa, yanına küçük bir çocuk çağırdı, onu orta yere dikip şöyle dedi: «Size doğrusunu söyleyeyim, yolunuzdan dönüp küçük çocuklar gibi olmazsanız, Göklerin Egemenliğine asla giremezsiniz.

                      4Kim bu çocuk gibi alçakgönüllü olursa, Göklerin Egemenliğinde en büyük odur.

                      5Böyle bir çocuğu benim adım uğruna kabul eden, beni kabul etmiş olur.

                      6«Ama kim bana iman eden bu küçüklerden birini günaha düşürürse, boynuna kocaman bir değirmen taşı asılıp denizin dibine atılması kendisi için daha iyi olur.

                      7İnsanı günaha düşüren tuzaklardan ötürü vay dünyanın haline! Böyle tuzakların olması kaçınılmazdır. Ama bu tuzaklara aracılık eden kişinin vay haline!

                      8«Eğer elin ya da ayağın seni günaha sokarsa, onu kesip at. Çolak ya da tek ayaklı olarak yaşama kavuşman, iki el iki ayak sahibi olarak sönmez ateşe atılmandan iyidir.

                      9Eğer gözün seni günaha sokarsa, onu çıkarıp at. Tek gözle yaşama kavuşman, iki göz sahibi olarak cehennem ateşine atılmandan iyidir.

                      10-11«Bu küçüklerden bir tekini bile hor görmekten sakının! Size şunu söyleyeyim, onların göklerdeki melekleri, göklerde olan Babamın yüzünü her zaman görürler.[t]


                      Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                      Yorum


                        #71
                        Ynt: Matta incili

                        Kaybolmuş koyun benzetmesi
                        (Luk.15:3-7)

                        12«Siz ne dersiniz? Bir adamın yüz koyunu olsa ve bunlardan biri yolunu şaşırsa, doksan dokuzunu dağlarda bırakıp yolunu şaşıranı aramaya gitmez mi?

                        13Eğer onu bulacak olursa, size doğrusunu söyleyeyim, yolunu şaşırmamış olan doksan dokuzu içinsevindiğinden daha çok onun için sevinir.

                        14Bunun gibi, göklerdeki Babanız da bu küçüklerden hiçbirinin kaybolmasını istemez.


                        Bir kardeş günah işlerse

                        15«Eğer kardeşin sana karşı günah işlerse, ona git, suçunu kendisine göster. Her şey yalnız ikinizin arasında kalsın. Kardeşin seni dinlerse, onu kazanmış olursun.

                        16Ama dinlemezse, yanına bir ya da iki kişi daha al ki, söylenen her şey iki ya da üç tanığın sözüyle doğrulansın.

                        17Eğer kardeşin onları dinlemek istemezse, durumu inanlılar topluluğuna bildir. İnanlılar topluluğunu da dinlemek istemezse, onu bir putperest ya da vergi görevlisi yerine koy.

                        18«Size doğrusunu söyleyeyim, yeryüzünde bağlayacağınız her şey gökte de bağlanmış olacak. Yeryüzünde çözeceğiniz her şey gökte de çözülmüş olacak.

                        19Yine size şunu söyleyeyim, yeryüzünde aranızdan iki kişi, dileyecekleri herhangi bir şey için uyuşurlarsa, göklerdeki Babam dileklerini yerine getirir.

                        20Nerede iki ya da üç kişi benim adımla toplanırsa, ben de orada onların arasındayım.»


                        Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                        Yorum


                          #72
                          Ynt: Matta incili

                          Acımasız köle benzetmesi

                          21Bunun üzerine Petrus İsa'ya gelip, «Ya Rab» dedi, «kardeşim bana karşı kaç kez günah işlerse onu bağışlamalıyım? Yedi kez mi?»

                          22İsa ona, «Yedi kez değil» dedi. «Yetmiş kere yedi kez derim sana.

                          23Şöyle ki, Göklerin Egemenliği, köleleriyle hesaplaşmak isteyen bir krala benzer.

                          24Kral hesap görmeye başladığında, kendisine on bin talant borcu olan bir köle getirilmiş.

                          25Kölenin ödeme gücü olmadığından efendisi onun, karısının, çocuklarının ve bütün malının satılıp borcun ödenmesini buyurmuş.

                          26Köle yere kapanıp efendisine, `Bana karşı sabırlı ol! Sana bütün borcumu öderim' demiş.

                          27Efendisi köleye acımış, borcunu bağışlayıp onu salıvermiş.

