Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

ATOMLARIN DALGA FORMLARI VE DÜŞÜNCENİN ŞEKİLLENMESİ

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    ATOMLARIN DALGA FORMLARI VE DÜŞÜNCENİN ŞEKİLLENMESİ

    Kuantum fiziği, spiritüel düşünce modelleriyle üst üste gelen yeni modeller sunmakta. Elektronların dalga formu mekansız ise tüm atomların dalga formlarının birbiriyle kesişmesi, birleşmesi ve örtüşmesi gerekir. Spiritüel diliyle bu dalga formları yani çevremize yaydığımız enerjiler ve düşünce formları, üst benlikten yayılmakta olan alanı etkiler ve uyaranlar "boş" dediğimiz alanlardan esir maddesinin aracılığıyla geçer.

    Ezoterik tradisyonel bilgilere göre de ruh varlığı iç içe geçmiş enerjetik alanlar, süptil bedenler diğer tanımıyla şuur alanları aracılığıyla fizik planda tezahür edebiliyor. Bu tezahürat sırasında tüm bu alanların içine sinmiş şekilde bulunan ve astralin süptil maddesini canlandırıp harekete geçiren esir maddesi, tüm etkilerin, düşünce formlarının, bilgi taneciklerinin ve elektronların dalga formlarının akışkan hale gelmesini sağlayan maddedir ve boşluk dediğimiz alanı tümüyle doldurur.



    Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

    #2
    Ynt: ATOMLARIN DALGA FORMLARI VE DÜŞÜNCENİN ŞEKİLLENMESİ

    Düşüncenin Şekillenmesi
    Düşüncenin şekillenmesinde hem etrafımızı çevreleyen, hem astral hem de mantal planın maddesini canlandırıp harekete geçiren esir maddesinin çok büyük bir önemi vardır. Bu madde özellik olarak insan düşüncesinin etkisine çok kolay cevap vermektedir ve her empüls, her etki derhal bu maddeyi harekete geçirerek geçici şekilde kendisine hizmet edecek bir araç haline dönüştürmektedir.
    Düşüncelerin hızlı titreşimleri vardır ve bu yüzden de canlı ve hareketlidirler. Düşüncenin bu hızlı titreşimleri hassas varlıklarda ses ve renk duyumlarını doğurur. Kendine has bir canlılık ve aktivite taşıyan düşünce üreten kimsenin niyetine ve ürettiği düşüncenin kalitesine uygun olarak astral planın alçak seviyeli psişik bölgelerine ya da mantal planın yüksek seviyeli psişik bölgesine girip çıkabilir.

    Düşünce çeşitli planların yoğun ya da süptil maddelerine dalıp çıkarken kendi titreşimlerini her yöne ses ve renk titreşimleri olarak yayar.
    Ses ve renklerdeki farklar düşünce şeklini ilham eden, yönlendiren, motive eden sebebe bağlıdır. Bu motif saf, merhametli ve iyi ise oluşan renkte düşünceye uygun bir renktir ve hareket ettiği yön pozitiftir. Esiri dünyada pozitif nitelikli bir enerji alanının oluşmasına neden olur, benzerlerini de kendine çeker. Menfi düşüncede aynı mekanizmayı kullanır. Örneğin, öfke düşüncesi pırıltılı kırmızı renk yayınlarken, düşünce şekli de kırmızı meydana getirecek şekilde titreşir. Bu düşünce şekli, yıkıcı, bozucu türdeki diğer düşünceleri de aynı türdeki düşünce yayını devam ettiği sürece kendine çekecektir.



    Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

    Yorum


      #3
      Ynt: ATOMLARIN DALGA FORMLARI VE DÜŞÜNCENİN ŞEKİLLENMESİ

      Düşüncenin taşıdığı yaratıcı güç
      Düşünce şekillerinin aktif hale gelmesi ve eyleme dönüşmesi, varlığını sürdürebilmesi; ilk yoğunluğa, düşünceyi üretenin ona yüklediği enerjiye, beslenmesinin sıklığına bağlıdır. Yani kuantum fiziğine göre dalga formunda oluşu ile ve tekrarlanan kararlı beslenmelerle varlığını sürdürür. Sık sık düşünmek, tahayyül etmek, onu psişik planda besler müspet ya da menfi anlamda istikrar kazanmasını sağlar.

