Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

insan: iki boyutlu varlik

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    insan: iki boyutlu varlik

    Kuran-i kerime ve nakledilen rivayetlere göre, insanin degeri ve sayginligi insain iki boyutlu ya da iki yönlü o lmasi ve iki boyuta ya da sahip oldugu icin de yetkinlige dogru hareket edebilmesi nedeniyledir.

    Bu boyutlardan biri ruh seklinde adlandirilir. insanin ruh boyutu akil, ahlaki vicdan, kalp ve benzeri mertebelere sahiptor. bir baska deyisle, bu yön insain melekuti yönüdür. insanin diger boyutu ise onun dünyevi boyutudur. daha acik bir ifadeyle, cisim veya dürtüler ve egilimler toplulugu adi verilen hayvani boyuttur.

    Bu iki boyutun terkip tarzi nasildir?
    bunu hic kimse bilmemektedir. bilinen bir sey varsa, o da terkip tarzinin son derece sasirtici olusuddur.
    Hz.Alinin deyimiyle, varlik dünyasinin kendisinde gizli oldugu bu insan melekuti ve dünyevi boyutlari bakimindan gercekten son derece sasirticidir; cünkü bu iki boyut arasinda su ile ates arasinda var olan türden bir karsitlik bulunmaktadir.

    biz bu iki boyut arasinda var olan karsitligin özünü ve terkip tarzini bilmemekteyiz. ancak ortaya koydugu etkiler yoluyla farkina varabiliyoruz. bu insanin zevkler ya da hazlar adiyla bir takim lezzetlere sahip oldugunu görüyoruz. söz gelimi Allaha ibadet etmekten ya da kendi türünden bi baska varligin yardimina kosmaktan haz duymasi bunlardan sadece ikisidir.

    gercekten de insan, bir müslümanin gönlünü kazandiginda, bundan zevk duyar. ilim elde etmekten ve gercekleri kavramaktan haz alir. ancak onun sözkonusu eylemleri yapmanin sonucunda elde ettigi bu lezzetlerin tamami hayvani boyutu bakimindan incelersek, ibadet etmek istemedigini, ibadet etmenin kendisi icin zor oldugunu görürüz.

    onun mal sevgisini ölcmeye kalkarsak, son derece bencil oldugunu ve baskalarini düsünmedigini farkederiz. sözgelimi, parasini baskalarina vermek yada baskalari icin calismak istemez.

    görüldügü gibi, beden icin lezzet ve hazzin kaynagi olan bir sey, ruh icin üzüntü elemin kaynagi olabilmektedir. hatta yemek, icmek, uyumak, cinsel sehveti yok etmek, carsida pazarda para kazanmak türünden olgu ve eylemlerin tamami insanin gönlünün paslanmasina sebep olabilmektedir.

    nitekim peygamberimiz bir hadisinde söyle buyurmaktadir:
    "insanlarla temas, yeme, icme, uyuma, sehveti söndürme ve benzeri seyler nedeniyle benim gönlüm pas tutup karariyor. bunun icin gündüz yetmis defa Allaha af ve bagislanma diliyorum"

    bu konuda gerek peygamberimizden, gerekse basta masum imamlar olmak üzere diger din büyüklerinden nakledilen hadis ve rivayetler cok fazladir ve hepsi de bir insanin hayvani boyutu icin lezzet veya haz sebebi olan her seyin ruh icin üzüntü verici oldugunu, ruha darbe vurdugunu ve ruhu suskunluga ittigini ortaya koymaktadir. bu yüzden de bu özellikler araciligiyla insanin bu iki boyutu arasinda karsitlik bulundugu kolayca anlasilmaktadir.

    bir rivayete göre peygamberimiz söyle buyurmaktadir:
    "mirac gecesi, yarisi yapraktan, diger yarisi atesten olan, ancak yapragin atese sirayet etmedigi, atesin de yapraga zarar vermedigi bir melek gördüm."


    Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

    #2
    Ynt: insan: iki boyutlu varlik

    Kim bilir, belki de peygamberin sözünü ettigi bu olgu eflatunun deyimiyle, insanin karsitlarin birlesiminden meydana geldigini ortaya koyan bir misal veya semboldür.

    insanin varliginda bir araya gelen birbirine karsit bu iki boyut gercekten cok sasirticidir. sasirticidir; cünkü onun insani boyutuna baktigimizda, meleklerin kendisine secde ettigi ölcüde yüce ve degerli bir varlik oldugunu ve bu degerin de Allah tarafindan bicildigini görürüz.
    cünkü alemlerin yaraticisi olan Allah, ilk insani, yani ademi yarattiginda, bütün meleklerine onun önünde secdeye kapanmalarini buyurmustur.

    "ona belirli bir bicim veripte ruhumdan üfledigim zaman onun önünde yere kapanin"

    insanin birbirine karsit iki yönünden biri olan bu insani boyut, yukarida nakledilen ayette "Allahin ruhu" seklinde adlandirilacak ölcüde degere, konuma ve saginliga sahiptir. ayette gecen "ruhum" ifadesi, Allah tarafindan insana bir serefin ve sayginligin bahsedildigini ortaya koymaktadir. sizin bir oglan cocuguna deger verip "oglum" demenize benzer.

    iste Allahin belirli bir bicim verdikten sonra kendi ruhundan üfledigi bu varlik, meleklerin hepsi, hatta cebrailin bile ona secde etmesi gerekmektedir. nitekim onlar da Allahin buyrugunu uygular ve böylesine bir deger verilen insanin önünde yere kapanirlar. meleklerin insanin önünde yere kapanmalairndan sonra Allah söyle buyuruyor:

    "bunun üzerine meleklerin hepsi topluca yere kapandilar, yalnizca iblis (buna katilmadi); yere kapananlarla birlikte olmaya yanasmadi o. "ey iblis" diye buyurdu Allah. "seni yere kapananlarla beraber olmaktan alikoyan sebep ne?" "sess veren bir balciktan, bicim verilmis özlü bir camurdan yarattigin ölümlü bir varligin önünde yere kapanmak bana yakismaz!" diye karsilik verdi iblis. "cik git öyleyse bu (meleki makam)dan" diye buyurdu o; "cünkü, sen artik kovulmus birisin!"



    Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

    Yorum


      #3
      Ynt: insan: iki boyutlu varlik

      INSANIN HAYVANI BOYUTUNUN KONTROLÜ

      insanin hayvani boyutunu bir degerlendirmeye tabi tutacak olursak, her seyden önce yaratilisi geregi mutsuz oldugunu, onun zatinda mutsuzlugun gizli oldugunu söylememiz gerekir.

      kurani kerimin enel bir ifadeyle nefs-i emmare seklinde adlandirdigi hayvansal dürtülerden herbirini ayri ayri degerlendirecek olursaniz, insanin özünde tas yürekliligin ve zorbaligin gizli oldugunu görürsünüz. isinin kötülük oldugunu ve kötülük yapmada sinira sahip olmadigini farkedersiniz. kimi zaman sonsuz arzu ve isteklerin pesinde kosar. cinsellik icgüdüsünün galip glmesi durumunda, sadece harem kurmakla kalmaz, ayni zamanda gözü de insanlarin namusunda olur.

      eger dünya malina duydugu sevgi ona üstünlük sagladiginda, yeryüzünün tamamini verseler, yinede gözü baska bir yerkürenin pesindedir. eger makam ve mevki sevgi ve hirsi ona galebe calarsa, artik o, ücte birini yönetmek icin dünya halkinin ücte ikisini öldürmeye hazirdir.

      sayet günümüz dünyasinin durumuna söyle bir göz atarsaniz, güclü olanlarin zayiflarin kanini icmek ve yoksullarin malini yagmalamak icin neler yaptiklarini görürsünüz. dogu dünyasi böyle oldugu gibi, bati dünyasida böyledir.

      bugün böyle oldugu gibi yarinda böyle olacaktir. bu olgu insan, bilgisini kötü amaclar icin kullandigi sürece devam edecektir.

      insan, sahip oldugu bilgiyi ve teknolojiyi daha iyi ve daha huzurlu bir dünya icin kullanacagi yerde, gücsüzü ezmek, yoksulun malini yagmalamak türünden kötü amcalar icin kullandigi sürece, hersey günden güne daha da kötü olacaktir. iste, o zaman da en azindan dünyanin daha kötü bir yöne gitmesini engellemek icin kötü amaclara hizmet eden ve insanlara mutluluk yerine mutsuzluk getiren bir teknolojinin ve bu teknoloji sonucu olusan uygarligin kökünden kazinmasini dilemekten baska care kalmamaktadir.

      daha acik bir ifadeyle, insanda bulunan hayvani boyutun özüne baktigimizda, kötülügü amac edindigini ve nihayet kötülügü yaptiktan sonra da adeta "aferin sana; gercekten iyi bir is cikardin!" dercesine kendisini övdügünü ve diger kötülükler icin tesvik ettigini görürüz.


      Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

      Yorum


        #4
        Ynt: insan: iki boyutlu varlik

        Evet, hayvani boyutu söz konusu oldugunda insan, eline silahi alip ya da bir füzenin dügmesine basip sucsuz birkac bin kadin, erkek, yasli ve cocugu yok etmekte; ardindan da kahkahalarla gülüp "dogrusu cok iyi bir is yaptim!" diyebilecek bir özellikle karsimiza cikmaktadir.

        Bu, insanin hayvani boyutudur, öbürü de daha önce sözünü ettigimiz rahmani boyutu.

        eger insan gerekli gayret ve cabayi ortaya koyup kendi hayvani boyutunu kontrol altina alir ve inatci bir ati dizginler gibi dizginleyip üzerine binerse, bir baska ifadeyle, insan gerekli girisimlerde bulunur ve ilahi bir yardimla rahmani boyutun hayvani boyuta alip gelmesini saglarsa, iste, o zaman bu inatci ata binip menzile dogru sürebilir. iste o zaman bu inatci at, adeta bir burak olur ve insani mukarreb meleklerin dahi girmesine iziin verilmeyen bir vadiye kadar götürebilir.

        "cebrail "pesimden gel" diye seslendi
        "git, git, ben senin Rakibin degilim" dedim.

        insan, cebrailin; Allahin mukarreb meleginin bile sahip olmadigi bu buraka binebilirse, yetkinligin zirvesine dogru yükselebilir. melegin bu ölcüde yükselmesi olanaksizdir. cünkü onun varlik tarzi günden güne yetkinlesen bir özellie sahip degildir. ancak insan böyle bir sey yapabilir. insanin yükselme imkani sadece rahmani boyut bakimindan söz konusu degildir elbette. rahmani boyutun cismani boyuta üstünlük sagladigi ve inatci nefis atini dizninleyip burak gibi üzerine binebildigi her zaman yükselme olanagina sahiptir insan.

        sairin deyimiyle, birden kanatlarni verir. artik tasavvur edilmesi bile mümkün olmayan bir yere ulasir. böyle bir insanin ortaya koydugu eylem ve davranislarin da bir karsiligi vardir elbette. simdiye kadar gizli kalan ve bilmesi bir yana hic kimsenin tahayyül bile edemedigi bir karsiliktir bu:

        "böyle davranan müminlere gelince, yaptiklarindan dolayi mükafat olarak öteki dünyada onlari simdiye dek gizli kalan hangi mutluluklarin bekledigini kimse tahayyül edemez" (secde 17)

        ancak aksi söz konusu olursa, yani hayvani boyut insana üstünlük saglarsa ne olur? aklin sehveti kullanacagi yerde, sehvet akli kullanirsa, yani ahlaki vicdan hayvani boyutu kontrol altina alacagi yerde, acgözlülük gibi hayvani egilimler akli ve rahmani boyutu kontrolü altina alirsa, insanin üzerine binip yükseklere, yetkinligin zirvesine ulasabilecegi bu soylu at soylulugunu kaybeder.

        cünkü aklin yerini alan sehvet, ahlaki vicdani kontrolü aldinda tutan hayvani boyut, bu soylu ati kendi sekline ve rengine dönüstürür. pekala bütün bunlardan sonra ne olur?

        bu soruya kurani kerim araciligiyla cevap vermeye calisalim. kurani kerim, böyle bir insanin her türlü yaratiktan daha bayagi ve daha zararli olacagini söylemektedir:

        "gercek su ki, Allah katinda yaratiklarin en bayagisi aklini kullanmayan sagirlar ve dilsizlerdir" (enfal 22)


        -dürtülern kontrolü, hüseyin mezahiri-


        Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

        Yorum

        YUKARI ÇIK
        Çalışıyor...
        X