                          28«Ama köle çıkıp gitmiş, kendisine yüz dinar borcu olan bir başka köleye rastlamış. Onu yakalayıp, `Borcunu öde' diyerek boğazına sarılmış.

                          29Bu köle yüzüstü yere kapanmış, `Bana karşı sabırlı ol! Sana borcumu öderim' diye yalvarmış.

                          30Ama ilk köle bunu reddetmiş. Gitmiş, borcunu ödeyinceye dek kalmak üzere adamı zindana attırmış.

                          31Öteki köleler, olanları görünce çok üzülmüşler. Efendilerine gidip bütün olup bitenleri anlatmışlar.

                          32«Bunun üzerine efendisi köleyi yanına çağırmış. `Ey kötü köle!' demiş. `Bana yalvardığın için bütün borcunu bağışladım.

                          33Benim sana acıdığım gibi, senin de köle arkadaşına acıman gerekmez miydi?'

                          34Bu öfkeyle efendisi, tüm borcunu ödeyinceye dek onu işkencecilere teslim etmiş.

                          35«Eğer her biriniz kardeşini yürekten bağışlamazsa, göksel Babam da size öyle davranacaktır.»


                          Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                          Yorum


                            #73
                            Ynt: Matta incili

                            19. Bölüm
                            Boşanmayla ilgili soru
                            (Mar.10:1-12)

                            İsa, bu konuşmasını bitirdikten sonra Celile'den ayrılıp Yahudiye sınırlarına, Şeria nehrinin ötesine geçti.

                            2Büyük halk toplulukları da O'nun ardından gitti. Hasta olanlarını orada iyileştirdi.

                            3İsa'nın yanına gelen bazı Ferisiler, O'nu sınamak amacıyla şunu sordular: «Bir adamın, herhangi bir nedenle karısını boşaması Kutsal Yasa'ya uygun mudur?»

                            4-5İsa şu karşılığı verdi: «Kutsal Yazıları okumadınız mı? Yaradan, ta başlangıçtan insanları `erkek ve dişi olarak yarattı' ve şöyle dedi: `Bu nedenle adam annesini babasını bırakacak, karısına bağlanacak ve ikisi tek bir beden olacaklar.'

                            6Şöyle ki, onlar artık iki değil, tek bedendir. O halde Tanrı'nın birleştirdiğini, insan ayırmasın.»

                            7Ferisiler İsa'ya, «Öyleyse» dediler, «Musa neden erkeğin, karısını, bir boş kâğıdı verip boşayabileceğini söyledi?»

                            8İsa onlara, «Musa, karılarınızı boşamanıza, yüreklerinizin katılığından ötürü izin verdi» dedi. «Başlangıçta bu böyle değildi.

                            9Ben size şunu söyleyeyim, karısını cinsel ahlaksızlıktan başka bir nedenle boşayıp başkasıyla evlenen, zina etmiş olur. Boşanmış kadınla evlenen de zina etmiş olur.»[u]

                            10Öğrenciler İsa'ya, «Eğer bir erkekle karısı arasındaki ilişki buysa, hiç evlenmemek daha iyi!» dediler.

                            11İsa onlara, «Herkes bu sözü kabul edemez» dedi. «Ancak böyle bir Tanrı vergisine sahip olanlar kabul edebilir.

                            12Çünkü doğuştan, ana rahminden çıktıklarında hadım olanlar bulunduğu gibi, insanlar tarafından hadım edilmiş olanlar ve kendilerini Göklerin Egemenliği uğruna hadım saymış olanlar da vardır. Bunu kabul edebilen, kabul etsin!»


                            Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                            Yorum


                              #74
                              Ynt: Matta incili

                              İsa küçük çocukları kutsuyor
                              (Mar.10:13-16; Luk.18:15-17)

                              13-14O sırada bazıları küçük çocukları İsa'nın yanına getirdiler; ellerini onların üzerine koyup dua etmesini istediler. Öğrenciler onları azarlayınca İsa, «Bırakın çocukları» dedi. «Bana gelmelerine engel olmayın! Çünkü Göklerin Egemenliği böylelerinindir.»

                              15Ellerini onların üzerine koyduktan sonra oradan ayrıldı.

                              Zenginlik ve sonsuz yaşam
                              (Mar.10:17-31; Luk.18:18-30)


                              16Adamın biri İsa'ya gelip, «Öğretmenim, sonsuz yaşama kavuşmak için nasıl bir iyilik yapmalıyım?» diye sordu.

                              17İsa ona, «İyilik konusunda neden bana soru soruyorsun?» dedi. «İyi olan tek biri var. Yaşama kavuşmak istersen, O'nun buyruklarını yerine getir.»