      Bizler evreni temaşa eden şuurun bir parçasıyız. Düşüncelerin üretilmesine ve formülleştirilmesine neden olan zihnimiz evrenin oluşumuna yol açan evrensel düşüncenin bir bölümüdür.
      Bu da herkesin düşüncenin yaratıcı gücünün bir cüzüne, bir parçasına sahip olduğu anlamına gelir ki, düşüncenin formülleştirilmesinde psişik ve sözel ifade şeklinde tezahür eder. Düşüncenin formülleştirilmesindeki psişik ifade şöyle izah edilebilir. Her alanda negatif türden zihinsel tasarımlarımız negatif olaylara, pozitif türden tasarımlarımız da pozitif olaylara hayat vermektedir.

      Kişinin düşündüğü, hayal ettiği, umduğu, şüphe ettiği veya tasarladığı her şey, tahakkuk ettirici bir güce sahip olduğu, her düşünce bir realiteye tohum sağladığı için güven ve inanç dolu, iyimser, pozitif düşünceler üretmeye, karamsar ve kötümser olmamaya özen göstermeliyiz. İyilik, neşe, güven dolu olumlu düşünceler sözel ifade olarak telkinle iyi bir hitabet sanatıyla başka insanları da olumlu düşünmeye aklı, mantığı vicdanı bir arada kullanmaya teşvik ettirecek güce sahiptir.
      Olumlu düşünceler, olumlu eylemlerin ortaya çıkmasına neden olurken kişinin kendisini dayanıksız veya hastalanma rizikosu altındaymış gibi düşünmesiyse yankılanma yoluyla bedeninde elverişsiz bir alanın oluşmasına neden olur.

      Düşüncenin bu yaratıcı gücünü şuurlu olarak kullanmak, onun kudretini ve etkisini hissedilir ölçüde arttırmak ruhsal şifacılığın da temelidir. Düşüncenin aktif ve etkili yaratıcı gücünü inkar etmek mümkün değildir ama unutulmamalıdır ki kaçınılmaz şekilde insanın gücü yine kendi şuur alanının gücü oranındadır ve belli sınırlar içinde bir etkileme alanına sahiptir.

      İnsan kozmik yasaların işleyişini zihnin de oluşturduğu kişisel tasarımları vasıtasıyla değiştiremez. Kişinin zihni, evrene hayat vermiş ve vermekte olan kozmik zihnin, evrensel düşüncenin bir parçasıdır. İşte bu yüzden de kozmik zihnin bütünü tarafından tasarımlanmış olan şeyi değiştirememektedir.Bu konuda yapabileceklerimiz, kendi yaşam planlarımızla yani doğum haritalarımızdaki verilerle sınırlıdır. Herkesin bir sınırı vardır, o sınır dahilinde yaşamı sevinçle ve yasalarla uyumlu yaşamak mümkün elbette. İnsanın ayaklarını gereksiz yere yerden kesen ve yaşayan tanrı olduğunu iddia eden, ne istersek yapabileceğimizi savunun her türlü bilgi ve öğretiden bilimsel ve mistik ciddiyet adına uzak durmak, olumlu düşünmenin günlük yaşamdaki basit bir pratiğidir sadece…

      Düşüncelerimiz daima var olan her şeyi kaplayan ölümsüz, evrensel enerjinin bir parçasıdır.



      Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

      Yorum


        #4
        Ynt: ATOMLARIN DALGA FORMLARI VE DÜŞÜNCENİN ŞEKİLLENMESİ

        Evren etkileşim halindeki dalgalardan oluşmuş bir sistem, en küçük bir düzensizliğin etkisinin tüm alan içinde yayıldığı bir denizdir. Bu kozmik denizi yeni fizik şöyle tanımlıyor: "Evrenin temel dokusu, madde, düşünce, fizik ya da psişe gibi farklı ve bağımsız gerçeklere ayrılamaz. Yeni kozmolojilerdeki gerçekçi yorumlara göre evreni oluşturan bir tür deniz vardır ve bu da henüz mahiyetini tam olarak tanımlayamadığımız evrensel enerjidir.”

        Evrensel enerji, sonsuz, mükemmel ve mutlak olan Tanrısal Enerjinin bir başka adıdır. Düşüncelerimizde, kuantum fiziğindeki atomlarımız da, ister dalga formunda uzaya yayılırken, ister parçacık halinde küçük hacme sıkıştırılmış halde iken olsun, etki yapabilme ve değişme, değiştirme kudretlerini Tanrı Gücünden yani ruhsal boyuttan, var edildikleri kozmik enerji denizinden almaktadırlar. Çünkü her şey o kozmik enerji denizinin birer damlası olarak varolmuştur.



        Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

        Yorum


          #5
          Ynt: ATOMLARIN DALGA FORMLARI VE DÜŞÜNCENİN ŞEKİLLENMESİ

          Bütünsel Şuur adını verdiğimiz o kozmik enerji denizini bizler de kendi gücümüz kadar etkilediğimiz için evrensel yasalara uygun davranışlarımız ile olumlu yönde etkide bulunur ve bir gün ihtiyacı olan birinin bu enerji denizinden vicdan kanalıyla kendi ihtiyacı olan bilgiyi çekmesine ve kullanmasına da neden olabilir. Ya da aksi yönde olumsuz etkilerin ve eylemlerin artmasına da neden olabiliriz.

          Kuantum fiziği bu konuya evrimsel paradigma adını vermektedir. Kuantum Benlik S: 222-223’de bu konuda şunları söylüyor Danah Zohar:

          “Bizler kurduğumuz ilişkilerden ibaretiz ve dünyamız öyle bir dünya ki onu hep beraber, ortak insanlığımız yoluyla yaratırız. Burada Kant’ın ‘insanların nasıl olmasını istiyorsan, sen de öyle olmalısın’, önermesini içeren ahlaki yaptırımına fiziksel bir temel vardır.
          Kuantum doğamızdan kaynaklanan bu temel ve birçok şeyi vurgulayan ahlaki yasa dikkate alındığında, özgür kararlarım yoluyla yaratmaya çalıştığım kendim ve dünyamın kaderi üzerinde doğal bir sınırlama ve yapılmış seçimin iyi ya da kötü olduğuna dair nesnel bir ölçüt vardır. Eğer seçimim kötüyse, sonuçta bu beni düzenli bir tutarlılığı koruyamayan, yaşanılmaz bir dünyaya sürükleyecektir. Eğer seçimim doğruysa ortak yaratıcılığını yaptığımız dünya daha da zenginleşir ve belki de, “sonunda yaşamımı yoluna koydum” gibi bir şey söyleyerek ifade edeceğim yeni bir tutarlılığa sahip olurum.

          Bizim ortak-yaratan, özgür ve belirsiz ahlaki seçimlerimiz ve dünyalarımız, elektronun sanal geçişleri gibidir. Yaratılışın gerçekleşmesindeki deneylerdir. Bizler, elektronlardan farklı olarak bir hafızaya sahip olduğumuz ve deneyimlerimizden ders aldığımız için bizim deneyimlerimiz etkiyi çoğaltabilir. Bazıları başarılı olup, bir sonraki ve daha iyi dünyaya doğru katkıda bulunarak ilerler.

          Eğer aşığımla bir ilişki yaşamayı seçersem bunun sonucunda kocam kendini aldatılmış hisseder, evliliğimiz yıkılır, çocuklarımız bu durumdan kötü etkilenir ve ben suçluluk duygusu ve keder içinde mahvolurum, dünyam parçalanır. Kötü bir seçim yaptığımı anlarım. Çünkü bu başarısız (parçalanmış) bir dünyaya neden olup bunun anlamını da belirlemiş olur. Fakat, diğer tarafta uygunsuz sonuçlara yol açacak bu karar, hem benim hem de kocamın kendi ilişkimizi yeniden değerlendirip, canlandırmamızı sağlayıp, evliliğimizi güçlendirirse iyi bir seçim yapmış olduğumu anlarım. Başarılı bir dünyaya yol açmış olurum."


          Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

          Yorum


            #6
            Ynt: ATOMLARIN DALGA FORMLARI VE DÜŞÜNCENİN ŞEKİLLENMESİ

            Bediüzzaman ve Esir

            Esir kavramının bilim tarihi içerisinde geçirdiği dönüşümler bilimin insanî boyutları hakkında fikir vermekle beraber, zamanla değişen teorilerden bağımsız bir gerçeklik anlayışına ulaşma ihtiyacı da vardır. Dolayısıyla ilahî vahyin doğru anlaşılması ve yorumlanması da önem taşımaktadır.

