Cenâb-ı Hak buyuruyor:
“Onların arkasından gelenler şöyle derler: Rabbimiz! Bizi ve bizden önce gelip geçmiş imanlı kardeşlerimizi bağışla; kalplerimizde, iman edenlere karşı hiçbir kin bırakma! Rabbimiz! Şüphesiz ki sen çok şefkatli, çok merhametlisin!” (Haşr, 10)
Rasûlullah (sav) buyurdular:
“Allah’a karşı takva sahibi olun ve aranızı ıslaha çalışın. Allah Teâlâ müslümanların arasını ıslah ediyor.” (Hâkim, IV, 620)
Enes bin Mâlik (ra), Allah Rasûlü (sav)’in bizleri affa teşvik eden bir hadis-i şeriflerini şöyle nakleder:
Rasûlullah (sav) aramızda oturuyordu, azı dişleri görününceye kadar güldüğünü gördük.
Hz. Ömer:
“-Anam babam sana feda olsun ey Allah’ın Rasûlü! Sizi böyle güldüren nedir,” diye sordu.
Efendimiz şunları anlattı:
“-Ümmetimden iki kişi Yüce Rabbimiz’in huzurunda diz çöktüler.
İçlerinden biri:
-Ey Rabbim, benim hakkımı kardeşimden al, dedi.
Allah Teâlâ:
-Hakkını kardeşinden nasıl alayım, zira onun hiçbir hasenâtı kalmamıştır, buyurdu.
O:
-O zaman günahlarımın bir kısmını ona yükle, dedi.”
Bu sırada Allah Rasûlü ağladı, gözlerinden yaşlar dökülmeye başladı ve şöyle buyurdu:
“-Kıyamet günü öyle büyük bir gündür ki, o günde insanlar günahlarının başkalarına yüklenmesine son derece ihtiyaç duyarlar.”
Sonra şöyle devam etti:
“Allah Teâlâ hakkını talep eden kişiye:
-Gözlerini kaldır ve cennetlere bak, buyurdu.
Adam başını kaldırdı ve:
-Yâ Rabbi, altından yapılmış şehirler, altından yapılmış ve incilerle süslenmiş saraylar görüyorum. Bunlar hangi peygamber, hangi sıddîk veya hangi şehîd için hazırlandı? dedi.
Cenâb-ı Hak:
-(İstersen) sen buna mâlik olabilirsin, buyurdu.
Adam:
-Ne ile? deyince,
Allah Teâlâ:
-Kardeşini affetmek suretiyle, buyurdu.
Adam:
-Ey Rabbim, kardeşimi affettim, dedi.
Bunun üzerine Allah Teâlâ:
-Kardeşinin elinden tut ve onu cennete götür, buyurdu.”
Bu hâdiseyi anlattıktan sonra Allah Rasûlü (sav):
“-Allah’a karşı takva sahibi olun ve aranızı ıslaha çalışın. (Gördüğünüz gibi) Allah Teâlâ müslümanların arasını ıslah ediyor.” buyurdu. (Hâkim, IV, 620)