İmam Muhammed Bakır (a.s)’ın özel ashabından olan Zürare şöyle diyor:
İmam Bakır (a.s), Kureyşli bir adamın cenazesini teşyi etmeye giderken ben de O’nunla beraber gittim. Ölen kimsenin hanımı çığlık atarak ağlamaya başladı. Cenazeyi teşyî etmeye hazır olan Ata,[69] eşi ölen kadına hitaben: “Sus! Susmaz isen geri döneriz” dedi.
Kadın susmayınca Ata da geri dönüp cenaze törenine katılmadı.
Ben, İmam Bakır (a.s)’a: “Ey Resulullah’ın oğlu! Ata geri döndü” dedim.
İmam (a.s): “Neden?” diye buyurdu.
Cevaben arzettim ki: Kocası ölen kadına: “Sus! Susmaz isen geri döneriz” dedi. Kadın susmayınca Ata da geri dönerek cenaze törenine katılmadı.”
İmam (a.s) şöyle buyurdu: “Biz cenazeyi teşyî edeceğiz, başkalarıyla işimiz yoktur. Batılın hakla karıştığını gördüğümüzde, batıldan dolayı hakkı terk edersek, müslümanın hakkını eda etmiş sayılmayız.”[70]
Daha sonra İmam (a.s) cenaze namazı kıldı. Cenaze sahibi ileri çıkarak İmam (a.s)’a teşekkür etti ve şöyle dedi: “Allah size merhamet etsin, mükafatlanasınız; siz yaya olarak yürüyemezsiniz, geri dönün.”
İmam (a.s) dönmekten imtina etti.
Arzettim ki: “Efendim! Eza sahibi dönmenize izin verdi. Benim de diyeceğim bir söz vardır.”
İmam (a.s): “Biz onun izniyle gelmemiştik ki onun izniyle de geri dönelim. Bu bir sevaptı, biz de onun peşindeydik. İnsan cenaze peşice ne kadar giderse o kadar mükafatlanır.” [71]
İşte böylece İmam (a.s) kendi vazifesine amel etti ve batıldan dolayı hakkı terk etmedi. İnşaAllah O’nun takipçileri de öyle olurlar.
[70] - Gerçi kadının çığlık atarak ağlaması doğru bir iş değildi ama cenazeyi teşyî etmek hak bir iştir. Kadının ağlamasından dolayı, cenazenin teşyî edilmesinin de terk edilmesi doğru bir iş değildir.
[71] - Bihar, c. 46, s. 300.
İmam Bakır (a.s), Kureyşli bir adamın cenazesini teşyi etmeye giderken ben de O’nunla beraber gittim. Ölen kimsenin hanımı çığlık atarak ağlamaya başladı. Cenazeyi teşyî etmeye hazır olan Ata,[69] eşi ölen kadına hitaben: “Sus! Susmaz isen geri döneriz” dedi.
Kadın susmayınca Ata da geri dönüp cenaze törenine katılmadı.
Ben, İmam Bakır (a.s)’a: “Ey Resulullah’ın oğlu! Ata geri döndü” dedim.
İmam (a.s): “Neden?” diye buyurdu.
Cevaben arzettim ki: Kocası ölen kadına: “Sus! Susmaz isen geri döneriz” dedi. Kadın susmayınca Ata da geri dönerek cenaze törenine katılmadı.”
İmam (a.s) şöyle buyurdu: “Biz cenazeyi teşyî edeceğiz, başkalarıyla işimiz yoktur. Batılın hakla karıştığını gördüğümüzde, batıldan dolayı hakkı terk edersek, müslümanın hakkını eda etmiş sayılmayız.”[70]
Daha sonra İmam (a.s) cenaze namazı kıldı. Cenaze sahibi ileri çıkarak İmam (a.s)’a teşekkür etti ve şöyle dedi: “Allah size merhamet etsin, mükafatlanasınız; siz yaya olarak yürüyemezsiniz, geri dönün.”
İmam (a.s) dönmekten imtina etti.
Arzettim ki: “Efendim! Eza sahibi dönmenize izin verdi. Benim de diyeceğim bir söz vardır.”
İmam (a.s): “Biz onun izniyle gelmemiştik ki onun izniyle de geri dönelim. Bu bir sevaptı, biz de onun peşindeydik. İnsan cenaze peşice ne kadar giderse o kadar mükafatlanır.” [71]
İşte böylece İmam (a.s) kendi vazifesine amel etti ve batıldan dolayı hakkı terk etmedi. İnşaAllah O’nun takipçileri de öyle olurlar.
[70] - Gerçi kadının çığlık atarak ağlaması doğru bir iş değildi ama cenazeyi teşyî etmek hak bir iştir. Kadının ağlamasından dolayı, cenazenin teşyî edilmesinin de terk edilmesi doğru bir iş değildir.
[71] - Bihar, c. 46, s. 300.