Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

155. Hutbe

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    155. Hutbe

    Yarasanın yaratılış inceliklerinden bahsetmektedir.

    "Sıfatların tanımaktan aciz kaldığı, azametini akılların kavrayamadığı ve böylece mülkünün sonuna erişilemediği Allah'a hamd olsun.

    O gerçektir, apaçıktır. Gözlerin gördüğü şeylerden da­ha gerçek ve daha apaçıktır. Akıllar, O'nu sınırlarıyla kavrayamazlar ki, bir şeye benzetebilsinler. O belirli bir ölçüye göre zihinlerde tahayyül edilmez ki, örnek verilsin. Mahru­katı hiç bir şeyi örnek almadan, hiç bir kılavuzun kılavuz­luğunu almadan, hiç bir yardımcının yardımını görmeden yaratmıştır. Emriyle yaratılışı tamamlamış, kendisine bo­yun eğdirmiş, itirazsız icabet ettirmiş, tartışmasız boyun eğdirmiştir.

    Allah'ın şu yarasaların yaratılış hikmetlerinden bize gös­terdiği şeyler, onun harikulade yaratışına ve sanatının ince­liklerine örneklik teşkil eder. Her şevi harekete geçiren ışık yarasayı hapseder. Bütün canlıları hareketsiz kılan karan­lıklar da onu harekete geçirir. Nasıl da aydınlatıcı güneşten yardım alamıyor, yollarına koyulamıyor, güneşin ışıklarıyla hedefine ulaşamıyor ve hiç bir yeri göremiyorlar? Yarasa­lar ışığın parlamasıyla aydınlattığı yerlere gitmekten nasıl aciz kalıyorlar? Güneşin ışınlarının parlamasıyla gizlendik­leri yerlerde hiç bir yere gidemeden nasıl da gizleniyorlar! Gündüz onların göz kapaklarını göz bebeklerinin üzerine sarkıtmış; gece ise, rızık aramak için onlara bir lamba ol­muş; ne gecenin karanlığı onun görmesini engelleyebiliyor, ne de zifiri karanlıklar gece yol almalarına engel oluyor. Güneş ışıklarını ortaya saçıp sabahın aydınlığı ortalığı bürüyünce ve güneş parıltıları kelerlerin yuvalarına kadar gi­rince yarasaların göz kapakları kapanır ve onlar gecenin karanlıklarında topladıkları yiyeceklerle yetinirler.

    Geceyi yarasalara aydınlık ve geçim vakti, gündüzü de durak ve dinlenme kılan ve ihtiyaç halinde kendilerine göklere uçtukları etten kanatlar yaratan Allah ne de mü­nezzehtir! O kanatlar kamışı ve tüyü olmayan iki kulak memesi gibidirler. Damar yerlerini da apaçık görebilirsin. İki kanadı var; ne kırılacak kadar ince ve ne de ağırlık ede­cek kadar kalındırlar. Yavrusu kendisine yapışmış, kendi­sine sığınmış bir şekilde uçuyor. Durduğunda o da duru­yor, havalandığında o da havalanıyor. Yavrusu, azaları ta­mamlanıncaya, kanadan kendisini harekete geçirebilecek hale gelinceye, yaşam yollarını öğreninceye, kendisi için faydalı olanı bilinceye kadar anasından ayrılmıyor. Başka­sından kopya etmeden her şeyi emsalsiz bir mükemmellik­te yaratan Allah ne yücedir!



    Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar
YUKARI ÇIK
Çalışıyor...
X