                              18-19«Hangi buyrukları?» diye sordu adam.
                              İsa şu karşılığı verdi: «`Adam öldürme, zina etme, hırsızlık yapma, yalan yere tanıklık etme, annene babana saygı göster' ve `komşunu kendin gibi sev.'»

                              20Genç adam, «Bunların hepsini yerine getirdim» dedi, «daha ne eksiğim var?»

                              21İsa ona, «Eğer eksiksiz olmak istersen, git, varını yoğunu sat, parasını yoksullara ver; böylece göklerde hazinen olur. Sonra gel, beni izle» dedi.

                              22Genç adam bu sözleri işitince üzüntü içinde oradan uzaklaştı. Çünkü çok malı vardı.

                              23İsa öğrencilerine, «Size doğrusunu söyleyeyim» dedi, «zengin bir kişinin Göklerin Egemenliğine girmesi güç olacak.
                              24Yine şunu söyleyeyim ki, devenin iğne deliğinden geçmesi, zenginin Tanrı Egemenliğine girmesinden daha kolaydır.»

                              25Bunu işiten öğrenciler büsbütün şaşırdılar, «Öyleyse kim kurtulabilir?» diye sordular.

                              26İsa onlara bakarak, «İnsanlar için bu imkânsız, ama Tanrı için her şey mümkün» dedi.

                              27Bunun üzerine Petrus O'na, «Bak» dedi, «biz her şeyi bırakıp senin ardından geldik. Neyimiz olacak?»

                              28İsa onlara, «Size doğrusunu söyleyeyim» dedi, «her şey yenilendiğinde, İnsanoğlu görkemli tahtına oturduğunda, siz, evet ardımdan gelmiş olan sizler, on iki tahta oturup İsrail'in on iki oymağını yargılayacaksınız.

                              29Benim adım uğruna evlerini, kardeşlerini, anne ya da babasını, çocuklarını ya da topraklarını bırakmış olan herkes, bunların yüz katını elde edecek ve sonsuz yaşamı miras alacak.

                              30Ne var ki, birincilerin birçoğu sonuncu, sonuncuların birçoğu da birinci olacak.


                              Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                              Yorum


                                #75
                                Ynt: Matta incili

                                20. Bölüm
                                Bağcı benzetmesi

                                «Göklerin Egemenliği, bağında çalışacak işçi tutmak için sabah erkenden dışarı çıkan toprak sahibine benzer.

                                2Adam, işçilerle günlüğü bir dinara anlaşıp onları bağına göndermiş.

                                3«Saat dokuza doğru tekrar dışarı çıkmış, çarşı meydanında boş duran başka adamlar görmüş.

                                4-5Onlara, `Siz de bağa gidip çalışın. Hakkınız ne ise, veririm' demiş, onlar da bağa gitmişler.
                                «Öğleyin ve saat üçe doğru yine çıkıp aynı şeyi yapmış.

                                6Saat beşe doğru çıkınca, orada duran daha başkalarını görmüş. Onlara, `Neden bütün gün burada boş duruyorsunuz?' diye sormuş.

                                7«`Kimse bize iş vermedi ki' demişler.
                                «Onlara, `Siz de bağa gidin, çalışın' demiş.

                                8«Akşam olunca, bağın sahibi kâhyasına, `İşçileri çağır' demiş. `Sonunculardan başlayarak, birincilerine kadar, hepsine ücretlerini ver.'

                                9«Saat beşe doğru işe başlamış olanlar gelip kâhyadan birer dinar almışlar.
                                10Birinciler gelince daha çok alacaklarını sanmışlar, ama onlara da birer dinar verilmiş.

                                11Paralarını alınca bağın sahibine karşı söylenmeye başlamışlar.

                                12`Bu sonuncular yalnız bir saat çalıştılar' demişler. `Ama sen onları, günün yükünü ve sıcağını çeken bizlerle bir tuttun!'

                                13«Bağın sahibi onlardan birine şöyle karşılık vermiş: `Arkadaş, sana haksızlık ettiğim yok! Seninle bir dinara anlaşmadık mı?

                                14Hakkını al, git! Sana verdiğimi bu sonuncuya davermek istiyorum.

                                15Kendi paramla istediğimi yapmaya hakkım yok mu? Yoksa elim açık diye kıskanıyor musun?'

                                16«İşte böylece sonuncular birinci, birinciler de sonuncu olacak.»


                                Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                                Yorum

                                YUKARI ÇIK
                                Çalışıyor...
                                X