Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Ayetullah Talegani'nin İslam'da ki kölelik hakkındaki görüşü

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    Ayetullah Talegani'nin İslam'da ki kölelik hakkındaki görüşü

    Kölelik bazı ülkelerde sanayi devriminden sonra kaldırıldı. Ama bunun sebebi merhamete dayanan insanî duygular değildi. Fabrikada çalışan bir işçinin emeğini sömürmek, bir köleden elde edilecek paradan daha karlıydı, hem riskide yoktu. Bu tür bir uygulama ile milletler üzerinde hegomanya kurmak, onların servetlerine, kaynaklarına el koymak geleneksel kölelikten daha iyi di. (Bu durum toprak sahiplerinin traktöre ulaştıktan sonra eşek ve katırları boş alanlara bırakmalarına benzer).( Köleliği ilk kaldıran İngiltere (1833) denizlere ve limanlara tamamen hakim olmak ve diğer güçlerin hareketlerini kontrol altına almak için bahaneler arıyordu. Bunu yapmanın en iyi yolu kölelerin alınıp satılmasının yasaklanmasıydı. Bu yasak yardımıyla İngiltere deniz trafiğini dostlarının da desteğiyle kendi güvenliğini koruyacak şekilde düzenledi. Bu İngiliz sömürgeciliğinde önemli ve çarpıcı bir husustur.)
    Yine İslam dininin köleliği kaldırmak için yürüttüğü yöntemlerden bahsederken derki:

    1. Bütün imtiyazlara son verilmesi: Kölelik ırk esasına dayalı farklılıkların ve imtiyazların bir ifadesidir. Kuran ise bütün insanları aynı ve eşit görür. Herkesin zihninden ve düşüncesinden imtiyazlı olma olgusunu atar, üstünlük arayışında olanların kendilerini başkalarıyla eşit olmalarını sağlar, mazlum ve yoksulların kendi haklarının farkına varmalarını, zulme boyun eğmemelerini sağlar.

    2. Köleleşmeye giden yolların kapatılması: Köle edinmenin başlıca yolları ganimet amaçlı savaşlar, yayılmacılık ve esir almaktı. Savaşta esir edilenler genç ve sağlıklı durumda iseler köle edinilirlerdi. Köle pazarları sermayedarların en büyük sermaye kapılarıydı. Bu yüzden dolayı sırf köle edinmek için yapılan savaşların sayısı az değildi. İslam ise bu tür haksız kazançlar elde etmek için yapılan savaşları yasaklamıştır.
    a) Savaş asıl olarak hainlere ve işgalcilere karşı verilir. “Sizinle savaşanlarla Allah için savaşın” (2/190) “Fakat düşmanlığı siz başlatmayın. Doğrusu Allah saldırganları sevmez. (2/190) Eğer saldırganlar vazgeçerlerse artık düşman olarak kabul edilemezler “Vazgeçerlerse onları bağışlayın” (2/192). “…eğer vazgeçerlerse düşmanlığı bırakın. Zulmedenlerden başkasına düşmanlık yoktur. (2/193)
    Peki düşman yenildikten sonra ve esirler Müslümanların eline geçince onlara nasıl muamele edilir. Kuran buyuruyor ki: “ …savaş sona erince onları ya karşılıksız, ya da fidye ile salıverin..” (47/4)

    3. Özgürlüğe giden yolun açılması: İslam dini Allah’a yaklaşmanın yollarından birinin de Allah rızası için köle azat etmesi olduğunu, eğer kölesi yoksa para karşılığı köle alıp onları azat etmek olduğunu bildirmiştir. “O zor geçidin ne olduğunu sen bilir misin? O, bir köle ve esir azat etmektir. (90/12.13) Ayrıca İslam yapılan bazı suçlara karşı suçluya verdiği ceza köle azat etmek olmuştur. Bir mümin diğer bir mümini yanlışlıkla olması müstesna öldüremez.Kim bir mümini yanlışlıkla öldürürse mümin bir köle azat etmesi….gerekir. 4/92)Allah, sizi yeminlerinizdeki kasıtsız hatadan dolayı mesul tutmaz;fakat (bilerek)yaptığınız yeminler yüzünden sizi sorumlu tutar.Artık bunun kefareti ya ailenize yedirdiğiniz orta hallisinden on yoksulu doyurmak veya onları giydirmek veya bir köle azat etmektir. (5/89) Hanımlarına zihar yapıp sonrada o sözlerinden dönenler, birbirleri ile temas etmezden evvel bir köle azat etmelidirler.(Mücadele 3)
    İslam topraklarında köleler bütün sosyal haklara sahiptirler. Kamu hizmeti görür ve politik dokunulmazlıktan yararlanırlar. Aşağıdaki ayette bir kölenin, anne, baba, yakınlar, düşkünler, yetimler, komşular veya fakir Müslümanlarla aynı haklara sahip olduğunu ve eşit davranılması gerektiğini vurgular. Allah’a ibadet edin.O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın.Anaya,babaya,akrabaya,yetimlere yoksullara,yakın komşulara,uzak komşulara,yolda kalmışlara ve sahibi olduğunuz köle ve cariyelere iyilik edin,çünkü Allah kendini beğenip övünenleri sevmez. (4/36)
    .

    Namazı hafife alana biz Ehl-i Beyt'in şefaatı ulaşmayacak. İmam Cafer-i Sadık (a.s.)

    "Şiilerimiz halvetlerde/yalnız kaldıklarında Allah'ı çok zikredenlerdir." İmam Cafer-i Sadık (a.s.)
YUKARI ÇIK
Çalışıyor...
X