            Bediüzzaman esir ile ilgili açıklamalarında, ulvî âlemde yani fizik ötesi kanunlara göre çalışan metafizik âlemlerin yedi tabakaya ayrıldığını belirtir. Açıklamalarında her tabakanın kendine has kanunları bulunduğunu, böylece yedi farklı uzay-mekânın farklı işleyiş mekanizmaları olduğunu, esirin bu âlemlerin ortamı ve alanı olduğunu ifade eder: <blockquote></blockquote>"Madem Âlem-i Ulvide muhtelif teşkilat var, muhtelif vaziyetlerde görünüyor. Öyle ise, o ahkâmların menşeleri olan semavat, muhteliftir. İnsanda, cisimden başka nasıl akıl, kalb, ruh, hayal, hafıza gibi manevî vücutlar var... Elbette, insan-ı ekber olan âlemde ve şu insan meyvesinin şeceresi olan kâinatta, âlem-i cismaniyattan başka âlemler var. Hem âlem-i arzdan, tâ Cennet âlemine kadar her bir âlemin birer seması vardır."
            <blockquote></blockquote>Esirin her bir âlemin dokusunu teşkil etmesi ve yedi âlemin ayrı ayrı hüküm kaidelerine göre yapılanmaya maruz kalması şu ifadelerle belirtilir:
            <blockquote>"Esir kalmakla berBediüzzaman ve Esir

            Esir kavramının bilim tarihi içerisinde geçirdiği dönüşümler bilimin insanî boyutları hakkında fikir vermekle beraber, zamanla değişen teorilerden bağımsız bir gerçeklik anlayışına ulaşma ihtiyacı da vardır. Dolayısıyla ilahî vahyin doğru anlaşılması ve yorumlanması da önem taşımaktadır.

            Bediüzzaman esir ile ilgili açıklamalarında, ulvî âlemde yani fizik ötesi kanunlara göre çalışan metafizik âlemlerin yedi tabakaya ayrıldığını belirtir. Açıklamalarında her tabakanın kendine has kanunları bulunduğunu, böylece yedi farklı uzay-mekânın farklı işleyiş mekanizmaları olduğunu, esirin bu âlemlerin ortamı ve alanı olduğunu ifade eder:
            <blockquote></blockquote>"Madem Âlem-i Ulvide muhtelif teşkilat var, muhtelif vaziyetlerde görünüyor. Öyle ise, o ahkâmların menşeleri olan semavat, muhteliftir. İnsanda, cisimden başka nasıl akıl, kalb, ruh, hayal, hafıza gibi manevî vücutlar var... Elbette, insan-ı ekber olan âlemde ve şu insan meyvesinin şeceresi olan kâinatta, âlem-i cismaniyattan başka âlemler var. Hem âlem-i arzdan, tâ Cennet âlemine kadar her bir âlemin birer seması vardır."
            </blockquote>Esirin her bir âlemin dokusunu teşkil etmesi ve yedi âlemin ayrı ayrı hüküm kaidelerine göre yapılanmaya maruz kalması şu ifadelerle belirtilir:
            <blockquote></blockquote>"Esir kalmakla beraber, sair maddeler gibi muhtelif teşekkülatta ve ayrı ayrı suretlerde bulunduğu tecrübeten sabittir. Evet, nasıl ki; buhar, su, buz, gibi havaî, maî, camid üç nevi eşya aynı maddeden oluyor. Öyle de; Madde-i Esiriyye'den dahi yedi nevi tabakat olmasına hiçbir mani-i aklî olmadığı gibi, hiçbir itiraza medar olamaz." (bk. Nursi, Lemalar, On İkinci Lem'a) <blockquote></blockquote>aber, sair maddeler gibi muhtelif teşekkülatta ve ayrı ayrı suretlerde bulunduğu tecrübeten sabittir. Evet, nasıl ki; buhar, su, buz, gibi havaî, maî, camid üç nevi eşya aynı maddeden oluyor. Öyle de; Madde-i Esiriyye'den dahi yedi nevi tabakat olmasına hiçbir mani-i aklî olmadığı gibi, hiçbir itiraza medar olamaz." (bk. Nursi, Lemalar, On İkinci Lem'a) <blockquote>alıntı</blockquote>
            Beşşar Esad bir İslam Kahramanıdır.
            Suriye İmtihanında İran İslam Cumhuriyetinin yanında yer almayanlar amerikan Emperyalizmi ve İsrail Siyonizminin yanındadırlar. Ve İslamın karşısındadırlar.

