Gizli gözlemci kavramı, Hilgard'ın hipnotize edilen deneklerin çoğunda zihnin fark edilmeyen bir bölümünün sanki deneğin yaşantısını bir bütün olarak izlediği gözleminden doğmuştur. Hilgard'ın bulguları şu şekilde açıklanmıştır:
Hilgar'ın hipnozda çift düşünce akışı olduğunu keşfettiği koşullar oldukça çarpıcıydı. Hilgard, deneyimli bir denek kullanarak (kullandığı denek rastlantı eseri gözleri görmeyen bir denekti) sınıfta hipnozun uygulanışını gösteriyordu. Hilgard deneğe omzuna bir el dokununcaya kadar sağır kalacağını telkin etmişti. Denek belirli bir süre sağır kaldığı için başka şeyler düşünmeye başlamıştı. Bu arada Hilgard, sınıfa deneğin ne kadar tepkisiz olduğunu göstermişti. Tam bu noktada deneğe göründüğü kadar tepkisiz olup olmadığını ortaya koyacak bir soru sordu. Hilgard, hipnozla sağırlaştırılmış deneğe, gerçekten görüldüğü gibi olup olmadığını,"bir yanının" onu işitip işitmeyeceğini sordu, eğer öyleyse işaret parmağını kaldırmasını istedi. Hipnotize edilen denek de dahil herkesi şaşırtan bir olay oldu ve deneğin işaret parmağı kalktı.
Bunun üzerine denek ne olduğunu öğrenmek istedi. Hilgard, duyabilmesi için deneğin omzuna dokundu ve olanları daha sonra açıklayacağına söz vererek deneğe ne hatırladığını sordu. Deneğin tek hatırladığı her şeyin çok sessizleştiği, canının sıkıldığı ve bir istatistik problemini düşünmeye başladığıydı. Daha sonra işaret parmağının kalktığını hissetmiş ve bunun nedenini merak etmişti.
Hilgard daha sonra, hipnotize ettiği ve kendi söylediklerini işitemeyeceğini telkin ettiği denekten, onu dinleyen ve parmağını kaldıran kaldıran yönünden (gizli gözlemciden) bir rapor istemiştir. Deneğin farkındalığının bu ikinci yönünün olan bitenlerin tümünü işittiği ve bildirebileceği ortaya çıkmıştır. Bu bağımsız tanığı tanımlamak için hilgard uygun bir benzetme bulmuştur:Gizli Gözlemci (Hebb,1982,s.53)
Hilgar'ın hipnozda çift düşünce akışı olduğunu keşfettiği koşullar oldukça çarpıcıydı. Hilgard, deneyimli bir denek kullanarak (kullandığı denek rastlantı eseri gözleri görmeyen bir denekti) sınıfta hipnozun uygulanışını gösteriyordu. Hilgard deneğe omzuna bir el dokununcaya kadar sağır kalacağını telkin etmişti. Denek belirli bir süre sağır kaldığı için başka şeyler düşünmeye başlamıştı. Bu arada Hilgard, sınıfa deneğin ne kadar tepkisiz olduğunu göstermişti. Tam bu noktada deneğe göründüğü kadar tepkisiz olup olmadığını ortaya koyacak bir soru sordu. Hilgard, hipnozla sağırlaştırılmış deneğe, gerçekten görüldüğü gibi olup olmadığını,"bir yanının" onu işitip işitmeyeceğini sordu, eğer öyleyse işaret parmağını kaldırmasını istedi. Hipnotize edilen denek de dahil herkesi şaşırtan bir olay oldu ve deneğin işaret parmağı kalktı.
Bunun üzerine denek ne olduğunu öğrenmek istedi. Hilgard, duyabilmesi için deneğin omzuna dokundu ve olanları daha sonra açıklayacağına söz vererek deneğe ne hatırladığını sordu. Deneğin tek hatırladığı her şeyin çok sessizleştiği, canının sıkıldığı ve bir istatistik problemini düşünmeye başladığıydı. Daha sonra işaret parmağının kalktığını hissetmiş ve bunun nedenini merak etmişti.
Hilgard daha sonra, hipnotize ettiği ve kendi söylediklerini işitemeyeceğini telkin ettiği denekten, onu dinleyen ve parmağını kaldıran kaldıran yönünden (gizli gözlemciden) bir rapor istemiştir. Deneğin farkındalığının bu ikinci yönünün olan bitenlerin tümünü işittiği ve bildirebileceği ortaya çıkmıştır. Bu bağımsız tanığı tanımlamak için hilgard uygun bir benzetme bulmuştur:Gizli Gözlemci (Hebb,1982,s.53)
Yorum