            Yorum


              #7
              Ynt: ATOMLARIN DALGA FORMLARI VE DÜŞÜNCENİN ŞEKİLLENMESİ




              katilim ve paylasim icin tesekkür ederim;



              "Esir kalmakla beraber, sair maddeler gibi muhtelif teşekkülatta ve ayrı ayrı suretlerde bulunduğu tecrübeten sabittir

              acaba bu cümleye dair bir fikriniz varmi kardesim?


              Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

              Yorum


                #8
                Ynt: ATOMLARIN DALGA FORMLARI VE DÜŞÜNCENİN ŞEKİLLENMESİ

                [quote author=gulistan_2 link=topic=11567.msg141872#msg141872 date=1328014432]
                katilim ve paylasim icin tesekkür ederim;
                "Esir kalmakla beraber, sair maddeler gibi muhtelif teşekkülatta ve ayrı ayrı suretlerde bulunduğu tecrübeten sabittir
                acaba bu cümleye dair bir fikriniz varmi kardesim?
                [/quote]

                Bundan şunu anlıyorum, zaten buhar ile açıklıyor. Hani nasıl ki, buhar, kendisinden farklı şekil alan, suyu, buzu oluşturuyorsa, esir maddesi de esir olma özelliğinde kalmakla, o özelliğini korumakla birlikte çeşitli şekiller alabilmektedir. Yedi çeşit tabakayı oluşturabilmektedir.

                Anlam bu bizce, ama tabii ki tabakalar nelerdir, nasıldır, nelerden oluşmuştur bu mana ile değil, ilmi, kimyevi konular tabii ki. Vallahu Alem.
                Beşşar Esad bir İslam Kahramanıdır.
                Suriye İmtihanında İran İslam Cumhuriyetinin yanında yer almayanlar amerikan Emperyalizmi ve İsrail Siyonizminin yanındadırlar. Ve İslamın karşısındadırlar.

                Yorum


                  #9
                  Ynt: ATOMLARIN DALGA FORMLARI VE DÜŞÜNCENİN ŞEKİLLENMESİ

                  Allah razi olsun, güzel bir aciklama
                  benim asil dikkatimi ceken "tecrübeten sabittir" cümlesi olmustu, burada kasit acaba kimin tecrübesiydi (sayet biliyorsaniz aciklarsaniz sevinirim)?


                  Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                  Yorum


                    #10
                    Ynt: ATOMLARIN DALGA FORMLARI VE DÜŞÜNCENİN ŞEKİLLENMESİ

                    [quote author=gulistan_2 link=topic=11567.msg141903#msg141903 date=1328050782]
                    Allah razi olsun, güzel bir aciklama
                    benim asil dikkatimi ceken "tecrübeten sabittir" cümlesi olmustu, burada kasit acaba kimin tecrübesiydi (sayet biliyorsaniz aciklarsaniz sevinirim)?
                    [/quote]

                    Bilmiyorum Bacı.
                    Beşşar Esad bir İslam Kahramanıdır.
                    Suriye İmtihanında İran İslam Cumhuriyetinin yanında yer almayanlar amerikan Emperyalizmi ve İsrail Siyonizminin yanındadırlar. Ve İslamın karşısındadırlar.

                    Yorum


                      #11
                      Ynt: ATOMLARIN DALGA FORMLARI VE DÜŞÜNCENİN ŞEKİLLENMESİ

                      saglik olsun kardesim
                      sonucta yazilanlar dogrudur, tesekkür ederim


                      Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                      Yorum


                        #12
                        Ynt: ATOMLARIN DALGA FORMLARI VE DÜŞÜNCENİN ŞEKİLLENMESİ

                        Mâdem kudret-i ezeliye bilmüşâhede en âdi maddelerden, en kesif unsurlardan hadsiz zîhayat ve zîrûhu halk eder ve gayet ehemmiyetle madde-i kesîfeyi hayat vâsıtasıyla madde-i latîfeye çevirir ve nur-u hayatı her şeyde kesretle serpiyor ve şuur ziyâsıyla ekser şeyleri yaldızlıyor; elbette o Kadîr-i Hakîm, bu kusursuz kudretiyle, bu noksansız hikmetiyle, nur gibi, esîr gibi ruha yakın ve münâsip olan sâir seyyâlât-ı latîfe maddeleri ihmâl edip hayatsız bırakmaz, câmid bırakmaz, şuursuz bırakmaz. Belki, madde-i nurdan, hattâ zulmetten, hattâ esîr maddesinden, hattâ mânâlardan, hattâ havadan, hattâ kelimelerden zîhayat, zîşuuru kesretle halk eder ki, hayvanâtın pek çok muhtelif ecnâsları gibi pek çok muhtelif ruhânî mahlûkları, o seyyâlât-ı latîfe maddelerinden halk eder. Onların bir kısmı melâike, bir kısmı da ruhânî ve cin ecnâslarıdır.
                        Sözler | Yirmi Dokuzuncu Söz | 468
                        Beşşar Esad bir İslam Kahramanıdır.
                        Suriye İmtihanında İran İslam Cumhuriyetinin yanında yer almayanlar amerikan Emperyalizmi ve İsrail Siyonizminin yanındadırlar. Ve İslamın karşısındadırlar.

                        Yorum


                          #13
                          Ynt: ATOMLARIN DALGA FORMLARI VE DÜŞÜNCENİN ŞEKİLLENMESİ

                          Elhasıl: Kadîr-i Zülcelâl, esir maddesinden yedi kat semâvâtı halk edip tesviye ederek, gayet dakik ve acip bir nizamla tanzim etmiş ve yıldızları içinde zer' edip ekmiştir. Madem Kur'ân-ı Mu'cizü'l-Beyan umum ins ve cinnin umum tabakalarına karşı konuşan bir hutbe-i ezeliyedir. Elbette nev-i beşerin herbir tabakası, herbir âyât-ı Kur'âniyeden hissesini alacak ve âyât-ı Kur'âniye, her tabakanın fehmini tatmin edecek surette, ayrı ayrı ve müteaddit mânâları zımnen ve işareten bulunacaktır.

                          Lemalar | On İkinci Lem´a | 72
                          Beşşar Esad bir İslam Kahramanıdır.
                          Suriye İmtihanında İran İslam Cumhuriyetinin yanında yer almayanlar amerikan Emperyalizmi ve İsrail Siyonizminin yanındadırlar. Ve İslamın karşısındadırlar.

                          Yorum


                            #14
                            Ynt: ATOMLARIN DALGA FORMLARI VE DÜŞÜNCENİN ŞEKİLLENMESİ

                            İkisi de birbirine bitişikti, sonra ayrı ettik" manasında olan 'nın ifadesine nazaran, manzume-i şemsiye ile arz, dest-i kudretin madde-i esîriyeden yoğurmuş olduğu bir hamur şeklinde imiş. Madde-i esîriye, mevcudata nazaran akıcı bir su gibi mevcudatın aralarına nüfuz etmiş bir maddedir. -5- âyeti, şu madde-i esîriyeye işarettir ki, Cenab-ı Hakk'ın Arş'ı, su hükmünde olan şu esîr maddesi üzerinde imiş. Esîr maddesi yaratıldıktan sonra, Sâni'in ilk icadlarının tecellisine merkez olmuştur. Yani Esîri halkettikten sonra, cevâhir-i ferd'e kalbetmiştir. Sonra bir kısmını kesif kılmıştır ve bu kesif kısımdan, meskûn olmak üzere yedi küre yaratmıştır. Arz, bunlardandır

                            3- Sonra da yeri yayıp döşedi. (Naziat Sûresi: 30.)
                            4- Gökler ve yer bitişik iken Biz onları ayırdık. (Enbiya Sûresi: 30.)
                            5- Arşı su üzerindeydi. (Hud Sûresi: 7.)

                            İşaratül-İcaz | Küfür ve İnkârın Reddine Dâir | 237
                            Beşşar Esad bir İslam Kahramanıdır.
                            Suriye İmtihanında İran İslam Cumhuriyetinin yanında yer almayanlar amerikan Emperyalizmi ve İsrail Siyonizminin yanındadırlar. Ve İslamın karşısındadırlar.

                            Yorum


                              #15
                              Ynt: ATOMLARIN DALGA FORMLARI VE DÜŞÜNCENİN ŞEKİLLENMESİ

                              katilimdan dolayi Allah razi olsun kardesim
                              yazilanlar (anlayabildigim kadariyla) cok ilginc


                              Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                              Yorum

                              YUKARI ÇIK
                              Çalışıyor...
                              X